Ticari İş Nedir?
Ticari iş, adi nitelikte olmayan işleri ifade eden bir kavramdır. Bu ayrımın temel önemi, adi işlerin – başta TMK ve TBK olmak üzere – genel hükümlere, ticari işlerin ise ticari hükümlere tabi olmasında görülür. Bazı konular hem TTK’da, hem TBK’da düzenlenmiş olabilir ve bu iki düzenleme arasında önemli farklar bulunabilir. Bu nedenle uyuşmazlığın çözümü için, işin niteliği ve o işe uygulanacak hükümlerin seçimi (adi veya ticari olması) büyük önem taşımakta ve birbirinden oldukça farklı sonuçlara ulaşılmasına yol açabilmektedir. Örnek olarak birden çok kişinin birlikte borçlanmaları hâlinde, bunların alacaklıya karşı müteselsil sorumlu olup olmadıkları veya faiz açısından adi işlerle ticari işler arasındaki farklılıklar gösterilebilir. Bu konular aşağıda ayrıntılı olarak açıklanacaktır.
Ticari işin adi işten farklarını ve ticari iş olmaya bağlı diğer sonuçları açıklamadan önce, hangi işlerin ticari nitelikte olduğunu saptamak gerekir:
Ticari İşin Ölçütleri
Hangi işlerin ticari nitelik taşıdığı konusunda TTK m.3 ve m.19’da düzenlemeler yer almaktadır. Bu düzenlemeler uyarınca, bir işin ticari sayılabilmesi için aşağıda belirtilen dört ölçütten en az birisine uygunluk taşıması gerekir.
TTK’da Düzenlenen İşler
TTK m.3 uyarınca, bu kanunda düzenlenen hususlar, tarafların tacir olup olmadığına veya işin ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticaridir. İki esnaf arasında çek düzenlenmesi, at arabası ile taşımacılık yapılması ve birkaç kişinin bir araya gelip ticaret şirketi kurması gibi, TTK’da düzenlenen tüm hususlardan doğan işler ticaridir.
Bir Ticari İşletmeyi İlgilendiren İşler
TTK’da düzenlenmiş olmayan fakat bir ticari işletmeyi ilgilendiren işlem ve fiiller de ticaridir (TTK m.3). Buradaki ilginin çok dar yorumlanmaması gerekir. Ticari işletmenin doğrudan doğruya konusuna girmemekle birlikte dolaylı olarak onunla ilgisi (uygun bir illiyet bağlantısı) bulunan bütün hususlardan doğan işler de ticaridir. Bir ticari işletmeye atölye inşası için bir mimar ile istisna sözleşmesi yapılması, marka veya patent hakkına ilişkin lisans sözleşmesi akdedilmesi, işçilere sağlık hizmetleri verilmesi için bir özel hastane ile sözleşme yapılması, çalışanların kalması için lojman kiralanması, hammadde ve makinalar satın alınması, defterleri tutması için bir mali müşavir ile anlaşılması gibi örneklerde, işlerin doğrudan ya da dolaylı olarak işletmeyi ilgilendirdiği görülmektedir.
Ticari İş Karinesi
Bu ölçüte göre, bir tacirin borçlarının (her türlü iş, işlem ve eyleminin) ticari olması kuraldır (TTK m.19/1). Dolayısıyla, tacirlerin yaptıkları işlerin, ticari işletmeleri ile ilgili olduğu var sayılır. Tüzel kişi tacirlerde bu kuralın hiçbir istisnası yoktur; onların tüm işlemleri ticari sayılır.
TTK m.19/1, ticari iş karinesine, gerçek kişi tacirlerde istisna getirmiştir. Gerçek kişi tacir, bir işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesi ile ilgili olmadığını karşı tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum (somut olayın özellikleri) elverişli olmadığı takdirde ise iş adi sayılır. Örneğin, bir tacir karşı tarafa açıkça bildirerek kızına doğum günü hediyesi olarak bir araba ya da kendi evinde kullanmak amacıyla bilgisayar satın alırsa, karşı tarafın (satıcı) tacir olmaması koşulu ile bu satım ticari değil, adi nitelik kazanır. Şayet tacir bu bildirim sırasında gerçeğe aykırı beyanda bulunmuş ise, işin ticari olmasında çıkarı doğabilecek karşı tarafa, bunu kanıtlama olanağı tanımak gerekir.
Bir tacirin esnaftan bir kilogram meyve alması, ayakkabı mağazası işleten tacirin bir öğrenciden kitap satın alması veya bir tacirin evinde kullanacağını açıkça belirtmemesine rağmen memurdan satın aldığı antika halının evine teslim edilmesini istemesi örneklerinde iş, somut olayın özellikleri gereği adi nitelikte sayılmalıdır.
Yargıtay tacir olsa dahi, bir gerçek kişinin, kendi özel kullanımı için araba satın alması durumunda tüketici sıfatı taşıyacağına karar vermiştir. Şu hâlde bir gerçek kişi tacirin tüketici sayıldığı ve dolayısıyla Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un öngördüğü özel korumadan yararlandığı hâllerde ticari hükümlerin uygulanma alanı daralmış olmaktadır.
Taraflardan Birisi İçin Ticari Olan Sözleşmeler
Yukarıdaki ikinci ve üçüncü ölçütlerin uygulandığı bazı hâllerde, işin bir taraf için ticari fakat diğer taraf için adi nitelik taşıması olasılığı mevcuttur. Bu olasılık gözetilerek TTK m.19/2’de öngörülmüş olan son ölçüt uyarınca, taraflardan birisi için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, diğer taraf için de ticari sayılır. Örneğin bir esnaf, memur ya da öğrenci ile bir tacir arasındaki herhangi bir sözleşme, tacir olmayan taraf için de kural olarak ticari niteliktedir.