Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

Esnaf Bağkur Sigortalılığının Tespiti Davaları Hakkında Pratik Bilgiler

Esnaf Bağkur Sigortalılığının Tespiti Davaları Hakkında Pratik Bilgiler

Esnaf Bagğ-Kur suürelerinin tespitine ilişkin davaların yasal dayanagğı 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin b bendinin 1, 2 ve 3 numaralı alt bentleri, 6, 7, 9. ve geçici 8. maddeleri; anılan Kanun’un yuüruürluügğe girdigği 01.10.2008 tarihi oüncesi suüre yoünuünden ise aynı Kanun’un geçici 7. maddesi delaletiyle muülga 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkaârlar ve Digğer Bagğımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu’nun 24 ve 25. maddeleri olacaktır.

Esnaf Bagğ-Kur sigortalılık suürelerinin geçmişe yoünelik tespitine ilişkin olarak kanunlarda tespite imkaân veren bir duüzenleme bulunmamaktadır. Ancak kanun koyucu, vergiye kayıtlı olan doünemlere ilişkin olarak belli suürede başvurulup borçlanma bedelini oüdeyerek sigortalılık verilmesine olanak tanımaktadır.

1479 sayılı Kanun doüneminde sigortalılık şartları yoünuünden pek çok degğişiklik yapılmıştır. Her kanunun yuüruürluükte oldugğu doünem için uygulanacagğı ancak kazanılmış haklara engel oluşturmayacagğı goüzetilmelidir.

Bu durumda, sigortalılık şartlarının her kanun doünemi için ayrı ayrı degğerlendirilmesi gerekmektedir.

1479 SAYILI KANUNLA İLGİLİ DEĞERLENDİRMELER

1479 Sayılı Kanun’un Yürürlükte Olduğu Döneme İlişkin Yasal Süreç ve Sigortalılık Şartları, Vergiye Kayıtlı Olan Sürelerin Borçlanılabilmesi ve Şartları

01.04.1972 tarihinde yuüruürluügğe giren 1479 sayılı Kanun’un 24 uüncuü ve 25 inci maddelerinde kendi adına ve hesabına çalışanlar olarak nitelendirilen bagğımsız çalışanlardan kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı olan gerçek kişiler, meslek kuruluşuna kayıt yaptırarak çalışmaya başladıkları tarihten itibaren zorunlu sigortalı sayılmış iken 2229 sayılı Kanun ile yapılan ve 04.05.1979 guünuü yuüruürluügğe giren degğişiklik ile meslek kuruluş kaydı zorunlulugğu kaldırılarak, kendi adına ve hesabına çalışma olgusu sigortalılık niteligğini kazanmak için yeterli kabul edilmiştir. Daha sonra 20.04.1982 tarihinde yuüruürluügğe giren 2654 sayılı Kanun’la 1479 sayılı Kanun’un 24 uüncuü maddesinin (1) numaralı bendinin (a) ve (h) fıkralarında yapılan degğişiklikle digğer sosyal guüvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bagğlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bagğımsız çalışanların zorunlu sigortalı kabul edilebilmesi için ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya goütuüruü usulde gelir vergisi yuükuümluüsuü olanlar yoünuünden vergi kaydı, gelir vergisinden muaf olanlar yoünuünden kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı bulunma koşulu getirilmiş; 22.03.1985 guünuü yuüruürluügğe giren 3165 sayılı Kanun’la kapsam genişletilerek gerçek veya goütuüruü usulde gelir vergisi yuükuümluüsuü olanlar (vergi kaydı bulunanlar) veya esnaf ve sanatkaâr siciline kayıtlı bulunanlar ya da kanunla kurulu meslek kuruluşunda usuluüne uygun kaydı olanlar zorunlu sigortalı olarak kabul edilmiş, 4956 sayılı Kanun’un 14 uüncuü maddesiyle degğiştirilen huükuümle zorunlu sigortalılık kapsamına yalnızca ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya basit usulde gelir vergisi yuükuümluüsuü olanlar alınmış, gelir vergisinden bagğışık tutulanlar yoünuünden ise Esnaf ve Sanatkaâr Sicili ile birlikte aynı zamanda kanunla kurulu meslek kuruluşuna yoüntemince kayıtlı bulunma şartı konulmuştur.

