Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunun Cezası Nedir?
MADDE 259- (1) Yürüttüğü görevin sağladığı nüfuzdan yararlanarak, bir başkasına mal veya hizmet satmaya çalışan kamu görevlisi, altı aya kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunun Koruduğu Hukuki Değer
Madde metninde kamu görevlilerinin ticareti suçu tanımlanmıştır. Bu hükümle, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle başkalarına mal veya hizmet satmaya çalışan kamu görevlisinin cezalandırılması öngörülmüştür.
Söz konusu suç tanımıyla amaçlanan, bir kamusal faaliyetin yürütülmesine katılan veya bir kamu hizmetinden yararlanan kişilerin, kamu görevlisinin görevinin gereklerine uygun işlem tesis edilmeyeceği yönünde bir endişeyle kendilerini sunulan mal veya hizmeti satın almak mecburiyetinde hissetmelerinin önüne geçmektir.
Korunmak istenen hukuki değer kamunun güvenilirliğidir.
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunun Maddi Öğesi
Kamu görevlisinin ticaret suçu, bir özgü suç niteliği taşır. Suçun faili ancak bir kamu görevlisi olabilir. Kamu görevlisinin mal veya hizmet satmaya çalışma eylemi sırasında suçun işlenişine iştirak eden diğer kişiler ise TCK’nm 40. maddesinde öngörülen bağlılık kuralı gereğince azmettiren veya yardım eden olarak sorumlu tutulurlar.
Kamu görevlisinin tarifi, Kanunun 6. maddesinin 1. fıkra (c) bendinde yapılmıştır. Bu tanımda, Kamu görevlisi deyiminden; kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişinin anlaşılması gerektiği belirtilmiştir.
Suçun mağduru kamu görevine ilişkin nüfuz kullanılmak suretiyle mal ya da hizmet satılmaya çalışılan kişidir.
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunun Konusu
Kamu görevlisi tarafından bir başkasına satılmaya çalışılan mal veya hizmettir. Satılmaya çalışılan malın taşınır ya da taşınmaz olmasının Önemi yoktur.
Suça konu olan hizmetin de niteliği önemli değildir. Ancak satılmaya çalışılan hizmetin, kamu görevlisinin yapmakla yükümlü olduğu bir kamu görevi ya da kamu hizmeti değil, başlı başına failin görev ve yetki sınırlan dışında, kendisi ya da bir başkası tarafından görevle bağlantısız biçimde üretilen bir nitelik taşıması gerekir. Aksi takdirde bir kamu hizmeti sunmakla görevli olan kamu görevlisi, görevi ile ilgili bir hizmetin yapılması için, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi zorlamışsa TCK’nın 250. maddesinde öngörülen irtikap suçundan cezalandırılması gerekir.
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunun Hareket ve Neticesi
Suç, kamu görevlisinin, yürüttüğü görevin sağladığı nüfuzdan (etkin durumdan) yararlanarak, bir başkasına mal veya hizmet satmaya çalışması ile tamamlanır. Suçun tamamlanması için, mal veya hizmetin satılmış olması gerekmez.
Tavsiyede bulunma, diğerlerine göre tercih edilmesi gerektiğini söyleme suç oluşturmaz.
Mal veya hizmetin, kamu görevine ilişkin “nüfuz” kullanılmak suretiyle satılmaya çalışılması gereklidir. “Nüfuz kullanma” yürütülen görevin etkinliğinden yararlanmaktır. Görevin etkinliği ise, her eylemin Özelliğine göre ayrı ayn değerlendirilmelidir. Bir belediye başkanına mal satmaya çalışan belediye zabıta görevlisinin ya da bir mülki idare amirine mal ya da hizmet satmaya çalışan memurun bu suçu işlemiş olduğundan söz edilemez. Bununla birlikte bir tanığın, tanıklık yapacağı dava ile ilgili kimseye mal satmaya çalışması diğer koşullan varsa bu suçu oluşturabilir.
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunun Manevi Öğesi
Başkasına mal veya hizmet satmaya çalışma eylemi doğrudan kastla işlenebilir.
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunun Yaptırımı
Yürüttüğü görevin sağladığı nüfuzdan yararlanarak, bir başkasına mal veya hizmet satmaya çalışan kamu görevlisi, altı aya kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.
Maddenin uygulanmasında hapis ve adli para cezası seçimlik olarak öngörülmüştür. Hakimin seçimlik cezalardan hapsi tercih etmesi durumunda YTCK’nın 259. maddesi uyarınca fail hakkında bir aydan az olmamak üzere altı aya kadar hapis cezasına hükmedilmesi olanaklıdır. YTCK’mn 50/2. maddesi uyarınca suç tanımında hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adli para cezasına çevrilemez.
Kamu Görevlisinin Ticareti Suçunda Kovuşturma Ve Görevli Mahkeme
Suçun kovuşturulması şikayet koşuluna bağlı değildir. Görev nedeniyle işlenen bir suç olmadığından 4483 sayılı Kanun değil, genel hükümlere göre suçun soruşturulması yapılır.
Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 10. maddesi uyarınca yargılamayı yapmakla görevli mahkeme sulh ceza mahkemesidir.