Yargıtay Kararı 4- Senetle ispat zorunluluğu – Yemin delili
T.C.
YARGITAY 6.Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/11081
KARAR NO : 2012/17339
ÖZET: Davacının davaya dayanak yaptığı sözlü kira sözleşmesinin varlığının davalı tarafından inkar edilmesi halinde, davacı kira sözleşmesinin varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. HMK.nun 200. maddesine göre davacının kiracılık ilişkisini tanıkla kanıtlama olanağı yoktur. Ancak, dava dilekçesi ile ilgili tüm deliller sözcüğünü kullanmakla yemin deliline de dayandığı kabul edilmeli, davacıya kiracılık ilişkisi konusunda davalıya yemin teklif etme hakkının hatırlatılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, itirazın iptali ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükiim davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının, müvekkilinin 22.4.2009 tarihinde satın aldığı taşınmazda 22.4.2009 başlangıç tarihli sözleşme ile kiracı olduğunu ödenmeyen 2009 yılı Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylan kira bedellerinin tahsili için takip yaptığını, davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ve kiralananın tahliyesini istemiştir. Davalı vekili müvekkili ile davacı arasında yazılı ya da sözlü bir kira sözleşmesi olmadığını ve davanın reddini savunmuştur.
Davacının davaya dayanak yaptığı sözlü kira sözleşmesinin varlığının davalı tarafından inkar edilmesi halinde, davacı kira sözleşmesinin varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. HMK.nun 200. maddesine göre davacının kiracılık ilişkisini tanıkla kanıtlama olanağı yoktur. Davacı kiracılık ilişkisini yazılı belge ile kanıtlayamadığına göre dava dilekçesi ile ilgili tüm deliller sözcüğünü kullanmakla yemin deliline de dayandığından davacıya kiracılık ilişkisi konusunda davalıya yemin teklif etme hakkının hatırlatılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmadığı gibi kabule göre de davacı vekilinin tahliye talebinden vazgeçtiğine dair imzalı beyanının dikkate alınmadan tahliyeye karar verilmesi de doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alman temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.