Denetimli Serbestlikten Faydalanma Talebi
YARGITAY 2. Ceza Dairesi
2015/16917 E.
2015/23307 K.
İzmir Çocuk Eğitim Evi Müdürlüğünde hükümlü bulunan B.. K..’nun cezasının infazı sırasında, adı geçen hükümlünün denetimli serbestlik hükümlerinden faydalanma talebinin kabulü ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 105/A ve aynı Kanun’a 6411 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile eklenen geçici 4. maddeleri gereğince cezasının koşullu salıverme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına ilişkin İzmir İnfaz Hâkimliğinin 14/02/2013 tarihli ve 2013/1097 esas, 2013/1092 sayılı kararını müteakip, hükümlü hakkında 28/02/2013 tarihinde işlediği hırsızlık suçundan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmış olması nedeniyle 6291 sayılı Kanun ile 5275 sayılı Kanun’a eklenen 105/A-7 (c) bendi gereğince hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine ilişkin İzmir 1. İnfaz Hakimliğinin 20/03/2013 tarihli ve 2013/1869 esas, 2013/1887 sayılı kararı sonrasında, sanığın 5275 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun’un 105/A maddesinin 7. fıkrasının b ve c bentlerinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş olması sebebiyle denetimli serbestlikten faydalanma talebinin yasal şartlar oluşmadığından reddine ilişkin İzmir 1. İnfaz Hâkimliğinin 03/01/2014 tarihli ve 2013/1869 esas, 2013/1887 sayılı ek karara yönelik itirazın kabulüne, anılan Kanun’un 105/A maddesinin 7. fıkrasının b ve c bentlerinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmiş olması sebebiyle ek kararının kaldırılmasına dair İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/01/2014 tarihli ve 2014/28 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 29.09.2015 gün ve 2014-19366/62185 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.10.2015 gün ve 2015/331976 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/09/2007 tarihli ve 2007/1-214-181 sayılı kararında belirtildiği üzere infaza ilişkin lehe oluşan hataların kazanılmış hakka konu olmayacağı gözetilerek yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre, 5275 sayılı Kanun’un 105/A maddesinde “(1) Hükümlülerin dış dünyaya uyumlarını sağlamak, aileleriyle bağlarını sürdürmelerini ve güçlendirmelerini temin etmek amacıyla;
a) Açık ceza infaz kurumunda cezasının son altı ayını kesintisiz olarak geçiren,
b) Çocuk eğitimevinde toplam cezasının beşte birini tamamlayan, koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan iyi hâlli hükümlülerin talebi hâlinde, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına, ceza infaz kurumu idaresince hükümlü hakkında hazırlanan değerlendirme raporu dikkate alınarak, infaz hâkimi tarafından karar verilebilir.” şeklindeki düzenleme ve yine Açık Ceza İnfaz Kurumlarına Ayrılma Yönetmelik’in 13. maddesinde yer alan “Açık kurumda cezası infaz edilmekte iken; kınama dışında disiplin cezası verilmek suretiyle kapalı kuruma bir defa iade edilenler disiplin cezasının kaldırılma tarihinden itibaren altı ay, birden fazla iade edilenler ise disiplin cezasının kaldırılma tarihinden itibaren bir yıl geçtikten sonra açık oturuma ayrılabilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, hükümlü hakkında İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünce 19/12/2013 tarihli ve 2013/991 sayılı kararla 15 gün bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezası verildiği, 03/01/2014 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, hükümlünün iyi halli olmadığı ve açığa ayrılma şartlarını taşımadığı halde bu husus dikkate alınmaksızın yazılı şekilde itirazın kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasa’nın, 11.04.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6291 sayılı Yasa ile eklenen 105/A maddesinde, koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan iyi halli hükümlülerin cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına karar verilebileceği düzenlenmiş olup, denetimli serbestlik tedbirinden yararlanarak 14.02.2013 tarihinde tahliye edilen hükümlünün, 28.02.2013 tarihinde işlediği iddia olunan hırsızlık suçundan soruşturma geçirmesi üzerine, İzmir 1. İnfaz Hakimliği’nin 20.03.2013 tarihli kararı ile kapalı ceza infaz kurumuna alınmasından sonra kasten kurum malına zarar verme eyleminden dolayı 15 gün süreyle bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma disiplin cezası ile cezalandırılması karşısında, 5275 sayılı Yasa’nın 105/A maddesinde öngörülen iyi halli olma koşulunu taşımadığı belirlenmekle, itiraz merciince İzmir 1.İnfaz Hakimliğinin 20.03.2013 tarihli ek kararına itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümeyeceğini öngören Anayasanın 153/5.maddesine de aykırı olarak, Anayasa Mahkemesinin 26.12.2013 tarihli iptal kararı gerekçe gösterilerek İnfaz Hakimliğinin 20.03.2013 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (İZMİR) 2.Ağır Ceza Mahkemesinden kesin olarak verilen 13.01.2014 gün ve 2014/28 D.İş sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesinin 4.fıkrasının (a) bendi uyarınca BOZULMASINA, sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 16.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.