Haczedilmezlik Şikâyetleri
Genel Olarak
Menkul haczi İİİİK’nın 103. maddesine goüre tebligğ edilir. Parasal degğeri olmayan şeyler ile maddi hukuka goüre başkasına devri muümkuün olmayan mal ve haklar haczedilemez (intifa, oturma, kanundan dogğan oünalım hakkı gibi). Haczedilmezlik halleri İİİİK’nın 82 ila 85. maddelerinde duüzenlenmiştir. Yargıtay uygulamasına goüre, icra muüduüruü talep halinde haczi mutlaka uygulamalı şikaâyet uüzerine icra mahkemesinin haczedilmezligği incelemesi gerektigği yoünuünde idi. 6352 Sayılı Kanun’la İİİİK’nın 82. maddesi degğiştirildi. Bu maddeye goüre İİcra memuru haczi talep edilen mal ve hakların haczinin caiz olup olmadıgğını degğerlendiriri ve degğerlendirme neticesine goüre konudaki talebi ret veya kabul eder.
TTK’nın 133. maddesi ortakların kişisel alacaklarının haczini duüzenlemektedir. TTK’nın 133/2.maddesi duüzenlemesi ile “sermaye şirketlerinde alacaklıların alacaklarını o ortagğa duüşen kaâr veya tasfiye payından almak yanında, borçlularına ait olan senede bagğlanmış veya bagğlanmamış payları İİİİK’nın taşınır huükuümlerine goüre haczedilmesini ve paraya çevrilmesini isteyebilir. Haciz istek uüzerine pay defterine işlenir huükmuü getirildi. Boüylece limitet şirket haczi ve satışı muümkuün hale gelmiştir.
Devlet malları ile mahsus kanunlarında haczi caiz olmadığı gösterilen mallar (İİK 82/1).
5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 15/ son maddesi uyarınca “Belediyelerin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim, harç gelirleri haczedilemez”. Ayrıca 5779 Sayılı İİl OÜ zel İİdarelerine ve Belediyelere Genel Buütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkındaki Kanunun 7. maddesinde, bu kanunda belediyelere genel buütçe vergi gelirleri tahsilaâtından ayrılacak paylar ile digğer kanunlarda verilmesi oüngoüruülen payların vergi huükmuünde oldugğu duüzenlenmiştir.
- Hukuk Dairesi’nin yerleşik ve degğişen içtihatlarına goüre bir belediyenin banka hesabında vergi, resim, harç gelirleri gibi niteligği geregği haczi kabil olmayan paralarla birlikte kira geliri gibi haczi kabil gelirlerinin birlikte bulundugğu goüruülduügğuünde bu hesap havuz hesabı olarak nitelendirilmektedir. Boüyle bir durum varsa belediyenin hakkını koütuüye kullandıgğı ve haczedilmezlik şikaâyetini ispatlayamadıgğı kabul edilerek şikaâyetin reddi gerekmektedir. Bu durum haczedilmezlik hakkından feragat olarak kabul edilmektedir. İİcra mahkemesi bu nedenle haczedilmezlik şikaâyetine konu borçlu belediyeye ait banka hesabının tuüm dokuüman ve belgelerini celp etmeli, bilirkişi incelemesi yaptırarak hesaptaki paraların niteligği ve kaynagğı, fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadıgğını tespit etmeli sonucuna goüre karar vermelidir. Belediyeye ait malların hacizlerinde belediye tahsis kararlarına bakılmaksızın fiilen kamu hizmetine tahsis edilip edilmedigği araştırmalıdır.
Maaş Haczi
Emekli Maaşlarının Haczi
17.04.2008 tarihli ve 5754 Sayılı Yasanın 56. maddesi ile degğişik 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sagğlık Sigortası Kanunu’nun 93. maddesine goüre 5510 sayılı Kanun, Emekli Sandıgğı SSK ve BAGĞKÜR’u tek çatı altında toplamıştır. Kanun geregğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve oüdenekleri, 88. maddeye goüre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.
