Overbooking Hakkında Önemli Bilgiler

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu ve Cezası

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu ve Cezası

MADDE 117.- (1) Cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, iş ve çalışma hürriyetini ihlal eden kişiye, mağdurun şikâyeti halin­de, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir.

  • Çaresizliğini, kimsesizliğini ve bağlılığını sömürmek suretiyle kişi veya kişileri ücretsiz olarak veya sağladığı hizmet ile açık bir şekilde orantısız düşük bir ücretle çalıştıran veya bu durumda bulunan kişiyi, insan onuru ile bağdaşma­yacak çalışma ve konaklama koşullarına tabi kılan kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis veya yüz günden az olmamak üzere adli para cezası verilir.
  • Yukarıdaki fıkrada belirtilen durumlara düşürmek üzere bir kimseyi teda­rik veya sevk veya bir yerden diğer bir yere nakleden kişiye de aynı ceza verilir.
  • Cebir veya tehdit kullanarak, işçiyi veya işverenlerini ücretleri azaltıp ço­ğaltmaya veya evvelce kabul edilenlerden başka koşullar altında anlaşmalar kabu­lüne zorlayan ya da bir işin durmasına, sona ermesine veya durmanın devamına neden olan kişiye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Açıklama

YTCK.nun 117.maddesi kapsamında dört ayrı suç tipine yer verilmiştir. Bunlar­dan 117/2. ve 3.fıkralarda yer alan suç tipleri ilk kez Ceza Kanunumuza girmiş olup, ETCK’da karşılıkları bulunmamaktadır. Maddenin 1.fıkrası ETCK.nun 201/1. fıkra­sının; 2.fıkrası ise ETCK.nun 201/2.fıkrasının karşılıkları olmakla birlikte aralarında önemli farklılıklar bulunmaktadır.

117/1 .fıkrada, eski metindeki “cebir, şiddet yahut tehdit kullanma” tabiri yerine sadece “cebir veya tehdit kullanma” ifadesine yer verilmiştir. Bunun nedeni cebir kullanmanın şiddet kullanmayı da kapsaması nedeniyle gereksiz tekrardan kaçın­maktır. Ayrıca “sanat veya ticaret serbestisi” deyimi yerine “iş ve çalışma hürriyeti” deyimine, keza “tahdit veya menetme” kavramı yerine de “engelleme ve ortadan kaldırma” kavramına yer verilmiş, hapis cezasının alt sınırı artırılmış olmakla bir­likte seçimlik olarak adli para cezası da öngörülmüştür.

117/4.fıkra hükmü ile ETCK.nun 201/2.fıkrası paralellik arzetmekle birlikte su­çun kapsamı genişletilmiş olarak “iş bırakmaya zorlama” suçuna yer verilmiş oldu­ğunu söylemek mümkündür.

ETCK.nun 201/3.fıkrasmda yer alan “işyeri işgali” suçuna ise YTCK’da yer ve­rilmemiştir.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Suçla Korunan Hukuksal Değer

Anayasanın “çalışma ve sözleşme hürriyeti” başlıklı 48.maddesine göre, “Her­kes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. Özel teşebbüsler kurmak serbesttir.” Keza, Anayasanın 49.maddesine göre de; “çalışma herkesin hakkı ve ödevidir”.

117.maddede tanımlanan suçlarla, anayasal güvence altına alınan çalışma ve sözleşme hürriyetinin korunmasını yanı sıra sosyal devlet olma ilkesi uyarınca kişi­lerin çalışmalarının sömürülmesinin engellenmesi ve kişilerin insan onuruna uygun koşullar içinde çalıştırılmalarının sağlanması amaçlanmıştır.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Suçun Faili

117/1., 3. ve 4.fıkralardaki suçların faili herhangi bir kimse olabi­lir. 117/2.fıkradaki suçun faili ise, belirtilen özelliklere sahip olan mağduru unsan onuruna aykırı koşullarda çalıştıran kişidir. Failin kamu görevlisi olup da nüfuzunu kötüye kullanarak bu suçlan işlemesi halinde cezası 119/1-e bendi uyarınca bir kat artırılacaktır.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Suçun Mağduru

117.maddenin 1. ve 4.fıkralarındaki suçların mağduru her­hangi bir kimse olabilir. Madendin 2.fıkrasmda ve dolayısıyla 3.fıkrasında tanımla­nan suçların mağduru ise “çaresizliği, kimsesizliği ve bağlılığı nedeniyle sömürül­meye elverişli durumdaki kişi”dir. Burada maddi ve manevi anlamda çaresiz ve bakım ve iaşesini sağlayabilecek kimseye sahip olmayan mağdur, ailevi, akdi ya da başka türlü bağlarla ilişki içerisinde bulunduğu fail tarafından insanlık dışı durum­larda ve çalışma koşullarına katlanmak zorunda bırakılmaktadır.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Suçun Maddi Unsuru

Maddede dört ayrı suç tipine yer verilmiştir.

İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlal Edilmesi (117/l.fıkra)

Maddenin 1. fıkra­sında, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suç olarak tanımlanmıştır. Bu suçun maddi unsuru, cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, iş ve çalışma hürriyetini ihlal etmektir. Bu fıkradaki suçun soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlıdır.

Cebir veya tehdit bu suçun unsurudur. “Cebir”, kişiye karşı fiziki güç kullan­mak suretiyle, onun veya bir üçüncü kişinin iradesi ve davranışları üzerinde zorla­yıcı bir etki meydana getirilmesidir. Cebre maruz kalan kişi, bu fiziki gücün mey­dana getirdiği acının etkisiyle belli bir davranışta bulunmaya zorlanmaktadır. “Tehdit” halinde ise, kişi bir saldırının, kötülüğün meydana getirileceği mağdura bildirilmektedir. Tehdit konusu saldırının gerçekleştirilmesi ya da gerçekleştiril­memesi önemli değildir. Failin kullandığı sözler ya da yaptığı davranışların mağdur üzerinde ciddi bir korku oluşturmaya elverişli ve yeterli olması halinde tehdidin varlığından söz edilebilir. Tehdidin mutlaka fail tarafından gerçekleştirilmesi ge­rekmez. Fail adına hareket eden üçüncü bir kişinin böyle bir saldırıyı gerçekleştire­ceğini mağdura iletmesi de yeterlidir. “Hukuka aykırı bir başka davranış” deyi­minin ise, hukuk düzeninin belirlemiş olduğu, emir veya yasak biçiminde bir içeri­ğe sahip olan her türlü hukuk kuralına aykırı eylem olarak anlaşılması gerekir. Hukuka aykırı davranış, hukuka aykırı olmak şartıyla herhangi bir şekilde gerçek­leşebilir. Hile de bu anlamda hukuka aykırı bir davranıştır.

117/1.fıkra metninde, “engelleme” değil “ihlal” terimi kullanılmıştır. Engelle­mek, faaliyeti durdurmak, hareketsiz bırakmak; “sınırlamak” ise, faaliyet alanının normal sınırlan içinde sürdürülmesi yerine, daraltılması ya da faaliyetin azaltılma­sını sonuç veren bir eylem anlamındadır. Başlanmış olan iş ve çalışma faaliyetini engellemek suretiyle suç işlenmiş olabileceği gibi, bir ticari işletmeyi kurup açtığını sirküler, gazete, radyo ve sair ilan vasıtalarıyla halka bildirmiş veya işletmesini ticaret siciline kaydettirerek durum ilan edilmekle birlikte henüz fiilen işletmeye başlanmamış olsa bile maddede öngörülen cebir, tehdit ya da hukuka aykırı bir başka davranışla çalışmanın başlatılmamasına zorlama ya da çalışmaya belli koşul­larda izin vererek hürriyeti sınırlama eylemleri bütünüyle “ihlal” olarak kabul edi­lebilir. Bu suç bir zarar suçudur. Suçun oluşması, yani çalışma hürriyetinin ihlali için cebir, tehdit ya da hukuka aykırı başka bir davranışın gerçekleştirilmesi yeterli değildir. İhlal durumunun, bir başka deyişle zarar sonucunun fiilen ortaya çıkmış bulunması gereklidir.

Çaresizliğini, Kimsesizliğini ve Bağlılığını Sömürmek Suretiyle Kişileri insani Olmayan Şartlarda Çalıştırma (117/2.f.) ve Bu Amaçla Bir Kimseyi Tedarik veya Sevk veya Bir Yerden Diğer Bir Yere Nakletmek (117/3.E)

Maddenin 2.fıkrasında tanımlanan suçun maddi unsuru, bir kimsenin çaresizliğini, kimsesizli­ğini ve bağlılığını sömürmek suretiyle onu;

  1. Ücretsiz olarak veya sağladığı hizmet ile açık bir şekilde orantısız düşük bir ücretle çalıştırmak veya,
  2. Yukarıda belirtilen konumda bulunan mağduru insan onuru ile bağdaşmaya­cak çalışma ve konaklama koşullarına tabi kılmaktır.

