Memurlarda Atama İptali Davası Nedir?

Kapıcı – Kalorifercilerde fazla çalışma – Yargıtay kararları

Kapıcı – Kalorifercilerde fazla çalışma – Yargıtay kararları

Kapıcılık hizmetlerinin diğer işlere göre bir farklılık gösterir. Bu nedenle 1475 sayılı Yasada olduğu gibi, 4857 sayılı İş Kanununda da konut kapıcıları hakkında ayrı düzenlemeler getirilmiş, 110 uncu maddede “Konut kapıcılarının hizmetlerinin kapsam ve niteliği ile çalışma süreleri, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil günleri, yıllık ücretli izin hakları ve kapıcı konutları ile ilgili hususların düzenlenmesinde uygulanacak değişik şekil ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca hazırlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir.

Konut Kapıcıları Yönetmeliğinin 3 üncü maddesinde kapıcı, ana taşınmazın bakımı, korunması, küçük çaptaki onanım, ortak yerlerin ve döşemelerin bakımı, temizliği, bağımsız bölümlerde oturanların çarşı işlerinin görülmesi, güvenliklerinin sağlanması, kaloriferin yakılması ve bahçenin düzenlenmesi ve bakımı ve benzeri hizmetleri gören kişi olarak tanımlanmıştır. Aynı maddede, işveren ise konutun maliki ve ortakları olarak açıklanmıştır. Kamu kuruluşlarına ait lojman işyerlerinde anataşınmaz maliki, ilgili kamu kuruntudur.

Yönetici ise konutun maliki ya da kat malikleri adına hareket eden kişidir. Yönetici, Kat Mülkiyeli Kanununa göre seçilir ve görevlerini ifa eder.

Yönetmelikte işyeri, kapıcının çalıştığı konut ile bağımsız bölüm, ortak yerler, eklenti vc tesislerin tümü olarak ifade edilmiştir.

Kapıcıyı işe alına konusunda yönetici yetkili kılınmıştır. Kaloriferli konutlarda kapıcının ateşçi belgesini haiz olması gerekir.

Yönetmeliğin 4/a maddesine göre, yöneticinin iş ya da toplu iş sözleşmesi yapması için işverenin yazılı olarak yetki vermesi gerekir. Buna rağmen, yazılı yetki olmadığı durumlarda kapıcı ile yönetici arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğu söylenemez. Konutun maliki ya da ortaklarının yazılı yetki vermedikleri halde kapıcılık hizmetlerinden yararlanmaları kapıcılık sözleşmesine onay verildiği anlamındadır.

Kapıcı ile binanın sahibi ya da kat malikleri kurulu arasında yapılmış olan iş sözleşmesinin tam süreli ya da kısmî süreli olarak yürürlüğe konulması mümkündür. Özellikle bağımsız bölüm sayısının az ve eklentiler ile ortak alanların da yoğun bir iş hacmini gerektirmeyecek durumda olduğu hallerde, kapıcının günlük yedibuçuk saat ve haftalık kırkbeş saat olağan mesaiye göre daha az sürelerle çalıştırılması imkân dahilindedir.

Kısmî süreli iş sözleşmesi yazılı olarak yapılmamış ise, işyerinin özelliği ve işin niteliğine göre çalışma olgusunun kanıtlanması mümkündür.

Konut kapıcıları bakımından işyerinde fazla çalışma yapılıp yapılmadığı konularında işyerinin bağımsız bölüm sayısı, ortak yerler ile eklentilerin özelliği belirleyici olacaktır.

Yönetici, İş Kanunu ve Yönetmeliğin uygulanması yönüyle işveren temsilcisidir. İş hukuku anlamında ortaya çıkabilecek idari ve yargısal uyuşmazlıklarda yönetici işvereni temsil eder. Bu itibarla, kapıcının işveren hakkında açabileceği davanın kat maliki ya da maliklerine karşı açılması gerekmekte ise de, Yönetmelikten doğan bu temsil yetkisine göre davanın doğrudan yönetici hasım gösterilerek açılması da mümkündür. Ancak bu halde dahi hükmün doğrudan yönetici hakkında kurulması doğru değildir. Mahkemece kat maliki ya da malikleri adına yönetici hakkında karar verilmesi gerekir. Zira Yönetmeliğin 4/d maddesine göre, yöneticinin ana taşınmazda üstlendiği görevleri itibarıyla kat maliki ya da maliklerinden tahsil ederek, kapıcının Yasadan doğan haklarını ödeme yükümlülüğü vardır.

