TMK m 170-172 Ayrılık Kararı Ve Bu Karara Dayalı Açılan Boşanma Davası Hakkında Önemli Bilgiler
Boşanma sebebi kanıtlandığı halde eşler arasında ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunuyorsa Aile Mahkemesi hakimi boşanma yerine ayrılığa karar verebilir. Davacının ayrılık kararı verilmesine yönelik bir isteği bulunmasa, sadece boşanmayı istese dahi hakimin bu konuda takdir hakkı bulunmaktadır.
Davacı, boşanma davası açtıktan sonra da yargılama sırasında ayrılık kararı verilmesini isteyebilir.
İstek sadece ayrılık kararı verilmesine yönelik ise boşanmaya karar verilemez.
Boşanma nedeni kanıtlanamadıysa ayrılığa karar verilemez, isteğin reddi gerekir. Boşanma koşulları oluştuğu halde eşlerin barışma olasılığı konusunda hakimin kanaat edinmesi halinde ayrılığa bir yıldan üç yıla kadar bir süre için karar verilebilir. Bu süre, hakimin ayrılık kararının kesinleşmesinden itibaren işlemeye başlar.
Ayrılık süresi bittiği halde ortak hayat yeniden kurulamamışsa, eşlerden herbiri boşanma davası açabilir, (md. 172) Bu madde önceki kanunumuzdan kısmen farklı düzenlenmiştir. Ayrılık kararı verilmesine neden olan olaylar tamamen kendi aleyhine olan eşin, ayrılık süresi sonunda ortak hayat yeniden kurulamadı gerekçesiyle açacağı davanın kabul edilebilmesi için kusursuz eşin ortak hayata dönmekten kaçındığının kanıtlanması gerekiyordu. (743 s. T. K. M. md. 140) kimsenin kendi kusuruna dayanarak lehine sonuç elde edemeyeceği ilkesine dayanan bu hükme yeni yasamızda yer verilmemiştir. Örneğin açılan davada davalının tam kusurlu olduğu (davacı eşine şiddet uyguladığı, sadakatsiz davranışları bulunduğu, belirlendiği halde sadece «ayrılık kararı» istendiği için veya boşanma istendiği halde eşlerin barışma olasılığı bulunduğuna kanaat getirildiğinden hakimin bir yıl ayrılığı karar verdiğini düşünelim. Ayrılık süresi içinde kusurlu eş, kusursuz eşin barışma girişimlerine olumsuz yanıt verse dahi bir yılın sonunda yeni yasamıza göre boşanma davası açabilecektir. Açılan davada, ortak hayatın yeniden kurulamadığı belirlenirse tam kusurlu eşin açtığı dava, bu yeni düzenleme sonucu kabul edilip boşanmaya karar verilebilecektir.
Yoksulluk nafakası ve boşanmanın eki niteliğindeki maddi, manevi tazminatlar hükmedilirken ilk davada (Ayrılık kararının verildiği dava) kanıtlanmış olaylar ve ayrılık süresinde ortaya çıkan durumlar dikkate alınacaktır.