Bu yasa huükmuü 2008 yılı Ekim ayında yuüruürluügğe girmiş olup SSK ve BAGĞKÜR dışında Emekli Sandıgğından alınmakta olan maaş hacizlerini de kapsar. Bu maddeye goüre 28.02.2009 tarihinde yuüruürluügğe giren 5838 Sayılı Kanun’un 32. maddesi ile eklenen fıkraya goüre “haczi yasaklanan gelir, aylık ve oüdeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakatinin bulunmaması halinde icra memuru tarafından reddedilir.” O halde 28.02.2009 tarihinden sonra olmak ve takibin kesinleşmesi koşulu ile borçlunun oünceden muvafakatinin bulunması halinde icra muüduüruü, gelir, aylık ve oüdenekler uüzerine haciz koyabilir. Dolayısıyla İİİİK’nın 83/a maddesindeki genel kuralın (hacizden sonraki muvafakatin geçerli oldugğu kuralı) aksine hacizden oünceki borçlu muvafakati, geçerli ve haciz için gereklidir. Ancak 28.02.2009 tarihinden oünce borçlunun oünceden hacze muvafakat etmesi geçerli olmayıp borçlu SGK emekli maaşının haczinin iptalini suüresiz şikaâyet yolu ile icra mahkemesinden talep edebilir. OÜte yandan uygulamada haciz tutanagğında veya icra dosyasında uüçuüncuü bir kişinin icra kefili oldugğu ve aynı zamanda SGK emekli maaşı haczine muvafakat verdigği goüruülmektedir. İİcra kefiline icra emri tebligğ edilip onun yoünuünden takip kesinleşmeden verdigği muvafakat geçersiz olup icra kefili her zaman SGK emekli maaşına konan haczin şikaâyet yolu ile icra mahkemesinden iptalini isteyebilir. Hacze muvafakatin hile ile veya baskı altında yapıldıgğı için geçersiz oldugğu iddiaları icra mahkemesince inceleme konusu yapılmadan reddedilmelidir.
01.07.2012 tarihinde yuüruürluügğe giren Tuürk Borçlar Kanunu’nun 583. maddesinde kefalet soüzleşmesinin şekli duüzenlenmiştir. TBK 584. maddesinde ise kefalet soüzleşmesine eşin rızası şartı getirilmiştir. 01.07.2012 tarihinden sonra icra kefaletnamelerinin bu huükuümlere uygun olarak verilip verilmedigği goüzetilecektir.
506 Sayılı Kanun’un geçici 20. maddesi kapsamında kurulan sandıklar 09.03.1983 tarih ve 1983/1-1 Sayılı Yargıtay İİçtihadı Birleştirme Kararı’nda da açıkça belirtildigği uüzere Sosyal Sigortalar Kurumu, BAGĞKÜR ve T.C. Emekli Sandıgğı gibi sosyal guüvenlik kurumlarıdır. Bu sandıklarca bagğlanan aylıkların da 5510 Sayılı Yasa’nın 93/1 maddesi uyarınca haczi muümkuün degğildir. Ancak 506 Sayılı Kanun’un 128. maddesi uyarınca kurulan sandıklardan alınan maaşın haczi muümkuünduür. İİcra mahkemesi borçlunun maaş aldıgğı vakıf sandıklarının statuüsuünuü inceleyerek şikaâyetle ilgili bir karar vermesi gerekir. Maaş haczi şikaâyeti suüreye bagğlı degğildir.
Çalışan Borçlunun Maaş ve Ücretlerinin Haczi
İİİİK’nın 83. maddesi uyarınca borçlu ve ailesinin geçinmesi için icra muüduüruünce luüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil olunduktan sonra kalan kısmı haczedilebilir. Ancak haciz olunacak miktar maaşın 1/4’uünden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada oünde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez. Bu maddeye goüre haciz için borçlunun muvafakati gerekmez. Borçlu geçinmesi için luüzumlu miktarı kendisine bırakılmadıgğı hususunda icra mahkemesine şikaâyette bulunabilir.
İİşçi uücretlerinin 1/4’uünden fazlası ise haczedilemez (İİş Kanunu madde 35). İİkramiye, toplu soüzleşme farkı ve nema uücretten sayıldıgğından bunlarda aynı şartlarda haczedilebilir.
Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zorunlu olan aracı çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletlerinin haczi (İİK. 82/4)
Bir tarım arazisini kendisi işleten veya kiraya veya ortakçıya vermek suretiyle işleten kişiler çiftçi sayılır. Asıl işi çiftçilik olan kişinin yan gelir sagğlamak için başka işler yapması çiftçi sayılmasına engel degğildir. 6352 Sayılı Kanunla İİİİK’nın 82. maddesine eklenen fıkra ile 1. fıkranın 2,4,7,12 numaralı bentlerinde sayılan malların kıymetinin fazla olması durumunda bedelinden haline muünasip kısmı, ihtiyacını karşılayabilmesi amacı ile borçluya bırakılmak uüzere haczedilerek satılır.