Kapıcının çalışma süresi ve ara dinlemesi, ücretinin ödenmesi, hafta tatili bayram ve genel tatil ücretlerinin ödenmesi, yıllık ücretli izinlerini kullanması gibi hususlar yönünden 4857 sayılı Yasa hükümlerine tabi olduğu Yönetmeliğin ilgili maddelerinde kurala bağlanmıştır.

Yönetmeliğin 12 nci maddesinde kapıcının yıllık izin, hastalık izni veya tatil günleri sebebiyle çalışamadığı günler için yerine geçici kapıcı çalıştırılabileceği hükme bağlanmıştır.

1475 sayılı Yasanın Ek Madde 1 inci maddesinde kapıcı konutları için kira istenemeyeceği kuralı bulunmaktaydı. 4857 sayılı İş Kanununda bu hükme yer verilmemiş, bu hususun düzenlenmesi de yönetmeliğe bırakılmıştır. Anılan yönetmeliğin 13 üncü maddesine göre kapıcıya görevi nedeniyle konut verilmesi zorunlu değildir.

Bununla birlikte, konut verilmişse, konutun 3194 sayılı İmar Kanunu ve Belediye İmar Yönetmelikleri ile öngörülen asgarî koşullara uygun olması gerekmektedir. Kapıcıya, görevi nedeniyle konut verilmesi 4857 sayılı Yasa uyarınca zorunlu değilse de, verilmiş olan konut için iş sözleşmesinin devamı süresince kira istenemeyeceği de yine yönetmelikte düzenlenmiştir. O halde kira bedelinin ücrete sayılması doğru değildir. Bu anlamda kapıcının kira ödemeksizin oturması ve karşılığında kapıcılık hizmetlerini görmesi şeklinde bir iş sözleşmesi yapıldığında, işverenin ücret ödeme yükümlülüğü ortadan kalkmış sayılamaz. Kapıcı ile kira kontratı yapılmış olması da bu sonucu değiştirmez (Yargıtay 9.HD. 3.11.2008 gün 2007/30359 E, 2008/29735 K.).

…Kapıcının su, elektrik, ısınma ve sıcak su giderlerine kısmen ya da tamamen katılıp katılmayacağının sözleşme ile belirleneceği hususu da değinilen Yönetmelikte ifadesini bulmuştur. Buna göre taraflar, kapıcının anılan giderlere
Davacı tarafından fazla çalışma ücreti, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücretleri talep edilmiştir. Dosyada fazla çalışma yapıldığına ve söz konusu tatillerde çalışıldığına ilişkin yazılı delil yer almamaktadır. Davacı tanıkları günlük çalışma saatleri ve yapılan işler hakkında somut beyanda bulunmamışlar, tanıklardan biri hafta tatilleri ile ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığını ifade etmiştir.
Davacının günlük mesaisine ek olarak işyerinde fazla çalışına yaptığını kanıtlayamamış olması karşısında, fazla mesai ücreti isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalıdır.
Diğer taraftan davacının yaptığı işin niteliği, günün değişik saatlerine yayılarak yapılmasının mümkün oluşu, işçinin konutunun da işyeri olan apartman içinde bulunması dikkate alınarak, hafta tatili ile ulusal bayram tatili çalışmalarının sadecekömürlükalorifcryakılankışaylarındagerçeklcşebileccği dikkate alınarak bu isteklerin kış ayları için hesaplatılmasıyla hükme bağlanması gerekirken, yazılı şekilde tüm çalışma süresi için hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2006/14058 E. 2006/32812 K. 13.12.2006

