Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

TCK m 203 Mühür Bozma Suçu ve Cezası

TCK m 203 Mühür Bozma Suçu ve Cezası

MADDE 203.- (1) Kanun veya yetkili makamların emri uyarınca bir şeyin sak­lanmasını veya varlığının aynen korunmasını sağlamak için konulan mührü kaldıran veya konuluş amacına aykırı hareket eden kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.

Mühür bozma suçunu düzenleyen 2O3.madde hükmü, 765 sayılı ETCK’nun 274.maddenin karşılığıdır. ETCK’da “Devlet İdaresi Aleyhine İşlenen Cürümler” arasında yer alan mühür bozma suçuna yeni düzenlemede “Kamu Güvenine Karşı Suçlar” arasında yer verilmiş, seçimlik hareketlere “mührün konuluş amacına aykırı hareket” edilmesi de eklenmiştir. Ayrıca, ETCK’nun 274/2.fıkrasında yer alan, failin, mührün konulmasını emir veya icra etmiş olan memur yahut resmen mühür altına alman bir şeyi muhafaza etmek yahut yanında bulundurmak vazifesiyle mükellef bir kimse olması halinde cezanın artırılmasını öngören hükme benzer bir düzenle­meye ve ETCK’nun 274/3.fıkrasındaki bu suçun taksirle işlenebilen şekline yeni düzenlemede yer verilmemiştir.

Suçla Korunan Hukuksal Değer

203.madde, esasta bir şeyin saklanmasını veya varlığının olduğu gibi muhafaza­sını sağlamak üzere, kanunun veya yetkili makamların emrine uyularak konulmuş mührün kaldırılmasını cezalandırmaktadır. Bu itibarla, suçla korunmak istenilen hukuksal yarar, devletin kamu otoritesini korumak ve söz konusu faaliyetinin en­gellenmemesini sağlamaktır. Mührün bozulması ile bu konudaki kamu yararı ile birlikte devletin otoritesi ve etkinliği de zaafa uğratılmaktadır031. Bu suçta sahte bir mühür üretilmesi değil, yetkili makamlar tarafından bir şeyin saklanmasını ve ko­ruma altına alınmasını sağlamak için konulan mührün kaldırılması veya yok edil­mesi söz konusudur. Bu nedenle, bu suçun kamu güvenine karşı suçlar arasında düzenlenmesi isabetli olmamıştır.

Suçun Konusu

Bu suçun maddi konusu, kanun veya yetkili makamların emri uyarınca bir şeyin saklanmasını veya varlığının aynen korunmasını sağlamak için konulan veya konu- luş amacına aykırı hareket edilen “mühür”dür. Suça dolaylı olarak konu olan şey ise, yetkili makamlarca mühür altına alınmak istenilen (inşaat, işyeri vb.) “eşya”dır.

“Mühür”, “üzerinde işlem yapılan eşyanın, başkasının tesir ve tasarruf alanın­dan çıkarılmasını sağlamak için konulduğunu belirtir biçimde, eşya ya da muhafa­zası üzerine konulan maddi işaretler//633dir. Mührün maddi yapısının önemi yoktur. Herhangi bir cisimden yapılmış olabilir. Mühür, damga değildir. Damga, bir duru­mu tespite yarayan işaret anlamındadır. Örneğin, vergi ödendiğini göstermek için belgeye basılan işaret gibi. Mühür ise, bir şeyin saklanması için üzeri damgalanarak o şeyin kapatıldığı bez, kağıt vs.den yapılmış bir alettir.

Suçun Faili Ve Mağduru

Mühür bozma suçunun faili herhangi bir kişi olabilir. Bu kişinin bazen mühür­lenen eşyanın sahibi veya zilyedi olabileceği gibi, üçüncü bir kişi de olabilir.

Bu suçun mağduru ise, mührün bozulmasıyla otoritesi zaafa uğrayan ve kamu­sal faaliyeti engellenen Devlet’tir.

Suçun Maddi Unsuru

Bu suçun maddi unsuru, kanun hükmü gereği veya yetkili makamların emri uyarınca bir şeyin saklanmasını veya varlığının aynen korunmasını sağlamak için konulan “mührün kaldırılması” veya söz konusu “mührün konuluş amacına aykırı hareket edilmesi”dir.

Suçun oluşabilmesi için öncelikle mühürleme işleminin fiilen yapılmış olması gerekir. Mühürleme işlemi ve mührün bozulduğunun tutanakla tespit edilmesi gerekir. Mühürleme yapıldığına ilişkin tutanak olduğu halde gerçekte’ mühürleme yapılmamışsa suç oluşmaz.