Bu huükuüm uyarınca icra mahkemesi keşif ve bilirkişi incelemesi yaparak taşınmazdan yılda elde edilen geliri tespit ederek hangi miktar arazinin borçlunun ailesinin geçinmesi için zorunlu oldugğunu belirlemelidir. Buna goüre tarım arazisi olan taşınmazlar birden fazla ise bunlardan bir veya birkaçının uüzerindeki haczin kaldırılması talebinin reddine karar verebilir. Taşınmaz bir adet olup borçlunun geçimi için yetecek miktardan fazla uüruün elde ediliyor ise, taşınmazın satışına, satış bedelinden geçimi için yeterli tarım arazisi alabilmesi için gerekli miktarın borçluya bırakılmasına, taşınmazın bu miktardan az olmamak uüzere satışına karar vermelidir. Aynı kural çift hayvanları, nakil vasıtaları, digğer eklenti ve ziraat aletleri için de geçerlidir. 6352 Sayılı Kanun’la İİİİK’nın 82. maddesine eklenen ikinci fıkraya goüre çiftçinin haline muünasip nakil vasıtaları ile ziraat aletleri borçluya bırakılmalı, aksi halde yani haâline muünasip olandan daha degğerli olanların satılıp bedelinden daha ucuzunun alınması için borçluya para ayrılmalı kalanı ise alacaklıya oüdenmelidir. Bu konuda 6352 Sayılı Yasa sonrası bir Yargıtay İİçtihadı oluşmamıştır. Şikaâyet 7 guünluük suüreye tabidir. İİspat kuülfeti borçluya aittir. Tarım arazisi uüzerine zirai kredi gibi zorunlu ipotek dışında bir ipotek kurulmuş ve geçerli ise bu husus haczedilmezlikten feragat sayılır.
Borçlunun Haline Münasip Evinin Haczi (İİK 82/12)
Borçlunun sosyal ve ekonomik durumuna goüre haline muünasip evi haczedilemez. Meskeniyet şikaâyeti uüzerine icra mahkemesi keşif ve bilirkişi incelemesi yapmalıdır. OÜ nce şikaâyet konusu taşınmazın muüştemilat ve arsası ile birlikte degğeri tespit edildikten sonra borçlunun ve ailesi için zorunlu olan haline muünasip evin degğeri belirlenmelidir. Haline muünasip ev şikaâyet konusu evin bulundugğu semte goüre belirlenmesi yerine borçlunun oturacagğı daha muütevazı bir semte goüre tespit edilmesi gerekir. Üygulamada belirtilen ilkelere aykırı olarak alınan raporlara goüre huükuüm tesis edilmekte olup bu husus 12. Hukuk Dairesince bozma sebebi yapılmaktadır. İİcra mahkemesi, bilirkişi raporuna goüre, borçlunun haline muünasip meskeni alması için gerekli bedel, haczedilen yerin kıymetinden az ise taşınmazın satılmasına, satış bedelinin bu miktardan az olmamasına, satış bedelinden borçlunun haline muünasip evi alabilecegği miktarın borçluya bırakılmasına, arta kalan miktarın ise alacaklıya oüdenmesine karar vermelidir.
6352 Sayılı Kanun’la degğişik İİİİK’nın 82/12. maddesi borçlunun haline muünasip evinin haczedilemeyecegğini belirttikten sonra aynı maddeye eklenen 15. fıkrada 12. fıkra da zikredilerek, buna goüre taşınmazın kıymetinin fazla olması durumunda bedelinden haline muünasip kısmı ihtiyacı karşılayabilmesi amacı ile borçluya bırakılmak uüzere haczedilerek satılacagğı oüngoüruülmuüştuür. Borçlunun taşınmazda muüşterek veya iştirak halinde malik olması meskeniyet şikaâyetine engel degğildir. Bu şikaâyet için borçlunun o taşınmazda oturması da gerekmez. Kirada olabilir, birden fazla taşınmazı var ise borçlu bir tanesi için meskeniyet şikaâyetinde bulunabilir. Taşınmazın ipotek edilmesi meskeniyet şikaâyetinden feragat anlamına gelir. İİpotek borcunun hacizden oünce oüdenmesi halinde ipotegğin şikaâyete bir etkisi yoktur. Zirai kredi, konut kredisi, esnaf kredisi gibi krediler için zorunlu ipotek tesisinde meskeniyet şikaâyetinden feragat edilmiş olunmaz. Borçlunun bir icra dosyasındaki haciz için meskeniyet şikaâyetinde bulunmaması digğer icra dosyası için de bu şikaâyetten feragat ettigği anlamına gelmez.