…Somut olayda; Davacı çalıştığı yerin 20 dairelik bir apartman olduğu tanık anlatımlarından anlaşılmaktadır.
Davacı tüm yıl boyunca fazla çalışma yaptığını, yapılan işin niteliği itibari ile hafta tatilinde çalıştığını ileri sürmektedir.
Fazla mesai yapıldığı, hafta tatilinde çalışıldığını hususunda ispat yükü davacı işçiye, ücretinin ödendiği hususunda ise ispat yükü davalı işveren düşmektedir.
Davacı söz konusu alacak taleplerine ilişkin tanık deliline dayanmıştır. Davacı tanıkları, davacının kış aylarında kalorifer yakma dışında kapıcılık işini de yürüttüğünü, çalışmasının bütün güne yayıldığını beyan ederlerken, davacının kalorifer yakılmayan yaz aylarında ise sadece kapıcılık işleri ile ilgilendiğini ve günlük 7,5 saat çalışmasının yeterli olduğunu, ayrıca kış aylarında yedi gün çalışırken yaz aylarında 6 gün çalışıp bir gün hafta tatili yaptığını belirtmişlerdir. Davalı tanık anlatımları da bu çalışma şeklini doğrular mahiyettedir.
İspat yükü üzerinde olan davacı tarafından gösterilen tanıkların anlatımları ve dosya kapsamı nazara alındığında; davacının yaz aylarında bir gün hatta tatili kullandığı, bu süreçte hafta tatiline hak kazanamayacağı, yine yaz aylarında apartmandaki daire sayısı ve icra edilen iş dikkate alındığında fazla çalışma yapılmadığı sabit olmasına karşın Mahkemece tüm yıllık çalışması dikkate alınarak anılan alacakların hesaplanması sonucu hüküm oluşturulması hatalıdır.
Mahkemece kalorifer yakılmayan yaz aylarının dışlanması suretiyle geri kalan çalışma zamanlan için yukarıda belirtilen ilkeler ışığında fazla çalışma ve hafta tatili ücreti hesaplanması gerekirken bu alacakların yazılı şekilde
hatalı hesaplanması bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2009/32808 E. 2011/50079 K. 28.12.2011

…Davacının fazla mesai ücret talebi kabul edilmiş ise de, tespitler afakidir.
Mahkemece mahallinde keşif yapılarak davacının tam olarak yaptığı iş saptanıp özellikle kalorifer yakma işinin ne kadar bir zaman alacağı bilirkişi aracılığıyla belirlenerek yaptığı işler ve kalorifer yakma işine göre fazla mesai alacağı olup olmadığı kesin ve net bir biçimde açıklığa kavuşturulmalı vc sonucuna göre talep hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır.
9.HD. 2010/15418 E. 2012/20073 K. 11.06.2012

…Davacı, apartman işyerinde kapıcı olarak haftada yedi gün boyunca çalıştığını, kış aylarında mesai saatinin 05:00-24:00 ve yaz aylarında ise 07:00-20:00 arasında olduğunu belirterek fazla mesai ve hafta tatili ücreti isteminde bulunmuştur.
Somut olayda davacının görev yaptığı binanın kaloriferli olup daire sayısı dosya içeriğinden anlaşılmamaktadır. Tekirdağ ilinde kışın hangi aylar arası kaloriferlerin yakıldığı, davacının çalıştığı binada kaç daire bulunduğu, kaloriferin kömürlü mü yoksa doğalgazlı mı olduğu, çalıştığı işyerinde servis işlerinin ne şekilde yapıldığı tesbit edilmeden, sadece davacı tanıklarının beyanlarına değer verilerek yapılan hesaplamaya göre hüküm kurulması doğru değildir.
Mahkemece davacının davalı işyerinde geçen çalışmasının kuşkuya yer vermeyecek şekilde ispatı açısından yukarıda belirtilen hususların araştırılmasından sonra gerekirse işyerinde keşif yapılarak davacının talepleri hakkında hüküm verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
22.HD. 2012/10807 E. 2013/790 K. 24.01.2013

