Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

TCK m. 108 Cebir Suçu ve Cezası

TCK m. 108 Cebir Suçu ve Cezası

MADDE 108.- (1) Bir şeyi yapması veya yapmaması ya da kendisinin yapma­sına müsaade etmesi için bir kişiye karşı cebir kullanılması halinde, kasten yara­lama suçundan verilecek ceza üçte birinden yarısına kadar artırılarak hükmolunur.

TCK m. 108 Cebir Suçu Açıklama

“Cebir kullanma” suçunu düzenleyen YTCK.nun 108.maddesi, 765 sayılı ETCK.nun 188/l.fıkrasının karşılığı olmakla beraber, bu suç tipi ile ilgili olarak 5237 sayılı YTCK’da köklü değişiklikler yapılmıştır.

ETCK.nun 188/1.fıkrasında cebir kullanma suçu “Bir kimse bir şeyi işlemek veya işlemesine müsaade etmek ya da o şeyi işlememeye mecbur etmek için diğer bir kimseye zor kullanır veya onu tehdit eder veya yetkisi olmadan veya yasaklara aykırı olarak bir konuda bilgi vermemesini veya inancını veya siyasi veya sosyal görüşünü açıklamasını isterse…” şeklinde şartlı tehdit suçu ile birlikte düzenlen­mişti. YTCK.nun 108/1.maddesinde ise cebir kullanma suçu bağımsız bir suç olarak kabul edilmiş ancak cezası kasten yaralama suçu dikkate alınarak tespit edilmek suretiyle daha isabetli bir kritere bağlanmıştır. Diğer yandan YTCK.nun 108. mad­desinde cebir kullanma suçunun maddi unsuru içinde yalnızca “cebir kullanma” ya yer verilmiş, “tehdit” unsuruna yer verilmemiştir. Bu nedenle şartlı tehdit bağımsız bir suç olmaktan çıkarılarak tehdit suçu (106.md.) içinde düzenlenmiştir.

ETCK.nun 188/2.fıkrasında yer alan “bir kimse tasarladığı sonucu elde etmişse” cezasının artırılacağına ilişkin hüküm ve keza 188/son fıkrada yer alan bu suçun “silahla ya da kendini tanınmayacak bir hale koyarak ya da birkaç kişi tarafından birlikte ya da imzasız bir mektup ya da özel işaretlerle ya da var olan veya var sayılan gizli bazı örgütlerin oluşturdukları tehdit gücünden yararlanılarak işlenmiş olması” şeklindeki cezayı ağırlatın nedenlere YTCK.nun 108.maddesinde yer verilmemiştir.

Ayrıca YTCK.nun 111.maddesi hükmüne göre, cebir suçunun işlenmesi sonu­cunda yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güven­lik tedbirlerine hükmolunacaktır.

TCK m. 108 Cebir Suçu Suçla Korunan Hukuksal Değer

Bu suçta fail, mağduru bir şeyi yapması veya yapmaması ya da bir şeyin yapıl­masına müsaade etmesi için onun iradesini baskı altına almakla, bu nedenle mağ­dura cebir uygulamaktadır. Bu itibarla suçla korunmak istenilen hukuksal yarar, şantaj suçunda olduğu gibi bu suçta da o bireyin karar verme ve hareket özgürlü­ğünü (irade özgürlüğünü) her türlü saldırıya karşı korumak’Tır.

TCK m. 108 Cebir Suçu Suçun Faili

Bu suçun faili herhangi bir kimse olabilir. Suçun faili kamu gö­revlisi olup da, görevi gereği elinde bulundurduğu araç ve gereçleri bu suçun iş­lenmesinde kullanmış ise YTCK.nun 266/1.maddesi uyarınca cezası artırılır.

TCK m. 108 Cebir Suçu Suçun Mağduru

Bu suçun mağduru açısından herhangi bir özellik aranma­dığından herkes bu suçun mağduru olabilir. Suçun mağduru kamu görevlisi olup da, görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir kullanılmış ise bu suç değil YTCK.nun 265.maddesine uyan “görevi yaptırmamak için direnme” suçu oluşur.

TCK m. 108 Cebir Suçu Suçun Maddi Unsuru

Bu suçun maddi unsuru, bir şeyi yapması veya yapmaması ya da kendisinin yapmasına müsaade etmesi için bir kişiye karşı “cebir kullanılması” dır.

Cebir kullanma suçu, aynı zamanda kasten yaralama suçunu oluşturmaktadır. Ancak, kasten yaralama suçundan farklı olarak, bir şeyi yapması veya yapmaması ya da bir şeyin yapılmasına müsaade etmesi için kişiye karşı cebir tatbik edilmekte­dir. Latince karşılığı “vis compulsiva” olan “cebir”, kişiye karşı fiziki güç kullan­mak suretiyle, onun veya bir üçüncü kişinin iradesi ve davranışları üzerinde zecri bir etki meydana getirilmesidir. Cebre maruz kalan kişi, bu fiziki gücün meydana getirdiği acının etkisiyle belli bir davranışta bulunmaya zorlanmaktadır. Cebir ha­linde kişi bir acı hissetmektedir ve bu acının etkisiyle belli bir davranışı gerçekleş­tirmeye zorlanmaktadır[1]. Cebir, gerçekleşen veya beklenen bir direnmeyi kırmak amacıyla başvurulan önemsiz olmayan fiziki güç kullanımıdır. Bu anlamda cebir, koşulu yerine getirmesi istenilen kişiye karşı kullanılmış olabileceği gibi, onun ya­kınlık duyduğu üçüncü kişiye de yönelmiş olabilir. Öte yandan cebir, mağdurun vücuduna yönelik etkinin belli bir önemde olmasını gerektirir. Zorlama için başvuru­lan araç ile bu yolla ulaşılmak istenilen sonuç arasında nedensellik bağı bulunması gerekir. Cebrin tehditten farkı, maddi zorlama biçiminde gerçekleştirilmesidir. Cebir ancak icrai bir fiille gerçekleştirilebilir. İhmal suretiyle cebir sözkonusu olmaz. Bir kimsenin iteklenmesi, tokatlanması, kolunun bükülmesi, vücuduna tekme atılması, ilaç ve uyuşturucu verilmesi gibi davranışlar cebir suçunun maddi unsurunu oluştu­ran davranışlardır. Eşyaya yönelik şiddet eylemleri kişiye karşı fiziki güç kullanılması niteliğinde olmadığından cebir sayılmaz. Cebir ani ve sırf hareket suçu niteliğindedir.

TCK m. 108 Cebir Suçu Suçun Manevi Unsuru

Bu suçun manevi unsuru bakımından genel kast yeterlidir. Ayrıca özel kast aranmaz. Failin saiki (amacı) önem taşımaz. Bu suçun taksirle işlenmesi mümkün değildir.

TCK m. 108 Cebir Suçu Suça Etki Eden Nedenler

Bu suç tanımında kasten yaralama suçuna yapılan yollama verilecek ceza bakı­mındandır. Kasten yaralama suçunun nitelikli (86/3.fıkra) hallerine yollama yapıl­madığı kanaatindeyiz.

Cebir suçunun cezasının artırılmasını veya daha az ceza verilmesini gerektiren özel bir sebep öngörülmemiştir.

TCK m. 108 Cebir Suçu Teşebbüs

Bu suçun ani ve sırf hareket suçu niteliğinde bulunması nedeniyle, cebir usçu, mağdurun bir şey yapmaya veya yapmamaya zorlandığı anda tamam­lanır. Bu itibarla ancak icra hareketlerinin kısımlara bölünebildiği durumlarda bu suça teşebbüs mümkündür.

TCK m. 108 Cebir Suçu İştirak

Bu suçla iştirak bir özellik arzetmez. Cebir suçuna müşterek fail, az­mettiren ve yardım eden düzeylerinde iştirak edilmesi mümkündür. Fail tarafından mağdurdan gerçekleştirmesi veya gerçekleştirmemesi istenilen davranış ayrıca başka bir suçu oluşturuyorsa failin işlettirdiği suçtan dolayı ayrıca “dolayısıyla faillik” (37/2.md.)nedeniyle sorumlu tutulmalıdır.

TCK m. 108 Cebir Suçu İçtima

Cebir kullanma nedeniyle mağdurun yaralanması halinde fail, sadece 108.madde uyarınca cezalandırılır. Cebir kullanma, 108.maddede bağımsız bir suç olarak düzenlenmesine karşın, YTCK.nun 102., 103., 109., 112., 113., 114., 115., 116., 117., 118., 148., 150., 223., 224., 227., 235., 265., 292., 294., 311. ve 312.maddelerinde tanımlanan suçların unsuru olarak yer almaktadır. Cebir kullanmanın unsur sayıl­dığı bu suçlarda bileşik suç (42.md.) hükmü uyarınca faile ayrıca cebir kullanma suçundan dolayı ceza verilmez.

TCK m. 108 Cebir Suçu Kovuşturma

Bu suçun soruşturma ve kovuşturması genel hükümlere göre C.Başsavcılığınca re’sen yapılır. Yaralamaya ilişkin uygulanacak hükmün (86/2.md.) şikâyete bağlı olması halinde bile cebir suçu re’sen takip edilecektir.

TCK m. 108 Cebir Suçu Görevli Mahkeme

Kasten yaralama suçuna yapılan yollama nedeniyle kas­ten yaralanmanın derecesine göre hangi mahkeme görevli ise cebir kullanma suçu­na bakma görevi de o mahkemeye aittir.

TCK m. 108 Cebir Suçu Suçun Yaptırımı

Cebir kullanma suçuyla ilgili olarak öngörülen ceza, kasten yaralama suçundan dolayı verilecek cezanın belli bir oranda artırılmasından ibaret­tir. Buna göre yaralamanın derecesine göre verilecek olan ceza 108/1.fıkra uyarınca üçte birinden yarısına kadar artırılarak hükmolunacaktır.

TCK m. 108 Cebir Suçu Dava Zamanaşımı

Bu suçun dava zamanaşımı süresi, kasten yaralama suçu­nun ilgili maddesinde öngörülen cezanın üst sınırı ve 108/1 .fıkradaki artırım oranı (66/3.md.) gözetilmek suretiyle belirlenip uygulanacaktır.