Hizmet yardım ilişkisi – Yargıtay kararları
…Somut olayda, davacının eşi ile birlikte davalı şirketin faaliyette bulunduğu iş hanının üst katında davalı şirketin sorumluluğunda şirket ve iş hanı çalışanlarına öğle yemeği verdiği anlaşılmaktadır. Temel tartışma davacının bu çalışmalarının aynı yerde aşçı olarak çalışan eşine yardım kapsamında olup olmadığı noktasındadır.
Mahkemece işyerinde keşif yapılmış ise de, davaya konu dönem içinde iş hanında çalışan ve öğle yemeği yiyen işçi sayısı belirlenmemiştir.
Davacının işyerindeki faaliyetlerinin eşine yardım kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi bakımından istek konusu dönemde yemek hizmeti verilen işçi sayısı tespit olunmalı ve davacının eşinin tek başına bu işi yapmasının mümkün olup olmadığı da araştırılarak gerekirse işyerinde yeniden keşif yapılarak sonuca gidilmelidir.
İşyerinde yürütülen işin istek konusu dönemde yemek verilen işçi sayısı dikkate alındığında davacının eşi tarafından tek başına yerine getirilmesi mümkün ise, davacının işyerindeki faaliyeti eşinin işlerini kolaylaştırma amaçlı olup, davalı ile iş ilişkisinin olmadığı kabul edilmeli, şimdiki gibi isteklerin reddine karar verilmelidir. Yemek verilmesi işinin davacı ve eşinin birlikte çalışmaları sonucu verilmesi mümkün ise, davacının iş sözleşmesi kapsamında çalıştığı kabul edilmeli ve buna göre istekler yönünden bir karar verilmelidir. Bu nedenlerle eksik soruşturma ile yazılı şekilde davanın reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9. HD. 2009/29389 E. 2010/36477 K. 07/12/2010
…Davalı Apartman Yönetimine ait karar defteri incelendiğinde davacının eşi K.D. ile Apartman Yönetimi arasında 15.10.2001 tarihinde davacının eşinin ailesi ile beraber kira karşılığında oturması karşılığında dairenin apartman yönetimi tarafından davacının eşi K.D.’e apartman işlerini yapması için tahsis edildiği görülmüştür. Borçlar Kanununun 320.maddesine göre sözleşmeden veya halin icabından aksi anlaşılmadıkça işçinin taahhüt ettiği iş görme borcunu bizzat kendisi ifaya mecbur olup başkasına devredemez. Ne var ki, yasanın sözü edilen maddesinde öngörülmüş olan işçinin işi bizzat yapmasına ilişkin kural emredici olmayıp tamamlayıcı nitelikte olduğundan aksi kararlaştırılacağı gibi halin icabından da iş görme borcunun başkasına yaptırılmasının mümkün olabileceği sonucuna varılabilir. Kapıcılık sözleşmesinde kapıcının iş görme borcunu bizzat ifa edeceği gibi sürekli olmamak koşulu ile başkası tarafından da ifa edilmesi mümkündür. Kaldı ki davalıların kat malikleri olduğu apartmanın kapasitesi ve günlük kapıcılık hizmetlerinin alacağı zaman nazara alındığında eş K ’ın başka işlerde çalışması kapıcılık hizmetlerine engel
teşkil etmeyeceği açıktır. Ayrıca konutların kapıcılık hizmetlerinin genelde kapıcının tüm aile fertlerinin katkıları ile yürütülmekte olduğu da bir gerçektir.
Davacının eşi ile Apartman Yönelimi arasında yapılan anlaşma ve davacının eşi K.’ın 17.10.2001 ile 27.03.2012 tarihleri arasında başka işlerde sürekli çalışmadığı getirtilen sigorta kaydı ile anlaşıldığından davacının yaptığı hizmetin eşine yardım niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Dolayısıyla davacı ile Apartman Yönetimi arasında kaloriferci kapıcı ilişkisi gerçekleşmemiş olduğundan davacının davasının reddine karar vermek gerekirken kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
7. HD. 2014/825 E. 2014/4355 K. 21.02.2014
…Somut olayda, davacının eşi ile birlikte davalı şirketin faaliyette bulunduğu iş hanının üst katında davalı şirketin sorumluluğunda şirket ve işhanı çalışanlarına öğle yemeği verdiği anlaşılmaktadır. Temel tartışma davacının bu çalışmalarının aynı yerde aşçı olarak çalışan eşine yardım kapsamında olup olmadığı noktasındadır.
Mahkemece işyerinde keşif yapılmış ve davaya konu dönem içinde iş hanında çalışan ve öğle yemeği yiyen işçi sayısı belirlenmeye çalışılmıştır. Yapılan tespitte öğle yemeği yiyen işçi sayısının 25-30 kişi olabileceği belirtilmiş, gıda mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, 30 kişilik bir yemek menüsü üzerinden günlük çalışma süresine dair bazı açıklamalara yer verilmiştir. Davacı vekili bilirkişi raporuna karşı itirazda bulunmuştur.
Davacının, eşinin aşçı olarak çalıştığı işyerine yıllarca sürekli olarak gitmiş olması ve iş görmesi, faaliyetin, eşine yardım kapsamında olmadığı izlenimi doğurmaktadır. Zira davacının, eşini rahatsızlığı sebebiyle yardım anlamında iş görmesi, birkaç gün ya da belli aralıklarla çok az bir zaman dilimini ilgilendirmelidir.
Bu noktada yaklaşık 30 işçinin öğle yemeği yediği bir işyeri yemekhanesinde malzeme alımı, yemek hazırlama, servis ve sunumu, bulaşıkların yıkanması ve temizlik ile ertesi güne hazırlık şeklinde iş programının tek kişi tarafından yerine getirilip getirilemeyeceğinin yemek firmasında görevli bir aşçı bilirkişi tarafından değerlendirilmesi gerekir. Alınacak raporda davacı vekilinin önceki raporlara itirazları da karşılanmalıdır. Buna göre davacının işyerindeki iş görme ediminin iş sözleşmesi kapsamında olup olmadığı yönünde düzenlenecek olan rapor, mahkemece dosya içeriği ile birlikte yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak karar verilmelidir. Bu nedenlerle eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9. HD. 2012/26215 E. 2012/32630 K. 02.10.2012
Somut olayda işyeri karar defteri kayıtlarına ve işverenle düzenlenen iş sözleşmelerine göre davacının eşi ile iş sözleşmesinin kurulduğu, davacı ile davalı arasında yazılı veya fiili bir hizmet akdinin varlığının kanıtlanamadığı, davacının kapıcılık işinde eşine yardımcı olduğu anlaşıldığından davanın reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
9. HD. 2012/6290 E. 2014/11627 K. 07.04.2014