…Somut olayda, davacının davalı sitenin kapıcı ve kalorifercisi olarak çalıştığı, sitede dört bina ve 60 daire bulunduğu anlaşılmaktadır.
Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulduğunda, fazla çalışma yönünden özellikle kaloriferlerin yandığı dönem de dikkate alınarak vc gerekirse mahallinde keşif yapılarak, gerekirse tanıklar tekrar dinlenerek fazla çalışma olgusu somutlaştırılmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.
9.HD. 2009/36207 E. 2012/1957 K. 26.01.2012

…Dosyadaki bilgi ve belgelerden davalı site yönelimi emrinde 4 kalorifercinin görev yaptığı dosyada mevcut kalorifercilerin çalışma saatlerini gösterir çizelgede her bir kalorifercinin çalışma saatinin belirlendiği, tanık anlatımlarının bu dört kalorifercinin işverenin talimatına uymayarak kendi aralarında bir çalışma sistemi uyguladıkları kendilerine fazla zaman yaratma amacıyla talimatlara aykırı yapılan çalışmanın davacıya fazla çalışma ücreti hakkı doğurmayacağı gibi hafta tatili ve genel tatil ücreti hakkı da doğurmayacağı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla davacının fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücret isteklerinin reddi yerine yazılı gerekçelerle kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2008/40693 E. 2010/30190 K. 22.10.2010

…Somut olayda davacının doğalgaza geçildikten sonra 18 daireli olduğu karar defterinden anlaşılan apartmanda yapılacak işler fazla çalışmayı gerektirmez. Bu nedenle 01.05.1999 tarihinden itibaren de fazla çalışma alacağının kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
9.HD. 2009/35584 E. 2012/9922 K. 26.03.2012

…Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda davacının kapıcı olarak çalıştığı apartmanın kömür kaloriferli olup olmadığının dosya kapsamından anlaşılamaması nedeni ile fazla mesai ücreti hesaplanmamıştır.
Davacı vekilinin dava dilekçesine ekli olarak sunduğu, davalı vekilinin de delilleri arasında sunduğu yaz. dönemi çalışma çizelgesi bilirkişi tarafından değerlendirilmemiştir.
Mahkemece yapılacak iş, tarafların delil olarak sunduğu yaz dönemi çalışma çizelgesini dikkate alıp kış dönemi için de apartmanın kaloriferli olup olmadığını belirlemek, gerekirse mahallinde keşif yaparak tanık beyanları ile birlikte değerlendirerek davacının fazla mesai yapıp yapmadığını tespit etmek ve buna göre sonuca gitmektir. Bu yön üzerinde durulmadan eksik bilirkişi raporuna istinaden talebin reddi hatalıdır.
9.HD. 2010/17719 E. 2012/25321 K. 02.07.2012

…Somut olayda davacı işyerinde 05.00 – 24.00 saatleri arasında çalıştığını iddia ederek fazla çalışma ücreti isteğinde bulunmuştur. Davalı davacının fazla çalışma yapmadığını savunmuştur. Mahkemece isteğin reddine karar
verilmiştir. Oysa dairemizin yukarıdaki ilkeleri doğrultusunda kömür kaloriferli apartman kapıcılarının, kaloriferlerin yandığı dönemde fazla çalışma yaptığı kabul edilmektedir. Ayrıca davacının da imzasını taşıyan hizmet sözleşmesi ekindeki “Kazan Yakma Kapama Saatleri” çizelgesinde davacının çalışma saatleri belirlenmiştir. Kaloriferlerin yandığı kış dönemi için hizmet sözleşmesi ekindeki çalışma cetveline göre çalışma süreleri belirlenerek neticesine göre fazla çalışma süresi belirlenmelidir. Eksik inceleme ile fazla çalışma ücreti isteğinin reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2008/16445 E. 2010/4474 K. 22.02.2010

