Yardım Nafakası Nedir? Nasıl Alınır?
YARDIM NAFAKASI
Kendilerine yardım edilmediği takdirde yoksulluğa düşecek olanların, yasada gösterilen yakın hısımlarından isteyebilecekleri geçinmeleri için gerekli olan nafakanın adıdır. Taraflardan birinin yerleşim yerindeki Aile Mahkemesinde açılır.
Bu nafakayı birbirinden isteyebilecekler: Altsoy, üstsoy, kardeşler, evlatlık ve evlat edinendir. Nafaka alacaklısına bakan kurumlarda, nafaka borçlusuna karşı dava açabilir, (md. 365)
Yardım nafakası davası açılırken eşlerin ve kardeşlerin özel durumuyla mirasçılıktaki sıraya dikkat edilmelidir.
Davacı evli veya boşanmış ise önce eşine karşı nafaka (tedbir, yoksulluk) isteğinde bulunmalıdır. Eşinin durumu nafaka ödemeye uygun değil veya yoksulluk nafakası koşulları bulunmuyorsa (davacının ağır kusurlu olması nedeniyle boşanma davasında yoksulluk nafakası isteğinin reddedilmesi gibi) mirasçılıktaki sıraya göre yasada belirtilen hısımlardan yardım nafakası isteyebilir. Davacı Önce kendi altsoyundan çocuğuna karşı, sonra torununa, sonra kendi ana ve babasına, en son kardeşlerine karşı bu davayı açması gerekir.
Kardeşlerin birbirlerinden yardım nafakası isteyebilmesi, nafaka istenecek kardeşin «refah içinde» bulunmasına bağlıdır. Refah içinde bulunmak; çok varlıklı olup lüks içinde yaşamak biçiminde yorumlanmamalıdır. Davalı olan kardeşin mal ve gelirleri, yaşadığı yerde kendisi eşi ve çocuklarının temel gereksinimlerini karşılıyor ve sıkıntıya düşmeden yardım gücü bulunuyorsa kendisinden yardım nafakası istenebilecektir.
Nafaka istenecek kardeşin ana baba bir olması da zorunlu değildir. Ana veya baba bir kardeş olması yeterlidir.
Bu nafakanın yasada sınırlı olarak gösterilen yakın hısımlar dışındaki hısımlardan, örneğin; amca, dayı, hala, teyze gibi civar hısımlardan istenmesi mümkün değildir.
Soybağırun babalık hükmü veya tanıma yoluyla kurulması halinde de çocuk ile baba arasında altsoy, üstsoy ilişkisi oluşacağından karşılıklı yardım nafakası yükümlülüğü doğacaktır.
Soybağırun evlat edinmeyle kurulması durumda ise evlatlık önce evlat edinenden, sonra sırasıyla kendi altsoy ve üstsoyundan bu nafakayı isteyecek, bunların koşullarının uygun bulunmaması durumunda; refah içinde bulunan kardeşine karşı dava açabilecektir.
Çocuk tarafından ana ve babaya karşı açılabilecek diğer nafaka davalarıyla karıştırılmamalıdır. Evlilik hukuken devam ediyorken ergin olmayan küçük çocuk için ana veya babadan istenebilecek nafaka: «tedbir nafakası» dır.
Evlilik birliği sona erdikten sonra küçük çocuk yararına ana veya babadan istenebilecek nafaka: «iştirak nafakası» ergin çocuğun, ana ve babasından isteyebileceği nafaka ise «yardım nafakası» dır.
Ana veya baba, ergin çocuk yararına nafaka davası açamaz. Bu davanın yardım nafakası istemiyle çocuk tarafından açılması gerekir.
Taraflara ait bazı özel durumlar yardım nafakası davasının sonucunu etkiler. Uygulamada en sık görülenlerden bir kısmı şunlardır:
Ölünceye dek bakma sözleşmesi bulunması
Davacı, yardın nafakası davası açmadan önce bir başka kişiyle bakım alacaklısı olarak ölünceye dek bakıp gözetme sözleşmesi yapmış olabilir. Bu durumda davacıya bakma yükümlülüğü öncelikle bakım borçlusuna geçtiğinden (B. K. md. 511), bu kişinin durumu araştırılmadan dava kabul edilemez.
Mirastan Çıkarılma Hali
Mirastan çıkarılma halinde nafaka yükümlülüğü kendiliğinden sona ermez. Yoksul durumda bulunan kişi, mirastan çıkardığı mirasçısından yardım nafakası isteyebilecektir.
Öğrenci Olma
Öğrenimi devam eden ergin çocuk kendisi yardım nafakası isteyebilir. Kısıtlı ise yasal temsilcisinin dava açması gerekir.
Üniversiteye hazırlanan çocuk da makul süre bu nafakayı isteyebilir. Yargıtay kararlarında Açık öğrenimde okuyan Öğrenciler yararına da geliri, malvarlığı bulunmuyorsa yardın nafakası verilebileceği kabul edilmiştir.
Yoksulluk Nafakası Alan Eş
Aldığı yoksulluk nafakası miktarı kendisini yoksulluktan kurtaracak düzeyde olmayan kişi de, yardım nafakası davası açabilir. Bu durumda yardım nafakası miktarı belirlenirken davacının almakta olduğu yoksulluk nafakası miktarının da dikkate alınması zorunludur.
Davacının Davranışı
Bazı durumlarda yardım nafakası isteyenin, davalıya yönelik davranışları, davanın reddini gerektirebilir. Örneğin babasını döven, hakaret eden çocuğun babası aleyhine açacağı dava iyi niyet, dürüstlük kurallarına aykırı bulunduğunda reddedilebilecektir.
Yardım Nafakası Miktarı, Ödeme Şartı
Yardım nafakası miktarının davacının geçinmesi için gerekli olan kadar ve davalının da mali gücüne uygun olarak belirlenmesine özen gösterilmelidir. Nafaka yükümlüsünün eşi ve ailesinin zengin olup olmaması birinci derecede önem taşımaz. Davalının kendisine ait malvarlığı, geliri dikkate alınır.
Kural olarak yardım nafakası nakit olarak, her ay Türk parası ile ödenir. Ancak tarafların anlaşmaları durumunda nafakanın yabana para ile de ödenmesine karar verilebilir. (B. K. md. 83)
Yardım nafakası da diğer nafakalarda olduğu gibi koşullar değiştiğinde istek olması halinde artırılmasına, azaltılmasına, kaldırılmasına karar verilebilir.
Yardım Nafakası Zamanaşımı
Koşulları varsa, nafaka alacaklısı dilediği zaman yardım nafakası davası açabilir. Daha önce dava açmamış olması sonuca etkili değildir. Bu davayı açmak herhangi bir süreye bağlı değildir. Borçlar Kanunu ve İcra İflas Kanunundaki süreler dava açmayla ilgili olmayıp ilamların icraya konması, infazla ilgilidir.
Yardım Nafakası’nda Faiz
Nafakanın miktarı hakimin kararıyla belirleneceğinden, dava tarihinden itibaren faize hükmedilemez. Yardım nafakası miktarına muaccel olduğu ve davalının temerrüde düşürüldüğü tarihten itibaren faize hükmedilebilir.
Yardım Nafakası’nda Vekalet Ücreti
Kabul edilen veya artırılan nafakanın bir yülık tutarı üzerinden Avukatlık Asgari ücret tarifesine göre hesaplanacak miktarın yarısıdır. Reddedilen miktar üzerinden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmez.. Nafaka isteğinin tamamen reddi halinde ise davalı yararına vekalet ücreti verilmesi gerekir.