1479 sayılı Kanun’un 24. maddesinde sigortalılık şartları, 25. maddesinde de sigortalı olamayacaklar duüzenlenmiştir. 1479 sayılı Kanun’un 24 ve 25. maddelerinin son haline goüre; kanunla ve kanunların verdigği yetkiye dayanılarak kurulmuş olan sosyal guüvenlik kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bagğlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bagğımsız çalışanlardan;

Esnaf ve sanatkaârlar ile digğer bagğımsız çalışanlardan ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya basit usulde gelir vergisi muükellefi olanlar ile gelir vergisinden muaf olanlardan Esnaf ve Sanatkaâr Sicili ile birlikte kanunla kurulu meslek kuruluşuna usuluüne uygun olarak kayıtlı olanlar,

Kollektif şirketlerin ortakları,

Adi Komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları,

Limited şirketlerin ortakları,

Sermayesi paylara boüluünmuüş komandit şirketlerin komandite ortakları,

Donatma iştirakleri ortakları,

Anonim şirketlerin kurucu ortakları ile yoünetim kurulu uüyesi olan ortakları,

Sigortalı sayılmaktadır.

Buna karşılık;

18 yaşını doldurmamış olanlar (1479 sayılı Kanun Ek Geçici Madde 5 – Ek: 19/4/1979 – 2229/34 md. 18 yaşını doldurmadıkları halde 1479 sayılı Kanun’un 24 uüncuü maddesi geregğince sigortalı sayılanlardan, bu kanunun yuüruürluük tarihindeki doünem sonuna kadar 18 yaşını doldurmayanların kazandıkları haklar saklı kalmak kaydıyla sigortalılıklarına son verilecegğinden bu Kanun’un yuüruürluügğe girdigği tarihe kadar 18 yaşını doldurmayanlardan 1479 sayılı Kanun kapsamına girdikleri halde kayıt ve tescil için başvurmayanların her tuürluü borç ve yuükuümluüluükleri kaldırılmıştır),

Kanunla veya kanunun verdigği yetkiye dayanılarak kurulu sosyal guüvenlik kuruluşlarına prim veya kesenek oüdeyenlerle bu tuür kuruluşlardan maluâlluük veya yaşlılık aylıgğı ile daimi tam iş goüremezlik geliri almakta olanlar, aylık veya gelir bagğlanması için talepte bulunmuş olanlar (dul ve yetim aylıgğı veya Sosyal Sigortalar Kurumundan geçici veya suürekli kısmi iş goüremezlik geliri alanlar hariç),

Tarım işi yapanlar (tarım sanatlarına ait işleri yapanlar hariç),

Sigortalı sayılmazlar.

Kanunda, geçmişe yoünelik olarak sigortalılık suürelerinin tespit olanagğı bulunmamakta ise de kurum yapılan yasal degğişikliklere goüre belli tarihleri goüzetmek suretiyle geçmişe yoünelik olarak da sigortalılık tescili yapabilmektedir. Yasal duüzenlemeler, kurum uygulamaları ve içtihatlar goüzetildigğinde uygulamanın aşagğıdaki şekilde olması gerektigği duüşuünuülmektedir.

20.04.1982 öncesine ilişkin süre yönünden

1479 sayılı Kanun’da 14.04.1982 tarih ve 2654 sayılı Kanun ile yapılan degğişiklikler oüncesinde tescil edilmiş olanların kazanılmış hakları korunur. Tescile esas kayıtlar ile kendi nam ve hesabına bagğımsız çalışmasının devam etmesi şartıyla oüncesinde başlayan sigortalılıklarının devam edeceği esas alınmalıdır (Y.10. HD 09.03.2004 tarih 22 – 1750 sayılı kararı).

Kural olarak 1479 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’da oldugğu gibi geçmişe doünuük sigortalılıgğın tespitine ilişkin dava açılabilecegğine ilişkin huükuüm bulunmamaktadır. Ancak istisnai bazı durumlarda dava açılabilmektedir. Bu doünem için açılan davalarda 1479 sayılı Yasa’nın Ek Geçici 12. maddesinin goüz oünuünde tutulması gerekir. Bu madde kuruma 20.04.1982 tarihinden oünce giriş bildirgesi verilmiş olmasına, tescil işlemi yapılmasına veya prim oüdenmesine ragğmen kurumca sigortalılık koşulları yoünuünden uyuşmazlık çıkartıldıgğı durumlarda, sigortalıya Ek Geçici 13. maddedeki suürelere tabi olmaksızın sigortalı olunan suürelerin tespitini dava etme hakkı tanımaktadır.

