Memurlarda Atama İptali Davası Nedir?

Nesebi Değiştirme Suçu

Nesebi Değiştirme Suçu

ANAYASA MAHKEMESİNİN İPTAL KARARI İLE BİRLİKTE YENİDEN DEĞERLENDİRİLMESİNDE ZORUNLULUK BULUNMASI – HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ
T.C YARGITAY
11.Ceza Dairesi
Esas: 2014 / 20103
Karar: 2016 / 3279
Karar Tarihi: 07.04.2016
ÖZET: TCK’nun maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiştir.
(765 S. K. m. 102, 445) (5237 S. K. m. 53, 231)
Dava: 1- Sanığın 24.01.2005 tarihli eylemi yönünden kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanığın, gayrı resmi eşi katılan …’ten olan çocuğu …’u nüfus müdürlüğüne müracatla sadece beyana dayanarak resmi nikahlı eşi …. ve kendi üzerine kayıt ettirdiği suça konu 24.01.2005 tarihli eylem; suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 Sayılı TCK.nun 445. maddesinde tanımlanan “nesebi değiştirme” suçunu oluşturduğundan, değişen suç vasfı nedeniyle sanıklara yüklenen “nesebi değiştirme” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 Sayılı TCK.nun 102/4. maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, suç tarihinden iddianame düzenlenme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün olduğundan sanık hakkında açılan kamu davasının, gerçekleşen asli zamanaşımı nedeniyle 765 Sayılı TCK.nun 102/4 ve 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
2- Sanığın 26.10.2005 tarihli eylemi yönünden kurulan hükmün incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 29.09.2015 gün ve 2015/412 Esas, 2015/286 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere, sanık …’nın nüfus müdürlüğüne müracaatla bir belgeye dayanmayan sadece beyanen gayrı resmi eşi …’ten olan …. isimli çocuğunu resmi nikahlı eşi ….ve kendi üzerine nüfusa kaydettirmekten ibaret oluşa uygun olarak sübutu kabul edilen 26.10.2005 tarihli eyleminin, 5237 sayılı TCK’nun 231. maddesindeki soybağını değiştirme suçu kapsamında kaldığı, gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı,
Kabule göre ise;
b- 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.04.2016 gününde oybirliği ile, karar verildi.