Avukatın Borçluya Mesaj Göndermesi
T.C.
Yargıtay
5. Ceza Dairesi
Esas No:2017/598
Karar No:2017/960
K. Tarihi:
Görevi kötüye kullanma suçundan sanık hakkında, Cumhuriyet Başsavcılığı’nca düzenlenen 12/04/2016 tarihli ve 2016/1806 soruşturma, 2016/616 esas, 2016/47 Sayılı iddianame üzerine, son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına dair Ağır Ceza Mahkemesi’nin 06/05/2016 tarihli ve 2016/153 esas, 2016/136 Sayılı kararının;
Dosya kapsamına göre, avukat olan sanığın, müştekinin babası olan borçlu hakkında 3. İcra Müdürlüğü’nün 2015/1289 Sayılı dosyası üzerinden yürütmüş olduğu icra takibi sırasında borçlunun ödeme şartını ihlal etmesi sebebiyle dava açtığı ve alacağın tahsiline yönelik olarak borçlunun cep telefonuna mesaj gönderdiği, her ne kadar sanığın görevinin gereklerine aykırı hareket etmediği, müteveffanın varolan borçları sebebiyle intihar ettiğinden bahisle son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, mevcut delillerin son soruşturmanın açılması için yeterli olduğu, delillerin takdir ve değerlendirilmesinin de son soruşturma aşamasında davayı görecek olan mahkemesine ait bulunduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 20/12/2016 gün ve 94660652-105-55-8810-2016-Kyb sayılı Kanun yarına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığı’ndan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
KARAR : Müştekinin babası müteveffanın borçları sebebiyle intihar ettiği somut olay ile sanığın eylemleri arasında bir illiyet bulunmadığı gibi bu eylemlerin suç teşkil edecek boyuta da ulaşmadığı anlaşıldığından ve bu itibarla tüm dosya kapsamına nazaran son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına dair Ağır Ceza Mahkemesi’nin 06/05/2016 tarihli ve 2016/153 Esas, 2016/136 Sayılı Kararında bir isabetsizlik görülmediğinden,
SONUÇ : Vaki karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 15.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Dosya kapsamına göre, avukat olan sanığın, müştekinin babası olan borçlu hakkında 3. İcra Müdürlüğü’nün 2015/1289 Sayılı dosyası üzerinden yürütmüş olduğu icra takibi sırasında borçlunun ödeme şartını ihlal etmesi sebebiyle dava açtığı ve alacağın tahsiline yönelik olarak borçlunun cep telefonuna mesaj gönderdiği, her ne kadar sanığın görevinin gereklerine aykırı hareket etmediği, müteveffanın varolan borçları sebebiyle intihar ettiğinden bahisle son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de, mevcut delillerin son soruşturmanın açılması için yeterli olduğu, delillerin takdir ve değerlendirilmesinin de son soruşturma aşamasında davayı görecek olan mahkemesine ait bulunduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 20/12/2016 gün ve 94660652-105-55-8810-2016-Kyb sayılı Kanun yarına bozmaya atfen Yargıtay C.Başsavcılığı’ndan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
KARAR : Müştekinin babası müteveffanın borçları sebebiyle intihar ettiği somut olay ile sanığın eylemleri arasında bir illiyet bulunmadığı gibi bu eylemlerin suç teşkil edecek boyuta da ulaşmadığı anlaşıldığından ve bu itibarla tüm dosya kapsamına nazaran son soruşturmanın açılmasına yer olmadığına dair Ağır Ceza Mahkemesi’nin 06/05/2016 tarihli ve 2016/153 Esas, 2016/136 Sayılı Kararında bir isabetsizlik görülmediğinden,
SONUÇ : Vaki karara yönelik kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 15.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.