Memurlarda Atama İptali Davası Nedir?

MARKA TECAVÜZÜ VE HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİ VE SONUÇLARININ ORTADAN KALDIRILMASI TALEBİ

MARKA TECAVÜZÜ VE HAKSIZ REKABETİN ÖNLENMESİ VE SONUÇLARININ ORTADAN KALDIRILMASI TALEBİ

………………………………… MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE

DAVACI                               : ………. ………………….. (TC Kimlik No: ……………..)
Adres: …………………………………….
VEKİLİ                                  : Av. ……………………. ………………. (TC Kimlik No: …………………………)
Adres: …………………………………………..
Tel:…………………… Fax:……………………
DAVALILAR                       : ……………………. …………………………
Adres: ……………………………………..
KONU                                   : Marka Tecavüzü ve Haksız Rekabetin Tespiti, Önlenmesi ve Sonuçlarının Ortadan Kaldırılması Talebimizden İbarettir.
AÇIKLAMALAR                :

 

  1. Müvekkil ……………Hakkında

A-Müvekkil …………………….. (“X” olarak anılacaktır), spor malzemeleri ve giyim eşyaları üretimi ile iştigal eden, bir …….. firması olup, Paris Konvansiyonu ve DTO’nu kuran anlaşma ve eki TRIPS metnine üye ülke tebasındandır.

B- Müvekkil ticari faaliyetine ilk kez …….’li yıllarda başlamış ve dünya çapında faaliyetlerini genişleterek sürdürmüştür. Müvekkilimiz X uluslararası çapta faaliyetleri sonucu spor malzemeleri ve giyim eşyaları sektöründe dünyanın önde gelen firmaları arasında yerini almış ve müvekkilin X Markası dünya çapında bir kalite sembolü haline gelmiştir. Müvekkilin aynı zamanda Ticaret Ünvanı olan X markası dünya ülkelerinin yanısıra ülkemizde de TANINMIŞ bir markadır.

  1. Müvekkil 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6/III Maddesi Uyarınca, “X” Markasının Yaratanı ve Marka Üzerinde Üstün Hak Sahibidir

A- Müvekkilin  X  markası ilk kez ……’li yıllarda müvekkil tarafından yaratılmış olup, …….. ve …….. kelimelerinden türetilmiş, ….yılından beri DÜNYA ÇAPINDA tescilli ve tanınmış ÖZGÜN bir markadır. Söz konusu marka ilk kez …….. no ile ……… yılında sınıf ……’de ve ……… yılında ………… no ile sınıf ….’te ………..’da tescil edilmiş, ve daha sonra çeşitli ülkelerde muhtelif X tescilleri birbirini takip etmiştir.X  markası ………….’nın yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri, Avusturya, Benelux, Çin, Hırvatistan, İspanya, Rusya Federasyonu, Fransa, Macaristan, İtalya, Polonya, Kore, Çekistan, Slovakya, Slovenya, İsviçre, Yugoslavya, Danimarka ve diğer muhtelif ülkelerde tescilli marka olarak otuzdan fazla ülkede tescilli marka olarak koruma altındadır. Yani Müvekkil, davalının X markasını tescil ettirdiği tarihten yarım asır önce X markasını yaratmış ve dünya çapında tescil ettirerek, kullanmaya başlamıştır.

B- Müvekkilin X markası …… yılından beri ülkemizde de yoğun olarak, sponsorluk ve tanıtma faaliyetlerinde kullanılmaktadır. Örneğin önce gelen masa tenisi oyuncularından …………. ile yapılan …… tarihli sponsorluk anlaşması ve Türk Masa Tenisi Federasyonu ile yapılan …… tarihli dört senelik sponsorluk anlaşmaları delillerimiz arasında sunulmuştur. Söz konusu sözleşmeler uyarınca Masa Tenisi Milli Takımının münhasır reklam hakkı X firmasına verilmiş, Takım resmi ve resmi olmayan müsabakalarda sadece X  marka giysi ve malzemeleri kullanmıştır.

