Savcının Yardımcısı Olarak Kolluk
Cumhuriyet savcısı soruşturma evresinde soruşturma işlemlerini ya kendisi yapar ya da kolluğa yaptırır. Cumhuriyet savcısı soruşturmanın beyni, kolluk ise bu beynin yönettiği elleri oluşturur. Ülke çapında teşkilatlanmış olan kolluk teşkilatını polis ve jandarma oluşturur. Jandarma, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu’na; polis, Emniyet Teşkilatı Kanunu ile Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu’na tabidir. Polis ve jandarma genel kolluğu oluşturur. Genel kolluğun yanı sıra özel bir yasayla belirli bir bölgede veya belirli bir konuda faaliyette bulunmak üzere kurulmuş özel kolluk birimleri de bulunmaktadır. Örneğin; köy korucuları, orman kolluğu, gümrük kolluğu, sahil güvenlik gibi. Özel kolluk kendi yasasına tabidir. Bu kolluk birimleri kamu görevlisi olarak çalışır.
Devletin güvenlik ihtiyacını genel ve özel kolluk birimleri ile tam olarak sağlayamaması nedeniyle kişilere, özel ve resmî kurumlara özel güvenlik hizmeti satın alma hakkı tanınmıştır. Özel güvenlik görevlileri de görev alanları içerisinde kolluk faaliyetlerinde bulunur. 26.06.2004 gün ve 5188 sayılı “Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun” özel güvenlik görevlilerinin yetiştirilmesini ve istihdam edilmesini düzenlemektedir. Bu Yasa’ya göre, özel güvenlik hizmeti veren şirketler kurulabilir (Özel Güvenlik K. m.5).
Kişi veya kuruluşların korunma ve güvenlik ihtiyacı, kurum veya kuruluşlar bünyesinde, özel güvenlik birimi kurularak veya güvenlik şirketlerinden güvenlik hizmeti alınarak karşılanabilir. Özel güvenlik hizmetinden yararlanılması, Özel Güvenlik Komisyonunun kararı üzerine valinin iznine bağlıdır. Toplantı, konser, sahne gösterileri ve benzeri etkinliklerde; para veya değerli eşya nakli gibi geçici veya acil hâllerde Komisyon kararı aranmaksızın, vali tarafından özel güvenlik izni verilebilir (Özel Güvenlik K. m.3). Özel güvenlik görevlileri kendi görev alanları içerisinde işlenen suçların faillerini yakalar ve genel yetkili adli kolluğa teslim eder. Özel güvenlik görevlileri delil toplamak, silah bulundurmak ve kullanmak yetkisine de sahiptir.
Devlet adına, genel kolluk olarak görev yapan polis, belediye sınırları içinde görevlidir. Belediye sınırları dışında kalan yerlerde ise genel kolluk hizmetleri jandarma tarafından yürütülür (PVSK m.25). Belediye sınırları içinde kalmakla birlikte, meskûn olmayan ve polis karakollarına çok uzak bulunan yerlerde, jandarma bölgesine bitişik olmak koşuluyla jandarma yetkili kılınabilir. Jandarma ile polis, aynı görevi yapmaktadır. Aralarında sadece yer yönünden görev bölüşümü söz konusudur (2803 sayılı JTK m.7).
Kural olarak belediye sınırları içerisinde genel kolluk görevini polis, belediye sınırları dışında ise jandarma yerine getirir.
Kolluk, hizmet branşı olarak adli, idari ve siyasi kolluk şeklinde sınıflara ayrılmıştır. Ancak görevli bulunduğu idari sınırlar içinde, bir suçla karşılaşan her kolluk memuru, hizmet branşı, yeri ve zamanına bakmaksızın, suça el koymak, önlemek, sanıklar ile suç delillerini tespit etmek ve korumakla görevli ve yetkilidir (PVSK ek m.4, ETK m.12/2). Bu yetkilendirme geçicidir. Olaya el konulduktan sonra araştırmanın, branş olarak yetkili kolluğa devredilmesi gerekir.
Kolluğun temel olarak önleyici (idari) ve adli olmak üzere iki tür görevi vardır. Kolluğun suçun önünü almaya, kişilerin canına ve malına yönelik tehlikeyi bertaraf etmeye yönelik faaliyetleri önleyici faaliyetlerdir. Suç işlendikten sonra, CMK ve PVSK ek m.6 hükümleri gereğince fiilin ve failin aydınlatılmasına yönelik faaliyetler ise adli faaliyetlerdir. Kurumsal olarak Cumhuriyet başsavcılığına ve Adalet Bakanlığına bağlı olarak görev yapan bir adli kolluk teşkilatımız bulunmamaktadır. Adli işlerle uğraşmak üzere Emniyet Genel Müdürlüğünce kadrodan ayrılan bir kısım polis adli kolluk olarak görev yapar. Kolluk (polis), ister önleyici ister adli görev yapsın özlük hakları bakımından vali ve kaymakam aracılığıyla İçişleri Bakanlığına bağlıdır.
