Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

ESER SÖZLEŞMESİNİN AYIPLI İFASINDAN DOĞAN ALACAK DAVASI

ESER SÖZLEŞMESİNİN AYIPLI İFASINDAN DOĞAN ALACAK DAVASI

YARGITAY 15. Hukuk Dairesi
Esas No : 2016/5517
Karar No : 2017/588

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifa edilmesi nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, mahkemenin; yetkisizlik ve dosyanın yetkili Muğla Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş ve davanın, davalının yerleşim yeri olan Marmaris Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bildirmiştir.

6100 sayılı HMK’daki yetki kurallarına göre: Genel yetkili mahkeme davalının dava tarihindeki yerleşim yeri mahkemesidir (6/1). Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi, birden fazla mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz (19/2). Kesin yetki bulunmayan hallerde yetki itirazı ilk itiraz olup, yetki itirazında bulunulmadığı takdirde mahkemenin yetkisi kesinleşir. Yetki itirazı üzerine yetkisizlik kararı verilmiş ancak davacı taraf temyiz başvurusunda bulunmamış ise davanın açıldığı mahkemenin yetkili olmadığı da her iki tarafça benimsenmiş ve kabul edilmiş olduğundan, temyiz incelemesinde davanın açıldığı mahkemenin yetkili olup olmadığının değerlendirilmesi mümkün değildir.

Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; dava Ortaca Asliye Hukuk Mahkemesine açılmış, davalı bu mahkemenin yetkili olmadığını belirterek yetki itirazında bulunmuş, mahkemece de bu mahkemenin yetkili olmadığı kabul edilerek yetkisizlik kararı verilmiş ve bu kararı davacı taraf temyiz etmemiştir. Bu durumda Ortaca Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olmadığı kesinleşmiştir. Dava açılan mahkemenin yetkili olmadığı kesinleştiğine göre artık davalının yetki itirazında bildirdiği mahkemenin yetkili olup olmadığına göre yetki itirazının değerlendirilmesi gerekir. Dosyada dava tarihi itibarıyla uyuşmazlığın çözümünde kesin yetki kuralı bulunmadığından, davacı da kararı temyiz etmediğinden davalının göstermiş olduğu yerleşim yeri olan Marmaris Asliye Hukuk Mahkemesi yetkili olduğu halde Muğla Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle karar verilmiş olması doğru olmamıştır.

Kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken mülga 1086 sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasında yer alan Muğla ibaresinin karar metninden çıkarılarak, yerine Marmaris kelimesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 14.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.