C- Müvekkil halen Türkiye masa tenisi şampiyonu …………….’na sponsorluk yapmakta ve………… gibi sporcu ve klüplere malzeme konusunda destek olmaya devam etmektedir.

D- Bilindiği üzere Türk ve İsviçre Hukukları’nda gerçek hak sahipliği ilkesi geçerli olup, markanın gerçek hak sahibi onu ihdas edendir ve tescil açıklayıcı mahiyettedir. 6769 sayılı kanun’da, “tescilsiz markalar” ve “ticaret sırasında kullanılan işaretlerin” sahiplerine, başkasının bu marka veya işaretlerin aynı veya benzeri olan işaretleri tescil ettirmek istemeleri halinde itiraz, tescil edilmeleri halinde ise, 6769 sayılı kanun madde 25 uyarınca hükümsüzlük talebinde bulunma hakkı tanımış bulunmaktadır. Bu şekilde Sınai Mülkiyet Kanununda tescilli bir markayı ya da diğer bir işareti ilk defa kullanan kişinin haksız rekabet hükümlerine göre elde ettiği hakka üstünlük tanınmış ve ilgiliye bu hakka dayanarak tescile itiraz etme imkanı verilmiştir.

E- Yukarıda belirtilen kriterler ışığında, Marka üzerinde gerçek hak sahipliği sıfatını haiz olan Müvekkilimizin,  X markası, uzun yıllardır ticarette kullanılan, bunun yanı sıra ayrıca, yüksek ayırt edicilik vasfını kazanmış bir marka olarak, 6769 sayıl I Sınai Mülkiyet Kanunu 17 ve 25. maddeleri uyarınca koruma altında olup, bu hükümlere göre söz konusu markanın aynı ve benzerlerinin, Müvekkil markalarının tescilli ve kullanılmakta olduğu 25 ve 28. sınıflardaki mal ve hizmetler ile aynı ve/veya benzer mal ve hizmetler için üçüncü şahıslar adına tescili mümkün bulunmamaktadır.

  1. X Markası 6769 Sayılı Sınai      Mülkiyet Kanunu’nun 5, 6/6 Maddeleri, Paris Konvansiyonu’nun 1. Mükerrer 6. Maddesi, TRIPS 16/2 ve 16/3 Maddeleri Uyarıca TANINMIŞ MARKADIR

A- Müvekkilin X markası WIPO’nun tavsiye ettiği ve Türk Hukukunda genellikle kabul edilen tanınmış marka kriterleri çerçevesinde TANINMIŞ markadır ve bu kriterler çerçevesinde aşağıda kısaca izah edilecektir.

  1. i) Marka Sahibine İlişkin Özellikler

Aşağıdaki açıklamalardan ve delillerimizden görülebileceği üzere marka sahibi müvekkil, köklü ve uluslararası çapta faaliyet gösteren bir firmadır. Ürün ve hizmetleri dünyanın her tarafına dağıtılmakta, izlenmekte ve bilinmektedir. X firması ……….’li yıllardan bu yana faaliyetini sürdürmekte olup, dünya çapında bir çok uluslararası ve ulusal müsabakalarda gerek önde gelen sporcu ve klüplere ve gerekse spor müsabakalarına sponsorluk yapmaktadır. Müvekkilin son ……yıl içinde sponsorluğunu yaptığı spor müsabakaları arasında, en son …………….. da dahil olmak üzere sayısız müsabaka bulunmaktadır.

Müvekkil ayrıca ……..’den bu yana …………Türk Milli Takımı ve oyuncularına da sponsorluk yapmış ve yapmaktadır. Bu hususlara ilişkin ayrıntılar aşağıda izah edilecektir.

Müvekkilin ülkemiz de dahil, 27 ülkede distribütörleri bulunmaktadır, internet üzerinde yapılacak kısa bir araştırmada, X  firması ve X  markalı ürünler hakkında yüzlerce farklı referansa rastlamak mümkündür.

