Overbooking Hakkında Önemli Bilgiler

Kötü Muamele Suçu ve Cezası

Kötü Muamele Suçu ve Cezası

MADDE 232.- (1) Aynı konutta birlikte yaşadığı kişilerden birine karşı kötü muamelede bulunan kimse, iki aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) idaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza et­mek veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde, sahi­bi bulunduğu terbiye hakkından doğan disiplin yetkisini kötüye kullanan kişi­ye, bir yıla kadar hapis cezası verilir. (Sulh Ceza)

Kötü Muamele Suçu Açıklama

YTCK’nun 232.maddesinde tanımlanan suçlar, 765 sayılı ETCK’nun 477. ve 478.maddelerinde yer alan suçların unsurları kısmen değiştirilerek yeniden düzen­lenmiş olan karşılıklarım oluşturmaktadır.

Kötü Muamele Suçu Suçla Korunan Hukuksal Değer

Maddede tanımlanan suçlarla korunmak istenilen hukuksal yarar, birinci fıkra­daki suç açısından aile içinde ve hatta aynı konutta birlikte yaşayan kişilerin onuru­nun ve özgürlüklerinin korunması, ikinci fıkradaki suç bakımından ise disiplin ilişkisinin zorunlu kıldığı terbiye hakkı ve itaat ettirme yetkisinin kötüye kullanıl­masının önlenmesi ve buna maruz kalan kişilerin beden bütünlüklerinin ve genel olarak da “aile düzeninin” korunmasıdır.

Kötü Muamele Suçu Suçun Faili Ve Mağduru

Maddenin 1.fıkrasındaki suçun faili ile mağduru aynı konutta birlikte yaşayan kimselerden biridir. Fail ile mağdurun akrabalık ilişkisi bulunması şart değildir. Örneğin, birkaç öğrencinin veya birkaç işçinin aynı konutta yaşaması bu bakımdan yeterlidir. Ancak, hafta sonu arkadaşının evine misafir gelerek birkaç gün geçiren kişi bu suçun mağduru sayılmayacağından, böyle bir durumda 1.fıkradaki suçun oluştuğundan söz edilemez. Bu itibarla, aynı konutta birlikte yaşama olgusunun kabulü için fail ve mağdurun birlikte oturma iradelerinin bulunması, birliktelikleri­nin tesadüfi olmaması gerekir.

Maddenin 2.fıkrasmdaki suç, fail ve mağdur açısından özgü suç niteliğindedir. Failin bu suçu, “idaresi altında bulunan” veya büyütmek, okutmak, bakmak, muha­faza etmek veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde işlemesi gerekir.

Kötü Muamele Suçu Suçun Maddi Unsuru

l. Fıkradaki Suçun Maddi Unsuru

Maddenin 1.fıkrasındaki suçun maddi un­suru, failin aynı konutta birlikte yaşadığı kişilerden birine karşı “kötü muamelede bulunması” dır.

Madde gerekçesinde de açıklandığı üzere, her türlü kötü muamele, suçun oluş­masını olanaklı kılmaz. Kötü muamelenin, merhamet, acıma ve şefkatle bağdaşma­yacak nitelikte bulunması gereklidir. Bu anlamda, basit tıbbi bir müdahale ile gide­rilebilecek ölçünün ötesinde yaralama teşkil etmeyen ve aynı zamanda maddenin 2.fıkrasında sözü edilen terbiye ve disiplin araçlarının kötüye kullanılması biçimin­de işlenmeyen diğer tüm fiil ve hareketler kötü muamele kapsamına girer. Genelde bedene zarar veren, özgürlük ve onuru rencide eden, örneğin yarı aç veya susuz bırakma, uyku uyutmamak, zor koşullarda çalışmaya mecbur etmek gibi hareketleri kötü muameleye örnek olarak vermek olanaklıdır. Kötü muamele, icrai bir davra­nışla işlenebileceği gibi ihmali (yapmama) biçiminde bir davranışla da işlenebilir. Kötü muamele fiziki olabileceği gibi psişik bir davranışla (sövme, tehdit, eza verme, izole etme gibi) da olabilir. Cinsel içerikli eylemler ise, mahiyetine göre cinsel saldı­rı, cinsel taciz veya fuhşa ilişkin suçları oluşturabilir. Süreklilik aranmadığından münferit kötü muamelelerde 232/1.fıkra kapsamına giren suçu oluşturur. Kötü mu­amele biçimi kişide basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçünün ötesinde bir etki meydana getirmiş ise, artık bu durumda 232/1.fıkraya göre değil, kasten yara­lama (86/1. veya 87.md.) suçundan dolayı cezaya hükmedilmesi gerekir.

