Overbooking Hakkında Önemli Bilgiler

Kısa Süreli Hapis Cezasına Seçenek Yaptırımlar Ve İnfazı

Kısa Süreli Hapis Cezasına Seçenek Yaptırımlar Ve İnfazı

647 sayılı Kanunun 4. maddesinde düzenlenen “kısa süreli hapis cezasına se­çenek yaptırımlar”, 5237 sayılı Kanunun 50. maddesinde düzenlenmiştir. Madde gerekçesinde şu hususlara işaret edilmiştir: Belli bir süreyle hapis cezasına mah­kûm olmak, cezanın uyarı fonksiyonunu ve kişinin etkin pişmanlık duymasını sağ­layabilir. Kişi, gördüğü eğitim, yaşadığı sosyal çevre, psişik ve ahlakî eğilimleri itibarıyla tesadüfi suçlu özelliği taşıyabilir. Bu kişilerin mahkûm oldukları cezanın infaz kurumunda çektirilmesi toplum barışı açısından bir zorunluluk göstermeyebi­lir. Ayrıca, kısa süreli hapis cezalarının infaz kurumunda çektirilmesinin doğurdu­ğu sakıncalar nedeniyle, kısa süreli hapis cezasına mahkûm olan kişinin infaz kurumuna girmesini önleyecek seçenek yaptırımlara hükmedilmesi gerekebilir. Hak­kında seçenek yaptırımlardan birine hükmedilen kişinin bu yaptırımın gerek­lerine uygun hareket etmesi durumunda, bu ceza infaz edilmeyecek ve kişi açısından bu cezaya mahkûmiyete bağlı hukukî sonuçlar doğmayacaktır.

Adalet komisyonu raporunda ise kısa süreli hapis cezasına şeçenek yaptırım­lar hakkında şu tespitler yapılmıştır: Suç işlemiş olsun veya olmasın, insan kişiliği­nin gelişimi, ancak serbest iradeye dayalıdır. Davranışların serbestçe belirlenebilirlenebilme hürriyeti, insan kişiliğinin gelişiminin olmazsa olmaz koşulunu oluşturmaktadır. Suç işlemiş olan bir insanın dahi kişiliğini geliştirebilmesi için belirli ölçüde dav­ranışlarını yönlendirme hürriyetine sahip olması gerekir. Suç işleyen kişinin mah­kûm olduğu cezanın infaz edilmesiyle güdülen yegane amaç, kişiye gerçekleştirdiği haksızlık dolayısıyla etkin bir uyarıda bulunmak ve kişinin etkin pişmanlık duyma­sını sağlamaktır. Cezaların infazıyla mahkûm gelecekte sosyal sorumluluğa sahip olarak suçsuz bir yaşantı sürmeye yatkın duruma getirilmelidir. Ancak, bu amaç, bazı suçlular açısından sadece bir cezaya mahkûm olmakla da sağlanmış olabilir. Bu bakımdan, kişinin sadece belli bir cezaya mahkûm olmasıyla cezanın uyarı fonksiyonunun gerçekleşmesi ve failin bu suçtan dolayı etkin pişmanlık duyması durumunda, artık cezaevi ortamına konmaması gerekir. Kısa süreli hapis cezasına mahkûm olan hükümlülerin cezasının infaz kurumunda çektirilmesi bakımından, cezanın özel önleme fonksiyonu daima kuşku ile karşılanmıştır. Bu bakımdan, kısa süreli hapis cezasına mahkûm olan kişilerin uslandırılmasının, eğitiminin ve resosyalizasyonunun sağlanması için etkin seçenek yaptırımların belirlenmesine büyük bir ihtiyaç bulunmaktadır.

Eski düzenlemeden farklı olarak, Kanunun 50. maddesinde benimsenen seçe­nek yaptırımlar esas itibarıyla korunmakla birlikte, bunlara yeni bazı seçenekler ek­lenmiş ve bunun yanında söz konusu yaptırımların etkin biçimde uygulanmasına yönelik ilave düzenlemelerde bulunulmuştur. Nitekim, kamunun uğradığı zararın giderilmesi, özellikle bir meslek veya sanat edinmeyi sağlamak amacıyla, barınma imkanı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etme gibi yeni seçenek yaptırımlara yer verilmiştir. Getirilen diğer bir yenilikle; ehliyet ve ruhsat belgelerinin geri alınması ile belli bir meslek ve sanatı yapmaktan yasaklama seçenek yaptırımlarına başvurulabilmesi, bunların sağladığı hak ve yetkilerin kötüye kullanılması veya gerektirdiği dikkat özen yükümlülüğüne aykırı davranılması  koşuluna bağlıdır. Böylece, ancak ehliyet ve ruhsatla ya da meslek ve sanatın icrasıyla bağlantılı olması haliyle, ehliyet ve ruhsatların geri alınması ya da meslek ve sanatın yasaklanması yaptırımına hükmedebilecektir. Kısa süreli hapis cezasına mahkum olan kişinin cezası, hakim tarafından uygun görülmesi ve kendisinin de rızasının bulunması hâlinde kamuya yararlı bir işte çalıştırma tedbirine çevrilecektir. Hükümlünün çalışacağı kurumda kadrolu olması ve bir ücret alması da söz konusu eğildir. Kısa süreli hapis cezasını gerektiren bir suçu işlemiş olan ve eğitim derecesi elverişli bulunan bir kişinin örneğin okuma yazma öğreten bir kursta öğretici olarak görev yapmasına karar verilmesi, bu seçenek yaptırıma örnek olarak gösterilebilir.

Kısa süreli hapis cezası yerine Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesine göre hükmedilen seçenekli yaptırımların infazında uygulanacak rejim tüzükte gösterilir 5275 sayılı Kanunun m. 109).