Kişinin 20.04.1982 tarihinden oünce prim oüdemesi veya tescili yoksa 1479 sayılı Yasa’nın Ek Geçici 13. maddesine goüre vergide kayıtlı oldugğu suüreleri borçlanma istegğinde bulunup bulunmadıgğı oünem taşır. Yasal suürede yapılan borçlanma istegği ile hizmet suüreleri elde edilebilir. İİlgili maddelerde belirtilen suürelerde borçlanma başvurusu yoksa dava yoluyla sigortalılık suüresi elde edilemez.

  1. 20.04.1982 – 04.10.2000 tarihleri arası süre yönünden

2654 sayılı Yasa ile kanunda 20.04.1982 tarihinde yapılan degğişiklikle sigortalı olarak tescil edilebilmek için gerçek veya goütuüruü usulde vergide kayıtlı olmak koşul haline getirilmiş ise de 20.04.1982 tarihinden oünce tescili bulunan sigortalılar yoünuünden bagğımsız faaliyetin, esnaf odası kaydının bu tarihten sonra da devamının kanıtlanması durumunda sigortalılıgğın devam ettigğinin kabuluü gerekir.

Sigortalının esnaf odası veya vergi kaydı ile tescil edilmiş olmasına karşın tuüm kayıtlarının silinmesi veya sigortalılık koşullarını yitirmiş olması durumunda kurum tarafından icra yoluyla primlerin tahsil edilmesi durumunda da, primleri alınan suüreler yoünuünden sigortalılıgğın kabuluü gerekir.

Ayrıca sigortalılık koşullarını ilk tescil tarihinden sonraki doünemde yitiren sigortalının, hiçbir araştırma yapılmaksızın 3780 ve 4247 sayılı Yasalardan yararlandırılarak primlerinin tahsil edilmesi ve kurum tarafından 5-10 yıl gibi uzun yıllar kullanılması durumunda da primleri oüdenen suürelerin sigortalılık suüresi olarak degğerlendirilmesi gerekir.

20.04.1982-14.03.1985 doünemi oüncesinde tescili bulunmayan sigortalılar, 4956 sayılı Yasa’nın yuüruürluügğe girdigği 02.08.2003 tarihine kadar vermiş oldukları işe giriş bildirgesine, re’sen tescile veya tescil talebi yerine geçen prim oüdemesine dayalı olarak bu doünemde vergi kayıtları varsa veya dogğal olarak 1479 sayılı Yasa’nın 2654 sayılı Yasa ile degğişik 24. maddesindeki digğer koşulları varsa bu doünemin tespitini dava edebilirler.

Bagğımsız çalışanlar, 02.08.2003 tarihine kadar tescilleri, prim oüdemeleri veya tescil başvuruları yoksa aynı tarihten sonra sadece geçici 18. madde uyarınca vergide kayıtlı suüreleri için borçlanma haklarını kullanarak sigortalılık suüresi elde edebilirler. Ancak geçmişe yoünelik hizmetlerini dava yoluyla tespit ettiremezler.

14.03.1985 tarihinde 3165 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. ve 25. maddelerinde yapılan degğişiklikle vergi kaydı yanında esnaf odası veya esnaf sicili kayıtlarının da sigortalılık tesciline esas alınacagğı duüzenlenmiştir.

1479 sayılı Kanun’a 2654 sayılı Kanun ile eklenen Ek Geçici 13. madde ile “…sigortalılık niteligği taşıdıkları halde bu Kanun’un yuüruürluügğe girdigği tarihe kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olanların her tuürluü hak ve muükellefiyetleri bu Kanun’un yuüruürluügğe girdigği (20.4.1982) tarihinde başlayacaktır’’ huükmuü getirilmiştir. Buna goüre, sigortalılık niteligği taşıdıgğı halde, 20.04.1982 tarihinden oünce sigortalı olarak tescil edilmemiş olanların sigortalılıkları 20.04.1982 tarihinden itibaren başlatılacaktır.

