Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

TCK m 221 Etkin Pişmanlıkta Ceza Nasıl Belirlenir?

TCK m 221 Etkin Pişmanlıkta Ceza Nasıl Belirlenir?

MADDE 221.- (1) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu nedeniyle soruş­turmaya başlanmadan ve örgütün amacı doğrultusunda suç işlenmeden önce, örgütü dağıtan veya verdiği bilgilerle örgütün dağılmasını sağlayan kurucu veya yöneticiler hakkında cezaya hükmolunmaz.

  • Örgüt üyesinin, örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişi­ne iştirak etmeksizin, gönüllü olarak örgütten ayrıldığını ilgili makamlara bil­dirmesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.
  • Örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etme­den yakalanan örgüt üyesinin, pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi halinde, hakkın­da cezaya hükmolunmaz.
  • Suç işlemek amacıyla örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan (Ek İbare: 29.06.2005-5377/26.md.) ya da üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, gönüllü olarak teslim olup, ör­gütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde, hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı ceza­ya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır.
  • Etkin pişmanlıktan yararlanan kişiler hakkında bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine hükmolunur. Denetimli serbestlik tedbirinin süresi üç yıla kadar uzatılabilir.
  • (Ek Fıkra: 06.12.2006-5560/8. md.) Kişi hakkında, bu maddedeki etkin piş­manlık hükümleri birden fazla uygulanmaz.

221.maddede, 765 sayılı ETCK’da karşılığı bulunmayan, ancak özellikle örgütlü suçlarla ilgili olarak topluma yeniden kazandırma veya baka adlarla çıkarılan özel pişmanlık yasalarında yer alan düzenlemelere benzeyen “etkin pişmanlık” kurumu “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçu bağlamında düzenlenmiştir.

Bilindiği üzere 5237 sayılı YTCK’nun getirdiği sistemde, 765 sayılı TCK’dan farklı olarak teşebbüs aşamasında gönüllü vazgeçme ve etkin pişmanlık (faal ne­damet) ayırımı kaldırılmış ve bu sistemde, sadece suç tamamlandıktan sonra belli suçlar bağlamında (YTCK. 93, 110, 168, 184/5,192, 201, 221, 248, 254, 269, 274, 281/3, 282/3, 289/2, 293, 297/4, 316/2.md.) cezayı kaldıran veya cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebep olarak kabul edilmiştir.

Yasa koyucu, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçlarını önlemek, suçun eser ve delillerini meydana çıkararak etkin bir yaptırım sürecini harekete geçirmek ama­cıyla 221.maddede etkin pişmanlık hükümlerine yer vermek suretiyle suç örgütle­riyle mücadeleye etkinlik kazandırmayı amaçlamıştır.

Cezaya Hükmolunmamasını Gerektiren Etkin Pişmanlık

221/1.Fıkra: Birinci fıkrada, suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu nedeniyle soruşturmaya başlanmadan ve örgütün amacı doğrultusunda suç işlenmeden önce, örgütü dağıtan veya verdiği bilgilerle örgütün dağılmasını sağlayan kurucu veya yöneticiler hakkında cezaya hükmolunmayacağı öngörülmüştür.

Örgütün kurucu veya yöneticilerinin 221/1.fıkradaki etkin pişmanlık hükmün­den yararlanarak cezadan bağışık tutulabilmeleri için suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu nedeniyle soruşturmaya başlanılmamış olması ve bunun yanı sıra örgütün amacı doğrultusunda suç işlenmemiş olması ve kurucu veya yönetici konumunda olan failin örgütü dağıtması veya pişmanlık beyanında örgütün da­ğılmasını sağlayacak bilgiler vermesi gerekmektedir. Eğer fail, kanuna göre yetkili mercilerce (CMK. 160.vd.) suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçunun işlendiği izlenimi ile C.Savcısı veya emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle işin gerçeği­nin araştırılarak delillerin toplanmasından yani soruşturmaya başlanılmasından sonra veya örgütün amacı doğrultusunda suç işlendikten sonra pişmanlık beyanın­da bulunmuşsa 221/1.fıkrada yer alan etkin pişmanlık hükmünden değil, koşulları varsa aynı maddenin 4.fıkrasmda yer alan etkin pişmanlık hükmünden yararlanabi­lir. Failin verdiği bilgilerin örgütün dağılmasını sağlayacak nitelikte olmaması ha­linde de 221/1.fıkra hükmü uygulanamaz.

221/2.Fıkra: İkinci fıkra hükmüne göre, örgüt üyesinin etkin pişmanlık hük­münden yararlanabilmesi için, örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmemiş olması ve ayrıca gönüllü olarak örgütten ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi gerekir. Bu koşulların gerçekleşmesi durumunda, örgüt üyesi hakkında cezaya hükmolunmayacaktır.