Kolluğun idari nitelikteki önleme göreviyle adli nitelikteki görevinin birbirinden ayrılması gerekir. Çünkü kolluğun, idari görevi esnasında bağlı olacağı amirle adli görevi esnasında bağlı olacağı amir birbirinden farklıdır. Kolluk adli görevi esnasında emri Cumhuriyet savcısından, idari görevi esnasında ise idari amiri olan vali ve kaymakamdan alır. Bu nedenle somut olayda, kimin emir vermeye yetkili olduğunu tespit etmek açısından, idari görevle adli görevin birbirinden ayrılması önem taşımaktadır. Ayrıca, kolluk hakkında, adli görevi esnasında işlediği suçlardan dolayı savcı tarafından genel muhakeme usulüne göre kendiliğinden yani re’sen soruşturma yapılır (CMK m.161/5; PVSK ek m.9/B). Buna karşılık, idari görevi esnasında suç işleyen kolluk hakkında, (2.12.1999 gün ve 4483 sayılı) Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Yasa’ya göre soruşturma yapılır. Kolluğun önleme görevi esnasında işlediği iddia edilen suçlardan dolayı, idari amir izin vermedikçe ceza soruşturmasına başlanamaz (PVSK ek m.9/A). Özetlemek gerekirse fiilin ve failin ortaya çıkartılmasını amaçlayan işlemler adli, bir tehlikenin önlenmesini amaçlayan işlemler ise idaridir.
Cumhuriyet savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür. Cumhuriyet savcısı, bu yükümlülüğünü doğrudan doğruya veya emrindeki adli kolluk görevlileri aracılığı ile yapabilir; Adli kolluk görevlileri de elkoydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri emrinde çalıştıkları Cumhuriyet savcısına derhâl bildirmek ve bu Cumhuriyet savcısının adliyeye ilişkin bütün emirlerini gecikmeksizin yerine getirmekle yükümlüdür.
Adli Kolluk Yönetmeliği’nde adli kolluğun suçu öğrenmesi üzerine hangi makamlara haber vereceği ayrıca düzenlenmiştir. Yönetmeliğe göre, adli kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhâl Cumhuriyet başsavcılığına ve en üst dereceli kolluk amirine bildirir ve ilgili Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar. En üst dereceli kolluk amiri, adli kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi amacıyla adli kolluk görevlileri üzerinde gözetim, denetim, planlama ve gerektiğinde diğer idari tedbirleri almaya ve iş bölümünü yapmaya yetkilidir. En üst dereceli kolluk amiri, Emniyet Genel Müdürlüğünde; il emniyet müdürünü, ilçe emniyet müdürünü veya amirini, Jandarma Genel Komutanlığında il jandarma komutanını, ilçe ve merkez ilçe jandarma komutanını, Sahil Güvenlik Komutanlığında; birlik komutanını, Gümrük ve Ticaret Bakanlığında; gümrük muhafaza kaçakçılık ve istihbarat müdürünü ifade eder (Adli Kolluk Yönetmeliği m.6/2-3, 3).
Yasa tarafından kendilerine verilen veya kanun dairesinde kendilerinden istenen adliye ile ilgili görev veya işlerde kötüye kullanma veya ihmalleri görülen kamu görevlileri ile Cumhuriyet savcılarının sözlü veya yazılı istem ve emirlerini yapmakta kötüye kullanma veya ihmalleri görülen kolluk amir ve memurları hakkında Cumhuriyet savcılarınca doğrudan doğruya soruşturma yapılır (CMK m.160,161).
Soruşturma işlemleri, Cumhuriyet savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adli kolluğa yaptırılır. Adli kolluk görevlileri, Cumhuriyet savcısının adli görevlere ilişkin emirlerini yerine getirir (CMK m.164/2). Gerektiğinde veya Cumhuriyet savcısının talebi hâlinde diğer kolluk birimleri de adli kolluk görevini yerine getirmekle yükümlüdür. Kolluk görevlileri hakkında, adli görevleri dolayısıyla CMK hükümleri uygulanır (CMK m.165). Cumhuriyet başsavcıları her yılın sonunda, o yerdeki adli kolluğun sorumluları hakkında değerlendirme raporları düzenleyerek, mülki idare amirlerine gönderir (CMK m.166, Adli Kolluk Y. m.11).
Cumhuriyet savcısı, adli kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde sözlü olarak verir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı olarak da bildirilir (CMK m.161/3).
Adli kolluk, adli görevlerin haricindeki hizmetlerde, üstlerinin emrindedir (CMK m.164/3).
Çocuklarla ilgili kolluk görevi, öncelikle kolluğun çocuk birimleri tarafından yerine getirilir ve çocuk kollukta bulunduğu sırada yanında yakınlarından birinin bulunmasına imkân sağlanır (Çocuk Koruma K. m.31/1,3).