Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

EK TEMYİZ DİLEKÇESİ – İHALEYE FESAT KARIŞTIRMA

EK TEMYİZ DİLEKÇESİ – İHALEYE FESAT KARIŞTIRMA

YARGITAY ( ). CEZA DAİRESİ BAŞKANLIĞI’NA
Sunulmak Üzere
………………………………… MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’NE

DOSYA ESAS NO           :
DOSYA KARAR NO      : ………./………..
EK TEMYİZ DİLEKÇESİ
VEREN SANIKLAR           :
……………………. …………………………
Adres: ……………………………………..
VEKİLİ                                  : Av. ……………………. ………………. (TC Kimlik No: …………………………)
Adres: …………………………………………..
Tel:…………………… Fax:……………………
MÜŞTEKİ                             : ………. ………………….. (TC Kimlik No: ……………..)
Adres: …………………………………….
KONU                                   : Daha önce verdiğimiz ek temyiz dilekçesine ilaveten iş bu temyiz dilekçemizin de kabulüne karar verilmesi ile hükmün bozulmasına karar verilmesi dileğidir.
SUÇ                                       : İhaleye fesat karıştırma.
AÇIKLAMALAR                :

 

  1. Mahkemece verilen hüküm usul ve yasaya aykırıdır. Müvekkiller suçlu olmadığı halde, yeterli delil olmadığı halde müvekkillerimin mahkûm edilmesi yerinde değildir. Bu olay eski ihale yasasının hatalarından kaynaklanmıştır. Çünkü diğer müvekkilim olmayan sanıklar ihaleye, katılma koşulları olmadığı halde haksız kazanç elde etmek için bu ihaleye katılmışlardır. Yine T.C.K. 29. Maddesinin uygulanması, 59. maddenin ve 5275 sayılı yasanın   ve 109.  maddelerinin uygulanmaması bakımından da hüküm usul ve yasaya aykırıdır. Yine bu karar bu haliyle Yargıtay’ın yerleşmiş kararlarına da aykırıdır. Mahkeme soyut gerekçelerle lehe hükümlerin uygulanması talebimiz reddedilmiştir.
  2. Yargıtay 1. CD’nin 91/631 esas 91/835 sayılı 26.03.1991 tarihli kararında “erteleme konusunda karar verilirken, sanığın olay öncesi ve sonraki davranışları ve lehine düşünülebilecek olumlu özelliklerde göz önünde tutulması gerektiği “belirtilmiştir. Oysa mahkeme gerek cezayı üst hadden verirken ve 59 madde ve 5275 sayılı kanunun lehe hükümleri uygulamamanın gerekçesi olarak, sadece müvekkillerimin suça yatkın kişiliğini gerekçe göstermiştir. Bu gerekçe müvekkillerimi tatmin edecek bir gerekçe olmadığı gibi dosyadaki bilgi ve belgelere, olayın özelliklerine uygun düşecek ve Yargıtay denetimine imkân sağlayacak gerekçe değildir. Böylece müvekkillerimin savunmaları red edilirken inandırıcı gerekçe gösterilmeden red edilmiştir.
  3. Yargıtay’ın 1. CD 96/3208 sayılı kararında, 5275 sayılı yasanın  ve 109 maddenin uygulanmasına yer olmadığına karar verilip istem red edilirken “Yargıtay denetimine olanak sağlayacak açıklıkta yasal ve gerekçe gösterilmesi gerekir. Hüküm bu bakımdan yani Yargıtay denetimine olanak tanımayan bir gerekçe taşıdığı içinde usul ve yasaya aykırıdır. Müvekkillerimin sabıkasızlıkları, evli oluşları, bütün aşamalardaki samimi beyanları, mahkemece nazara alınmamıştır.
  4. Mahkeme kamunun bir zarara girip girmediğini araştırmadan, müvekkiller dışındaki sanıkların ihaleye girme nedenlerini araştırmadan, bilirkişi incelemesi yaptırmadan eksik incelemeyle bu karar verilmiştir. Bu bakımdan da verilen hüküm yerinde değildir.

HUKUKİ SEBEPLERİ        :  CMK. md. 286 vd. ve ilgili mevzuat.

TALEP SONUCU                :  Yukarıda arz edilen nedenler, tetkikiniz esnasında ortaya çıkacak sair nedenlerle iş bu hükmün bozulmasına karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederim.

Sanıklar Vekili
Av.

[/column]