Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davası Nasıl Açılır?
Borçlar Kanunu
MADDE 18 – Bir aktin şekil ve şartlarını tayinde, iki tarafın gerek sehven, gerek akitteki hakiki maksatlarını gizlemek, için kullandıkları tabirlere ve isimlere bakılmayarak, onların hakiki ve müşterek maksatlarım aramak lazımdır.
Tahriri borç ikrarına istinat ile alacaklı sıfatını iktisap eden başkasına karşı, borçlu tarafından muvazaa iddiası dermeyan olunamaz.
Borçlar kanununun 18. maddesi muvazaayı düzenlemiştir. Buna göre, bir aktin şekil ve şartlarının tefsir ve tayininde iki tarafın, gerek yanlışlıkla ve gerekse bilerek hakiki maksatlarını gizlemek suretiyle kullandıkları sözlere ve isimlere bakılmaksızın onların müşterek ve gerekçe maksatlarına bakmak lazımdır.
Tarafların yaptıkları sözleşmenin kendi aralarında gerçekte hiçbir hüküm doğurmaması ya da dışa karşı görünen sözleşmeden başka bir sözleşme hükmü doğurması konusundaki anlaşmalarına muvazaa denmektedir.
Taraflar arasında hiç hüküm doğurmayacak olan sözleşmeler için Mutlak muvazaa- adi muvazaa-basit muvazaa veya vasıfsız muvazaa tabiri kullanılmaktadır. Örneğin alacaklının haciz baskısından kurtulmak için taşınmazın bir yakınına aslında satılmadığı halde satılmış gibi gösterilerek temlik edilmesi Mutlak muvazaadır.
Mutlak muvazaada tarafların yaptıkları akit gerçekte onları bağlamayıp sadece üçüncü kişilere karşı akit yapmış görünmek amacını taşımaktadır. Her ne kadar borçlu taşınmazını satmış gibi görünse de aslında taşınmaz borçlunundur. Devrettiği kişinin değildir. Ancak açıkladıkları irade yani satış üçüncü kişilere karşı göstermeliktir. Daha açık bir anlatımla alacaklıya karşı taşınmazı elden çıkarmış görünmektedir.
Eğer taraflar yaptıkları muvazaalı sözleşmenin arkasında başka bir gizli sözleşme konusunda anlaşmışlarsa bu halde bu gizli sözleşme onların gerçek iradesini oluşturur ve tarafları bağlarsa buna da Mevsuf muvazaa ya da nisbi muvazaa veya vasıflı muvazaa ismi verilmektedir.
Mevsuf muvazaaya örnek olarak Muris muvazaasını gösterebiliriz
Uygulamada sıkça görülen muris muvazaasında, muris kendine ait taşınmazı öteki mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla mirasçılardan birine satış göstererek temlik eder. Ancak gerçekte sözleşme satış olmayıp bunun altında bağış vardır. Satış bedeli almamıştır. Aslında bağışlamıştır. Ve fakat gerçek iradesini gizleyerek taşınmazı satış göstermiştir. Bu durumda satış murisin gerçek iradesini yansıtmadığı için, bağış ise gizlene- yasal şekle uygun yapılmadığı için hükümsüzdür.
Daha sonra çıkarılan 1987 tarihli bir tevhidi içtihat kararında ise, mirasçıların tenkis da- yanı sıra kademeli olarak tapu iptali ve tescil davası açabilecekleri hükme bağlanmıştır. Muvazaa iddiası taraflar arasında yazılı belge ile ispatlandığı halde, üçüncü şahıslar i taraf olmayanlar için her türlü delille örneğin tanıkla ispat caizdir.
Muris muvazaasında görünüşteki sözleşmenin muvazaa sebebiyle gizlenen sözleş- ıin de şekil noksanı sebebiyle hükümsüz olduğu Yüce Yargıtay’ın 1.4.1974 gün ve V2 ılı tevhidi içtihat kararı ile belirlenmiştir.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasının Niteliği
Muvazaa hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil davası niteliği itibariyle bir eda ‘davasıdır.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasıda Görev
Muvazaa hukuksal nedenine dayanarak açılan tapu iptali ve tescil davalarında, dava değerine göre mahkemenin görevi belirlenir.
Dava değeri …………..TL.ye kadar olanlar, sulh hukuk mahkemesinde …………….TL nin indekiler ise asliye hukuk mahkemesinde çözümlenir.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasında Yetki
Taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir.(HUMK.m,13)
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasında Davacı
Muvazaa sebebiyle hakkı zayi olan herkes dava açabilir. Bu hak muris muvazaasında görüldüğü gibi ayni hakta olabilir, alacaklının alacağını borçludan tahsil için açacağı tasarrufun iptalinde olduğu gibi şahsi bir hakta olabilir.
Muris muvazaasında ister saklı pay sahibi olsun, ister olmasın her mirasçı dava abilir.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasında Davalı
Muvazaalı işlemi yapan taraf veya taraflar davalı gösterilir.
Muris muvazaasında murisin temlik ettiği şahıs ya da bu şahıs ölmüş ise mirasçıları hasım gösterilir
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasında Dava açma süresi
Muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davası bir ayni hak davası olduğu için her hangi bir süreye tabi değildir.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasında Delillerin değerlendirilmesi
Muvazaa davaları, muvazaa yapan taraflar arasında ise yazılı delil aranır. Eğer muvazaa yapan kimse ile üçüncü şahıs arasında ise üçüncü şahıs her türlü delille iddiasını İspatlayabilir.
Mahallinde keşif yapılarak tapunun uygulanması sağlanır. Öte yandan satış tarihi itibariyle satış değeri ile gerçek değer belirlenir. Aralarında fahiş fark olup olmadığı araştırılır. Dava muris muvazaasından doğmuş ise, hâkim başka mirasçı olup olmadığını, muvazaalı işlemler sebebiyle öteki mirasçılara başka mal kalıp kalmadığını, kalmışsa yeterli olup olmadığını mirasçılar arasındaki denkleştirmeye göre öteki mirasçıların bundan zaıar görüp görmediklerini, Sözleşmenin gerçekte satış ya da ölünceye kadar bakma işlemi olup olmadığını, ölünceye kadar bakma işlemi gösterilmişse, bakım borçlusunun bakıp bakmadığını, mahalli örf ve adetlerin ne yönde olduğunu araştırır. Sonuçta varacağı kanaati doğrultusunda kararını verir.
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescil Davasında Hüküm
Mahkemenin vereceği hüküm davanın reddine, kabulüne ve kısmen reddi kısmen kabulüne şeklinde olabilir. Muvazaa davalarının özelliği sebebiyle taleple bağlılık ilkesine dikkat edilmesi gerekir. Örneğin muris muvazaasında davacının payı oranında iptal karalı verilmesi gerekir. Öteki mirasçılar dava açmamış iseler tüm satışın iptaline karar verilmesi doğru değildir.
Öte yandan muvazaa sebebiyle İİK. Hükümlerine göre, tasarrufun iptali davası açılmış ise, bu durumda tapunun iptaline değil, işlemin muvazaalı olduğu sebebiyle taşınmazın icra borcu için haciz konularak satılmasına karar verilmelidir.
Sonuçta Eğer muvazaalı işlemin varlığına mevcut deliller karşısında kanaat getirirse dava kabul edilir. Aksi taktirde açılan dava reddedilir.
Muvazaa sebebiyle açılan davalarda dava değerine göre binde 54 oranında harç alınır. Bunun 1/4 oranı peşin harç olarak dava açılınca maktu başvurma harcı ile birlikte yatırılır. Dava sonrasında hesaplanan ilam harcından peşin harç çıkarıldıktan sonra kalanı ise bakiye ilam harcı olarak alınır.
Sulh hukuk mahkemesi kararları tebliğden itibaren 8 gün içinde, Asliye Hukuk Mahkemelerinde ise 15 gün içerisinde temyiz edilebilir.