1479 sayılı Kanun’a 4956 sayılı Kanun’un 47. maddesiyle eklenen ve 02.08.2003 tarihinde yuüruürluügğe giren Geçici 18. madde uyarınca, 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalılık niteligği taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve muükellefiyetlerinin 04.10.2000 tarihinden itibaren başlayacagğı belirtilmiştir.

Yukarıda belirtilen duüzenleme oüncesinde, sigortalılık şartlarının bulunması şartıyla, sigortalılık suüresini 20.04.1982 tarihine kadar geriye goütuürmeye engel bir huükuüm bulunmamaktaydı. Yargıtay içtihatlarında tescil işlemi, 1479 sayılı Kanun’a 4956 sayılı Kanun’un 47. maddesi ile eklenen Geçici 18. maddesinin yuüruürluügğe girdigği 02.08.2003 tarihinden oünce yapılanlar yoünuünden, sigortalılık şartlarının bulunması durumunda, sigortalılık suüresinin 20.04.1982 tarihine kadar geriye goütuüruülmesi gerekecegği belirtilmektedir. OÜ rnegğin; 01.01.1981 tarihinden itibaren devam eden vergi kaydı bulunan sigortalının kuruma sigortalı olarak kayıt ve tescil işleminin 01.08.2003 tarihi ve oüncesinde yapılmış olması durumunda, kurum, anılan durumdaki kişiyi 04.10.2000 tarihinden itibaren sigortalı olarak tescil etmektedir. Ancak yukarıda belirtilen açıklama geregğince bu durumdaki sigortalının 20.04.1982 tarihinden itibaren sigortalı oldugğunun kabuluü gerekir.

Ancak kanun koyucu, 1479 sayılı Kanun’un Geçici 18. maddesinde, sigortalılık niteligği taşıdıgğı halde, anılan maddenin yuüruürluügğe girdigği 03.08.2003 tarihine kadar kuruma kayıt ve tescilini yaptırmamış olanlar için bu maddenin yuüruürluügğe girdigği 03.08.2003 tarihinden itibaren 6 aylık suüre içinde (05.02.2004 tarihine kadar) kuruma yazılı olarak başvurulması şartı ile 20.04.1982 – 04.10.2000 tarihleri arasında vergiye kayıtlı olunan doünemleri borçlanabilme imkaânı tanımıştır. Şuüphesiz borçlanma bedelinin, kanun maddesinde açıkça yazıldıgğı gibi sagğlık sigortası primlerini de kapsayacak şekilde oüdenmesi gerekecektir ve usuluüne uygun borçlanılması durumunda, bu doünem sigortalılık suüresi olarak kabul edilecektir. Burada dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi de sigortalının, daha oünce herhangi bir tescilinin bulunmaması ve 02.08.2003 tarihinden itibaren vergi suüresinin borçlanılabilecegği altı aylık suüre içinde 04.10.2000 tarihi sonrası doünem için sigortalı olarak tescilinin bulunması gerekmektedir. 04.10.2000 tarihinden oünce sigortalı olarak tescil edilmemiş olanlar ile sigortalı olarak tescillerinin vergi borçlanması için belirtilen altı aylık suürenin sona erdigği 05.02.2004 tarihinden sonraki bir tarihte tescil işlemi yapılanların, anılan Kanun’un Geçici 18. maddesindeki vergi borçlanmasından yararlandırılamayacagğı anlaşılmaktadır.

  1. 04.10.2000 – 01.10.2008 tarihleri arası süre yönünden

Sigortalılık niteligği taşıdıkları halde, 1479 sayılı Kanun’un Geçici 18. maddesinin yuüruürluügğe girdigği 03.08.2003 tarihinden oünce kuruma kayıt ve tescilini yaptırmayanlar ve aynı madde geregği kuruma suüresinde başvurarak vergiye kayıtlı oldugğu oünceki doünemleri borçlanmamış olanlar yoünuünden (tescil işlemi 03.08.2003 tarihi ile 5510 sayılı Kanun’un yuüruürluügğe girdigği 01.10.2008 tarihi arasında yapılmış olanlar yoünuünden) sigortalılık hak ve muükellefiyetleri, 04.10.2000 tarihinden itibaren başlayacak ve sigortalılıgğın sona ermesine kadar devam edecektir.

