Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

İşçiyi uyurken yakalayan işveren, iş akdini haklı olarak feshedebilir mi?

İşçiyi uyurken yakalayan işveren, iş akdini haklı olarak feshedebilir mi?

Güvenlik ve bekçi olarak görev yapanların uyuma eylemi, işin güvenliğinin tehlikeye düşürülmesi niteliğinde olduğundan işverene haklı nedenle fesih imkanı verir.

Diğer çalışanların uyumak eylemi ise doğruluk ve bağlılığa uymayan davranış niteliğindedir. Ancak Yargıtay, bekçi ve güvenlik görevlisi dışındaki işçilerin bir kere uyuması nedeniyle iş akdinin feshi arasında orantısızlık bulunduğu ve feshin haksız olacağı görüşündedir.

“…Mahkemece vardiya amiri olan davacının uyurken yakalandığının tutanak tanıklarının ifadeleriyle sabit olduğu için feshin haklı nedene dayandığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Taraflar arasındaki uyuşmazlık feshin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

Davalı tarafından dosyaya sunulan davacıya ait işyeri şahsi sicil dosyasında davacının mesai saatlerinde uyuduğuna dair herhangi bir tutanak, uyarı ya da belgeye rastlanılamamıştır. Davalı birçok kez davacının bu nedenle uyarıldığı iddiasını kanıtlayamamıştır.

Tutanak tanıkları olay tarihinde davacının uyuduğunu ifadelerinde beyan etmişlerse de davacının daha önce benzer eylemde bulunmadığı anlaşıldığından çalışma süresi de dikkate alındığında davacının iş akdinin feshinin ölçülülük ilkesi gereği ağır bir sonuç olduğu kabul edilmelidir. Mahkemece davacının kıdem-ihbar tazminatına hükmedilmesi gerekirken reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.”(9.HD 2007/14312 E. 2008/6730 K. 28.03.2008)

“…Davacı temizlik işçisidir. Görev sırasında kendine özel bir yer ayırmadan, istemi dışı bir yorgunlukla koltuk üzerinde uyuyakalmıştır. Daha önce benzer bir eylemde bulunmamıştır. Fesih, bu oluş karşısında ağır kalmaktadır. Eylemle sonuç arasında oransızlık bulunmaktadır. Fesih haksızdır.

Kıdem ve ihbar tazminatına hükmetmek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.”(9. HD 2006/5995 E. 2006/26996 K. 12.10.2006)

“… Dosya kapsamı ve tanık beyanları ile davacının, işyerine ait araçla fabrikaya hurda kağıt toplayıp götürme işini yaptığı, yüklenen her bir çuvalın 50 kg kadar olduğu, yükleme yaparken 15-20 dakikalık dinlenme araları verildiği anlaşılmaktadır.

İş sözleşmesinin feshine konu olan olay da, davacının araç içerisinde uyumasıdır. Davacının güvenlik görevlisi veya bekçilik gibi bir görevi bulunmamakta olup, belli ağırlıktaki malzemenin yükleme işini yapması sebebiyle dinlenme araları verilmesi işin niteliği gereğidir.

Bir kereye mahsus olmak üzere mesai saati içerisinde uyuması olayı, iş sözleşmesinin feshini gerektirecek ağırlıkta değildir. Ölçülülük ilkesi gözetilerek ihbar ve kıdem tazminatı isteğinin kabulü gerekirken, reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.”(9. HD. 2008/13472 E. 2009/35715 K. 18.12.2009)

“… Somut olayda, davacının, 16.12.2011 tarihinde saat 09.20 de görevi başında uyuduğunun tespiti üzerine davacının iş akdi işi savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürdüğü gerekçesiyle 4857 Sayılı İş Kanununun 25/2-1 maddesi gereği feshedilmiştir. Ancak, işyerindeki çalışma şartları ve deponun konumu itibariyle emniyet vc güvenlik tertibatını sağlayan depo sorumlusu davacı dışında bekçilik görevi yapan başka elemanın olup olmadığı hususunda dosyadaki belge ve bilgilerden açık bir sonuca ulaşılamamıştır. Mahkemece bu yönde yapılacak bir araştırma sonucunda, güvenlik görevini ifa eden, depo bekçiliğini üstlenen başka bir sorumlu var olup olmadığı belirlenmeli; var ise, uyuduğu için, haklı fesih gerekçesiyle davaya konu olan davranışı nedeniyle, davacının öncelikle uyarılması gerektiği, depo sorumluluğu yanında bekçilik görevi de varsa, ancak bu durumdaki özen eksikliği nedeniyle uyuyarak ortaya koyduğu davranışın haklı fesih gerekçesi yapılabileceği gözönünde tutularak, uyarı işlemi yapılıp yapılmadığı hususuna açıklık getirildikten sonra, çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması bozma nedenidir.”(7.HD 2013/22164 E. 2014/6067 K. 17.03.2014)