Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

TCK m 332 Askeri Yasak Bölgelere Girme Suçu ve Cezası

TCK m 332 Askeri Yasak Bölgelere Girme Suçu ve Cezası

MADDE 332.- (1) Devletin askeri yararı gereği girilmesi yasaklanmış olan yer­lere, gizlice veya hile ile girenlere iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Fiil, savaş zamanında işlenirse faile üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir.

332.madde, 765 sayılı ETCK’nun 135.maddesinin 1. ve sonuncu fıkralarının karşı­lığıdır. Eski hükümde yer alan “girilmesi yasak olan yerlere veya toprak, su ve hava mıntıkalarına” ifadesi yerine yeni hükümde “girilmesi yasak olan yerlere” şeklinde genel bir ifade tarzı benimsenmiş, bunun yanı sıra “gizlice veya iğfal ile girerse” ifadesi yerine de “gizlice yada hile ile girerse” ifadesi kullanılmış ise de bu ifade farklılıkları suçun unsurlarında herhangi bir değişiklik meydana getirmeyecektir.

Suçla Korunan Hukuksal Değer

Bu suçla korunmak istenilen hukuksal yarar, Devletin askeri yararlarıdır.

Suçun Faili

Bu suçun faili, vatandaş veya yabancı herhangi bir kimse olabilir.

Suçun Maddi Unsuru

Suçun maddi unsuru, Devletin askeri yaran gereği girilmesi yasaklanmış olan yerlere gizlice veya hile ile girmektir.

Gizlice girmek; denetim ve korumaya ilişkin her türlü tedbirler giderilerek yasak­lanan yere girilmesi anlamındadır. Hile ile girmek ise, girmek için aldatıcı vasıtalar kullanmaktır. Örneğin asker elbisesi giymek, parolayı öğrenerek girmek, sahte kimlik, izin kağıdı kullanmak suretiyle askeri yasak bölgeye girilmesi halinde “hile” söz ko­nusudur. bu tür yerlere girenlerin kimlik ve tabiiyeti hakkında yanlış beyanda bu­lunması ise Askeri Ceza Kanunu’nun 57.maddesine uyan ayn bir suçu oluşturur.

Girilen yerin “Devletin askeri yaran” gereği yasaklanmış yerlerden olması ge­rekir. 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu’nun 8.maddesi uyarınca, ülke savunması bakımından önem taşıyan askeri tesisler ve bölgeler ile sınırların güvenliğini ve gizliliğini sağlamak amacıyla bunların çevrele­rinde ve kıyılarında, Genelkurmay Başkanlığının göstereceği lüzum üzerine Bakan­lar Kurulu kararıyla birinci ve ikinci derece kara, deniz ve hava askeri yasak bölge­ler oluşturulabileceği, bunların sınırlarının uygun işaretlerle belli edileceği öngö­rülmüştür. “Yer” tabirine yalnız askeri yerler değil örneğin savaş veya yardımcı gemiler de dahildir. Yasağın askeri yarar gereği olması gerekir. Örneğin, askeri yarardan ileri gelmeyen “subay gazinosuna girme yasağı”nın ihlali yada bir askeri tesis inşaatında kamunun esenliği ve kişilerin güvenliğinin sağlanması amacıyla (kazaları önlemek için) konulmuş olan giriş yasağının ihlali bu suçu oluşturmaz. Zira, bu durumlarda yasaklama Devletin askeri yararlarından değil başka neden­lerden kaynaklanmaktadır. Suçun oluşabilmesi için ayrıca yasağın görünür, bilinir olması gerekir. Bununla beraber yasağın o yerin mahiyeti gereği olması, diğer bir anlatımla zımni (örtülü) yasak mümkündür.

Suçun Manevi Unsuru

Maddede, askeri yarar gereği yasaklanan yerlere “gizlice” veya “hile” ile giril­mesi cezalandırıldığından bu suç ancak kasten işlenebilir. Failin bu bölgelere taksir­le, yanlışlıkla (hata neticesi) girmesi halinde bu suç oluşmaz. Nitekim bir kararda, “bindiği sürat motorunun yolda arızalanması nedeniyle kıyıya çekip kayalıklara bağlayan ve üstü çıplak altında mayo olduğu halde arkadaşlarından yardım talep etmek maksadıyla yakındaki kayalıklara çıkıp otururken yakalanan sanığın hare­ketlerinde söz konusu suçun maddi ve manevi unsurlarının bulunmadığı” belir­tilmiştir.

Fail, askeri yarar gereği yasaklanan yerlere “casusluk” saiki ile girmişse bu du­rumda eylemin niteliğine göre 328., 335. veya 337.maddelerin uygulanması müm­kündür. Ancak, casusluk saikinin sübut bulmadığı, örneğin failin sadece merak, tamamıyla kişisel bir neden veya ticari, zirai amaçlar veya benzeri herhangi bir saikle gizlice veya hile ile askeri yasak bölgeye girmesi halinde 332.madde hükmü uygulanmalıdır. Eğer fail somut olayda gizlilik içinde veya hile kurarak değil de örneğin bu tür yasak bölgelere avlanmak, piknik yapmak gibi başka nedenlerle alenen girmiş ise YTCK’nun 332.maddesinin değil, 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu’nun 25.maddesinin uygulanması gerekir. Failin, birinci veya ikinci derece askeri yasak bölgelerin içindeki veya sınırlarındaki işaret­leri, tel örgüleri, duvarları veya hendekleri ve benzeri tesisleri yıkma veya yok eme veya bozma veya yerlerini değiştirme fiilleri 2565 sayılı Kanunun 24.maddesine uyan ayrı bir suçu oluşturur. Ancak bunun için eylemin daha ağır bir cezayı gerek­tirmemesi lazımdır.

Suça Etki Eden Nedenler

332.maddenin 2.fıkrasında, fiilin savaş zamanında işlenmesi cezayı ağırlaştırıcı neden olarak kabul edilmiştir.

Bu suça özgü daha az ceza verilmesini gerektiren bir neden öngörülmemiştir.

Teşebbüs

Bu suça teşebbüs mümkün değildir.

İştirak

Bu suça iştirak (37-39.md.) mümkündür.

İçtima

Özel bir içtima kuralı getirilmediğinden, suçların içtimai halinde genel hükümler (42-44.md.) uygulanır.

Kovuşturma

Bu suçun soruşturma ve kovuşturması re’sen yapılır.

Görevli Mahkeme

5235 sayılı Kanunun 11.maddesi uyarınca bu suç dolayı­sıyla açılacak davalar, asliye ceza mahkemesinde görülür.

Suçun Yaptırımı

1.fıkrada yazılı suçun yaptırımı iki yıldan beş yıla kadar ha­pistir. 2.fıkradaki ağırlatın nedenin varlığı halinde ise faile üç yıldan sekiz yıla ka­dar hapis cezası verilir.

Dava Zamanaşımı

YTCK’nun 66.maddesi uyarınca, bu suçla ilgili dava za­manaşımı süreleri, 1.fıkra bakımından sekiz yıl (66/1-e), 2.fıkra bakımından ise onbeş yıldır.