…Somut olayda, davacı dava dilekçesinde 7 gün 24 saat işinin başında olduğu halde fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini iddia etmiştir.
Site sakini olmayan davacı tanıkları, davacının mesai saatleri hakkında bilgi sahibi olmadıklarını bildirmişlerdir.
Mahkemece; kapıcının görevleri başlıklı yazıda davacının sitenin iç ve dış temizliğinden, çevrenin korumasından, site sınırları içerisine yabancı araç ve insanların girmesinden, sitenin güvenliğinden sorumlu tutulduğu, acil durumlar ve servis saatleri dışında yönetimden izinsiz siteden ayrılmayacağının belirtildiği, 08.00-09.00 ve 16.00-17.00 saatleri arası site sakinlerinin ihtiyaçlarını karşılamakla sorumlu tutulduğu anlaşılmış olup buradan da davacının fazla mesai yaparak çalıştığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle 2/3 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak fazla çalışma ücreti alacağı hüküm altına alınmıştır.
Hükme dayanak bilirkişi raporunda davacının günlük 3, haftalık 21 saat fazla çalışma yaptığı değerlendirilerek hesaplama yapılmıştır.
Fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalarda bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Olağan dışı fazla çalışma olgusunu iddia eden davacı, bu durumu ispatlamak durumundadır. Site sakini olmayan dolayısıyla davacının çalışma koşullarım bilecek durumda bulunmayan davacı tanıkları da davacının mesai saatleri konusunda bilgi sahibi olmadıklarını bildirmişlerdir. Gerekçede yer alan ‘kapıcının görevleri’ başlıklı yazı ise davacının fazla çalışma yaptığını ispata yeterli yazılı delil niteliğinde değildir.
Açıklanan nedenlerle davacının ispatlanamayan fazla çalışma ücreti talebinin reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi hatalı olup hükmün bozulması gerekmiştir.
9.HD. 2011/19190 E. 2013/18840 K. 18.06.2013

… Somut olayda, hükme esas alman bilirkişi raporunda, kaloriferlerin yandığı farazi olarak kabul edilen 15 Ekim-15 Mayıs arası işçinin günde 16 saat 06.00-24.0 arası çalıştığı, 2 saat dinlenmesi düşülerek, günde 6,5 saat fazla çalışma yapıldığı kabul edilerek fazla çalışma ücreti hesaplaması gerçekleştirilmiştir.
Sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için ilde kaloriferlerin yakılması için idari olarak tarih ve saat düzenlemesi yapılıp yapılmadığı araştırılmalıdır.
Ayrıca yapılan işin niteliği, konut kapıcısı olan davacının ikametgahının da aynı yerde bulunduğu, işçinin uzun dinlenme saatlerine sahip olup olmadığı hususları dikkate alınarak düzenlenecek ek bilirkişi raporu ile bir karar verilmelidir.
Yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2009/11569 E. 2010/2892 K. 08.02.2010

…Somut olayda mahkemece davacının yaz aylarında 6 gün boyunca 08.00-17.0 saatleri arasında çalışarak haftada 3 saat, kışın ise Ekim-Mart ayları arasında 7 gün 08.00-22.00 saatleri arasında çalışma yaparak haftada 39 saat fazla mesai yaptığı belirtilerek fazla mesai alacağı hüküm altına alınmıştır. Tüm dosya kapsamından, davacının mesai saatinde temizlik, çöp toplama ve bahçe işleri yaptığı, ayrıca kışın kömürlü merkezi sistemin kaloriferini yaktığı anlaşılmaktadır. Davacının yaptığı işin niteliği gereği serbest zamanının çok fazla olduğu, aynı binada oturması nedeniyle iş hayatıyla sosyal hayatının iç içe girdiği ve uzun mesai saatinin tamamını çalışarak geçirmediği açıktır. Yani davacının uyuma saatleri dışında kalan tüm vaktini sitede çalışarak geçirdiği gibi bir kabule varılamaz. Bu nedenle davacının kış döneminde günlük 3 saat fazla mesai yaptığının kabul edilmesi uygun olacaktır.
Ayrıca davacının kış dönemi çalışmasında hem hafta tatili alacağı kabul edilmiş hem de aynı çalışması fazla mesai alacağı hesaplanmasında hesaba katılmıştır. Hafta tatili çalışmasında sadece günlük 7.5 saati geçen çalışmanın fazla mesai alacağına dahil edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle davacının fazla mesai alacağı hesaplaması hatalı olmuştur.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazı kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
7. HD. 2013/13744 E. 2013/21800 K. 11.12.2013

