Sözleşmenin Hükümsüzlüğü Nedir?
Hükümsüzlük, geniş anlamda sözleşmelerdeki eksiklik ve sakatlıkları ve sözleşmelerin sonradan etkisizleştiği halleri kapsar.
Yokluk
Sözleşmenin kurucu unsurlarını teşkil eden karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanlarının bulunmaması halinde sözleşme varlık kazanamaz, sözleşme ilişkisi yoktur. Bir sözl.nin yokluğu her zaman ilgilisi tarafından ileri sürülebilir. Dava açmaya gerek yoktur. Açılmış ise hakim bu durumu re’sen göz önünde bulundurmak zorundadır.
Kesin Hükümsüzlük (Butlan)
Kurucu unsurları mevcut olduğu için bir sözl. kurulmuş olmakla birlikte geçerlilik şartlarından kamu düzenini ilgilendirecek önemde bulunanların gerçekleşmemiş olması halinde sözl. kesin hükümsüzdür. TBK m. 27: “Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkansız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür.”
Bir sözl.nin kesin hükümsüzlüğünü gerektiren sebepler, irade beyanında bulunan kimsenin ehliyetsizliği (ayırt etme gücünün bulunmaması), sözl.nin konusunun kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya olması, sözl.nin geçerliliği için aranan şekle uyulmaması, sözl.nin muvazaalı olmasıdır.
Borç doğuran sözl.ler bakımından aynı yoklukta olduğu gibi kesin hükümsüzlük durumu da ilgili herkes tarafından her zaman ileri sürülebilir; sözl.yi hükümsüz kılmak için dava açmaya gerek yoktur. Açılmış ise hakim bu durumu re’sen göz önünde bulundurmak zorundadır. Bir sürenin geçmesi veya sakat unsurun düzeltilmesi ile kesin hükümsüz sözl. geçerli hale gelmez; nacak sözl.nin geçerli olacak şekilde yeniden yapılması gerekir.
İstisnaen bir sözl.nin kesin hükümsüz sayılıp sayılmayacağı konusunda takdir yetkisi hakime veya resmi bir kuruma verilmiş olabilir. Örn; Rekabet Hukukunda RKHK uyarınca sözl.nin rekabeti önleyici nitelik taşıyıp batıl olup olmadığını Rekabet Kurulu takdir edecektir.
Çevirme (Tahvil)
Kesin hükümsüz sözleşme şayet yakın amaç güden başka bir hukuki işlemin geçerlilik şartlarını taşıyorsa ve şayet taraflar bu kesin hükümsüzlüğü bilselerdi diğer geçerli işlemi yapacakları kabul edilebiliyorsa, kesin hükümsüz sözl.nin geçerlilik şartları tamam olan işleme çevrilmesi ve bu şekilde hüküm doğurması kabul edilmektedir. Buna çevirme (tahvil) adı verilir. Örn; noter senedi ile yapıldığı için kesin hükümsüz olan bir taşınmaz satışının satış vaadine çevrilmesi.
İptal Edilebilirlik
Bu geçersizlik halinde bir yandan sözl.nin geçerliliğini etkileyen sakatlığı gidererek sözl. ilişkisini geçerli hale getirmek, diğer yandan sakatlık yüzünden sözl.yi kesin olarak hükümsüzleştirmek imkanı vardır. İptal hakkı süresi içinde kullanılırsa sözl. iptal hakkı sahibi iççin başından beri kesin hükümsüz hale gelir. Fakat iptal hakkı zamanında kullanılmaz veya bu haktan feragat edilirse söz konusu sözl. geçerli hale gelir.
İptal hakkını hakim re’ sen göz önünde bulundurmaz. İptal hakkı karşı tarafa yöneltilecek tek taraflı irade beyanı ile kullanılır. İptal edilebilirliğin iki şekli mevcuttur. İlki aldatma, korkutma, yanılma hallerinde söz konusu olan düzelebilir hükümsüzlük; diğeri ise bozulabilir geçerlilik. Bozulabilir geçerliliğe örn; gabin hali. Bunda taraf ister sözl.yi baştan itibaren kesin hükümsüz hale getirir, ister itiraz etmezse sözl. baştan itibaren geçerli bir sözl. olarak hüküm doğurur.