  1. ii) Markanın dünya çapındaki tescilleri, kapsadığı coğrafi alan, tescilli olduğu ve kullanıldığı süre kriteri

İlk kullanımı …….’li yıllara dayanan ……….. markasının, ilk tescil başvurusu, esas olarak, …… ve …….. sınıflar)’daki mal ve hizmetler için sırasıyla ……. ve ………. tarihlerinde …………’da yapılmıştır. Marka dünya çapında 30’dan fazla ülkede tescilli marka olarak korunmaktadır. Bu tescillere örnek vermek gerekirse;

(a) Almanya,

(b) İngiltere,

(c) Amerika Birleşik Devletleri,

(d) Uluslararası marka tescili Avusturya, Benelux, Çin, Hırvatistan, İspanya, Rusya Federasyonu, Fransa, Macaristan, İtalya, Polonya, Kore, Çekistan, Slovakya, Slovenya, İsviçre, Yugoslavya, Danimarka.

Görüldüğü üzere X markası çok geniş bir coğrafyada uzun yıllardır tescilli marka olarak korunmakta ve kullanılmaktadır.

Müvekkilimiz, …… yılından bu vana ülkemizde de faaliyetlerini sürdürmekte ve X markası bu tarihten bu yana ülkemizde kullanılmaktadır. Yukarıda da ifade edildiği üzere Müvekkilin 27 ülkede distribütörleri veya temsilcilikleri bulunmakta ve dünyanın bir çok ülkesine yapılan satışların yanı sıra Müvekkil ve markası uluslararası müsabakalardaki sponsorluk faaliyetleri sonucu dünyanın hemen her yerinde tanınan bir marka haline gelmiştir. Aşağıda açıklanacağı üzere Müvekkilin Türkiye’de de sponsorluk faaliyetleri ……..’lere dayanmaktadır.

iii) Reklam ve tanıtım kriteri

Müvekkilin markanın reklam ve tanıtımına verdiği önem ve ayırdığı bütçenin boyutu, uzun yıllardır Olimpiyatlar da dahil olmak üzere, ulusal ve uluslararası düzeyde önde gelen spor müsabakaları ve sporcuları ve takımları sponsor olarak destekleyen faaliyetleri, ve diğer reklam ve tanıtını faaliyetleri karşısında, rahatlıkla anlaşabilir.

X, yukarıda da izah edildiği ve delillerimiz ile ortaya konduğu üzere, bir çok uluslararası ve ulusal müsabakalarda gerek önde gelen sporcu ve Klüplere ve gerekse spor müsabakalarına sponsorluk yapmış ve yapmaktadır. X, markası Avrupa’da müsabakalarda en çok kullanılan markalardan biri olup, birçok önemli uluslararası spor müsabakalarında, resmi marka olmuştur.

  1. iv) Markanın ödüllere layık görülmesi

Yukarıda ifade edildiği gibi, Müvekkil Uluslararası………… Federasyonu tarafından …………… Olimpiyatlarındaki sponsorluk faaliyetlerinden ötürü Takdir Belgesine layık görülmüştür.

Bilindiği üzere Paris Sözleşmesine göre koruma için Tanınmış Marka’nın Türkiye’de tescil edilmiş, kullanılmış olması dahi şart değildir. Yargıtay, 11. HD’si geniş kabul gören 10.04.1997 tarihli (Cockpit vs. Kokpit) kararında: “markanın coğrafi bir sınırla bağlı olmamasına ve olayda Paris Sözleşmesinin uygulanmasının gerekmesine” diyerek, markanın tanınmışlığının tespitinde belli bir ülkesel veya coğrafi alandaki tanınmışlığa bakılmayacağını; Tanınmış Marka’nın tanınmış olması gereken alanın coğrafi bir sınırla bağlı olmadığını; Paris Sözleşmesinin ülkesel bir belirlemeye imkan vermediğini açıkça ortaya koymuştur. Yargıtay’ın söz konusu kararı “Toplumun ilgili kesimi” ile kastedilen toplumun Paris Sözleşmesi ile oluşturulan uluslararası toplum olduğunu; marka konusu ürün ve hizmetlerin sağlandığı pazarı kapsayan toplumun kastedildiğini ortaya koymaktadır. Yargıtay’ın bu görüşü TRIPS m. 16 hükmü ile de uyum içindedir.

