Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçunun Cezası Ne Kadar?

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçunun Cezası Ne Kadar?

MADDE 104- (1) Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan ço­cukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu’nda Korunan Hukuki Değer

Madde metninde, reşit olmayan kişiyle cinsel ilişkide bulunmak, bağımsız bir suç olarak tanımlanmıştır.

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu’nun Maddi Öğesi

Maddede fail ve mağdur tarif edilmemiş “Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi,” denilmek suretiyle genel ifadeler kullanılmıştır. Her iki suç bakımından da suçun faili veya mağduru kadın veya erkek olabilir. Madde metninde “cinsel saldırı” değil, “rızaen cinsel ilişki” cezalandırılmaktadır.
Her iki tarafın rızası ile işlenmiş bir cinsel ilişki dolayısıyla, şikayet halinde er­kek ya da kız bu suçun faili olabilecektir.

Suçun faili ve mağdurunun aynı cinsten olması da söz konusu olabilir.

Maddenin 2. fıkrasında, failin mağdurdan beş yaştan büyük olması durumunda, şikâyet koşulu aranmaksızın, cezasının iki kat artırılacağı öngörülmüştür. Bu du­rumda fail, cinsel ilişkiye giren çocuktan, beş yaştan daha büyük olan kişidir. 2. fıkradaki bu hüküm yukarıdaki açıklamaları destekler niteliktedir.

Bu suç tipinde mağdurun onbeş yaşını bitirmiş olması ve reşit bulunmaması gerekir. Maddede “bir kimse” denilmiş olduğundan suçun mağduru reşit olmayan kız veya erkek çocuklardır.

Maddede “ırza geçme” yerine “cinsi münasebet” tabiri kullanılmıştır. Bu ne­denle suçun oluşabilmesi için mağdurun rızasının bulunması gerekir. Mağdurun rızası yoksa ve koşulları gerçekleşmişse maddenin ilk fıkrası uygulanacaktır.

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu’nun Mağduru

Mağdur, belli bir suç eylemi nedeniyle zarara uğratılan hak veya hukuki değe­rin sahibidir. Suç eyleminden zarar gören ile hak ve değerin sahibi aynı kişi ise, mağdur ile suçtan zarar görenin aynı kişi olduğu söylenebilir. Bununla birlikte, suçun mağduru ile hak ve yararı ihlal olunan kişi aynı olmayabilir. Rızaen cinsel ilişki suçunda, suçun konusu, cinsel ilişkide bulunan çocuktur. Ancak suçtan zarara uğrayan velayet haklan ihlal olunan anne baba ve mağdur ise çocuklarıdır.

Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel iliş­kide bulunmakla gerçekleşir. Onbeş yaşını tamamlamış olan çocuklara karşı cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, YTCK’mn 103/1. maddesinde cinsel istismar olarak tanımlan­mıştır. Organ ya da cisim sokmak suretiyle işlenen cinsel istismar suçu ise 103. maddenin 2. fıkrasında cezalandırılmıştır.

Eylem cinsel ilişkiye girilmekle tamamlanır.

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu’nun Manevi Öğesi

Suçun manevi öğesi doğrudan kasttır. Birbirleri ile bilerek ve isteyerek cinsel ilişkiye giren kişiler suçu kasten işlemiş sayılırlar.

Aslında, temelinde hukuka uygun rızanın bulunduğu bir ilişkide hukuka aykırı­lıktan söz edilemez.

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu’nun Yaptırımı

Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Maddede hapis cezası öngörülmüştür. Hakim hapis cezasını belirledikten sonra o şekilde bırakabileceği gibi TCK’nın 49/2. maddesinde öngörüldüğü üzere kısa süreli ise 50/1. maddesi uyarınca adli para cezasına veya diğer seçenek yaptırımlara da çevirebilir.

Adli para cezasına 52/2. maddede öngörülen değerler arasında takdir olunacak para miktarının belirlenen hapis cezası ile çarpılması sonucu hükmolunur. Hapis cezası adli para cezasına ya da diğer seçenek yaptırımlardan birine çevrilmedi ise, 51/1. madde uyarınca ertelenebilir. Adli para cezasına ya da bir başka yaptırıma çevrildi ise erteleme olanağı bulunmamaktadır.

Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, fiili işlediği ta­rihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, YTCK’nın 50/3. maddesi uyarınca adli para cezası ya da diğer seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunludur.

Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak; YTCK’nın 53/1. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılır. İşlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.

Bu suçta adli para cezası nedeniyle hak yoksunluğu söz konusu değildir.

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu’nda Uzlaşma – Kovuşturma ve Görevli Mahkeme

Maddede tanımlanan suçun kovuşturulması zarar görenin şikâyetine bağlı tu­tulmuştur. Şikayet süresi YTCK’nın 73. maddesi uyarınca failin ve fiilin öğrenildiği tarihten itibaren altı aydır. 73. maddenin 1. ve 2. fıkraları uyarınca soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde şikayette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz. Zamanaşımı süresini geçmemek koşuluyla bu süre, şikayet hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar.

Şikayete bağlı suçlarda, şikayet hakkını kullanmaya yetkili olan kişi, doğrudan doğruya saldırıya uğrayan suç konusunun sahibi veya sorumlusu olan kimsedir. Şika­yet hakkı doğrudan doğruya suçtan zarar gören kimseye ait olmakla birlikte bazen eylem belli kişilere dolayısıyla, ancak etkileri itibariyle doğrudan zarar vermiş olabi­lir.183 Rıza, bir hukuka uygunluk nedenidir Rızaen cinsel ilişki karşılıklı rıza ile ger­çekleştirildiğinden, rızanın sonradan ortadan kalkmış olması eyleme hukuka aykırılık niteliği kazandıramaz. Ancak, ergin olmayan çocuk, ana ve babasmm velayeti altında bulunduğundan, çocuğun toplumsal gelişimi ve eğitiminden sorumlu olan anne-babanın bu suçtan zarar gören olamayacağını söylemek olanaklı değildir. Dolayısıyla, şikayet hakkının rızaen cinsel ilişkiye ikna edilmiş kişi ile mağdur çocuğun ana-babası tarafından kullanılabileceğini söylemek kanaatimizce doğru olandır.

Reşit olmayan ile cinsel ilişki suçu, kovuşturulması şikayete bağlı olmakla bir­likte 5271 sayılı CMK’nın 253/3. maddesi uyarınca uzlaşma hükümleri tabi değil­dir. 253/3. madde hükmüne göre soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez.