Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu ve Cezası
MADDE 233.- (1) Aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi, şikâyet üzerine, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Hamile olduğunu bildiği eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış bulunduğunu bildiği evli olmayan bir kadını çaresiz durumda terk eden kimseye, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.
- Velayet hakları kaldırılmış olsa da, itiyadi sarhoşluk, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılması ya da onur kırıcı tavır ve hareketlerin sonucu maddi ve manevi özen noksanlığı nedeniyle çocuklarının ahlak, güvenlik ve sağlığını ağır şekilde tehlikeye sokan ana veya baba, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Açıklama
Aile hukukundan kaymaklanan bazı yükümlülüklerin ihlalinin bağımsız suç olarak düzenlendiği 233.maddenin, 765 sayılı ETCK’da karşılığı bulunmamaktadır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Suçla Korunan Hukuksal Değer
Maddede tanımlanan suçlarla korunmak istenilen hukuksal yarar, medeni hukuktan doğan ve aile olmanın gerektirdiği bakım, eğitim, destek olma, aile bireylerinin maddi ve manevi varlıklarını koruma ve yardım yükümlülüklerinin yerine getirilmesinin sağlanması ve böylece “aile düzeninin korunmasf’dır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Suçun Faili Ve Mağduru
Suçların faili, birinci fıkrada; aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi; ikinci fıkrada; hamile kadının kocası veya aralarında evlilik mevcut değilse birlikte yaşadığı ve çocuğun babası olan kişi; üçüncü fıkrada ise, mağdurlar üzerinde velayet hakkı olan kişiler veya velayet hakkı kaldırılmış olsa bile ana veya babalarıdır.
Bu suçların mağdurları ise, birinci fıkrada; aile hukukundan kaynaklanan bir norm ile kendisine bakım, eğitim veya destek alma hakkı tanınan kişi; ikinci fıkrada; failden hamile kalan eş veya fail ile birlikte yaşayan kadın; üçüncü fıkradaki suç bakımından da failin velayeti altında bulunan çocuklar veya velayet hakları kaldırılmış olsa bile failin çocuklarıdır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Suçun Maddi Unsuru
1.Fıkradaki Suçun Maddi Unsuru
Maddenin 1.fıkrasındaki suçun maddi unsuru, aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünün yerine getirilmemesidir. Aile hukukundan kaynaklanan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünün kapsamını, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre belirlemek gerekir. Bu yükümlülükler aile hukuku ilişkisinden kaynaklandığı için bu suçun soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı tutulmuştur.
Bu suçun oluşabilmesi için failin aile hukukundan kaynaklanan bu yükümlülükleri aileyi terk etmeksizin yerine getirmemiş olması gerekir. Örneğin, bir babanın eve her gece geç vakitte ve içkili gelip ailesinin bakım ve iaşesi ile ilgilenmemesi, çocuğunun eğitimini sağlamaması, ilköğretim için okula kaydını yaptırmaması ve benzeri durumlarda 233/l.fıkradaki suç oluşur. Ancak, fail aileyi terk etmişse bu durumda 233/l.fıkradaki suç değil terk suçu (97.md.) oluşur.
2.Fıkradaki Suçun Maddi Unsuru
Maddenin 2.fıkrasındaki suçun maddi unsuru, failin evli olsun veya olmasın gebe olan eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış kadını çaresiz durumda “terk etmesi”, yani ona her türlü yardımı yapmaksızın ortada bırakmasıdır. Çaresiz durumda terk etmek, gebe kadının içinde bulunduğu maddi veya manevi olumsuz durumu ortadan kaldırmadan veya çözmeden, onu kendi haline bırakmak, bakmamak, ihmal etmektir. Bu itibarla yeterli maddi imkânı bulunmayan eşini bırakıp gitmenin yanı sıra kendisinin ve doğacak olan çocuğunun bakım ve iaşesini sağlayacak maddi imkânı olmasına karşın, failin işlediği terk fiili nedeniyle şalisi, ailevi ve psikolojik bakımlardan zor duruma düşecek olan eşin ortada bırakılması halinde de suçun oluşacağının kabulü gerekir. Diğer yandan, suçun oluşabilmesi için hamile olduğu bilinen resmi nikahlı eşin veya resmen evli olmamakla birlikte sürekli birlikte yaşayan ve failin kendisinden hamile kalmış bir kadının terk edilmiş olması gerekir. Birlikte yaşamakla birlikte failin kendisinden gebe kalmayan bir kadını terk etmesi bu suçu oluşturmaz. Kadının resmi bir evlilik içinde gebe kalması halinde kural olarak müstakbel çocuğun babadan olduğu kabul edildiğinden, kadının failin kendisinden hamile kalmış olması koşulu aranmamıştır. Birlikte yaşama durumu, süreklilik arzedecek şekilde aynı evi paylaşarak yaşamayı gerektirdiğinden, bu husus somut olayda araştırılacaktır. Evli bir erkeğin, evlilik dışı olarak başka bir kadınla ilişki kurarak onu gebe bırakması ve ayın bir ev kiralayarak belirli aralıklarla bu evde birlikte yaşadığı kadını terk etmesi halinde de kanaatimizce bu suç oluşur.
3.Fıkradaki Suçun Maddi Unsuru
Maddenin 3.fıkrasındaki suçun maddi unsuru, velayet hakları kaldırılmış olsa da, itiyadi sarhoşluk, uyuşturucu veya uyarıca maddelerin kullanılması ya da onur kırıcı tavır ve hareketlerin sonucu maddi ve manevi özen noksanlığı nedeniyle failin (ana veya babanın) çocuklarının ahlak, güvenlik ve sağlığını ağır şekilde tehlikeye sokması’dır.
Doktrinde “manevi terk” olarak tanımlanan bu durumda suçun faili ana veya baba; mağduru ise çocuklarıdır. Burada somut bir tehlike suçu söz konusudur. Suçun maddi unsurunun hareket kısmı, velayet hakları kaldırılmış olsa bile fail olan ana veya babanın itiyadi sarhoşluğu, uyuşturucu veya uyarıcı maddeler kullanması ya da onur kırıcı tavır veya hareketlerinin bulunmasıdır. Örneğin annenin fuhuşla iştigal etmesi, bu bakımdan onur kırıcı bir hareket sayılır. Suçun maddi unsurunun netice kısmı ise, ana veya babanın bu bağımlılıklarının ya da onur kırıcı tavır veya hareketlerinin sonucu olarak maddi ve manevi özen eksikliği nedeniyle çocuklan- nın ahlak, güvenlik ve sağdığının ağır şekilde tehlikeyle karşı karşıya kalmasıdır. Bu bakımlardan çocuklarda bir zarar meydana gelmesi gerekmez, böyle bir ağır tehlike halinin mevcudiyeti yeterli sayılır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Suçun Manevi Unsuru
Suçların manevi unsuru bakımından failin saiki önem taşımadığından genel kast yeterlidir, özel kast aranmaz. Bu suçların taksirle işlenmesi mümkün değildir.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Suça Etki Eden Nedenler
Bu suçlarla ilgili olarak cezanın artırılmasını veya daha az ceza verilmesini gerektiren özel bir hüküm öngörülmemiştir.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Teşebbüs
Sırf hareket suçu niteliğinde bulunan bu suçlara teşebbüs mümkün değildir.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu İştirak
Fail bakımından özgü suç niteliğinden dolayı bu suçlara ancak azmettiren veya yardım eden sıfatlarıyla iştirak mümkündür (YTCK 40/2.md.).
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu İçtima
Suçların içtimai bakımından özel bir kural getirilmediğinden, bu hususta genel hükümler (42-44.md.) uygulanır. Eve her gece içkili olarak gelip ailesiyle ilgilenmeyen, onları perişan duruma düşüren babanın eyleminde YTCK’nun 96. ve 233/1.maddelerindeki suçlar bakımından farklı neviden fikri içtima (44.md.) ilişkisi söz konusudur.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Kovuşturma
Maddenin 1.fıkrasındaki suçun soruşturma ve kovuşturması mağdurun şikâyetine bağlıdır.maddenin 2. ve 3.fıkralarındaki suçların soruşturma ve kovuşturmaları ise re’sen yapılır.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Görevli Mahkeme
5235 sayılı Kanunun 10.maddesi hükmüne göre, bu suçlar dolayısıyla açılan davalara bakma görevi sulh ceza mahkemesine aittir.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Suçun Yaptırımı
Maddede tanımlanan suçların yaptırımları, birinci fıkrada bir aydan (49/1.md.) bir yıla kadar hapis, ikinci ve üçüncü fıkrada ise üç aydan bir yıla kadar hapistir.
Aile Hukukundan Kaynaklanan Yükümlülüğün İhlali Suçu Dava Zamanaşımı
YTCK’nun 66/1-e bendi uyarınca, bu suçların dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.