  1. v) Tanınmış Markanın, Paris Sözleşmesine göre korunması için, Sözleşme ülkelerinde ilgili sektörde yani “piyasada” tanınması yeterli olup, ve WIPO tarafından ilgili sektör ve ilgili sektörde bulunan herkes markanın uygulandığı mal veya hizmetlerin gerçek ya da potansiyel tüketicileri, dağıtım kanallarında görevli kişiler söz konusu mal veya hizmetler ile ilgili olan iş çevreleri şeklinde açıklanmıştır. Kaldı ki X markası Türkiye’de de ilgili sektörde Tanınmış Marka olma kriterlerini karşılamaktadır.
  2. Yukarıdaki açıklamalar ve delillerimiz ışığında X markasının Paris Sözleşmesi ve TRIPS Anlamında TANINMIŞ Marka olduğu tartışmasız olup, Tanınmış markalara Tüm Mal ve Hizmetler açısından sağlanan korumadan faydalandırılması gerekmektedir.
  3. X Markası Aynı Zamanda Müvekkilin “Ticaret Ünvanı” olup, 6102 sayılı TTK. m. 55, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu. m. 6/6 ve Paris Konvansiyonu m. 8 Uyarınca da Korunmaktadır

A- X,  münhasıran markayı yaratan Müvekkil firmanın unvanıdır. Yani X hem marka hem de şirketin şirket unvanı olarak TTK, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ve Paris Konvansiyonunun ilgili hükümleri uyarınca da korunmaktadır. Paris Konvansiyonu’nun 8. Maddesi “ticaret unvanı, bir fabrika veya ticaret markasının bir kısmını teşkil etsin veya etmesin bütün birlik ülkelerinde tevdi veya tescil mecburiyeti olmaksızın himaye edilecektir…” düzenlemesini ihtiva etmektedir. 9. Madde ise “kanuna aykırı olarak … bir ticaret unvanını taşıyan her mamul, bu marka veya ticaret unvanının kanuni himayeyi hak etmiş olduğu birlik ülkelerine ithaline el konulacaktır” demek suretiyle bu ticaret unvanının kullanılmasını önleme hakkı vermektedir.

B- Yargıtay 11. HD. 20701/2001 tarihli ve 9368/640 no.lu yayımlanmamış Çapari kararında davacının ticaret unvanında yer alan Çapari kelimesinin başkası tarafından hizmet markası ve işletme markası olarak tescil ettirilmesini Markalar KHK’sı 7 (l) 7b maddesine aykırı kabul ederek terkinine karar vermiştir. Söz konusu neden aynı zamanda nispi red nedenleri arasında yer alır. (MarKHK 8/1/a)

  1. Davalının “X” Markası ile İlgili Faaliyetleri ve TPE Nezdindeki…./…/……Tarih ve …………/……….No.lu Haksız Marka Tescili Hakkında

A- Davalı, Müvekkil’e ait X markasını, ……./……… no ve …./…./……. tarih ile kendi adına sınıf …., …., …..’te tescil ettirmiş bulunmakta ve markayı bir kısım giyim eşyaları üzerinde kullanmaktadır. Bunun yanı sıra Davalı, ………. internet adresini, ……….e-posta adresini; yazışmaları ve internet sitesinde ise X  SPOR TEKSTİL unvanını kullanmaktadır.

B- Davalı, delillerimizden de açıkça görüleceği üzere, X markasını görsel ve işitsel olarak adına AYNEN tescil ettirmiş ve kullanmaktadır. Bir markanın dikkatle bakılmadıkça farkına varılamayacak kadar az değiştirerek kullanılması da, bilindiği üzere aynen veya ayırt edilemeyecek kadar aynen kullanma sayılır.

