Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu ve Cezası

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu ve Cezası

MADDE 153.- (1) İbadethanelere, bunların eklentilerine, buralardaki eşyaya, mezarlara, bunların üzerindeki yapılara, mezarlıklardaki tesislere, mezarlıkların korunmasına yönelik olarak yapılan yapılara yıkmak, bozmak veya kırmak sure­tiyle zarar veren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

  • ) Birinci fıkrada belirtilen yerleri ve yapıları kirleten kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.
  • ) Birinci ve ikinci fıkralardaki fiillerin, ilgili dini inanışı benimseyen top­lum kesimini tahkir maksadıyla işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri ora­nında artırılır.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Açıklama

Yeni TCK.nun 153.maddesinde “ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme” suçu, mala zarar verme suçunun özel bir şekli ve ayrı bir suç tipi olarak düzenlen­miştir. Bu yeni hüküm, 765 sayılı eski Ceza Kanunumuzun 516.maddesinin 2. fıkra­sının (3) numaralı bendinde yer alan “bir din ve mezhebin ibadetine ayrılmış yapı­lara veya bunların eklentilerine veya taşınır nitelikteki eşya veya parçalarına…veya mezarlık ve eklentileri üzerinde” işlenen mala zarar vermenin nitelikli halini ve aynı Kanunun 177.maddesinin 1.fıkrasında öngörülen “ibadethaneleri ve mezarları tahrip etme” fiillerini 153.maddenin 1.fıkrasında ayn bir suç tipi olarak düzenlemiş; eski Kanunun 177.maddesinin 2.fıkrasmda öngörülen “ibadethaneleri ve mezarlık­ları kirletme” suçuna yeni Kanunun 153/2.fıkrasında yer verilmiş ve eski Kanunun 176.maddesinin 1.fıkrasında yer alan “dinlerden birini tahkir maksadı ile bu dinler­ce kutsal sayılan mabetleri, mezarları, buna benzer yerleri ve bu yerlerdeki eşyayı yıkma, bozma veya diğer bir suretle zarar verme” fiilleri, yeni Kanunun 153/3. fık­rasında “ilgili dini inanışı benimseyen toplum kesimini tahkir maksadıyla” şeklinde farklı biçimde bir düzenleme ile bu maddenin ilk iki fıkrasına göre verilecek cezala­rın artırılmasını gerektiren bir neden olarak düzenlenmiştir.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçla Korunan Hukuksal Değer

153.maddede öngörülen ve “ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme”, “bu yerleri ve yapıları kirletme” ve bu fiillerin “ilgili dini inanışı benimseyen toplum kesimini tahkir maksadıyla işlenmesi” şeklinde tanımlanan fillerin suç sayılarak yaptırım altına alınmasıyla korunan hukuksal değer karma niteliktedir. Anılan zarar verme ve kirletme fiilleri sonucunda ibadethanelerin ve mezarlıkların, özgü- lendiği amaca uygun olarak kullanılabilmesinin önemsiz sayılmayacak derecede zarara uğramış olması nedeniyle yasa koyucu öncelikle bu suç tipi ile bu yerlerin maddi varlıklarını yani mülkiyeti korumayı amaçlayarak bu suç tipini malvarlığına karşı suçlar arasında düzenlemiştir. Ancak, bu suç tipi ile korunan hukuksal yarar sadece mülkiyet olmayıp yasa koyucu, bu madde hükmü ile ayrıca, uygar bir halkın ibadet edilen yerlere, mezarlara ve ilgili dini inanışı benimseyen toplum kesimine karşı saygı göstermesi gerektiği düşüncesiyle, bu yerlere ve eşyalara karşı saygısız­ca eylemde bulunarak ilgili ibadethanelerde ibadet edenlerin veya mezar sahipleri­nin dini inanç ve duygularının rencide edilmesini önlemek amacını da gözeterek bu fiillerin cezalandırılmasını öngörmüştür.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçların Konusu

153.maddede tanımlanan suçların maddi konusunu, ibadethaneler, bunların ek­lentileri, buralardaki eşyalar, mezarlar, bunların üzerindeki yapılar, mezarlıklardaki tesisler ve mezarlıkların korunmasına yönelik olarak yapılan yapılar oluşturmaktadır.

Maddede sözü edilen “ibadethaneler” tabirinin, bir dinin mensuplarının ibade­tine özgülenmiş ve bu amaçla yapılmış olan genel yerler şeklinde anlaşılması gere­kir. Cami, kilise ve sinagog gibi yerler birer ibadethanedir. Madde hükmü ayrıca ibadethanelerin “eklentileri” ve buralardaki “eşyaları” da korumaktadır. İbadetha­nelerin eklentileri, kavram olarak ibadethanelere bağlı veya pek yakın yerleri ifade eder. İbadethanelere bağlı olarak inşa edilen ve ibadethane ile birlikte anılan ve külliye olarak adlandırılan yerler, örneğin Süleymaniye Camii Külliyesi de “eklenti” sayılır. İbadethanelerde ve bunların eklentilerinde bulunan eşyalara yönelik fiiller 153.madde kapsamına girer. Bu eşyaların, dini inançların belirlenmesine, teyidine, imanın güçlendirilmesine veya ibadetin yerine getirilmesine ilişkin şeyler ve araçlar olması kanaatimizce zorunlu değildir. Suçun konusunu dinen gerekli olmayan, örneğin camideki klima veya ses cihazı da bu suçun konusunu oluşturabilir. İba­dethanedeki tezyinat, demirbaş ve benzeri eserler ve insan emeğiyle meydana geti­rilmiş her türlü eşya ile maddi ve temsili değeri itibariyle buradaki benzer nitelikte bulunan her türlü eşya bu suçun maddi konusunu oluşturur.