5510 sayılı Kanun’un, 1479 sayılı Kanun’a ilişkin geçiş huükuümleri başlıklı geçici 8. maddesinde “Bu Kanun’un 4 uüncuü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi hariç digğer alt bentlerine goüre sigortalılık niteligği taşıdıkları halde bu Kanun’un yuüruürluük tarihine kadar kayıt ve tescillerini yaptırmayanların sigortalılık hak ve yükümlülüğü bu Kanun’un yürürlük tarihinden itibaren başlar…” düzenlemesine yer verilmiştir. Buna goüre sigortalılık niteligği taşıdıgğı halde 5510 sayılı Kanun’un yuüruürluügğe girdigği 01.10.2008 tarihinden oünce kürüma kayıt ve tescil için başvürmamış olanların sigortalılıkları başlayacaktır.

Kanün koyücü 5510 sayılı Kanün’ün geçici 8. maddesinde, “bü Kanün’ün 4 üüncüü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) ve (3) nümaralı alt bentlerine goüre sigortalı sayılanlardan bü Kanün’ün yüürüürlüük tarihinden itibaren sigortalılıkları başlatılanların, bü Kanün’ün yüürüürlüük tarihi ile 04.10.2000 tarihi arasında geçen vergi müükellefiyet süüreleri bülünmak kaydıyla sigortalının bü Kanün’ün yüürüürlüük tarihinden itibaren 6 ay içinde talepte bülünması halinde, vergi müükellefiyet süürelerinin tamamı için 80 inci maddenin ikinci fıkrasının (a) bendine goüre talep tarihindeki prime esas kazancının % 32’si uüzerinden borçlanma tutarı hesaplanır ve sigortalıya tebligğ edilir. Sigortalının kendisine tebligğ edilen borçlanma tutarının tamamını tebligğ tarihinden itibaren 6 ay içinde oüdemesi halinde bu suüreler sigortalılık suüresi olarak degğerlendirilir. Sigortalıya tebligğ edilen borç tutarının bu suüre içerisinde tam olarak oüdenmemesi halinde bu suüreler sigortalılık suüresi olarak değerlendirilmez ve Ödenen tutar bu Kanun’un 89 uncu maddesine gore iade edilir…” duüzenlemesine yer verilmiştir.

Buna gÖüre 5510 sayılı Kanun’un yuüruürluügğe girdigği 01.10.2008 tarihinden itibaren 6 ay içinde talepte bulunulması durumunda bÖrçlanma hakkından yararlanılabilecek ve 04.10.2000 tarihi ile 01.10.2008 tarihleri arasında vergiye kayıtlı Öldugğu suürelere sigÖrtalılık verilecektir. Aksi durumda sigÖrtalılık suüresi, 01.10.2008 tarihinden itibaren başlayacaktır (Y. 10. HD 29.03.2013 tarih ve 2012/12753-2013/6230; Y.10.HD 29.03.2013 tarih ve 2012/12758-2013/6231 sayılı Kararları).

1479 sayılı Kanun’un geçici 18. maddesinin açıklandıgğı kısımda da belirtildigği gibi sigÖrtalının daha Öünce herhangi bir tescilinin bulunmaması ve 01.10.2008 tarihinden itibaren vergi suüresinin bÖrçlanılabilecegği altı aylık suürenin sÖna erdigği 01.04.2009 tarihine kadar 01.10.2008 tarihi ve sÖnrası dÖünem için sigÖrtalı Ölarak tescilinin bulunması gerekmektedir. 01.10.2008 tarihinden Öünce sigÖrtalı Ölarak tescil edilmemiş Ölanlar ile sigÖrtalı Ölarak tescillerinin vergi bÖrçlanması için belirtilen altı aylık suürenin sÖna erdigği 31.03.2009 tarihinden sÖnraki bir tarihte tescil işlemi yapılanların, anılan Kanun’un geçici 8. maddesindeki vergi bÖrçlanmasından yararlandırılamayacagğı anlaşılmaktadır.