C- Burada konu ile ilgili amblemler yer almaktadır.

D- Davalı, Müvekkilin Türkiye’deki yetkili distribütörüne, X markasını kendi adına tescil ettirmiş olduğunu, Müvekkile ait web-sitesinde bulunan yetkili distribütörler listesinden adını ve adresini sildirmesini, “aksi halde avukatlarının gereğini yapacağını” bildirmiş, ancak aynı zamanda “Markanın Türkiye Tescilini devredebileceğini” ifade etmiştir.

E- Müvekkil, bunun üzerine, Davalıya gönderdiği  …/…./……. tarihli e-posta mesajında, X markasının yaratanı ve sahibi olduğunu, markanın dünya çapında tanınmış ve tescilli olduğunu, markanın daha önce de çeşitli ülkelerde başkaları adına tescil edilmeye veya kullanılmaya çalışıldığını ancak bunun Mahkemeler kanalı ile önlendiğini ihtar etmiş, ancak Mahkeme yoluna başvurmanın yaratacağı zaman ve masraf maliyeti nedeniyle, iyi niyetli olarak makul bir bedel karşılığı söz konusu tescili davalıdan devralmayı teklif etmiştir.

F- Davalı Müvekkile göndermiş olduğu …./…./……….tarihli e-posta mesajında “…….’li yıllardan beri çalışmakla, “etik açıdan düşünülürse markanın size yakıştığını düşünüyorum, … mağduriyetimizi giderdiğiniz takdirde markanın size devrini uygun görmekteyiz. Bizde sizin gibi duyarlı düşünüp avukatlar ya da davalarla uğraşmak istemiyoruz” şeklinde cevap vererek Müvekkilin hak sahipliğini kabul etmiş, ancak açıkça haksız olarak adına tescil ettirmiş olduğu marka tescilini Müvekkile devretmek için kabul edilemez derecede yüksek bir ücret talep etmiştir. Davalı bu meblağın ödenememesi halinde TPE nezdinde yaptırmış olduğu haksız marka tesciline dayanarak Müvekkil ürünlerinin Türkiye’ye ithalini önleyeceği ve bunları piyasadan toplatacağı tehditlerinde bulunmuştur.

Davalı’nın X markasını AYNEN kullanımı davalının AÇIK kötü niyetine delalet etmektedir. Zira X adresinin hiç bir anlamı olmadığına ve yukarıda açıklanmış olduğu üzere iki kelimeden türetme ÖZGÜN bir kelime olması karşısında, davalının seçebileceği milyonlarca ibare arasından neden müvekkilin markasıyla AYNI olan bir itibare vazgeçtiğini açıklaması mümkün değildir. Zira, Muhtelif Yargıtay içtihatlarına göre de (örneğin 11. HD. 1998/1734 E, 1998/5156 K sayılı, 06 Temmuz 1999 tarihli kararı konusunda uzman ve yurt dışı ile ilgili olan bir kuruluşun dünyadaki buluşları, gelişmeleri ve ilgili marka tescillerini vs. takip etmek ve bilmek zorundadır. Bu basiret ….. tacir olmanın sonucudur.

  1. Davalı Adına Yapılan X Marka Tescili Hükümsüzdür ve Terkini Gerekir

A- Markaların Korunması Hakkındaki 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nunMarkaların Hükümsüzlüğünü düzenleyen 25. maddesi (a) ve (b) bendlerinde, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu “ 5 ve 6. maddelerinde sayılan haller”in varlığı hallerinde markanın hükümsüzlüğüne karar verileceği” düzenlenmiş bulunmaktadır. Buna göre,

  1. i) 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 6/3. maddesi uyarınca, önceden kullanılan ve hak sahipliği elde edilen markalar ile aynı veya benzer olan markaların tescil edilmesi mümkün değildir.
  2. ii) 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 5/g “Sahibi tarafından izin verilmeyen Paris Sözleşmesinin 2. mükerrer 6. maddesine göre tanınmış markalar”ın marka olarak tescil edilemeyeceğini düzenlemektedir.

iii) Türkiye’nin de taraf olduğu TRIPS Sözleşmesi’nin 16/3. maddesine göre, Paris Sözleşmesi’nin l. mükerrer 6. maddesi tanınmış ya da, bu türden markaların sahibi ile karıştırılma ihtimali olan markalar bakımından bunlar farklı sınıftaki ürün yad hizmetler için kullanılıyor olsa dahi uygulanır, hükmünü amirdir.

  1. iv) Yine, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 6/6 uyarınca, “…..markanın toplumda ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle haksız bir yararın sağlanabileceği … itibarına zarar verilebileceği veya … markanın ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceği durumda … marka sahibinin itirazı üzerine …. tescil başvurusu reddedilir” hükmünü amirdir.

B- Yukarıdaki açıklamalarımız ışığında X markasının üzerinde Müvekkilin HAK SAHİPLİĞİ, markanın TANINMIŞ Marka olduğu ve yukarıdaki hükümler uyarınca okunacağı tartışmasızdır. Xmarkasının; üçüncü şahıs adına tescili ve kullanılması müvekkil markasının ayıra ediciliğinin sulandırılmasına, haksiz tescil sahibinin Müvekkile ait X markasının tanınmışlığından haksız olarak yararlanmasına neden olacaktır. Öte yandan böyle bir durumun, tüketicilerin Müvekkilden beklentilerinin karşılanmaması ve dolayısıyla markanın itibarının zedelenmesine yol açacağı da açıktır. Sonuçta da müvekkilin markaları ayırt edici niteliklerini yitirebilecek veya herkes tarafından kullanılabilen marka haline gelecektir.

C- 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 6/6, Tescil için başvurusu yapılmış markanın başkasına ait kişi ismi fotoğrafı telif hakkı veya herhangi bir sınai mülkiyet hakkını kapsaması halinde hak sahibinin itirazı üzerine tescil başvurusu reddedilir. Kişi isimleri ve şirket unvanları sınai mülkiyet hakkı kapsamında olup, sahibinin izni olmaksızın kullanılamaz veya marka olarak tescil edilemez.

D- Sonuç itibariyle, tanınmış X markası üzerinde gerçek hak sahibi olan Müvekkil, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 6/3, 5, 6/6, Paris Sözleşmesi l. mük. 6. maddesi, TRIPS 16/3. maddeleri uyarınca ve aynı zamanda TTK’nın haksız rekabet hükümleri uyarınca korunmakta olup, söz konusu marka aynı zamanda Müvekkilin Ticaret Unvanı olarak kullanılmak ile, TTK 55, 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu 6/6 ve Paris Konvansiyonu m. 8 uyarınca da korunma altındadır. Buna göre, Markaların Hükümsüzlüğünü düzenleyen  6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu KHK md. 25 uyarınca Davalı adına tescili yapılan (………../……..) no.lu …./…./……tarihli X markasının hükümsüzlüğünün tespiti ve Markalar Sicilinden Terkinine Karar verilmesi gerekmektedir.

  1. Davalının Eylemleri 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ve TTK 55 vd. uyarınca Marka Tecavüzü ve Haksız Rekabet Teşkil Etmektedir

A- Müvekkilin Türkiye ve dünya çapında Tanınmış markasını, kendi adına tescil ettiren ve ürünleri üzerinde kullanan davalı, bununla da kalmamış, X markasını internet ve e-mail adresi olarak da kullanmakta ve X SPOR TEKSTİL ibarelerini de yazışmalarında ve internet sitesinde işletme adı olarak kullanmaktadır.

B- Davalının yukarıda sayılan eylemlerinin marka tecavüzü ve haksız rekabet teşkil ettiği tartışmasızdır.