Yasa koyucu bu hükümle, suç örgütleriyle etkin mücadele edebilmek için örgütü yalnızlaştırmayı ve örgüt elemanlarını devletin yanına çekerek bir yandan zayıfla­tıp, diğer yandan da deşifre olmasını sağlayarak örgütün çöküşünü hızlandırmayı amaçlamıştır.

Eğer fail, gönüllü olarak değil de yakalandıktan sonra örgütten çekildiğini ilgili makamlara bildirmişse veya gönüllü olarak örgütten ayrıldığını bildirmekle birlikte örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmişse örgüt üyesi olan failin 221/2.fıkradaki etkin pişmanlık hükmünden yararlanması söz ko­nusu olamaz.

221/3.Fıkra: Üçüncü fıkra hükmüne göre, örgüt üyesi olan failin cezadan bağı­şık tutulabilmesi için, örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeden yakalanmasından sonra pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi gerekir. Failin verdiği bilgilerin örgütün dağılmasını veya örgüt mensuplarının yakalanmasını sağlamaya elverişli olup olmadığı somut olayda hakim tarafından takdir edilecektir. Kanaatimizce verilen bilgilerin örgüt mensuplarının bir kısmının yakalanmasını sağlaması halinde de bu hüküm uygulanmalıdır.

221/4.Fıkra: Dördüncü fıkra uyarınca; örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan ya da örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin cezadan bağışık tutulabilmesi için gönüllü olarak teslim olması ve ayrıca örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi gerekir. Yasa koyucu bu hükümle gönüllü teslim olmayı teşvik etmek­tedir. Bu koşulların varlığı halinde fail hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgü­te üye olmak suçundan cezaya hükmolunmaz. Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde bir suçun işlenişine iştirak etmişse bu suçtan dolayı cezalandırılabilir. Fail gönüllü olarak değil de, yakalandıktan sonra örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermişse, yalnızca ceza indirimi uygulaması söz konusudur.

İndirilmiş Cezaya Hükmolunmasını Gerektiren Etkin Piş­manlık

221.maddenin 4.fıkrasının ikinci cümlesine göre, suç işlemek amacıyla örgüt ku­ran, yöneten veya örgüte üye olan ya da örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin yakalandıktan sonra, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde, bu konumdaki kişiler hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapı­lır. Ancak, failin bu ceza indiriminden yararlanabilmesi için, örgütün yapısı, suç organizasyonu içindeki hiyerarşik yapılanması ve örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarL ilgili olarak soruşturma makamlarınca önceden bilinmeyen husus­ları aydınlatacak bilgiler vermesi gerekir. Verilen bilgilerin yeterli olup olmadığı hususu hakim tarafından takdir edilecektir.

Etkin Pişmanlıktan Yararlanan Kişiler Hakkında Dene­timli Serbestlik Tedbiri Uygulanması

221.maddenin 5.fıkrası hükmüne göre, etkin pişmanlıktan yararlanan kişiler hak­kında bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine hükmolunur. Denetimli serbestlik tedbirinin süresi üç yıla kadar uzatılabilir. Yasa koyucu denetimli serbestlik tedbirine hükmolunmasını, etkin pişmanlıktan yararlanarak serbest bırakılan kişilerin güven­liklerinin ve topluma uyumlarının sağlanması amacıyla öngörmüştür. Zira, itirafçı konumunda olan failin, aleyhinde konuştuğu kişi veya örgüt tarafından kara listeye alınması ve hatta öldürülmesi tehlikesi bulunduğundan bu kişinin güvenliğinin sağlanması gerekmektedir. İtirafçının öldürülmesi halinde bu kişilerin Devlet tara­fından korunamadığı biçiminde çok olumsuz bir düşüncenin ortaya çıkıp yayılması ve bunun itirafçılık yapabilecek diğer kişilerin bundan vazgeçmelerine ve böylece etkin pişmanlık kurumunun uygulamada işlerliğini kaybetmesine yol açabilir. Nite­kim, 5402 sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Ka- nunu’nun 14.maddesinin 1.fıkrasının (ı) bendinde, adalet komisyonunun bulunduğu yerlerde kurulan denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlüğünün ko­vuşturma evresinden sonraki görevlerinden birinin “5237 sayılı Türk Ceza Kanununa göre etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanıp da haklarında güvenlik tedbirine hükmolunanlarla ilgili bu tedbirlerin uygulanmasını sağlamak” olduğu belirtilmiştir.

Maddeye 5560 sayılı Kanunla eklenen 6.fıkra hükmü ile örgütlü suçlulukta, et­kin pişmanlık hükümlerinden yararlanmaya sınırlama getirilmiştir. Buna göre, kişi hakkında, bu maddedeki etkin pişmanlık hükümleri birden fazla uygulanmaz.