21.06.2005 tarihinde yuüruürluügğe giren 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun geçici 3. maddesinin 4. Fıkrasında “Öda uüyeligğine istinaden Esnaf ve Sanatkaârlar ve Digğer Bagğımsız Çalışanlar SÖsyal SigÖrtalar Kurumu uüyesi Ölan ancak bu Kanun’un yuüruürluügğe girmesiyle uüyelik şartlarını taşımadıkları için Öda uüyelikleri sÖna erenlerin bu kuruma Ölan uüyelikleri yuükuümluüluüklerini yerine getirmeleri kaydıyla devam eder.” duüzenlemesine yer verilmiştir. Bu duüzenleme ile kendi adına ve hesabına bagğımsız Ölarak çalışan ve vergi kaydı Ölmaksızın Öda kaydına dayalı Ölarak sigÖrtalı bulunan kişilerin, anılan Yasa’nın 7 ve devamı maddeleri ile Ödaya uüyelik şartlarının degğiştirilmesi sÖnucu Öda kaydının sÖna ermesi haline muünhasır Ölarak Öda kaydının bulunmaması halinde dahi yuükuümluüluüklerin ifası şartıyla sigÖrtalılıklarının devam edecegği ÖüngÖüruülmuüş Ölup 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesi geregği sigÖrtalılık için gerekli Ölan kendi nam ve hesabına çalışma kÖşulunun bulunması halinde zÖrunlu sigÖrtalı sayılacakları açıktır.

  1. 5510 Sayılı Kanun’un Yürürlükte Olduğu Döneme İlişkin Yasal Süreç Ve Sigortalılık Şartları

Yukarıda da açıklandıgğı gibi 5510 sayılı Kanun’un geçici 8. maddesindeki duüzenleme geregği sigÖrtalılık niteligği taşıdıkları halde 01.10.2008 tarihine kadar kuruma kayıt ve tescilini yaptırmayan ve kanunda belirtilen suürede, vergiye kayıtlı Öldukları dÖünemini bÖrçlanmayanların sigÖrtalılıgğı 01.10.2008 tarihinden itibaren başlayacaktır. Bu durumdakiler için artık 01.10.2008 tarihi Öüncesi suüre yÖünuünden sigÖrtalılıgğın tespiti muümkuün bulunmamaktadır.

5510 sayılı Kanun’da sigortalı sayılanların duüzenlendigği 4. maddesinin b bendinin 1, 2 ve 3 numaralı alt bentlerine goüre hizmet akdine bagğlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bagğımsız çalışanlardan; ticarıâ kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usuâlde gelir vergisi muükellefi olanlar, gelir vergisinden muaf olup esnaf ve sanatkaâr siciline kayıtlı olanlar, anonim şirketlerin yoünetim kurulu uüyesi olan ortakları, sermayesi paylara boüluünmuüş komandit şirketlerin komandite ortakları, digğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tuüm ortakları sigortalı sayılır.

5510 sayılı Kanun’un 7. maddesine goüre Kanun’un 4. maddesinin (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılık hak ve yuükuümluüluükleri;

Gelir vergisi muükellefi olanlar ile şahıs şirketlerinden kolektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının, vergi muükellefiyetlerinin başladıkları,

Sermaye şirketlerinden limited şirket ortakları ile sermayesi paylara boüluünmuüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının, şirketin ticaret sicil memurluklarınca tescil edildikleri,

Anonim şirketlerin yoünetim kurulu uüyesi olan ortaklarının yoünetim kuruluna seçildikleri,

Gelir vergisinden muaf olanların ise esnaf ve sanatkaâr siciline kayıtlı oldukları,

Tarihten itibaren başlar.

5510 sayılı Kanun’un 9. maddesine goüre, 4 uüncuü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalıların sigortalılıkları;

Gelir vergisi muükellefi olanlar için, muükellefiyetlerini gerektiren faaliyetlerine son verdikleri,

Gelir vergisinden muaf olanlar için, esnaf ve sanatkaâr sicili kaydının silindigği veya 6. maddenin birinci fıkrasının (k) bendi kapsamına girdigği,

Doürduüncuü maddenin birinci fıkrasının (3) numaralı alt bendi kapsamına girenlerden, şahıs şirketlerinden kolektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının vergi muükellefiyetlerinin sona erdigği,

Sermayesi paylara boüluünmuüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının, şirketin ticaret sicil memurlugğundan kaydının silindigği,

Limited şirket ortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların, hisse devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildigği,

Anonim şirketlerin yoünetim kurulu uüyesi olan ortaklarının yoünetim kurulu uüyeliklerinin sona erdigği,

İİflas veya tasfiye durumu ile muünfesih duruma duüşen şirketler için ortagğın talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin muünfesih duruma duüşmesine karar verildigği,

Ortakların talepte bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildigği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret sicili memurlugğunca tescil edildigği,

Tarihten,

Herhangi bir yabancı uülkede ikamet eden ve o uülke mevzuatı kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başladıgğı veya ikamet esasına bagğlı olarak o uülke sosyal guüvenlik sistemine daâhil oldugğu,

(3) numaralı alt bent kapsamında iflas veya tasfiye durumu ile muünfesih duruma duüşen şirketlerin ortaklarından 4 uüncuü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmaya başlayanların, çalışmaya başladıkları,

Gelir vergisinden muaf olan, ancak esnaf ve sanatkaârlar sicili kaydına istinaden 4 uüncuü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanlardan, bu sigortalılıklarının devamı sırasında, hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladıgğı,

Tarihten bir guün oüncesinden,

6132 sayılı Kanuna tabi jokey ve antrenoürler için, lisansları yenilenmeyenlerin lisanslı oldukları yılın sonundan,

İİtibaren sona erer.

Ayrıca 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 1. fıkrasının b bendinde 1479 sayılı Yasa’dan farklı olarak anonim şirket kurucu ortakları sigortalı sayılmamış olup anılan yasanın geçici 22. maddesinde ise “bu Kanunun 4 uüncuü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendinde belirtilen anonim şirketlerin kurucu ortaklarından daha oünce 1479 sayılı Kanun’un 24 uüncuü maddesine tabi olarak sigortalı olanlardan sigortalılıklarını devam ettirmek isteyenlerin bu maddenin yuüruürluük tarihinden itibaren altı ay içinde yazılı talepte bulunmaları halinde sigortalılıkları aynen devam ettirilir” huükmuüne yer verilmiştir. Bu çerçevede sigortalının yazılı talebi olmasa bile, bu tarih sonrasında devam eden duüzenli prim oüdemelerinin varlıgğı halinde, anılan madde kapsamında zorunlu sigortalılık iradesini kuruma karşı ortaya koymuş bulundugğu ve bu bagğlamda zorunlu sigortalılık şartlarının mevcut oldugğu goüzden uzak tutulmamalıdır.

Sigortalılık Sürelerinin Durdurulması

1479 sayılı Bagğ-Kur Kanunu’nun 22.02.2006 guün ve 5458 sayılı Kanun’un 13.

maddesi ile degğişik Ek 19. maddesinde yine 5510 sayılı Kanun’a 5754 sayılı Kanun ile eklenen geçici 17. maddesinde, Bagğ-Kur’a kayıt ve tescili yapıldıgğı halde 5 yıl ve daha fazla suüreye ilişkin prim borcu bulunan sigortalıların, bildirime karşın prim borcunu oüdememeleri durumunda, tescil tarihi itibariyle sigortalılıgğının durdurulacagğı, prim borcuna ait suürelerin sigortalılık suüresi olarak degğerlendirilmeyecegği, bu suürelere ilişkin prim tutarlarına kurum alacakları arasında yer verilmeyecegği belirtilmiştir.

Buna goüre anılan kanun maddelerinin kapsadıgğı suüreler goüzetilerek 5 yıl ve daha fazla suüreye ilişkin prim borcunun bulunması durumunda, prim borcunun bulundugğu suürelere sigortalılık verilmeyecektir. Ancak bu durumda sigortalılık iptal edilmeyip durdurulacagğından, primleri oüdenerek bu suüreye ilişkin sigortalılıgğın geçerli hale getirilmesi her zaman muümkuün bulunacaktır.

