Memurlarda Atama İptali Davası Nedir?

KARGO ŞİRKETİNİN GEÇ TESLİMİNDEN DOLAYI SORUMLULUĞU

KARGO ŞİRKETİNİN GEÇ TESLİMİNDEN DOLAYI SORUMLULUĞU

T.C
YARGITAY
11.HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2017/ 3117
KARAR NO: 2019 / 2155
KARAR TARİHİ: 14.03.2019
MAHKEMESİ: … BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasında görülen davada … Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 05/01/2017 tarih ve 2014/452 E. – 2017/11 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne – reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince verilen 03/04/2017 tarih ve 2017/216-2017/220 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 12.03.2019 günü hazır bulunan davacı vekili Av. Ayşe Baçimer ile davalı vekili Av. … dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Fransa’da faaliyet gösteren bir firma ile distribütörlük anlaşması imzalayarak AudioResQwireless VisioR90 ve Leader SENTRY B1 and/or B2 isimli sivil arama ve kurtarma çalışmalarında kullanılan ve Türkiye’nin ilk kez tanışacağı ürünleri belli kota dahilinde satmak için anlaştığını, ürünlerin Türkiye’de satışı ile ilgili çeşitli görüşmeler yapan müvekkilinin bunun için ilk olarak bir adet AudioResQ wireles ile bir adet VisionSearch’ün siparişini verip ürün bedeli olarak 15.523 Euro’yu üretici firma hesabına 21/11/2012 tarihinde yatırdığını, söz konusu ürünü üretici firmadan davalının kargo yetkililerinin 10.12.2012 tarihinde …8583 konişmento tahtında teslim aldığını, 11.12.2012 tarihinde müvekkiline teslimi gereken ürünlerin konişmentodaki alıcı ismi davalının Fransa’daki personelince yanlış yazıldığı için ve ATR belgesi onaysız olduğu için 20.01.2013 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, davalının internet sitesinde kargoların en geç 2 gün içinde teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, müvekkilince ithal edilen bu ürünlerin 1 tanesinin … Sivil Savunma İl Müdürlüğüne KDV dahil 47.200,00 TL’ye 12.02.2013 tarihli fatura tahtında satıldığını, ürün geç teslim edildiği için müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini, yeni sözleşmeler yapmasının engellendiğini, bu nedenle ürünlerin kendi adına satışını yapamayan müvekkilinin bundan sonraki siparişleri satmak için dava dışı Kadir Bahar ile 25.01.2013 tarihinde sözleşme imzaladığını, AudioResQwireless isimli üründen adet başına KDV dahil 35.400,00 TL’ye 30 adet satmak için anlaştığını, süresinde taahhüdünü yerine getirememesi halinde 50.000 Euro ödemeyi taahhüt ettiğini, distribütör olarak satması halinde KDV dahil 47.200,00 TL’ye satacağı ürünü taşımadaki gecikme nedeniyle ikinci bir tedarikçi aracılığıyla tanesi KDV dahil 35.400,00 TL’ye satabileceğini, üreticiden 05.02.2013 tarihinde 14.133 Euro’ya 2 adet ürün sipariş edildiğini, üretici firmadan davalının kargo personelince 08.03.2013 tarihinde teslim alındığını, 11.03.2013 tarihinde müvekkiline teslimi gerekirken ATR belgesinde onay olmadığı için 03.04.2013 tarihinde müvekkiline teslim edildiğini, ürünler süresinde teslim edilmediği için dava dışı Kadir Bahar’ın 09.04 .2013 tarihinde sözleşmeyi feshettiğini, ürünler davalı tarafça geç teslim edildiği için müvekkilinin ticari itibarının sarsıldığını, distribütörlük anlaşması gereği kotayı tutturamadığı için aynı firma ile sözleşmesinin yenilenmeyeceğini, Kadir Bahar’a 50.000 Euro (fesih tarihindeki kur üzerinden 116.175,00 TL) cayma tazminatı ödemek zorunda kalacağını ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL gecikme tazminatı, 1.000,00 TL kâr ve iş kaybı tazminatı, 1.000,00 TL cayma tazminatı ve 25.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile 53.154,96 TL’nın tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davacının iddia ettiği zarar kalemlerini ispat etmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davalının yalnızca taşıma işini değil, taşınacak eşyanın satıcıdan alınıp gerekli gümrük evrak ve işlemlerinin tamamlanmasından sonra eşyanın teslimi yükümlülüğü altına girdiği, evraktaki eksiklik veya hatalardan … gecikmelerin sonuçlarından sorumlu olduğu, özel menfaat değeri bildirilmiş olmakla davalının sorumluluğunun belirtilen özel değer kadar artmış bulunduğu, davacı taraf kamu idaresi ile daha iyi şartlarda sözleşme yaptığını iddia etmiş ise de söz konusu sözleşme ilişkisini ispat edemediği, üçüncü kişi Kadir Bahar ile daha kötü şartlarda sözleşme yapmak zorunda kalmasından dolayı … zararı da ispat edemediği, Kadir Bahar’ın sözleşmeden dönmesi nedeniyle bu kişiye cayma tazminatı karşılığı müvekkilinin çekler verdiğini bildirmiş olmakla birlikte dava tarihi itibariyle söz konusu çekler nedeniyle bir ödeme yapmadığı, dava tarihinden sonra dava devam ederken yapılan bir ödemenin ise her davanın açıldığı tarihteki şartlar itibariyle değerlendirilmesi gerektiğinden irdeleme dışı bırakıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Karara karşı, taraf vekilleri istinaf talebinde bulunmuştur.
İstinaf Mahkemesince, davacının istinaf başvurusunun reddine, davalının istinaf başvurusunun kabulü ile hüküm fıkrasının 3 nolu bendinin maddi tazminat bakımından davalıya vekalet ücreti hükmedilmesine ilişkin kısmın kaldırılarak, hükmün “Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red edilen maddi tazminat miktarı (55.154,96 TL) üzerinden hesaplanan 6.417,00 TL ve red edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine.” şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, uluslararası hava taşımacılık sözleşmesine konu emtiaların geç teslimi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemesi’nce yukarıda özetlendiği şekilde, “…Davacının İstinaf Başvurusunun Reddine, Davalının İstinaf Başvurusunun Kabulü ile, … ATM’nin 05/01/2017 tarih, 2014/452 Esas, 2017/11 Karar sayılı ilamının diğer kısımları baki kalmak kaydıyla, hükmün 3. fıkrasındaki “Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 1.980,00 TL ve red edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine” ibaresinin kaldırılarak; Hükmün “Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince red edilen maddi tazminat miktarı (55.154,96 TL) üzerinden hesaplanan 6.417,00 TL ve red edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine.” şeklinde düzeltilmesine… ” ibarelerine yer verilmek sureti ile yazılı şekilde hüküm tesisi cihetine gidilmiş ise de 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2 madde hükmü uyarınca, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmektedir. Bu suretle, Bölge Adliye Mahkemesince anılan husus nazara alınmaksızın yani yerel mahkeme hükmü kaldırılıp yeniden esas hakkında karar verilmeden yazılı şekilde yerel mahkeme hükmünün diğer kısımları baki kalmak kaydıyla davalı yararına vekalet ücretini düzenleyen 3. fıkrasındaki ibarelerin kaldırılarak düzeltilmesine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın re’sen BOZULMASINA, HMK’nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 14/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.