Alacağın Tahsili İstemi
T.C YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/ 2497
Karar: 2017 / 4330
Karar Tarihi: 07.12.2017
ÖZET: İtirazın iptâli davası, icra talebinde bulunan alacaklı tarafından açılmadığından itirazın iptâli davasının taraf sıfatı (aktif husumet ehliyeti) yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken görevi gereği mahkemece kendiliğinden göz önünde tutulması gereken bu husus üzerinde durulmadan yargılamaya devamla itirazın iptâli davasının kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.
(2004 S. K. m. 67)
İcra Talebinde Bulunan Alacaklı Tarafından Açılmadığından İtirazın İptali Davasının Taraf Sıfatı Yokluğundan Reddine Karar Verilmesi Gerektiği
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Adana 1. İcra Müdürlüğü’nün 2014/8895 sayılı takip dosyasında alacaklı ….adi ortaklığı gösterilerek borçlu …..Toplu Konutları Toplu Yapı Yönetimi aleyhine ilâmsız icra takibi yapılmış, borçlunun itirazı üzerine eldeki davada …..Merdiven Ticaret adi ortaklığı davacı gösterilerek davalı iş sahibi aleyhine itirazın iptâli ve alacağın tahsilini talep etmiştir. İtirazın iptâli davaları, takip talebinde bulunan alacaklı tarafından itiraz eden borçlu ya da borçlular aleyhine açılmalıdır. Takip talebinde bulunmayan ve alacaklı olarak yer olmayan özel ya da tüzel kişilerin itirazın iptâli davası açmalarında taraf sıfatı bulunmamaktadır.
Davalı Yararına Bozulması
Bu nedenle, itirazın iptâli davası, icra talebinde bulunan alacaklı tarafından açılmadığından itirazın iptâli davasının taraf sıfatı (aktif husumet ehliyeti) yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken görevi gereği mahkemece kendiliğinden göz önünde tutulması gereken bu husus üzerinde durulmadan yargılamaya devamla itirazın iptâli davasının kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 07.12.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.