Aylık Bağlanmasında Gözetilmemiş Olan Esnaf Bağ-Kur Sigortalılık Süreleri

1479 sayılı Kanun’un 5754 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile degğiştirilen ve yuüruürluükte bulunan ek geçici 6. maddesinde, 5510 sayılı Kanun’un yuüruürluügğe girdigği tarihe kadar Emekli Sandıgğı, Sosyal Sigortalar Kurumu ve 506 sayılı Kanun’un geçici 20 nci maddesinde belirtilen emekli sandıkları ile kanunla kurulu digğer emekli sandıklarınca kendilerine yaşlılık, maluâlluük veya oüluüm aylıgğı bagğlananlar, 01/10/1972 tarihinden itibaren 1479 sayılı Kanun kapsamı dışında sayılırlar. Ancak bu kanuna tabi hizmet suüreleri, digğer kurum ve sandıklara bildirilmiş ise bu hizmetler geçerli sayılır.

Bu bagğlamda yaşlılık aylıgğı bagğlanmış olan sigortalıya, aylık bagğlanırken goüzetilmeyen 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık suüresi, sonradan uyuşmazlık konusu yapılarak aylıgğının iptali yoluna gidilemeyecektir. Yargıtay uygulamalarında, 1479 sayılı Kanun kapsamında olup aylık bagğlanırken bildirilmeyen suürenin kısmen veya tamamen olması konusunda bir ayrım yapılmamaktadır. (Y. 10. HD 05.05.2009 tarih ve 2008/2113 – 2009/8307 sayılı kararı)

Zorunlu Sigortalılık Şartları Bulunmayıp Prim Ödenen Süreler Yönünden Sigortalılık Durumu

Yukarıda belirtilen ve zorunlu sigortalı olmayı gerektiren kayıtların hiç birinin bulunmadıgğı hallerde zorunlu sigortalılıktan soüz edilemez. 1479 sayılı Kanun’da, 506 sayılı Kanun’un 79. maddesine paralel geçmişe yoünelik sigortalılık tesciline imkaân veren yasal duüzenleme bulunmadıgğından anılan sigortalılık niteligğine sahip olunmadıgğı doüneme ait prim borçlarının daha sonraki tarihlerde kurumca hatalı olarak geriye doünuük tahsil edilmesi de ilgiliye zorunlu sigortalılık hakkı kazandırmaz. Ancak oüdemelerin icra takibi sonucu gerçekleştigği veya 06.03.1992 guünuü yuüruürluügğe giren 3780 sayılı Kanun ile 16.05.1997 tarihinde yuüruürluügğe giren 4247 sayılı Kanun huükuümleri kapsamında yatırıldıgğı hallerde, Medeni Kanun’un 2. maddesinde duüzenlenen iyiniyet kuralları çerçevesinde, kurumun geçmişe yoünelik prim borçlarını tahsil edip uzun suüre nemalandırmasından sonra anılan doüneme yoünelik sigortalılıgğın iptalinin iyiniyetle bagğdaşmayacagğı goüzetilerek geçmişe yoünelik prim oüdemelerinin kapsadıgğı suürenin istegğe bagğlı sigortalılık suüresi olarak kabuluü gerekir. Belirtilen şartları taşımayan ve zorunlu sigortalılık doünemine yoünelik olmayan prim oüdemelerinin varlıgğı halinde davacının oüdedigği primlerin, her bir primin oüdendigği tarihten itibaren karşıladıgğı suüre kadar, 1479 sayılı Kanun kapsamında istegğe bagğlı sigortalı olarak kabul edilmesi gerekir.

Esnaf Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin tespitine ilişkin davalarda yapılacak işlemler

Bu davalarda;

Sigortalının oüzluük dosyaları,

Vergi, oda ve esnaf sicil memurlugğu kayıtları,

Sigortalılık başlangıç ve bitiş tarihlerini, basamak yuükseltme, prim oüdeme tarihlerini goüsterir hizmet doükuümuü,

Askerlik borçlanması ve benzeri borçlanmalara yoünelik başvuru, tebligğ ve prim oüdeme belgeleri,

Sigortalının geçmişe yoünelik af kapsamında prim oüdemesi, icra tehdidi veya icra yoluyla prim oüdemesi bulunup bulunmadıgğına dair belgeleri,

Aylık tahsisi dosyalarında tahsiste esas alınan hizmetlere ait sicil dosyaları,

Kurum işleminin dayanagğı olan teftiş raporları,

Getirtilmelidir.