Overbooking Hakkında Önemli Bilgiler

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Cezası Nedir?

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Cezası Nedir?

MADDE 206- (1) Bir resmî belgeyi düzenlemek yetkisine sahip olan kamu görevli­sine yalan beyanda bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçun Koruduğu Hukuki Değer

Bu suç fikri sahteciliğe benzemektedir. Bir belgenin doğru olmayan beyan ve olayları içermesi durumunda sahtecilik fikridir. Her iki suçun ortak yanı, belgelerin gerçeği yansıtmamasıdır. Bununla birlikte fikri sahtecilikte, eylem kamu görevlisi tarafından gerçekleştirilmekte ise de, burada üçüncü bir kişi tarafından gerçekleşti­rilir. Hukuk düzeni belli bir belgenin düzenlenmesi sırasında bireye doğru açık­lamalarda bulunma yükümü yüklemekte, düzenlenecek belgeye önem vermektedir. Belge, bireyin doğru beyanda bulunmaması dolayısıyla gerçeğe aykırı olunca ortada bir belgede sahtecilik eylemi bulunur. Bu nedenle korunan hukuki değer kamu gü­venidir.

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Maddi Öğesi

Suçun faili herkes olabilir. Bir kamu görevlisi de bu suçu işleyebilir. Bir kamu görevlisinin, bu suçu görevi nedeniyle bir belgeyi düzenlediği sırada işlemesi an­cak, suça katılma biçiminde olabilir. Bununla birlikte kamu görevlisi, görevi nede­niyle bir belge düzenlediği sırada, yalan beyanda bulunulduğunu biliyor ve bunu tutanağa bilerek geçiriyorsa, resmi belgede sahtecilik suçu oluşur. Yalan beyanda bulunma suçuna katılma nedeniyle TCK’mn 206. maddesi uygulanmaz.

Yalan beyanda bulunan kişinin tanık, bilirkişi ya da tercüman olması ve yetkili makam önünde gerçeğe aykırı beyanda bulunmaları durumunda özel hüküm olan TCK’mn 272. ve 276. maddeleri uygulanması gerekir.

Suçun mağduru yoktur. Suçtan zarar göreni ise, toplumdur.

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Konusu

Kamu görevlisine yapılan yalan beyan ile düzenlenen belgedir.

Kişi, kendi beyanıyla, sahte bir resmî belgenin düzenlenmesine neden olmak hakkına sahip değildir. Kişinin açıklamaları üzerine düzenlenen resmî belgenin bu beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması, suçun oluşması için gereklidir. Aksi takdirde düzenlenen belge, yapılan beyanın doğruluğunu ispat edemeyeceğinden, kişi kendi beyanı ile böyle bir belgenin düzenlenmesine neden oluns sayılamaz. Beyanın doğruluğu düzenlenen resmî belgeyle ispat edilecek ise, madde uygulanacaktır. Buna karşılık beyanı alan memur, beyanın doğruluğunu araştın; buna kanaat getirdikten sonra resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir baskı deyişle resmî belge sadece kişinin beyanı üzerine değil de, memurca yapılacak ince­leme sonucuna göre meydana getirilmekte ise, bu maddedeki suç oluşmaz. Bu nedenle, gümrük muayene memuruna, belirli bir malı ithal veya ihraç edeceği yo­lunda yalan beyanda bulunan kişi, bu maddedeki suçu işlemiş olmaz. Zira beyanı alan gümrük muayene memuru sırf bu beyanla yetinmeyip, beyanın doğruluğun-, incelemekle yükümlüdür. Resmî belge ile doğruluğu ispat edilecek olayların ne olduğu ise, belgenin niteliğine göre belirir.

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Hareket ve Neticesi

Yalan beyanın, kamu görevlisine göreviyle ilgili resmi belge düzenlediği sırada yapılmış olması gerekir. Yalan beyanın, resmi belgenin düzenlenmesine yeterli olma­sı ve resmi belgenin hukuken geçerli bir belge niteliğini taşıması da gereklidir. Resmi belgenin ancak iki kişinin beyanı ile düzenlenebileceği hallerde, bir kişinin yalan beyanda bulunması suçun oluşmasına meydan vermez. Bu kişi açısından teşebbüs hükümleri uygulanır. Bunun yanında, yalan beyana konu olan belgenin düzenlenme­sinin bitirilmiş olması, suçun tamamlanması için şarttır. Belge düzenlenmesinin biti-rilmeyip, düzenleme işleminin yarıda kalması halinde, ortada hukuken geçerli bir belge bulunduğundan söz edilemeyeceğinden, suçun tamamlandığı da söylenemez.

Kendisine yalan beyanda bulunulan kamu görevlisinin, bu beyana göre düzen­lediği resmi belgeyi düzenleme yetkisinin bulunması gerekir. Aksi halde suçun oluştuğundan söz edilemez. Çünkü madde metninde resmi belgeyi düzenlemek yetkisine sahip olan kamu görevlisine yalan beyanda bulunmak eylemi suç olarak kabul edilmiştir.

Suçun tamamlanmış sayılması ya da oluşması için, bir zarar meydana gelmesi gerekmez. Zarar olasılığının bulunması yeterlidir.

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Manevi Öğesi

Doğrudan kastla işlenebilir. Failin, eylemin sonucunu öngörmesi ve bu bilinçle suçu işlemesi gereklidir. Özel kişiye yapılan yalan beyan suç olmadığına göre, bir kimsenin beyanda bulunduğu kişide yanılması ve özel kişi yerine kamu görevlisine yalan beyanda bulunması durumunda TCK’mn 30/1. maddesi uyarınca fail suçun maddi öğelerinden olan kamu görevlisi ile ilgili yanılgı içinde olduğundan bu hata­sından yararlanacaktır.

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Yaptırımı

Bir resmî belgeyi düzenlemek yetkisine sahip olan kamu görevlisine yalan beyan­da bulunan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.

Maddenin uygulanmasında hapis ve adli para cezası seçimlik olarak Öngörül­müştür. Hakimin seçimlik cezalardan hapsi tercih etmesi duramunda fail hakkında üç aydan az olmamak üzere iki yıla kadar hapis cezasına hükmedilmesi olanaklıdır. TCK’nın 50/2, maddesi uyarınca suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adli para cezasına çevrilemez.

Bu durumda hakim öncelikle hapis cezasına mı yoksa adli para cezasına mı hükmedeceğine karar verecektir.

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan Suçunun Kovuşturma ve Görevli Mahkeme

Suçun kovuşturulması şikayet koşuluna bağlı değildir. Soruşturma ve kovuş­turma işlemleri doğrudan doğruya C. Savcılığı tarafından yapılır.

Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 10. maddesi uyarınca yargılamayı yapmakla görevli mahkeme sulh ceza mahkemesidir.