“Mezar”, insan kalıntılarının bırakıldığı yerdir. Dışarıdan bakıldığında bu yerin mezar olduğunun belli olması yeterli ise de, her halde içinde naaş bulunması gere­kir. “Mezarların üzerindeki yapılar” ise, mezarın etrafını çevreleyen taş veya mermerle yapılmış yapı, anıt, mezar taşı ve üzerindeki kabartma veya oyma şeklin­de yapılmış yazı ve işaretler gibi inşa edilmiş her türlü yapıları ifade etmektedir. “Mezarlıklar”, ölülerin gömülmesi için yetkili makamların tahsis ettikleri yerler olup, 153.madde hükmü, “mezarlıklardaki tesisleri”, örneğin, bir anıt mezarda yapılan çeşme, kuyu, kitabe, ölenin kişisel eşyalarının sergilendiği yada ziyaret edenlerin duygu ve düşüncelerini yazdığı özel defterin bulunduğu yerler, şehitlik anıtı, gasilhane gibi yerler ile “mezarlıkların korunmasına yönelik olarak yapılan yapılar” örneğin, dikilmiş ağaçlar, duvarlar, demir parmaklıklar, mezarlığın korun­ması için görevlendirilen kimselerin bulunduğu bina ve tesisleri de suçun konusuna dahil etmiştir. Türbeler ve eklentileri de “mezarlık” kavramının kapsamı içindedir.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçların Faili Ve Mağduru

153.maddede tanımlanan suçların faili herhangi bir kimse olabilir. Suçun mağ­duru ise, ibadethanenin temsil ettiği dinin mensupları veya mezarlıklar açısından buraya defnedilmiş olan ölülerin akrabaları yada inanç bakımından o mezar veya mezarlıkla arasında manevi bağ bulunan kimselerdir.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçların Maddi Unsurları

153.maddenin 1.fıkrasında tanımlanan suçun maddi unsuru; ibadethanelere, bunların eklentilerine, buralardaki eşyaya, mezarlara, bunların üzerindeki yapılara, mezarlıklardaki tesislere, mezarlıkların korunmasına yönelik olarak yapılan yapıla­ra “yıkmak”, “bozmak” veya “kırmak” suretiyle, yani bu seçenekli hareketlerden biri ile zarar verilmesi halinde oluşmaktadır.

“Yıkmak”dan maksat, bir şeyin gerçek fonksiyonunu yerine getirmesine engel olacak biçimde tahrip edilmesi, işe yaramaz şekle sokulması; “Bozmak”, şeyin ama­cına uygun olarak hizmet edemeyecek şekle sokulmasıdır. “Kırmak” sözcüğü ile anlatılmak istenen ise, bir şeyi vurarak veya ezerek parçalamaktır. Örneğin, mezar taşının kırılması, mezarın sürülerek tarla haline getirilmesi, bu yerlerde hendek açılması, ev yapılması, mezarın mermer veya taşlarının sökülmesi, ibadethanenin duvarının delinmesi, kapı veya penceresinin kırılması, minarenin, caminin kubbe­sinin, mihrabının, kilisenin çanının kırılması, yıkılması gibi eylemlerle bu suçun maddi unsuru oluşur.

Maddenin ikinci fıkrasındaki suçun maddi unsuru, birinci fıkrada belirtilen yer­lerin ve yapıların “kirletilmesi” ile oluşmaktadır. Kirletme’den maksat, kirli veya pis bir şeyin bulaştırılması, yani eşyaya fiziki bir zarar verilmeden pisletilmesidir.

Örneğin, mezarlıklara atık veya artık bırakılması, ibadethanelerin duvarına yazı yazılması, afiş veya ilan yapıştırılması, resim yapılması ve benzeri eylemler bu an­lamda kirletme sayılır ve suçun maddi unsurunu oluşturur.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçların Manevi Unsuru

153.maddede tanımlanan “ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme” ve “bu yerleri ve yapıları kirletme” suçlarının manevi unsuru kast olup failin saiki (3. fıkra­daki tahkir amacı dışında) önem taşımaz. Bu suçlar taksirle işlenemez. Fail, 1. fıkrada­ki fiilleri zarar verme amacıyla değil de faydalanmak amacıyla işlemişse, örneğin mezar taşını faydalanmak amacıyla sökerek almışsa eylem hırsızlık suçunu oluşturur.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçun Ağırlatıcı Sebebi