…Davacının 25.05.2000-03.01.2011 tarihleri arasında davalı yöneticiliğindeki apartmanda kapıcı olarak çalıştığı tartışmasızdır.
Davacı fark kıdem tazminatı ile ödenmeyen fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri ile izin ücretinin ödetilmesini istemiş; mahkemece, davacı tanıklarının anlatımları değerlendirilmek suretiyle hesaplanan miktarlara hükmolunmuştur. Öncelikle belirtmek gerekir ki kapıcı hizmetleri aralı işler olarak adlandırılan ve vazifeleri aslında aralıksız sürmeyip, vakit vakit ifa edilmesi icap eden işlerden olup işlerin yapıldığı
vakitler arasında kalan boş zamanları kapıcının dilediği gibi kullanma imkanı olduğundan bu zamanların günlük çalışma süresine dahil edilmesi mümkün değildir.
Bu itibarla; kapıcıların fazla mesai ve hafta tatili ücreti taleplerine ilişkin araştırma ve inceleme yapılırken öncelikle kapıcının çalıştığı apartmanın daire sayısının ve bir günde yaptığı işlerin neler olduğu ve bu işlerin 11e kadar zamanda yapacağının tespit edilmesi ve buna göre günlük ve haftalık çalışma süresinin belirlenip, fazla mesai yapıp yapmadığı ve hafta tatillerinde çalışmış olsa dahi lam gün çalışıp çalışmadığının saptanması, tanık anlatımlarının da bu saptamalar ışığında değerlendirilmesi gerekir. Sözü edilen tespitler yapılmadan sadece inandırıcılığı yeterli olmayan tanık anlatımlarına itibar edilerek fazla mesai ve hafta tatili çalışmasına ilişkin iddianın sabit olduğunun kabulü doğru olmaz.
Somut olayda, yukarıda değinilen tespitler yapılmadan davacı tanıklarının inandırıcılığı yeterli olmayan beyanları değerlendirilerek hesaplanan miktarlara hükmolunması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
22.HD. 2012/6487 E. 2012/26752 K. 29.11.2012

.
…Somut olayda; davacı dokuz daireli apartmanda kapıcı olarak çalışmaktadır. Bizzat davacı tanıklarının anlatımlarından apartmandaki yaşlı bir kadına ücreti karşılığı bir yıl kadar baktığı ve ayrıca gündelik ev temizliği işine de gittiği anlaşılmaktadır. Öte yandan davacı işçilik alacaklarının kabulüne ilişkin mahkeme kararından sonra hizmet tespiti için dava açmıştır. Bu dosyada kabulle sonuçlanmış ve davacının davalı apartmanda ayda sadece dokuz gün çalıştığı tespit edilmiştir. Anılan karar davacı tarafından temyiz edilmemiş olup, sadece davalı temyizi nedeniyle Yargıtay aşamasındadır.
Böyle olunca hükme esas alman bilirkişi raporunda davacının haftalık çalışmasının, yasal çalışma süresinin yarısı olan 22.5 saate denk geldiğinin kabul edilmesi oluşa ve davacının temyiz etmediği hizmet tespitine ilişkin mahkeme kararma aykırıdır.
Açıklanan nedenlerle; davacının davalı apartmanda haftada altı gün çalıştığı, servis, temizlik ve çöp işlerindeki toplam çalışma süresinin de haftalık 16 saat olarak gerçekleştiği, bu hali ile aylık çalışmasının ayda dokuz güne denk geldiği anlaşılmaktadır.
Kabulüne karar verilen alacakların anılan haftalık çalışma süresi ve bu süreye isabet eden ücret miktarı üzerinden hesaplanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
9.HD. 2011/27901 E. 2011/23268 K. 11.07.2011