C- Burada Yargıtay’ın yukarıda açıklanan “gerçek hak sahipliği”ne dair yerleşmiş içtihadına tekrar dikkat çekmek isteriz. Bu kararlarda da açıkça görüldüğü gibi Yüksek Mahkeme, başkasının gerçek hak sahibi olduğu markanın izinsiz olarak kullanılmasını marka tecavüzü ve haksız rekabet olarak görmektedir. Böyle bir markayı TPE nezdinde adına bir de tescil ettirmiş olan Davalının bu eylemi dahi başlı başına bir haksız rekabet fiili teşkil etmektedir.

D- Alan Adları (elektronik posta veya web alanı), “işaret” ve “tanıtma vasıtasıdır”. Kanun işaret ve tanıtma vasıtası ibarelerini herhangi bir cinse ve niteliğe yollama yapmadan genel olarak ve her türlü gelişmeye açık olarak ifade etmiştir. Bu hüküm aynı zamanda fikri mülkiyet haklarında ve özellikle ayıra edici ad ve işaretler hukukunda numerus clausus’u reddetmiştir. Buna göre Müvekkil markasının ve aynı zamanda alan adının Davalı alan adı olarak kullanılması ayrıca haksız rekabet ve 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu  (30) maddeleri uyarınca marka tecavüzü teşkil etmektedir.

E- Bilindiği üzere, TTK 55 haksız rekabet hallerini saymıştır.

F- Davalının Marka mevzuatına uymamak ve Müvekkile ait markayı TPE nezdinde kendi adına tescil ettirmek filleri dahi tek başına birer haksız rekabet durumu oluşturmaktadır.

G- Yukarıdaki açıklamalar ışığında, müvekkilin kendi nitelikleri nedeniyle güçlü oldukları gibi aynı zamanda da tanınmış olan markalarına en ufak bir çağrışım yaratan işaretler dahi kullanılmamak gerekirken, davalıların markaların aynılarını kullanmak şeklindeki ağır tecavüzlerinin müvekkile ve markasına verdiği ve vereceği zararın büyüklüğünü. izaha dahi gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle söz konusu marka tecavüzü ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması gerekmektedir.

H- Söz konusu haksız rekabet ve marka tecavüzünün önlenmesi ve haksız tescilin terkini için, işbu davanın açılması zorunlu olmuştur.

HUKUKİ NEDENLER : 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu, TTK haksız rekabet hükümleri, Paris Konvansiyonu ve TRIPS

TALEP SONUCU

Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1) Davalının, müvekkilin marka haklarına tecavüz ve haksız rekabetinin tespitine, bu durumun önlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, bu cümleden olmak üzere,

1 no.lu Davalının X markasını birlikte, tek başlarına veya başka herhangi bir ibare ile birlikte, her türlü yayınlar, hizmetler ve mallar, ürünler; ambalajlar; ilan, reklam, broşür, afiş ve sair her türlü tanıtım malzemesi; basılı kağıtlar, faturalar ve sair her türlü ticari evrak ile internet alan adları da dahil olmak üzere internet üzerinde, Türkiye’de ya da yurtdışında kullanmasının önlenmesine ve bunların toplatılarak, hükmün kesinleşmesini müteakip bu türden her türlü materyalin imha edilmesine.

2) Davalının, X markasını kullandığı alan adlarının kullanılmasının yasaklanmasına ve bunların iptaline.

3) Davalı adına yapılan (……/……. no.lu …./…./……. tarihli X marka tescilinin hükümsüzlüğünün 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu md. 27 uyarınca geçmişe yürür olarak tespitine ve sicilden terkinine.

4) Dava sonunda verilecek hükmün kesinleşmesini müteakip masrafları davalılardan alınarak Türkiye çapında yayınlanan bir gazetede yayınlanmasına.

5) Maddi ve manevi tazminat hakkımızın saklı tutulmasına.

6) Masraf ve yargılama giderlerinin davalılara yükletilmesine.

Karar verilmesini saygılarımızla,vekaleten arz ve talep ederiz.

 

                                                                                                                              Davacı Vekili

                                                                                                              Av.