Overbooking Hakkında Önemli Bilgiler

Uyuşmazlıkların İdari Aşamada Çözümü

Uyuşmazlıkların İdari Aşamada Çözümü

Uyuşmazlıkların İtiraz Yolu İle Çözümlenmesi

5510 sayılı Kanun’da uyuşmazlıkların itiraz yolu ile çözümlen­mesine ilişkin muhtelif hükümler bulunmaktadır. Bunların sosyal parafiskal yükümlülükler ile ilgili olanlarını aşağıdaki şekilde sırala­mamız mümkündür;

Tehlike Sınıf ve Derecesine ile Prim Oranına (İşkolu Ko­duna) İtiraz

5510 sayılı Kanun’un 83. maddesinin beşinci fıkrasına göre; işve­renler ile 4/b kapsamında sigortalı sayılanlar, tehlike sınıf ve derecesi ile prim oranı hakkında Kurumca yapılacak yazılı bildirimi aldıktan sonra bir ay içinde Kuruma itiraz edebilir. Kurum, bu itirazı inceleye­rek en geç üç ay içinde karara bağlayarak sonucunu itiraz edene bildi­rir. Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 113. maddesine göre; iş­kolu koduna yapılan itirazlar İşkolu Kodu İtiraz Komisyonunca değer­lendirilerek, karara bağlanır. İşkolu Kodu İtiraz Komisyonu, ünite amiri veya görevlendireceği yardımcısı ilgili şef, dosya memuru ve varsa sosyal güvenlik kontrol memurundan oluşur.

Prim Tahakkuklarına İtiraz

5510 sayılı Kanun’un 85. maddesinin üçüncü fıkrasına göre; Kuruma bildirilmediği tespit edilen asgarî işçilik tutarı üzerinden Kurum­ca re’sen tahakkuk ettirilen sigorta primleri işverene tebliğ edilir. İşveren, tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde Kuruma itiraz, edebilir. İtiraz takibi durdurur.

Ayrıca 5510 sayılı Kanun’un 86. maddesinin vedinrî fiilen yapılan denetimler sonucunda veya işyeri kayıtlarından yapılan tespitlerden ya da kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatı gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemeler neticesinde veya kamu kurum ve kuruluşları ile bankalar tarafından düzenlenen belge veya alman bilgilerden çalıştığı anlaşılan sigortalıla­ra ait olup, bu Kanun uyarınca Kuruma verilmesi gereken belgelerin yapılan tebligata rağmen bir ay içinde verilmemesi veya noksan ve­rilmesi halinde, bu belgeler Kurumca re’sen düzenlenir ve muhteviyatı sigorta primleri Kurumca tespit edilerek işverene tebliğ edilir, işveren, bu maddeye göre tebliğ edilen prim borcuna karşı tebliğ tarihinden iti­baren bir ay içinde, ilgili Kurum ünitesine itiraz edebilir. İtiraz, takibi durdurur.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 113. maddesine göre; prim tahakkuklarına yapılan Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonunca de­ğerlendirilerek, karara bağlanır. Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonu, ünite amiri veya görevlendireceği yardımcısı, ilgili şef, dosya memuru ve varsa avukattan oluşur.

İdari Para Cezalarına İtiraz

5510 Sayılı Kanun’un 102. maddesinin birinci fıkrasına göre, Ku­rumca dayanağı belirtilmek suretiyle diğer kanunlarda aşağıda belirti­len fiiller için idari para cezası öngörülmüş olsa dahi aynı maddede belirtilen haller için idari para cezası uygulanabilmektedir. Uygulan­ması öngörülen idari para cezasına ilişkin dayanağın yeterli derecede açık ve sağlam olmaması veya dikkate alınması gereken bazı durumla­rın dikkate alınmamış olması gibi hallerde idari para cezalarına karşı muhatap tarafından itiraz ve dava yoluna gidilebilmektedir.