…Davacının, davalıya ait iş hanında kalorifer yaktığı ve iş hanının elektrik, su arızalarına baktığı ve bu arada başka kişilere ait özel işlerini ücret karşılığı takip ettiği anlaşılmaktadır.
Bu çalışma şekline göre davacının fazla mesai yaptığını kabul etmek dosya içeriğine uygun düşmemektedir.
Diğer taraftan işyerinin hafta tatillerinde kapalı olduğu belirlendiğinden hafta tatili ücret alacağının kabulü de yerinde değildir. Fazla mesai ve hafta tatili ücret alacakları bu nedenle reddedilmelidir.
9.HD . 2006/11219 E. 2006/31047 K. 27.11.2006

…Somut olayda, dosya içindeki belgeler ve tanık ifadelerinden davacının 8 bloktan oluşan 80 daireli sitede kapıcı ve bekçi olarak çalıştığı, yaz aylarında fazla mesai yaptığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davacının yaptığı iş itibariyle kendi çalışma saatlerini belirleyecek konumda bulunmadığı açıktır. Bu nedenle mahkemece davacının fazla çalışına ücreti alacağının makul oranda taktiri indirim yapılarak kabulü gerekirken yazılı şekilde reddi isabetsizdir.
9.HD. 2012/8900 E. 2014/14872 K. 08.05.2014

…Somut olayda, davacı kapıcı olarak görev yaptığı apartmanın 9 daireli olduğu ve doğalgaz kaloriferli olduğu tartışmasızdır. Davalı işveren ayda 15 gün çalışma karşılığı ücret ödemiş ve fesihte belirtilen ücrete göre davaya konu işçilik haklarıyla ilgili bazı ödemelerde bulunmuştur.
Dosya içinde yer alan iş sözleşmelerinde günlük 7.5 saat ve daha fazla çalışmaya dair iş programı yer almamıştır. Davacının belirtilen saatlerin dışında özel işlerini yapabileceği de vurgulanmıştır. Davacı tanıklarının anlatımlarına göre de davacının tam süreli iş sözleşmesi kapsamında çalıştığı sonucu çıkarılamamaktadır. 16.09.2003 tarihli iş sözleşmesinde brüt asgari ücretin 15 günlük karşılığının ödeneceği kararlaştırılmış olmakla davacının yarı zamanlı kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalıştığı kabul edilmelidir.
Böyle olunca ücret farkı isteği ile fazla çalışma ücreti isteklerinin reddine karar verilmelidir.
Diğer işçilik hakları ise kısmi çalışma karşılığı ödenen ücrete göre yeniden hesaplanarak hüküm altına alınmalıdır.
9.HD. 2010/7064 E. 2012/28522 K. 11.09.2012

…Somut olayda davacının davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığı tartışmasızdır.
Ancak mahkemece davacının çalışma sistemi irdelenmeden hüküm kurulmuştur.
Davalı apartmanın kaç daireli bir apartman olduğu, davacının tam süreli çalışmasını gerektirip gerektirmediği belirlenmemiştir. Kısaca davacının kısmi süreli çalışma sistemine dahil olup olmadığı araştırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2009/13061 E. 2011/12530 K. 28.04.2011

…Somut olayda tanık beyanlarından ve dosyaya sunulan belgelerden, davacının çalıştığı apartmanın kombili olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan davacının apartmanın temizliğini yapıp, çöplerini dökmesinin yanında başka işlerle de uğraştığı ileri sürülüp bu hususta belgeler sunulup tanık dinlenilmiştir.
Bu durumda mahkemece, davacının çalışmasının yukarıdaki esaslar doğrultusunda kısmi süreli olup olmadığı tartışılıp araştırılmadan tam süreli olarak çalıştığı kabul edilerek sonuca gidilmesi hatalıdır.
9.HD. 2009/10407 E. 2011/11269 K. 14.04.2011