2. Fıkradaki Suçun Maddi Unsuru

Maddenin 2.fıkrasındaki suçun maddi unsuru, failin idaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi üzerinde sahibi bulunduğu terbiye hakkından doğan “disiplin yetkisini kötüye kullanması”dır.

Madde gerekçesinde de belirtildiği gibi, kişilerin idareleri altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veya bir meslek veya sanat’ı öğret­mekle yükümlü olduğu kimseler üzerinde terbiye etmek, eğitmek görevi dolayısıyla belirli disiplin yetkilerine sahip bulunmaları gerekir; aksi takdirde görev yerine getirilemez. Disiplin yetkisi eğitim hakkının doğal bir sonucudur ve bu yetki olma­dan söz konusu hak kullanılamaz. Disiplin yetkisinin sınırı ise 232/2.fıkrada göste­rilmiştir. Disiplin yetkisi kişinin bedensel ve ruhsat sağlığının bozulmasına neden olmayacak veya bu tehlikeye maruz kalmasını sonuçlanmayacak derecede kullanıla­bilecektir. Bu açıdan disiplin yetkisinin kötüye kullanılması suretiyle mağdurun beden ve/veya ruh sağlığının bozulması ya da tehlikeye sokulması bu suçun maddi unsurunun neticesini oluşturmaktadır. Hakaret oluşturan fiiller, bu disiplin yetkisi kapsamına girmediği gibi, kötü muamele suçu olarak değil, hakaret suçundan do­layı cezalandınlmayı gerektirir. Ayrıca, söz konusu disiplin yetkisinin kötüye kul­lanılması suretiyle gerçekleştirilen davranışın kişide basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçünün ötesinde bir etki meydana getirmemiş olması gerekir. Aksi takdirde, kasten yaralama (86/1., 87.md.) suçundan dolayı cezaya hükmedilmesi gerekir. Disiplin yetkisinin kullanılabilmesi bakımından, kanunen veya örfen izin verilen araçların ve ölçülerin ötesine geçen davranışlar “disiplin yetkisinin kötüye kullanılması” sayılır ve bu suçu oluşturur.

Kötü Muamele Suçu Suçun Manevi Unsuru

Maddedeki suçlanıl manevi unsuru bakımından genel kast yeterlidir.

Kötü Muamele Suçu Suça Etki Eden Nedenler

Bu suçların cezasının artırılmasını veya daha az ceza verilmesini gerektiren özel bir hüküm öngörülmemiştir.

Kötü Muamele Suçu Teşebbüs

l.fıkradaki suç bakımından yaralanma gibi bir neticenin doğmuş olması gerekmediğinden bu suça teşebbüs mümkündür. Ancak, maddenin 2. fıkra­sındaki suçun tamamlanması için disiplin yetkisinin kötüye kullanılması kapsa­mında gerçekleştirilen hareketin, mağdura maddi ya da manevi zarar vermesi ya da öyle bir tehlikeyi doğurması gerektiğinden, bu suça teşebbüs mümkün değildir. Zira, böyle bir zarar ya da zarar tehlikesi doğmamışsa eylem suç oluşturmaz.

Kötü Muamele Suçu İştirak

l.fıkradaki suça iştirakin her hali mümkündür. İkinci fıkradaki suçun fail açısından “özgü suç” niteliğinde bulunması nedeniyle bu suça ancak azmettiren veya yardım eden sıfatıyla iştirak mümkündür (YTCK 40/2.md.).

Kötü Muamele Suçu İçtima

Özel bir içtima kuralı getirilmediğinden, suçların içtimaına ilişkin hu­suslarda genel hükümler (42-44.md.) uygulanır. Aynı evde oturanların birbirlerine karşı sistematik nitelikteki kötü muameleleri fikri içtima kuralı (44.md.) uyarınca eziyet (96.md.) suçunu oluşturabilir. Keza, 232/2.fıkrada öngörülen fiilin süreklilik arzetmesi halinde ayrıca eziyet suçundan hüküm kurulması gerekir.

Kötü Muamele Suçu Kovuşturma

Maddede tanımlanan suçların soruşturma ve kovuşturmaları re’sen yapılır.

Kötü Muamele Suçu Görevli Mahkeme

5235 sayılı Kanunun lO.maddesi hükmüne göre, bu suçlar dolayısıyla açılan davalara bakma görevi sulh ceza mahkemesine aittir.

Kötü Muamele Suçu Suçun Yaptırımı

l.fıkradaki suçun yaptırımı iki aydan bir yıla kadar hapistir. İkinci fıkradaki suçun yaptırımı ise, bir aydan (49/l.md.) bir yıla kadar hapis cezasıdır.

Kötü Muamele Suçu Dava Zamanaşımı

YTCK’nun 66/1-e bendi uyarınca, bu suçların dava zama­naşımı süresi sekiz yıldır.