Bu seçimlik hareketlerden birinin işlenmesiyle suç tamamlanır. İş ve çalışma hürriyetinin kullanılmasında kişilerin insan onuruna uygun koşullar içinde çalıştı­rılmaları esastır. Demokratik toplum kişilerin çaresizliğinin sömürülmesine dayalı bir serbest piyasa sisteminin uygulanmasıyla, elbette ki, bağdaşamaz. Bu nedenle maddenin ikinci fıkrası kaleme alınmıştır. İkinci fıkrada yer alan suç, kişilerin ça­lışmalarının sömürülmesini engellemek amacını taşımaktadır. Kimsesiz, çaresiz veya belirli kişilere çeşitli nedenlerle bağımlı kişi, onun bu halinden yararlananlar, sömürücü kişiler tarafından insanlık dışı durumları kabule veya bazı koşullara katlanmaya sevkedilebilmektedir. Ancak, dikkat edilmelidir ki “sömürme” kav­ram olarak sürekli bir durumu ifade eder. Söz konusu suçun oluşabilmesi için, belir­tilen durumda bulunan mağdurların sömürülmesi, mağdurların içinde bulunduğu durumdan yararlanmak suretiyle failin kendisine haksız ve sürekli çıkar sağlaması gerekir. Bu açıdan, çaresiz bir kimseye bir kereliğine düşük ücretle götürü bir işin ya da zor koşullarda bir çalışmanın yaptırılması suçun maddi unsurunu oluşturmaz.

117/2.fıkrada belirtilen seçimlik hareketler, esasen sömürmenin değişik biçimle­rini ifade etmektedir. Mağdurların çaresizliği, kimsesizliği ve bağlılığı, kişi veya kişileri “ücretsiz olarak” veya sağladığı hizmet ile açık bir şekilde orantısız “düşük bir ücretle” çalıştırmak veya bu durumda bulunan bir kişiyi insan onuru ile bağ­daşmayacak “çalışma ve konaklama koşullarına” tabi kılmak biçimindeki seçimlik hareketlerin tümünde ortak unsur, “sömürmek”tir. İnsan onuruyla bağdaşmayacak çalışma ve konaklama koşullarına örnek olarak mağdurun, iş ve çalışma güvenliği mevzuatında öngörülen koşullara aykırı ve elverişsiz şartlarda çalıştırılması, hafta tatilinden yararlandırılmaması, azami günlük ve haftalık çalışma saatinin üzerinde çalıştırılması sayılabilir.

117/3.fıkradaki suçun maddi unsuru, ikinci fıkrada belirtilen durumlara düşür­mek üzere bir kimsenin “tedarik edilmesi” veya “sevk edilmesi” veya “bir yerden diğer bir yere nakledilmesi”dir. Yasa koyucu, 117/3.fıkra hükmüyle, kişileri ikinci fıkrada belirlenen sömürülme hallerine düşürmemek için söz konusu hazırlık hare­ketlerini cezalandırmaktadır.

“Tedarik etmek”, maddede sayılan amaçlarla suç konusu mağdurun araştırılıp bulunması, sağlanması veya elde edilmesidir. “Sevk etmek” belirtilen amaçlarla mağdurun yalnız olarak bir yerden başka bir yere gönderilmesi anlamına gelmek­tedir. “Bir yerden diğer bir yere nakletmek” ise maddede sayılan amaçlarla mağ­durun faille veya failin görevlendirdiği kişiyle birlikte götürülmesini ifade eder. Taşıyan kişinin cezalandırılabilmesi için, taşıdığı kimselerin ikinci fıkradaki suçu oluşturacak biçimde çalışmaya tabi tutulacaklarını bilmesi gerekir.

İşçiyi veya İşverenlerini Ücretleri Azaltıp Çoğaltmaya veya Önceden Kabul Edilenlerden Başka Koşullar Altında Anlaşmalar Kabulüne Zorlama ya da Bir İşin Durmasına, Sona Ermesine veya Durmanın Devamına Neden Olma (117/4.f.)

Bu suçun maddi unsuru, cebir veya tehdit kullanarak,

  1. İşçiyi veya işverenleri ücretleri azaltıp çoğaltmaya zorlamak, veya,
  2. Evvelce kabul edilenlerden başka koşullar altında anlaşmalar kabulüne zor­lamak veya,
  3. Bir işin durmasına, sona ermesine veya durmanın devamına neden olmaktır. Böylece, 117/1. fıkrada ki iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçuna göre daha özel nitelik­te bir suç tipine 117/4.fıkrada yer verilmiştir. Dördüncü fıkrada yer alan suçun unsur­larının oluşmaması halinde eylemin birinci fıkradaki suçu oluşturması mümkündür.

Cebir veya tehdit 117/4.fıkradaki suçun unsurudur. Bu fıkrada cezalandırılan ey­lemler, kanun dışı grev ve lokavtın cebir ve tehdit kullanılarak yapılması ya da yaptırılmasını değil, grev ve lokavta ilişkin taşkınlıklar yanında grev ve lokavt dı­şında gerçekleştirilen eylemleri de kapsar. Yine bunun gibi cezalandırılan eylem; işin durmasına, sona ermesine veya durmanın devamına neden olunması değil, bunların cebir veya tehdit kullanılarak yapılmasıdır.