…Mahkemece davacının alacaklarının 634 sayılı yasanın 20/a maddesi uyarınca davalı B.E. Konutları Kısım Yönetimi Kat Maliklerinden eşit oranda tahsiline karar verilmesi gerekirken karar başlığında davalı olarak sadece
Kısım Yönetiminin belirtilerek “ davalıdan alınarak davacıya verilmesine”
şeklinde hüküm kurularak alacaklardan yönetimin sorumlu tutulması sonucunu doğuracak şekilde karar verilmesi hatalı olup ayrı bir bozma nedenidir.
9.HD. 2009/15081 E. 2011/22352 K. 06.07.2011

…Somut olayda mahkeme alacakların davalı site yöneticiliğinden tahsiline karar vermiştir.
Site yöneticiliğinin tüzel kişiliği yoktur.
Yukarıda açıklandığı üzere alacakların 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 20/a maddesi uyarınca kat maliklerinden eşit olarak tahsili şeklinde hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır.
9.HD. 2009/29274 E. 2011/43885 K. 17.11.2011

…Ayrıca kabul edilen alacakların 634. sayılı Yasanın 20/a maddesi uyarınca kat maliklerinin eşit sorumluluğunda tahsiline karar verilmesi gerekirken “davalıdan” denilerek hüküm kurulması da hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2011/27901 E. 2011/23268 K. 11.07.2011

…Somut olayda taraflar arasında 24.11.2006-24.05.2007 tarihleri arasında 6 Ay ve 25.05.2007-24.05.2008 tarihleri arasında 1 yıl süre ile geçerli olmak üzere düzenlenmiş hizmet sözleşmelerinde davacının haftalık normal çalışma süresinin 48 saat olarak, belirlendiği sabittir. Yerel mahkemece, davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilerek kış aylarında haftada 28 saat, yaz aylarında ise hafta 10 saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek hüküm kurulmuştur.
Davacının çalıştığı sitenin 11 blok ve 110 Apartman dairesinden oluştuğu dosya içeriğinden anlaşılmakta ise de yerel mahkemece davacının çalıştığı sitede keşif icra edilerek, 11 bloğun ısınma ihtiyacının kaç kalorifer kazanı ile giderildiği, davacı dışında aynı site de çalışan bir başka kapıcı bulunup bulunmadığı, davacının görev kapsamı dahilinde bulunan site bahçesinin büyüklüğü, davacının hizmet sözleşmesinde öngörülen ve yapmakla yükümlü olduğu işler için gerekli çalışına süresi gibi hususlar belirlenmeli tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
9.HD. 2009/14744 E. 2011/15452 K. 25.05.2011

…Somut olayda, site görevlisi olan davacı işçi, sitede bahçıvan ve bekçi olarak çalıştığını, günde yaklaşık 6 saat kadar fazla çalışmasının olduğunu savunmuş, davalı taraf ise, fazla çalışmanın söz konusu olmadığını, davacının yılın 5 ayı çalışıp 7 ayı çalışmadığını iddia etmiştir. Mahkemece davacının çalıştığı sitenin niteliği ve çalışma koşulları hakkında herhangi bir araştırma yapılmadan sadece tanık beyanlarına dayalı olarak fazla çalışmanın olduğu kabul edilmiş ve ek bilirkişi raporu doğrultusunda fazla çalışma konusunda kısmen kabul kararı verilmiştir. Sitede kış aylarında çalışına olup olmadığı, sitenin büyüklüğünün ne kadar olduğu ve buna bağlı olarak fazla çalışma gerekip gerekmediği konularında tanık beyanları afakidir.
Mahkemece, sitenin niteliği, sitedeki daire sayısı, site bahçesinin büyüklüğü, kış aylarında site bahçesinde çalışma gerekip gerekmediği konularında araştırma yapılarak, sonucuna göre bahçıvanlık ve bekçilik yapan davacının fazla çalışmasının söz konusu olup olmadığı belirlendikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, belirtilen konularda araştırma yapılmaksızın sonuca gidilmiş olması isabetsiz olup bozma nedenidir.
7. HD. 2013/2401 E. 2013/6837 K. 16.04.2013