İdarî para cezalarının tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde Kuruma ya da Kurumun ilgili hesaplarına yatırılır veya aynı süre için de Kuruma itiraz edilebilir. Yapılan bu itiraz takibi durdurur. Yani iitraz sonucunun muhataba tebliğ tarihine kadar 6183 Sayılı Kanun h(i kiiinici ine göre herhangi bir takibat yapılamayacaktır.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde itiraz dilekçesinin nasıl muhatap olan kişi itiraz dilekçesini, itirazını açık şekilde ifade edecek şekilde yazarak Kuruma vermelidir. Dilekçe onbeş gün içinde elden verilebileceği gibi posta yoluyla da gönderilebilir. İtiraz dilekçesi ta­ahhütlü posta veya APS yoluyla ile gönderilmişse, postaya verildiği tarih Kuruma verildiği tarih olarak kabul edilir. Ancak adi posta veya kargo ile gönderilmişse, Kuruma intikal ettiği tarih esas alınır.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nde itiraz komisyonlarına ilişkin hükümlere yer verilmiştir. Kurumca tahakkuk ettirilen İdarî pa­ra cezalarına yapılacak itirazlar İdari Para Cezaları İtiraz Komisyo­nunca değerlendirilerek, karara bağlanır. İdari Para Cezası İtiraz Ko­misyonu, ünite amiri veya görevlendireceği yardımcısı, ilgili şef, dos­ya memuru ve varsa avukattan oluşur. İtirazlar, ilgili itiraz komisyo­nunda incelenerek en geç 30 gün içinde karara bağlanır. İtiraz süresi geçtikten sonra yeni iddialar ileri sürülemez. Maddi hatalar taraflarca ileri sürülmemiş olsa dahi itiraz komisyonlarınca re’sen dikkate alınır. İtiraz komisyonları, iş durumuna göre, itiraz komisyonu başkanmm çağrısı üzerine haftada en az bir defa çalışma saatleri içinde toplanır.

İşveren, sigortalı veya bunların vekilleri, itiraz hakkında itiraz komisyonunca karar verilinceye kadar itirazlarından vazgeçebilirler. Vazgeçme, işverenin üniteye vereceği bir dilekçeyle veya bu hususta­ki beyanının tutanak ile tespiti suretiyle yapılır. Vazgeçme beyanı açık olmalıdır. Vazgeçme hâlinde, itiraz eden o olaya münhasır olmak üze­re itiraz hakkını kaybetmiş sayılır.

Tebliğ edilen idari para cezalarına karşı, Kuruma itiraz edilmek­sizin, doğrudan mahkeme yoluna gitmek mümkün değildir. îdare tara­lından altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İlgililer altmış günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, idare mahkemesine dava açabilirler. Altmış günlük süre içinde idare­ce verilen cevap kesin değilse ilgili bu cevabı, isteminin reddi sayarak dava açabileceği gibi, kesin cevabı da bekleyebilir. Bu takdirde dava açına süresi işlemez. Ancak, bekleme süresi başvuru tarihinden itiba- ıcn altı ayı geçemez. Dava açılmaması veya davanın süreden reddi hallerinde, altmış günlük sürenin bilmesinden sonra vetkilî îHari mn kamlarca cevap verilirse, cevabın tebliğinden itibaren altmış gün için­de dava açabilirler.

Ortak Hususlar

İtiraz komisyonlarınca itirazın reddi hâlinde, işveren veya sigorta­lının mahkemeye başvurması Kurum işlemlerini durdurmaz. İtiraz sü­resi geçtikten sonra yeni iddialar ileri sürülemez. Maddi hatalar taraf­larca ileri sürülmemiş olsa dahi itiraz komisyonlarınca re’sen dikkate alınır. İtiraz komisyonları, iş durumuna göre, itiraz komisyonu başka- nının çağrısı üzerine haftada en az bir defa çalışma saatleri içinde top­lanır.

İşveren, sigortalı veya bunların vekilleri, itiraz hakkında itiraz komisyonunca karar verilinceye kadar itirazlarından vazgeçebilirler. Vazgeçme, işverenin üniteye vereceği bir dilekçeyle veya bu hususta­ki beyanının tutanak ile tespiti suretiyle yapılır. Vazgeçme beyanı açık olmalıdır. Vazgeçme hâlinde, itiraz eden o olaya münhasır olmak üze­re itiraz hakkını kaybetmiş sayılır.