Bu bakımdan, cebir ve tehdit kullanarak işçi veya işverenleri, ücret dışındaki iş koşullarını değiştirmeye zorlamak, bu suç tipini değil, 106.maddeye uyan tehdit suçunu oluşturur. İşin sona ermesi veya durması bakımından ise bunun tamamen veya kısmen gerçekleşmiş; uzun veya kısa bir süre devam etmiş olmasının suçun oluşması bakımından önemi yoktur.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Suçun Manevi Unsuru

117.maddedeki suçlar kasten işlenebilin suçlardır. Genel kast gerekli ve yeterlidir. Bu suçlar olası kastla da işlenebilir. 117/3.fıkradaki suç tipi bakımından failin bir yerden diğer bir yere naklettiği kimsenin ikinci fıkradaki suçu oluşturacak biçimde çalışmaya tabi tutulacaklarını bilmesi gerekir.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Cezanın Artırılmasını Gerektiren Nitelikli Haller (119/l.Md.)

Bu suçların cezasının artırılmasını gerektiren nitelikli haller “ortak hüküm” baş­lıklı 119/1.maddede gösterilmiştir. Buna göre, suçun silahla, kişinin kendisini ta­nınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle, bir­den fazla kişi tarafından birlikte, var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluştur­dukları korkutucu güçten yararlanılarak, kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi halinde ceza bir kat artırılacaktır. Bu nitelikli haller­le ilgili olarak 119.maddede yapılan açıklamalara bakılmalıdır.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Hafifletici Nedenler

Bu suçlara özgü daha az ceza verilmesini gerektiren özel bir neden öngörülme­miştir.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Teşebbüs

117/2.fıkradaki suça teşebbüs teorik olarak mümkün olmakla bir­likte uygulamada teşebbüsün gerçekleşmesi zordur. 117/1., 3. ve 4.fıkralarda tanım­lanan suçlar teşebbüse elverişlidir.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu İştirak

Bu suçlar iştirak bakımından bir özellik arzetmez. Birden fazla kişinin suçu birlikte işlemesi 119/1-c bendinde cezanın artırılmasını gerektiren nitelikli bir hal sayılmıştır. Bu suçlara şerik (azmettiren veya yardım eden) düzeylerinde de iştirak mümkündür.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu İçtima

Maddenin 1. ve 4.fıkralarındaki suçlarda cebir veya tehdit suçun un­suru olduğundan bileşik suç (42.md.) hükmü uyarınca faile ayrıca cebir (108.md.) ve tehdit (106.md.) suçlarından ceza verilmez. Maddenin 3.fıkrasındaki suçun cebir veya tehditle işlenmesi halinde eylemin 80.maddeye uyan “insan ticareti” suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılması gerekir. Bu suçlar işlenirken fail başka suç­ları da işlemişse (örneğin hakaret gibi) ayrıca o suçlardan dolayı da gerçek içtima hükümlerine göre cezalandırılır. 119/2.fıkrada öngörülen özel içtima kuralı uyarın­ca, 117/1 ve 4.fıkralardaki suçların işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, fail ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler (87.md.) uyarınca cezalandırılacaktır. Kasten yaralama suçunun basit ve temel şekli bu suçların unsurunu oluşturmaktadır.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Kovuşturma

117/1.fıkradaki suçun soruşturulması ve kovuşturulması suçtan zarar görenin şikâyetine bağlıdır. Şikâyetin, zamanaşımı süresini geçmemek koşu­luyla, şikâyete hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu öğrendiği günden başlayan altı aylık sürede yapılması gerekir (73/1-2). Bu suç, CMK’nun 253.maddesi uyarınca uzlaşmaya tabidir.

117/2., 3. ve 4.fıkralardaki suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma genel hükümler uyarınca C.Başsavcılığınca re’sen yapılır.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Görevli Mahkeme

5235 sayılı Kanunun 10. ve 11.maddeleri uyarınca, bu suç­lardan açılan davalara bakma görevi, l.fıkradaki suçta sulh ceza, 2., 3. ve 4.fıkralardaki suçlarda ise asliye ceza mahkemesine aittir.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Suçun Yaptırımı

1.fıkrada altı aydan iki yıla kadar hapis, 2. ve 3.fıkralarda al­tı aydan üç yıla kadar hapis veya yüz günden az olmamak üzere adli para cezası, 4.fıkrada ise altı aydan üç yıla kadar hapis cezasıdır.

TCK m 117 İş Ve Çalışma Hürriyetinin İhlali Suçu Dava Zamanaşımı

66/1-e bendi uyarınca bu suçların dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır.