RENT A CAR OLARAK KİRALANAN ARACIN KAZA YAPMASI TAZMİNAT GÖREVLİ MAHKEME
ESAS NO : 2016/11683
KARAR NO : 2017/5302
RENT A CAR OLARAK KİRALANAN ARACIN KAZA YAPMASI, TAZMİNAT, GÖREVLİ MAHKEME
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacıya ait Renault marka 2012 model aracın 07/02/2014 tarihide genişletilmiş kasko sigortası sözleşmesinin 49065170-0 nolu sözleşme ile davalı sigorta şirketi tarafından yapıldığını, aracın S… tarafından kullanımı esnasında 13/09/2014 yaptığı trafik kazasında pert olduğunu, zararın tazmini için davalı şirkete müracaat edilmiş ise de, 28/10/2014 tarihli cevabi yazı ile yapılan araştırma sonucunda aracın kiralık olarak kullanıldığı tespit edildiğinden, %50 oranında muafiyet uygulanarak ödenecek bedelin 9.605,50 TL olduğunun belirtildiğini, oysaki aracın Rent A Car olarak kullanılmadığını, şirket işinin halledilmesi için S… verildiğini belirterek, fazlaya dair talep hakları saklı kalmak kaydıyla 43.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, kaza yapan 16 … 578 plaklı aracın kasko sigortasının davalı şirket tarafından yapıldığını, bağımsız hasar araştırmacısı tarafından yapılan araştırma sonucunda aracın kiralık olarak kullanıldığı anlaşıldığından, sigorta sözleşmesindeki düzenleme nedeni ile hasarın %50’sinin ödenebileceği belirlendiğinden, davacıya 9.605,50 TL ödenmesi gerektiği, bu raporda bahsedildiğini belirterek, davanın reddine, aksi takdirde poliçe teminatı ile sınırlı tutulmasına karar verilmesi talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre,davanın kısmen kabulüne, davacı için; 22.668,98 TL’nin 28/10/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava tarihi olan 21.01.2015 önce, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı yasanın 73/1 maddesinde ‘Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevlidir.’ şeklinde düzenlenmiş olup aynı yasanın 3/1 maddesi (l) bendinde, ‘Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi, ifade eder.’ şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Somut olayda, davacının tüketici olduğu ve davalı sigorta şirketinin aralarındaki sigorta sözleşmesine dayalı olarak rücu talebinde bulunduğu anlaşılması, davanın açıldığı tarih olan 21.01.2015 tarihi itibari ile davanın tüketici davası olduğu ve tüketici mahkemesinin görev alanına girdiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınması zorunludur. O halde mahkemece, HMK 114-115 maddeleri hükümleri uyarınca görevsizlik nedeniyle usulden davanın reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine de gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açiklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 10.5.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.