Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

İşçinin başka işte de çalışması, işverene haklı fesih imkanı verir mi?

İşçinin başka işte de çalışması, işverene haklı fesih imkanı verir mi?

 İşçinin, mesai saatleri dışında başka yerde çalışması, hizmet akdinin gerektirdiği yükümlülüklerin ihlal edildiği anlamına gelmez.

İşçinin başka işte çalışması nedeniyle ancak işçinin yorgun düşmesi ve asıl işinde günlük normal çalışma sistemini aksatması halinde 25.maddedeki fesih halleri ortaya çıkarsa haklı sebeple feshedilebilir.

Bir kişinin bir işyerinde çalışırken iş arayıp bulmasına engel bir yasal düzenleme olmadığı gibi davacının çalıştığı esnada bir başka iş bulmasının da haklı fesih nedenini ortadan kaldırmaz.

İş sözleşmesindeki yasağa rağmen, işçinin yıllık izinde başka bir işte çalışması ise,  Yargıtay’a göre işverene, iş akdini haklı fesih imkanı vermektedir.

“…Davalı işveren 3.6.2005 tarihli fesih yazısında” 31.5.2005 tarihinde tespit edilen izinsiz olarak çalışmak şeklindeki iş ve eylemlerinden ötürü 4857 Sayılı İş Kanunun 25/2-e maddesi” uyarınca davacının hizmet akdinin haklı nedenle feshedildiğini bildirmiştir. Ancak yargılama aşamasında davacının davalı işyerinin karşısında bir dükkan kiralayarak burayı manav olarak işletmeye başladığını davalı işyerinin iştigal konusuna giren ürünleri sattığını davalı mağazanın müşterilerini kendi dükkanına yönlendirdiği bu şekilde rekabet etmeme yükümlülüğüne ve sadakat borcuna aykırı davranışları nedeniyle hizmet akdinin feshedildiğini savunmuştur.

İşveren fesih bildiriminde belirttiği sebeplerle bağlı olup bu sebepleri sonradan değiştiremez. Kaldı ki davacının başka yerde çalıştığı olgusuna dayanan işveren bu iddiasını da her türlü şüpheden uzak delillerle de kanıtlayamamıştır.

Bölge sorumlusu olarak dinlenen davalı tanığı Ş.Ş. davacının davalı işyerinin karşısında resmiyette kimin adına açıldığını bilmediği manav dükkanının çalışmaya hazırlık safhalarının davacı tarafından gerçekleştirildiğini ancak davacının hazırlık faaliyetlerini mesai saatleri dışında gerçekleştirdiğini beyan etmiştir. Küçük Yol Vergi Dairesinin yazısına göre de söz konusu dükkanın 6.6.2005’de (fesihten sonra) davacının annesi M.H. tarafından faaliyete geçirildiği belirtilmiştir.

Dolayısıyla davacının işyerinin tam karşısında bir manav dükkanı açtığı kabul edilsebile mesai saatleri dışında sözkonusu yerde çalışması hizmetakdinin gerektirdiği yükümlülüklerin ihlal edildiği anlamına gelmez. Bu sebeple davalı işverene karşı doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunduğu, kanıtlanamayan davacının hizmet akdinin bu şekilde feshedilmesi tazminatı gerektirir. Bu eylem olsa olsa geçerli bir fesih nedeni oluşturur.

Mahkemece ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin reddedilmesi hatalıdır.”(9.HD. 2007/11866 E. 2008/3994 K. 10.03.2008)

“…Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden, davalı işyerinde çalışırken mesai saatleri içerisinde ve yıllık ücretli izinli olduğu dönemde (iş sözleşmesindeki yasağa rağmen) bir başka işveren nezdinde de çalıştığı anlaşılmakla, doğruluk ve bağlılığa aykırılık teşkil eden bu davranışından dolayı iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedilmesinde kanuna aykırı bir durum bulunmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçeyle kabulü hatalıdır.”(22.H D. 2013/11229 E. 2014/12639 K. 13.05.2014)

Dosya içeriğinden hizmet cetveline göre davacının davalı işyerinde 01.05.1997 tarihinde işe girdiği, geçici görevlendirme ile davalı şirketin büyük hissedarı olan A.Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bir süre çalıştığı, iş sözleşmesi sona ermeden bu işyerine 22.02.2010 tarihinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanunuma göre atamasının yapıldığı ve aynı zamanda davalı işyerinde de ücret almaya devam ettiğinin anlaşılması üzerine 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-(e) ve (g) bentleri uyarınca iş sözleşesinin feshedildiği anlaşılmaktadır.

Davacının davalı işyerinden yeni bir işyerine geçerken özlük haklarının ve bilgilerinin değişmesi, nakil ve muvafakat işlemlerinin yürütülmesi gibi işlemlerden haberdar olmaması mümkün değildir. Ancak bu işlemler gerçekleştirilirken (ve sonrasında) davacı davalı işyerinde iş sözleşmesini feshetmemiş ve ücretini almaya da devam etmiştir. Davacının davalı işyerinde devam eden bir iş sözleşmesi var iken başka işyerinde çalışması doğruluk ve bağlılığa aykırı olduğundan lıaklı fesih şartlan bulunan somut olayda davacının kıdem ve ihbar tazminatını hak edemeyeceği açık iken yanılgılı değerlendirme ile kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmesi bozma sebebidir.”(22.22.HD. 2012/14306 E. 2013/3427 K. 21.02.2013)