Ticari İşletme Nedir? Unsurları nelerdir?
Bir girişimcinin, ekonomik menfaat sağlamak gayesiyle emek ve sermayesini bir araya getirmesiyle birlikte “işletme” oluşur. Fakat her işletme ticari işletme değildir. TTK’nın 11 ’inci maddesine göre; “Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir”.
Ticari İşletmenin Unsurları
Kazanç Sağlama Amacı
İşletmenin kazanç sağlamayı hedeflemesi gerekmektedir. Fakat bir işletmenin zarar etmiş olması o işletmenin kazanç sağlama amacı olmadığı anlamına gelmez. Gelir sağlama sadece aktifte yer alan bir artış değildir, bilakis pasifin artışına engel olmakta gelir sağlamaktır. Sağlanan gelirin kamuya yararlı işlere harcanması durumunda dahi işletmeden söz edilir.
Bağımsızlık
Bir işletmenin faaliyetlerini hem iç ilişkide hem de dış ilişkide başka bir ticari işletmeye bağlı olmadan yürütmesidir.
Süreklilik
Bir işletmede faaliyetlerin devamlı olarak yapılmasının hedeflenmesidir. Fakat faaliyetin ara ara kesintiye uğraması bu unsuru etkilemez. Örneğin; yazlık otellerin kışın kapanması gibi.
Esnaf Faaliyeti Sınırlarını Aşma
TTK md. 15’e göre; esnaf; ister gezici ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli bir yerinde sabit bulunan, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedeni çalışmasına dayanan ve geliri sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişidir. “Bir işletmenin esnaf faaliyetinin sınırlarını aşıp aşmadığını tespit etmek çok kolay değildir.
Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir.
Bir kişinin esnaf olup olmadığı şöyle belirlenir. “Esnaf ve Sanatkar ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulu’nca belirlenen esnaf ve sanatkar meslek kollarına dahil olup da;
Basit usulde vergi ödeyecek olanlar.
İşletme hesabına göre defter tutanlar. (Vergi Usul Kanunu md. 177’deki sınırları aşanlar tacir ve işletmeleri ticari işletme; aşmayanlar ise esnaf ve işletmeleri de esnaf işletmesi sayılır)
Gelir vergisinden muaf olanlar.
Bu ayrım gerçek kişi tacirler bakımından söz konusudur. Tüzel kişi tacirler bakımından böyle bir ayrıma gerek yoktur. Çünkü esnaflar sadece gerçek kişidir.