153.maddenin 3.fıkrası uyarınca, birinci ve ikinci fıkralardaki fiillerin, ilgili dini inanışı benimseyen toplum kesimini tahkir maksadıyla işlenmesi halinde faile veri­lecek olan ceza üçte biri oranında artırılacaktır. Bu ağırlatıcı nedenin uygulanabil­mesi için, anılan bina ve tesisleri yıkmak, bozmak, kırmak ve kirletmek eylemleri­nin, mensup olunan dini aşağılamak için değil, o dine mensup olanların bu inanış­larını tahkir etmek için işlenmesi gerekir. Hiç kuşkusuz dinin kendisini tahkire yö­nelik olarak icra edilen fiillerin, dine mensup olanları tahkir etme anlamıyla bütün­leşmesi halinde de yine bu ağırlatıcı neden uygulanacaktır.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçun Özel Görünüş Biçimleri

Bu suçlara teşebbüs mümkündür. Suça iştirak ve suçların içtimai bakımından genel hükümler uygulanır. Yıkmak, bozmak, kırmak veya kirletmek suretiyle zarar verilen bu bina ve tesislerin 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanu- nu’nun 2.maddesi anlamında “tarih öncesi veya tarihi devirlere ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bir varlık” niteliğinde olması halinde,u Kanunun 65. mad­desindeki “yıkma, bozma, tahrip, yok etme veya her ne suretle olursa olsun zarara uğratma” suçu da oluşacağından, bu durumda TCK.nun 153.maddesi ile 2863 sayılı KTVKK.nun 65.maddesi arasında fikri içtima kurallarının uygulanması mümkündür. Fakat, örneğin fail mezarı talırip ederek mezardaki ölünün kısmen veya tamamen ceset veya kemiklerini almış veya kemikler hakkında tahkir edici fiillerde bulunmuş­sa, bu durumda TCK.nun 130/2.fıkra ile 153/1.fıkrasının öngördüğü iki ayrı suçu iş­lemiş olacağından, gerçek içtima kurallarına göre cezalandırılması gerekecektir.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Hafifletici Nedenler

153.maddede, bu suçlar için özel bir hafifletici neden öngörülmemiştir. Malvar­lığına karşı suçların ortak hafifletici nedeni olarak öngörülen 168.maddenin 1. fıkra­sındaki etkin pişmanlık hükümlerinin bu maddenin 1.fıkrasında herhangi bir ayrım yapılmadan “mala zarar verme” suçlarından bahsedilmesi ve 153.maddenin bağım­sız bir suçu düzenlemekle birlikte sistematik olarak mala zarar verme suçunun özel bir şekli olarak öngörülmüş olması nedeniyle fail hakkında uygulanabileceği kanaa­tindeyiz. Diğer yandan fail, bu suçu 167.maddede belirtilen akrabaların zararına ola­rak işlediği takdirde, şahsi cezasızhk sebebi veya cezada indirim yapılmasını gerekti­ren şahsi sebep fail hakkında uygulanacaktır. Örneğin, fail babasına ait mezara yöne­lik olarak bu fiilleri işlemişse bu durum şalisi cezasızlık sebebi oluşturacaktır.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Kovuşturma

153.maddede öngörülen bu suçlar dolayısıyla soruşturma ve kovuşturma yapılması, şikâyete bağlı değildir. Bu suçlardan dolayı C. Başsavcılı­ğınca re’sen soruşturma ve kovuşturma yapılır.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Görevli Mahkeme

153.maddenin l.fıkrasında tanımlanan suçtan dolayı açı­lan davaya bakma görevi asliye ceza mahkemesine, 2.fıkradaki durumda ise sulh ceza mahkemesi ne aittir.maddenin 3.fıkrasındaki ağırlatın nedenin varlığı, görevli mahkemenin belirlenmesinde gözetilmez. Suç tarihinde 18 yaşını bitirmemiş çocuk­larla ilgili davalar ise 5395 sayılı ÇKK.nun 26.maddesi uyarınca çocuk mahkemele­rinde görülür.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Suçun Yaptırımı

153.maddenin 1.fıkrasındaki suçun yaptırımı bir yıldan dört yıla hapistir.maddenin 2.fıkrasındaki suçun yaptırımı ise üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası olup, faile bu seçimlik cezalardan sadece birisi tayin edilecektir.maddenin birinci ve ikinci fıkralarındaki fiillerin, ilgili dini inanışı be­nimseyen toplum kesimini tahkir maksadıyla işlenmesi durumunda, faile verilecek ceza üçte biri oranında artırılacaktır. Hâkim, somut olayda temel cezayı belirlerken TCK.nun 61.maddesinde gösterilen hususları göz önünde bulunduracaktır.

TCK m 153 İbadethanelere Ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu Dava Zamanaşımı

153.maddedeki suçlardan açılan kamu davaları TCK.nun 66/l-(e) bendi hükmü uyarınca sekiz yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabidir. Çocuklar hakkında dava zamanaşımı süresi 66.maddenin 2.fıkrasına göre belirlene­cektir. Dava zamanaşımının durması veya kesilmesi halinde bu süre Kanunun 67.maddesi hükümlerine göre hesaplanacaktır.