Fazla çalışma ücretinin ödenmemesi – İş akdinin haklı feshi – Yargıtay kararları
…Somut olayda dinlenilen davalı tanıkları ve SSK kayıtlarından davacının davalıya ait iş yerinden kuruma çıkışının bildirildiği tarihin ertesi günü bir başka iş yerinde çalışmaya başladığı sabit ise de dava dilekçesinde davacı tarafça fazla çalışma ücretinin ödenmediğinin beyan edildiği ve ihbar tazminatı talep edilmediği anlaşılmaktadır. Tüm dosya kapsamı ile davacının iş yerinde fazla çalışma yaptığı ve ücretlerinin işveren tarafından ödenmediği sabittir. Bu durumda davacının iş akdini fazla çalışma ücret alacağının ödenmemesi üzerine haklı nedenle feshettiğinin kabulü ile kıdem tazminatı talebinin kabulü gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
9. HD. 2009/14312 E. 2011/14381 K. 11.05.2011.
…Somut olayda mahkemece davacının haklı fesih nedeni olarak öne sürdüğü alacaklarının tahsilini talep etmemesi gerekçesine de dayanılarak davanın reddine karar verilmiş ise de, dosyaya sunulan davalıya bağlı başka bir işyerinde çalışan aynı işi yapan bir kısım işçiler tarafından yapılan şikayet üzerine Bölge Çalışma Müdürlüğünce yapılan genel teftişte işyerinde çalışan tüm işçilerin fazla mesai yaptığı, fazla çalışmaların karşılığının ücret olarak ödenmediği gibi serbest zaman olarak da tamamen kullandırılmadığı tespiti yapılmıştır.
Bu hali ile davacının talep etmese dc fazla mesai yaptığı, ancak karşılığının ücret ya da serbest zaman olarak tam ödenmediği sabit olduğu gibi bu husus esasen tanık beyanları ile de doğrulandığından ve bir kimse hakkı olan bir alacağını almaya zorlanamayacağından davacı işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğinin kabulü ile kıdem tazminatına hükmedilmesi gerekirken reddi hatalıdır.
9. HD. 2011/34624 E. 2011/42629 K. 14.11.2011.
…Somut olayda, yerel mahkeme gerekçesinde davacının fazla çalışma ücretlerinin bankaya yatırılması nedeniyle ihtirazi kayıt koymadan davacının ödemeleri kabul ettiği, bu durumda fazla mesai alacağının ispatının da yazılı belge ve delillere dayanması gerektiği, davacının ise bu yazılı belgelere karşı yazılı belge ile fazla çalışma yaptığını ispat edemediği, bu nedenle fazla mesai alacağının oluşmadığı belirtilmiştir.
Davacının fazla mesai alacağının oluşmayacağı belirtildikten sonra mahkemece davacının fazla mesai yapmış olabileceği varsayımına dayalı kanaatle fesih haklı olduğundan bahisle kıdem tazminatına hükmedilmiştir. Yerel mahkemenin karar gerekçesinde vicdanı kanaat varsayımsal nedenlere dayandırılmıştır. Oysa mahkemelerinin vicdanı kanaatinin de varsayımsal nedenlere değil hukuki temellere dayanması gerekir.
Davacı fazla mesai ücretinin ödenmediği iddiasını ispat edemediğine göre davacının haklı fesih iddiası yerinde değildir. Bu durumda davacının kıdem tazminatına da hak kazanması mümkün değildir. Bu nedenle davacının kıdem tazminatı talebinin reddi yerine varsayıma dayalı şekilde kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
9. HD. 2009/17377 E. 2011/35553 K. 06.10.2011
…Davacının devamsızlık olarak gösterilen tarihten önce BÇM ye başvurarak ücret, hayranı tatili ve fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle şikayette bulunduğu ve yargılama aşamasında da ödenmediği anlaşıldığından, sözleşme devamsızlık tarihinden önce davacı tarafından haklı olarak feshedilmiştir.
Mahkemece, 27 Ekim 2004 tarihinden itibaren 3 gün üst üste işe gelmediğine ilişkin devamsızlık tutanaklarının, tutanak tanıklarınca doğrulanması nedeniyle iş akdinin haklı olarak feshedildiği kabul edilerek, ihbar ve kıdem tazminatı talebi reddedilmiş, fazla mesai ve genel tali! ücret alacağı talepleri ise kabul edilmiştir.
Davacı, 22.10.2004 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Ankara Bölge Müdürlüğüne başvurusunda, ücret, bayram tatili ve fazla mesai ücretlerinin ödenmesini istediğinde işverenin tepki göstererek ödeme yapmadığını, 19.10.2004 tarihini ayrılma tarihi olarak beyan etmiştir.
Davacı tanığı da, ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle tartışmadan sonra, davacının işten çıkarıldığını açıklamıştır.
Davacının fâzla mesai, genel tatil, ücret alacağı mahkemece kabul edilmiş ve bu husus temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Davacının ücret kapsamında, yukarda gösterilen alacaklarının işverence ödenmemesi 4857 Sayılı İş Kanununun 24/Il-f maddesi uyarınca iş sözleşmesini derhal fesih hakkı verdiğinden sözleşmeyi haklı da olsa fesheden davacının ihbar tazminatı talebinin reddi yerindeyse de kıdem tazminatına ilişkin isteğin kabulü gerekirken mahkemece yazılı şekilde reddi hatalıdır.
9.HD. 2006/4445 E. 2006/25782 K. 04.10.2006
…Davacı, iş akdinin davalı işveren tarafından feshedildiğini ileri sürmüştür.
Davalı işveren ise davacının iş akdinin kendileri tarafından feshedilmediğini, davacının kendisinin işi bıraktığını savunmuştur.
Tüm dosya kapsamı ve tanık beyanlarından, davacının fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi ve iş şartlarının aleyhine değiştirilmesini kabııl etmemesi üzerine iş akdini eylemli olarak ve haklı nedenle kendisinin feshettiği anlaşılmaktadır.
Haklı nedenle de olsa iş akdini kendisi fesheden taraf ihbar tazminatı talep edemez. Bu nedenlerle ihbar tazminatı isteğinin reddi gerekirken, mahkemece yazılı gerekçe ile ihbar tazminatına hükmedilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2006/14722 E. 2006/33612 K. 21.12.2006
…Davacı bazı işçilik alacaklarının işverence ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini iddia etmiştir.
Davalı işveren ise davacının mazeretsiz olarak işe gelmediğinde iş akdini feshettiklerini savunmuştur.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının iş akdini feshettiği iş sözleşmesinin 13.11.2003 tarihinde sona erdiği davalı işverenin fesih yazısının ise daha sonra 25.12.2003 tarihli olup 26.12.2003 günü postaya verilmesine rağmen davacıya tebliğ edilmediği görülmektedir.
Bu durumda mahkemenin de kabulünde olduğu gibi davacının hizmet akdini işverenden önce feshettiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık davacının feshinin haklı olup olmadığı konusunda toplanmaktadır.
Mahkemece dinlenen davacı ve davalı tanıkların beyanlarından davacının yurt dışında seferde olduğu zaman rastlayan dini ve resmi tatillerde çalıştığı ayrıca yurt dışı seferden döndükten hemen sonra yeniden yük sarmasını istendiği bu yoğun çalışma temposuna dayanamayan davacının iş akdinin haklı nedenle feshettiği anlaşılmaktadır.
Böyle olunca davacının hizmet sözleşmesini haklı nedenlerden dolayı feshettiğinden kıdem tazminatı isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2006/24263 E. 2006/25881 K. 05.10.2006