Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu ve Cezası

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu ve Cezası

MADDE 261.- (1) İlgili kanunlarda belirlenen koşullara aykırı olduğunu bile­rek, kişilerin taşınır veya taşınmaz malları üzerinde, karşılık ödenmek suretiyle de olsa, zorla tasarrufta bulunan kamu görevlisi, fiil daha ağır cezayı gerektiren bir suç oluşturmadığı takdirde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalan­dırılır. (Sulh Ceza)

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Açıklama

YTCK’nun 261.maddesinde tanımlanan suç, 765 sayılı ETCK’nun 246. ve 250. maddelerinde yer alan suçların kısmen karşılığı olarak düzenlenmiş, yeni Kanunun getirdiği sisteme uygun olarak suçun unsurlarında değişiklik yapılmış ve uygulama alanı genişletilmiştir. Eski Kanunda “memurların başkalarının mülkiyet hakkını ihlali” (246.md.) ve “memur ve askerin ahalinin rızası olmaksızın evlerine el koy­maları; meccanen yem ve yiyecek almaları” suç olarak tanımlanmaktaydı. Yeni madde metninde ise, kamu görevlilerinin ilgili kanunlarda belirlenen koşullara aykırı olduğunu bilerek, kişilerin taşınır veya taşınmaz malları üzerindeki tasarruf haklarını ortadan kaldırmaları veya sınırlandırmaları suç olarak tanımlanmıştır. Ancak, 261.madde hükmünün uygulanabilmesi için, fiilin daha ağır cezayı gerekti­ren bir suçu oluşturmaması gerektiği vurgulanmıştır.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Suçla Korunan Hukuksal Değer

Bu suç tanımıyla korunmak istenilen hukuksal yarar, kişilerin mülkiyet hakları­nın yanısıra kamu idaresinin güvenilirliğinin korunmasıdır. Anayasa’nm 35. mad­desi uyarınca, herkes, mülkiyet haklarına sahiptir, bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Maddede gösterilen fiillerin icra edilmesi, mülkiyet hakkının ihlali sonucunu doğurmakla birlikte kamu görevlisinin bu usulsüz tasar­rufu, kamu idaresinin Anayasa ve Kanunlarda belirlenen koşullara uygun hareket edeceği hususunda toplumda hâkim olein güvenin, inancın sarsılmasına yol açmak­tadır. Kişilerin malları üzerinde usulsüz tasarrufa ilişkin suç tanımı, bu güveni ko­rumayı amaçlamıştır.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Suçun Konusu

Bu suçun maddi konusu, kişilerin taşınır veya taşınmaz mallarıdır.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Suçun Faili

Bu suçun faili, ancak bir kamu görevlisi (YTCK 6.md.) olabilir. Kamu görevlisi olmayan kişiler, bu suça sadece azmettiren veya yardım eden sıfatıyla iştirak edebi­lirler.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Suçun Maddi Unsuru

Bu suçun maddi unsuru, ilgili kanunlarda belirlenen koşullara aykırı olarak, ki­şilerin taşınır veya taşınmaz malları üzerinde, zorla tasarrufta bulunmaktır.

Buradaki “zorla” ibaresinin, fiili cebir ve şiddet olarak değil, malikin rızası dı­şında davranmaya çeşitli şekillerde mecbur edilmesi olarak anlaşılması gerekir. “Zorla tasarrufta bulunmak” kamu görevlilerinin ilgili kanunlarda belirlenen ko­şullara aykın olarak kişilerin taşınır veya taşınmaz malları üzerindeki tasarruf haklarını ortadan kaldırmaları veya sınırlandırmaları anlamına gelmektedir. Örneğin malın teslim edilmesi veya alınması, suçun konusunu oluşturan mal üzerinde kişi­nin zilyetliğine son verilmesini ve kişinin bu eşya üzerinde zilyetlikten doğan tasarruf haklarım kullanmasının olanaksız hale gelmesini ifade eder. Söz gelimi kamulaştırma hususundaki kurallara uymadan Belediye Başkanının kişilerin taşınmaz mallarına el koyması tasarruf hakkını ortadan kaldıran bir işlem sayılır ve bu suçu oluşturur. Ka­mu görevlisinin, ilgili kanunlarda belirlenen koşullara uymadan örneğin kişilerin taşınır veya taşınmaz mallarım kiralamaya zorlaması halinde de tasarruf haklarının sınırlandırılması söz konusu olmakta ve bu durumda da suç oluşmaktadır. Malın bedelinin ödenmiş olup olmamasının suçun oluşumuna etkisi bulunmamaktadır.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Suçun Manevi Unsuru

Suçun kanuni tanımında failin (kamu görevlisinin), ilgili kanunlarda belirlenen koşullara aykırı olduğunu “bilerek” maddede gösterilen fiilleri icra etmesi gerektiği açıklandığından bu suç ancak doğrudan kastla işlenebilir, olası kastla veya taksirle işlenmesi mümkün değildir.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Suça Etki Eden Nedenler

Bu suçla ilgili olarak cezanın artırılmasını veya daha az ceza verilmesini gerekti­ren herhangi bir neden öngörülmemiştir.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Teşebbüs

Bu suç teşebbüse elverişlidir.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu İştirak

Bu suçun işlenişine iştirak eden kamu görevlilerinin her biri müşterek fail olarak sorumlu tutulur. Kamu görevlisi olmayan diğer kişiler bu suça ancak azmettiren veya yardım eden sıfatıyla iştirak edebilirler (YTCK 40/2.md.).

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu İçtima

Suçun kanuni tanımında “fiil daha ağır cezayı gerektiren bir suç oluş­turmadığı takdirde” denilmek suretiyle özel bir içtima hükmü getirilmiştir. Bu iti­barla, 261.madde hükmü tamamlayıcı nitelikte bir hükümdür. Eğer, kamu görevli­sinin kişilerin malları üzerinde usulsüz tasarrufta bulunma fiili daha ağır cezayı gerektiren bir suçu oluşturuyorsa 261 .madde hükmü değil daha ağır cezayı gerektiren asıl norm uygulanacaktır. Bu suçun işlenmesi sırasında başka bir suçun (örneğin ko­nut dokunulmazlığının ihlali gibi) işlenmesi halinde gerçek içtima kuralları uygulanır.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Kovuşturma

Bu suç, kamu görevlisi failin görevi sebebiyle işlediği suçlardan olduğundan soruşturmada 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümlerinin gözetilmesi gerekir. Suçun kovuştu­rulması şikâyete bağlı olmayıp re’sen yapılır.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Görevli Mahkeme

5235 sayılı Kanunun 10.maddesi uyarınca, bu suç dolayı­sıyla açılan davaya bakma görevi sulh ceza mahkemesine aittir.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Suçun Yaptırımı

Altı aydan iki yıla kadar hapistir.

TCK m 261 Kişilerin Malları Üzerinde Usulsüz Tasarruf Suçu Dava Zamanaşımı

YTCK’nun 66/1-e bendi hükmü uyarınca bu suçun dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.