Noksanlık
Kurucu unsurları bulunduğu için kurulmuş olan bir sözl.nin hüküm ifade etmesi için bir veya birkaç unsurla tamamlanması gerekiyorsa sözl. tamamlanmamış durumdadır. Bu hükümsüzlük hali noksanlıktır.
Noksanlık bulunan hallerde sözl. askıdadır. Ya noksan unsurlar tamamlanıp sözl. hüküm ifade edecek ya da tamamlayıcı unsurun gerçekleşmeyeceği kesin olarak belli olacak ve sözl. kesin olarak hükümsüz hale gelecektir.
Noksanlık tamamlanınca sözl.nin baştan itibaren mi yoksa tamamlanan hususun gerçekleştiği adan itibaren mi geçerli olacağı noksan olan hususa bağlıdır. Örn; ayırd etme gücü olan küçük ve kısıtlıların yaptıkları borçlandırıcı işlemlerde yasal temsilcinin icazeti sözl.yi baştan itibaren geçerli hale getirir. Geciktirici şarta bağlı sözl.ler koşulun gerçekleşmesinden itibaren hüküm ifade eder.
Kısmi Hükümsüzlük
TBK m. 27/2: “Sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olması, diğerlerinin geçerliliğini etkilemez. Ancak, bu hükümler olmaksızın sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, sözleşmenin tamamı kesin olarak hükümsüz olur.”
Kısmi hükümsüzlüğün söz konusu olması için iki şart söz konusdur:
- Hükümsüzlüğü gerektiren sakatlığın sözl.nin sadece bir kısmına ilişkin olması,
- Tarafların sözl.nin geri kalan kısmını geçerli tuttuklarının farazi iradelerine uygun sayılmasıdır. Yani taraflar kısmi hükümsüz olan kısım dışında kalan hükümlerin geçerli olmasını istedikleri varsayılmalıdır. Eğer sakat olan kısım bulunmadıkça tarafları sözl. yapmayacakları anlaşılıyorsa kısmi hükümsüzlük söz konusu olmaz. Bunun açıkça anlaşılması gerekir. Kuşku halinde sözl.nin diğer hükümleri geçerli kalır.
Bazı hallerde emredici hukuk kurallarının amacı, tarafları farazi iradelerini dikkate almamayı gerektirebilir. Örn; kanuni bedeli aşan miktarda yüksek bir kira bedeli tayin edilmiş ise sözl. emredici kurala uygun bedelle yapılmış sayılır. TTK m. 1466 da “Bir menfaat birden çok sigortacı tarafından aynı zamanda, aynı süreler için ve aynı rizikolara karşı sigorta edilmişse, yapılan birden çok sigorta sözleşmesinin hepsi, ancak sigorta olunan menfaatin değerine kadar geçerli sayılır.” aynı konuda örnektir. Yargıtay da kanuni bedeli aşan bir faizin sadece kanuni haddi aşan kısmının hükümsüz sayılacağını kabul etmektedir. İşte bu gibi hallerde sözl. tarafların farazi iradelerine bakılmaksızın emredici hükümler çerçevesinde geçerli kabul edilmektedir.
Sürekli Sözl.lerde Geçersizlik
Sürekli sözl.lerde kesin hükümsüzlük halinde ilişkiye geçersiz sözl.nin kanuna aykırı düşmeyen hükümleri uygulanır. Örn; iş sözl., kira sözl. Zira sözl. tamamen geçersiz kabul edilirse tarafların karşılıklı edimleri sebepsiz zenginleşme, vekaletsiz iş görme hükümlerine göre iade borcu söz konusu olur. TBK m. 394/3: “Geçersizliği sonradan anlaşılan hizmet sözleşmesi, hizmet ilişkisi ortadan kaldırılıncaya kadar, geçerli bir hizmet sözleşmesinin bütün hüküm ve sonuçlarını doğurur.”