Mühür, esasta bir şeyin saklanmasını veya varlığının olduğu gibi korunmasını sağlamak için konulmalıdır. Örneğin, ruhsatına aykırı biçimde yapıldığı tespit edi­len inşaatın belediye tarafından mühürlenmesinde güdülen gaye, mevzuata aykırı olan bu inşaatın tamamlanmasının önlenmesi, onaylı projesine (ruhsatına) uygun hale getirilinceye kadar inşaata devam edilmesine engel olunmasıdır. Bu ve benzeri durumlarda mührün kaldırılması veya konuluş amacına aykırı hareket edilmesi hallerinde 203.maddede tanımlanan suç oluşur. Buna karşılık, bir şeyin saklanması­nı veya varlığının olduğu gibi korunmasını sağlamak dışındaki bir maksatla devlet görevlilerince konulan mührün (örneğin, yurt dışına çıkan TIR araçlarını örten brandalara gümrük işlemlerinin yapıldığını göstermek amacıyla gümrük görevlile­rince konulan mührün) bozulması bu suçu oluşturmaz.

Mührün, kanun veya yetkili makamların emri uyarınca konulmuş olması gere­kir. Diğer bir deyişle, mühür koyan kimsenin, devletin yetkili kamu görevlisi olması ve bu yetkisinin kanundan kaynaklanması, emri verenin mühür koyma yetkisi bu­lunması gerekir. Mühür koyma yetkisinin özel hukuk veya kamu hukuku alanına ilişkin olmasının önemi yoktur. Mühür koyma yetkisi bulunmayan bir makam veya görevlinin emriyle konulan mühür, bu suçun konusuna girmez. Bu itibarla, mühür kanun veya yetkili makamın emri ile konulmamışsa, mührü koyan görevli yetkisiz ise, mühür kanunun öngördüğü yönteme uyulmadan konulmuşsa, eylem mühür bozma suçunu oluşturmaz.

“Mührün kaldırılması”, mührün veya bunu tutan ip ya da telin kopartılarak, sökülerek, kırılarak maddi varlığını ortadan kaldıran bir davranışta bulunulması anlamına gelmektedir. Mührün kaldırılması ile suç oluşur, bundan sonra mühürle­me işleminin iptal edilmiş olması suçu ortadan kaldırmaz.

Suçu oluşturan diğer seçimlik hareket “mührün konuluş amacına aykırı hare­ket” edilmesidir. Bundan maksat, mühre dokunulmaksızın, durumun değiştiril­memesi hususundaki emre aykırı faaliyetlerin sürdürülmesidir. Örneğin, mühür altına alınan nizamlara aykırı inşaat faaliyetine mühre dokunmaksızın devam edil­mesi halinde de fail mührün kaldırılması halinde olduğu gibi 203.madde uyarınca cezalandırılacaktır. Zira, mühür bozulmadan da korunulan eşyaya müdahale edil­mesi halinde, devlet iradesinin ihlal edilmesi söz konusudur.

Suçun Manevi Unsuru

Mühür bozma suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Suçun manevi unsurunun olu­şabilmesi için, failin, mührün kanunun veya yetkili makamın emriyle konulduğunu, bu mührün eşyanın saklanması veya varlığının olduğu gibi korunması amacını güttüğünü, yaptığı hareketin mührü kaldırmaya veya konuluş amacına aykırı ol­duğunu bilerek ve isteyerek fiili gerçekleştirmesi gerekir. Failin mührü koyanın yetkisiz olduğunu zannetmesi veya kendisini mührü sökmeye yetkili zannetmesi gibi yanılgıları suçun oluşumunu etkilemez. Bu suçun taksirle işlenmesi mümkün değildir.

Bu suça özgü cezanın artırılmasını veya daha az ceza verilmesini gerektiren her­hangi bir neden öngörülmemiştir.

Teşebbüs

Bu suça teşebbüs mümkündür.

İştirak

Bu suça iştirakin her hali (47-39.md.) mümkündür.

İçtima

Özel bir hüküm getirilmediğinden suçların içtimai hususunda genel hükümler (42-44.md.) uygulanır.

Kovuşturma

Suçun soruşturma ve kovuşturması re’sen yapılır.

Görevli Mahkeme

5235 sayılı Kanunun 11.maddesi uyarınca, bu suç dolayı­sıyla açılan davalara bakma görevi asliye ceza mahkemesine aittir.

Suçun Yaptırımı

Altı aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Fai­le, bu seçenekli yaptırımlardan sadece biri verilecektir.

Dava Zamanaşımı

YTCK’nun 66/1-e bendi uyarınca, suçun dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.