Meskeniyet şikaâyeti için oturmaya uygun bir evin olması gerekir. Taşınmazın tapuda arsa niteligğinde olmasının bir oünemi yoktur. Borç taşınmaz bedelinden dogğmuş ise meskeniyet şikaâyetinde bulunulamaz. İİİİK’nın 82/2.maddesine goüre meskeniyet şikaâyeti 7 guünluük suüreye tabidir. İİİİK’nın 103. maddesine goüre bir tebligğ yoksa kıymet takdir raporunun tebligği ile borçlu haczi oügğrenir. Borçluya bir tebligat çıkmazsa dahi haczi oügğrendigğinden itibaren 7 guünluük suürede meskeniyet şikaâyetini yapmalıdır. Meskeniyet şikaâyeti İİİİK’nın 18. maddesine goüre taraflar gelmese bile incelenip sonuçlandırılır.
Ev Eşyası Haczi (İİK 82/3)
6352 Sayılı Kanun degğişikligğinden oünce İİİİK’nın 82/3. maddesi “vazgeçilmesi kabil olmayan mutfak takımı ve pek luüzumlu ev eşyası” haczedilemez şeklinde iken son degğişiklikle “luüzumlu eşya” haczedilemez şekline doünuüşmuüştuür. Bu huükuüm haczedilemeyecek ev eşyalarını genişletmiştir. Maddenin gerekçesinde de belirtildigği uüzere muhafazasında ve satışında zorluk çekilen eşyanın haczinin oünlenmesi ve borçlu ve aile bireyleri için gerekli eşyanın haczedilmemesi amaçlanmaktadır. Buzdolabı, çamaşır makinesi, televizyon, uütuü, fırın gibi eşyalar haczedilemeyecektir. Aynı amaçla kullanılan birden fazla ev eşyası olması durumunda daha kıymetli olan haczedilmeli digğeri borçluya bırakılmalıdır. İİcra muüduüruü hangi eşyanın haczedilebilir oldugğunu takdir ederken borçlu ve alacaklı arasındaki menfaat degğerini goüzetmelidir. İİcra muüduüruünuün ev eşyası haczi konusundaki işlemi takibin borçlusu veya alacaklısı tarafından şikaâyet konusu edilebilir. Şikaâyet 7 guünluük suüreye tabidir.
6352 Sayılı Kanun 15.07.2012 tarihinde yuüruürluügğe girmiş olup, bu tarihten sonra yapılacak hacizlerde 6352 Sayılı Kanunla degğişik İİİİK’nın 82. maddesi huükuümleri uygulanacaktır.
Bütünleyici Parça ve Eklenti Haczi (İİK.m.83/c)
İİİİK’nın 83/c maddesine goüre taşınmaz rehni ipotek akit tablosunda sayılı bulunan eklenti taşınmazdan ayrı haczedilemez. Tuürk Medeni Kanunu’nun 862. maddesi huükmuü (TKM 862) saklıdır.
Taşınmaz haczi, Tuürk Medeni Kanunu’nun 684. maddesine goüre taşınmazın buütuünleyici parçaları da kapsar ise de eklentilerini kapsamaz. Buütuünleyici parçaların taşınmazdan ayrı haczi muümkuün degğil iken, eklentilerinin taşınmazdan ayrı haczi ve satışı muümkuünduür. (TMK 686. m.)
TMK’nın 862. maddesine goüre rehin taşınmazın buütuünleyici parçalarını ve eklentilerini kapsar. İİİİK’nın 83/c maddesine goüre ipotek akit tablosunda sayılan eklenti taşınmazdan ayrı olarak haczedilemez. Bunun gerçekleşmesi için eklentinin hem ipotek akit tablosunda yazılı olması hem de TMK’nın 686. maddesinde tarif edilen şekilde eklenti niteligğini taşıması zorunludur. O nedenle tapu sicilinin beyanlar haznesinde kayıtlı olan eklentilerin eklenti oldugğu karine olarak kabul edilmiştir. Aksi yani eklenti olmadıgğı ispatlanabilir. Taşınır mal, TMK’nın 686. maddesinde oüngoüruülen şekilde taşınmaz eklentisi niteligğinde ise tapu sicilinde açıkça yazılı olmasa da rehin kapsamına goüre İİİİK’nın 83/c maddesine goüre taşınmazdan ayrı olarak haczedilemez.
Borçlu ve ipotek alacaklısının şikaâyette bulunma hakkı olup şikaâyet suüresizdir. İİcra mahkemesi mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesini yaparak, mahcuzların buütuünleyici parça veya eklenti olup olmadıklarını tespit eder.
Bunun dışında mahkeme taşınmaz tapu kaydı uüzerinde haciz sahibi alacaklının dışında uüçuüncuü bir kişinin ipotek alacagğı olup olmadıgğını inceler, sonucuna goüre karar verir.