Cezada İndirim Uygulaması

5510 sayılı Kanun’da, idari para cezalarına ilişkin olarak iki tür indirim uygulaması öngörülmüştür.

Pişmanlık İndirimi

Sosyal güvenlik reformuyla yürürlüğe konulan 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu uygulanmaya başlandığı 01.10.2008 tarihinden sonra birkaç kez yasal düzenlemelerle revizc edilmiştir. Söz konusu düzenlemelerden bir tanesi de 6270 sayılı Ka nun ile 2012 Ocak ayında gerçekleştirilmiştir.

Hem sosyal sigorta hem de genel sağlık sigortası uygulamaların da önemli değişiklikleri içeren Kanun 23.12.2011 tarihinde TBMM ta rafından kabul edilmiş ancak emekli milletvekillerinin maaş tutarlarım ihtiva eden maddeler nedeniyle söz konusu Kanun Cumhurbaşkanım!/ tarafından veto edilmiştir. Bunun üzerine 6270 sayılı Kamın TBMM’dc yeniden görüşülmüş ve söz konusu madde de yeniden dn

6270 sayılı Kanun Öncesi Durum

6270 sayılı Kanun ile değişmeden önceki 5510 Sayılı Kanun’un 102. Maddesinin ikinci fıkrasına göre; mahkeme kararına, Kurum ve­ya diğer kamu idarelerinin denetim ve kontrolle görevlendirilmiş me­murlarınca yapılan tespitlere ya da kamu idarelerinden alman belgele­re istinaden düzenlenenler hariç olmak üzere, bildirgenin yasal süresi geçtikten sonra ilgililerce kendiliklerinden verilmesi halinde, 5510 Sayılı Kanun’un 102. maddesinin birinci fıkrasının (b)bentlerinde ön­görülen cezalar “2/3” oranında uygulanacaktır.

5510 Sayılı Kanun’un 102. maddesinin birinci fıkrasının (b) ben­dine göre işyeri bildirgesinin süresinde verilmemesi halinde uygulana­cak idari para cezasını düzenlemektedir. Buna göre; 11. maddede be­lirtilen bildirgeyi, Kurumca belirlenen sekle ve usûle uygun verme­yenler veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda gön­dermekle zorunlu tutulduğu halde, anılan ortamda göndermeyenler veya bu Kanunda belirtilen süre içinde Kuruma vermeyenlere;

  • Kamu idareleri ile bilanço esasına göre defter tutmak zorunda olanlar için asgarî ücretin üç katı tutarında,
  • Diğer defterleri tutmak zorunda olanlar için asgarî ücretin iki katı tutarında,
  • Defter tutmakla yükümlü olmayanlar için bir aylık asgarî ücret tutarında

İdarî para cezası uygulanır.

Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda süresi içinde verilmeyen işyeri bildirgelerinin süresi dışında verilmesi halinde belirli koşullar altında uygulanacak idari para cezaları için “1/3” oranında indirim ön­görülmüştür. Buna göre idari para cezalarındaki “1/3” oranındaki indi­rimden yararlanılamayacak haller şöyle sıralanabilir;

  1. Mahkeme kararına istinaden düzenlenmeleri,
  2. Kurum veya diğer kamu idarelerinin denetim ve kontrolle gö­revlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitlere istinaden düzenlenme­leri,
  3. Kamu idarelerinden alman belgelere istinaden düzenlenmeleri.

Yani kısaca Kurum tarafından söz konusu bildirgelerin resen dü­zenlenmesi halinde idari para cezalarındaki “1/3” oranındaki indirim­den faydalanmak mümkün olmamaktadır. Yukarıda sayılan haller dı­şında ilgililerin yasal süresi geçmesine karsın kendiliklerinden bu bel­geleri vermeleri halinde idari para cezaları “2/3” oranında uygulan­maktadır.

