Memurlarda Atama İptali Davası Nedir?

Kısa Süreli Hapis Cezalarının Özel İnfaz Usulleri

Kısa Süreli Hapis Cezalarının Özel İnfaz Usulleri

5237 s. TCK’da düzenlenmemiş olmakla birlikte CGTİHK m.110’da kısa süreli hapis cezalarının özel infaz usullerine de yer verilmiştir. Konumuz kısa süreli hapis cezaları olduğuna göre bu hapis cezalarına ilişkin özel infaz usullerinin burada incelenmesi gerekli görülmüştür.

Altı ay veya daha az süreli hapis cezası özel infaz usulüne göre çektirilebilir. Özel infaz usulüne tabi tutmanın ihtiyari olduğu belirtilmelidir. Öte yandan cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesi kararı, henüz infaz başlamadan verilebileceği gibi infaza başlandıktan sonra da verilebilir (CGTİHK m. 110/4).

Özel infaz usulleri şunlardır:

Hafta sonu infaz

Altı ay veya daha az süreli hapis cezası her hafta cuma günleri saat 19.00’da girmek ve pazar günleri aynı saatte çıkmak suretiyle infaz edilebilir. Buna hafta sonu infaz denir (CGTİHK m.110/1 a).

Geceleri infaz

Altı ay veya daha az süreli hapis cezası her gün saat 19.00’da girmek ve ertesi gün saat 07.00’de çıkmak suretiyle geceleri infaz edilebilir ki buna da geceleri infaz adı verilir (CGTİHK m.110/1 b).

Hafta sonu ve geceleri infaz usulünün kabul edilmesi ile hükümlünün iş, eğitim veya topluma uyum sağlayacağı faaliyetleri yapabilmesi olanağı sağlanmış olmaktadır.

Hükümlüye “yarı özgürlük” olanağı tanınarak, sosyal yaşama yeniden katılma isteğine destek olunabilir.

Konutta infaz

Mahkûmiyete konu suç nedeniyle doğmuş zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesine dair hukuki sorumlulukları saklı kalmak üzere;

  1. Kadın veya altmış beş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları altı ay,
  2. Yetmiş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları bir yıl,
  3. Yetmiş beş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları üç yıl

veya daha az süreli hapis cezasının konutunda çektirilmesine hükmü veren mahkemece

veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemece karar verilebilir (CGTİHK m.110/2).

Konutta infazın şu avantajlarından söz edilebilir: Birincisi, bu tür özel infazın maliyeti, hapis cezasının cezaevinde infazının maliyetinden çok daha düşüktür. İkincisi, farklı durumlara uydurulmaya uygun olmasıdır. Üçüncüsü, hükümlünün cezaevinde infazın ortaya çıkaracağı sorunlar olmaksızın etkisiz hâle gelmesi sağlanabilecektir.

Bununla birlikte konutta infazın bazı zorluklarının bulunduğu da söylenmelidir. Özellikle konutta infazın takibi, hükümlünün kontrolü konusunda yeterli personelin bulunmamasından kaynaklanan sıkıntılar ortaya çıkabilir. Yine suçun yoğun bir şekilde ortaya çıktığı bölgelerde örneğin, uyuşturucunun yoğun şekilde kullanıldığı bir çevrede konutta infaz mümkün olduğunca tercih edilmemelidir.

Söz konusu uygulama zorluklarını ortadan kaldırmaya yönelik olarak bazı ülkelerde elektronik izleme yöntemleri geliştirilmiştir. Bu yöntemler telefon robotu, kilitli bilezik ve telefon gerektirmeyen verici cihazlar gibi yöntemlerdir. Böylece kişinin konutta bulunup bulunmadığı ve kendisi hakkında hükmedilen cezaya bağlı kısıtlamalara uyup uymadığı denetlenebilmektedir.

Özel infaz usulüne karar verecek mahkeme, hükmü veren mahkeme veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemedir (CGTİHK m.110/1). Bu infaz usulünün gereklerine geçerli bir mazeret olmaksızın uyulmaması hâlinde cezanın baştan itibaren infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir (CGTİHK m.110/6). Verilen kararlara karşı itiraz yolu açıktır (CGTİHK m.110/7).

Nihayet kural olarak cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesine karar verilenler hakkında koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz (CGTİHK m.110/5).