Hakem heyeti kararının iptali
T.C YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2017 / 1357
Karar: 2017 / 4130
Karar Tarihi: 17.07.2017
ÖZET: Mahkemece, davalının ticari kart sözleşmesi imzalamış olması nedeniyle tüketici olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile Tüketici Hakem Heyeti kararının iptaline karar verildiği halde, davacı vekili lehine AAÜT uyarınca vekalet ücretine hüküm olunmaması doğru görülmemiş ve hükmün kanun yararına bozulmasını gerektirmiştir.(6100 S. K. m. 326)
Davalının ticari kart sözleşmesi imzalamış olması nedeniyle tüketici olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü
Dava: Taraflar arasında görülen davada Ankara 6. Tüketici Mahkemesi tarafından yukarıda sayı ve tarihi belirtilen kararın Yargıtayca HMK 363. maddesi uyarınca kanun yararına bozulmasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmesi üzerine, dava dosyası ve içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve diğer tüm dosya kapsamı delil ve belgeler incelendi. Gereği müzakere edilip düşünüldü:
Karar: Davacı vekili; davalı ile imzaladığı ticari kredi sözleşmesinin imzası sırasında 695,00 TL komisyon masrafı alındığını, davalının kendisinden masraf adı altında haksız para alındığı iddiasıyla ve bu bedelin iadesi istemiyle Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurduğu ve Hakem Heyeti tarafından davalı lehine karar verildiğini, davalının tüketici olmadığı ve kullandığı kredinin de ticari ve mesleki kredi olduğu iddiasıyla Hakem Heyeti kararının iptaline ve ödenen meblağın iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili lehine aaüt uyarınca vekalet ücretine hüküm olunmamasının isabetsizliği
Davalı davaya cevap vermemiştir.
İlk derece mahkemesince; kullanılan kredinin ticari kredi niteliğinde olması, tüketici hakem heyetinin bu nitelikli krediler yönünden alınan masraf ve komisyon iadesiyle ilgili istemleri inceleme ve değerlendirme yetkisinin bulunmaması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş, ancak hakem heyeti nezdinde yapılan inceleme sırasında davacı İş Bankası’na, ticari nitelikte olduğu ileri sürülen kredi sözleşmesi metinin gönderilmesi için yazı yazılmasına rağmen gönderilmediği için hakem heyeti tarafından tüketici lehine karar verildiği, bu durumu da kusurun tüketiciye yüklenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle HMK 326 uyarınca yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Kanun yararına bozulması
Miktar itibariyle kesin olan kararın kanun yararına bozulması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
Mahkemece, davalının ticari kart sözleşmesi imzalamış olması nedeniyle tüketici olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile Tüketici Hakem Heyeti kararının iptaline karar verildiği halde, davacı vekili lehine AAÜT uyarınca vekalet ücretine hüküm olunmaması doğru görülmemiş ve hükmün kanun yararına bozulmasını gerektirmiştir.
Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımın Kanun Yararına Temyiz isteminin KABULÜ ile hükmün, yukarıda anılan gerekçeyle KANUN YARARINA BOZULMASINA, gereğinin yapılması için karar örneği ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığıma gönderilmesine, 17.07.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.