Kredi kullanan bir kişiye kefil olsam ve kredinin ödenmediğini düşünecek olursak şahsımla ilgili yaptırımlar neler olabilir?
TBK md. 589’a göre: “Kefil, her durumda kefalet sözleşmesinde belirtilen azamî miktara kadar sorumludur”.
Kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için kefilin sorumlu olduğu azami miktarın kefalet sözleşmesinde açıkça gösterilmesi zorunludur.
Kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için kefilin sorumlu olduğu azami miktarın kefalet sözleşmesinde açıkça gösterilmesi zorunludur.
Kefilin sorumluluğu belirlenirken kefalet sözleşmesinde kefil ile alacaklı arasında kararlaştırılan özel koşullar dikkate alınmalıdır. Ke¬filin sorumluluğu kefalet sözleşmesinde bazı hukuki işlemler ya da eylemler ile sınırlandırılmış ise kefilin bu hukuki işlemler ve eylemler dışında sorumluluğu yoluna gidilemeyecektir.
TBK md. 589’da da kefil, asıl borcun yanı sıra asıl borçlunun kusur veya temerrüdünün yasal sonuçlarından sorum¬ludur. Bununla birlikte dava ve takip masraflarının yanı sıra TBK md. 589’da “gerektiğinde rehinlerin kefile tesliminin ve rehin haklarının devrinin sebep olduğu masraflar”dan da kefilin sorumlu olduğu düzenlenmiştir. Ayrıca faiz ile ilgili olarak da, “işlemiş bir yıllık ve işlemekte olan yıla ait akdî faizler ile gerektiğinde tahvil karşılığında ödünç verilen anaparanın işlemiş bir yıllık ve işlemekte olan yıla ait faizlerinden yasal olarak sorumlu” olacağı şeklindeki hüküm ile, akdî faiz dışında faiz talep edilebilmesine imkan tanınmıştır.
Özetle;
- Kefil, öncelikle kefil olunan borcu aslından sorumludur. Kefalet sözleşmesinin söz konusu olabilmesi için geçerli bir asıl borcun varlığı zorunludur.
- TBK md. 589 gereğince kefil, asıl borç dışında borçlunun kusur veya temerrüdünün yasal sonuçlarından da sorumludur. Bu hüküm uyarınca kefil, asıl borcun yanı sıra iki hâlden daha sorumludur. İlk olarak kefil, borçlunun borcunu hiç veya gereği gibi ifa etmemesi nedeniyle TBK md. 112 gereğince ortaya çıkan müspet zararın tazminin¬den sorumlu olacaktır. İkinci olarak ise kefil, borçlunun temerrüde düşmesinin kanuni sonuçları olan gecikme tazminatı, beklenmedik hâl sebebiyle doğacak zarar, esas borcun para borcu olması durumun¬da temerrüt faizi ve diğer zararlardan da sorumlu olacaktır (TBK md. 118 v.d.). TBK’nın 589. maddesinin ikinci fıkrasının ilk bendinde yer alan bu hüküm uyarınca, kefil asıl borçlunun yasal sorumluluğuyla sınırlı olarak sorumlu olacaktır.
- TBK md. 589/2’de “Alacaklının, kefile, onun borcu ödeyerek yapılma¬larını önleyebileceği uygun bir zaman önce bildirmesi koşuluyla, borçluya karşı yönelttiği takip ve davaların masrafları ile gerektiğinde rehinlerin kefile tesliminin ve rehin haklarının devrinin sebep olduğu masraflar”ın kefilin so-rumluluğu kapsamında olduğu düzenlenmiştir.Söz konusu hüküm uyarınca kefilin dava ve takip masrafların¬dan sorumluluğu yoluna gidilebilecektir. Ancak kefilin dava ve takip masraflarından sorumlu tutulabilmesi için, alacaklı tarafından kefile, kefilin borcunu ödeyerek kendisine dava açılmasını ya da takip ya-pılmasını önleyebilmek için uygun bir süre verilmesi gerekmektedir.
- TBK md. 589/2’de kefilin anapara faizinden sorumlu olduğu da düzenlenmiştir. Söz konusu düzenlemeye göre alacaklı ile asıl borçlu arasındaki sözleşmede anapara faizi ödenmesi hususu kararlaştırılmış ise, kefil bu faizden de sorumlu olacaktır. Ancak kefilin akdî faiz ile sorumluluğu sınırsız değildir. Kefil TBK md. 589/2’ye göre “İşlemiş bir yıllık ve işlemekte olan yıla ait akdî faizler”den sorumludur. Yasa ko¬yucu tarafından madde metninde belirtilen faiz, akdî faizdir.