6270 Sayılı Kanun Sonrası Durum

6270 sayılı Kanun ile getirilen önemli düzenlemelerden birisi ida­ri para cezalarına uygulanan pişmanlık indirimi ile ilgilidir. Sosyal güvenlik sistemimize ilişkin idari para cezaları, sosyal güvenlik re­formu olarak da adlandırılan 5510Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu öncesinde 506 Sayılı Kanun ile 1479 Sayılı Kanun’da yer alan düzenlemeler ile yürütülmekte iken sosyal güvenlik sistemimizde yapılan reformlar doğrultusunda ceza sistemimizde de bazı değişiklikler yapma yoluna gidilmiştir. Yeni sosyal güvenlik sis­temimizde yükümlülüklerin yerine getirilmesine yönelik cezalarda ye­nilikler yapılmış ve caydırıcılığın artırılması amaçlanmıştır. Ancak hiç kuskusuz sosyal güvenlik idaresinin birincil amacı kişileri cezalan­dırmak değil sosyal güvenlik bilincinin yerleşmesini sağlamaktır. Bu itibarla yükümlülüklerini yerine getirmede ihmalleri olan yükümlüle­rin daha sonradan herhangi bir idari tespit olmamasına karsın kendi İlklerinden yükümlülüklerini yerine getirmeleri halinde uygulanacak cezada indirim yapılması söz konusudur. 5510 sayılı Kanunun 102 iki maddesi idari para cezalarını düzenlemektedir. Bu maddede yer alan pişmanlık indirimi mevcut uygulamada sadece işyeri bildirgeleri için uygulanmakta idi. 6270 sayılı Kanun ile burada yer alan ve sadece iş yeri bildirgeleri için verilen idari para cezalarına uygulanan pişmanlık indiriminin kapsamının genişletilmesi amaçlanmıştır. Bu doğrultuda işyeri bildirgelerinin yanı sıra;

  • İşe giriş bildirgeleri,
  • İşten çıkış bildirgeleri,
  • 4/b kapsamındaki sigortalılar için ise başlama ve isten ayrılma bildirgeleri,
  • Ticaret sicil memurluklarının yaptıkları bildirimler,
  • Vazife mamullüğü bildirimleri,
  • Kamu kurumlan ve bankaların sigortalılık tespitine yönelik bil­dirimleri

Gibi bildirimlerin de süresinde yapılmaması ancak sorumluların tespit olmaksızın kendiliklerinden bildirimde bulunmaları halleri de pişmanlık indirimi kapsamına alınmıştır. Bu doğrultuda pişmanlık in­diriminden faydalanılabilmesi için bildirgenin veya belgenin yasal sü­resi geçtikten sonra ilgililerce kendiliğinden30 gün içinde verilmesi ve söz konusu cezaların ilgililerce, yapılacak tebligat tarihini takip eden günden itibaren 15 gün içinde ödenmesi öngörülmüştür.

Ayrıca 6270 sayılı Kanun öncesi uygulamada indirim oranı 1/3 iken yeni düzenleme ile indirim oranı 3/4 olarak belirlenmiştir. Böyle- ce kişilerin herhangi bir tespit yapılmadan kendiliklerinden yükümlü­lüklerini yerine getirmelerinin daha cazip kılınması amaçlanmıştır.

Peşin Ödeme İndirim

5510 Sayılı Kanun’un 102. maddesinin beşinci fıkrasına göre; İdarî para cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bunun dörtte üçü tahsil edilir. Peşin ödeme İdarî pa­ra cezasına karşı yargı yoluna başvurma hakkını etkilemez. Ancak Ku- rumca veya mahkemece Kurum lehine karar verilmesi halinde, daha önce tahsil edilmemiş olan dörtte birlik ceza tutarı tahsil edilir.

Bu madde hükmüne göre idari para cezasının hangi fiillerden kaynaklandığı hususu üzerinde durulmaksızın tümü için %25’lik bir indirim öngörülmüştür Bu indirimden yararlanmak için asamdaki için aşağıdaki koşulların tümünün gerçekleşmesi şarttır.

  • îdari para cezası Kuruma itiraz edilmeden ödenmelidir,
  • îdari para cezası yargı yoluna başvurulmadan ödenmelidir,
  • îdari para cezası tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde peşin ödenmelidir.