Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

İş Mahkemesi Davaya Cevap Dilekçesi Örneği 2022

İş Mahkemesi Davaya Cevap Dilekçesi Örneği 2022

………… IS MAHKEMESI

SAYIN HAKIMLIGI’NE

 

 

                                                                                                                      ../../….

 

DOSYA NO                   :

CEVABA CEVAP

VEREN DAVACI          :

VEKILI                         :

 

DAVALI                        :

 

VEKILI                         :

 

KONU                           :

Davali tarafin cevaplarina karsi cevaplarimizin  ve davanin esasina   iliskin beyanlarimizin sunulmasidir.

 

AÇIKLAMALAR          :

Dava konusu taleplerimizin ve özellikle de kötüniyet tazminati talebimizin ne kadar hakli bir talep oldugunun anlasilabilmesi için: a-) müvekkilim ile birlikte 60 isçinin is sözlesmeleri feshedilme sürecini, b-) burada isverenin eylemlerinin is hukuku ve hukukun temel kavramlari anlaminda kötüniyet sayilip, sayilamayacagini ve c-) davali isverenin fesihlerin tek nedeni olarak göstermis ve davamiza verilen cevaplarda da göstermekte oldugu ekonomik krizden etkilenip-etkilenmedigini ;  degerlendirmek ve irdelemek gerekmektedir.

A – MÜVEKKILIMLE BIRLIKTE TOPLAM 60 ISÇININ  IS SÖZLESMESININ FESHEDILMESI SÜRECI – BU FESIHLERIN KÖTÜNIYETLI OLUP – OLMADIGI

 

Davali isveren tarafindan,  toplu is sözlesmesi uyarinca yapilmasi gereken ikinci yil zamlarinin yürürlüge girmesine 10 gün kadar bir süre kala isçilere ve üyesi olduklari T.I.S tarafi olan ………. Sendikasina, “T.I.S’e uymayacagi ve 1 yil boyunca isçilere sifir zam verecegi, isteyenin bu sartlarda çalismaya devam edebilecegi, kabul etmeyenlerin ise is sözlesmelerinin feshedilecegibildirilmistir.

Taraflar arasinda bu konu bir haftadan biraz daha uzun bir süre görüsülmüs, davali isveren bu istemlerinde israr edince sendika tarafindan kendisine ” isyerinde ekonomik kriz yasanmadigini çok iyi bildikleri ancak buna ragmen bilmedikleri bazi hususlar varsa ve isveren tarafi gerçekten de zor durumda ise, T.I.S uyarinca ücretlerde yapilacak artislar 6 aylik dönemler halinde yapilacagi için, imzalanmis olan  T.I.S’ e de uygun olarak 6 ay için, ve ancak ve ancak hiçbir isçinin is sözlesmesinin feshedilmemesi sartiyla bu talebi kabul edebilecekleri” bildirilmistir.

Bunun üzerine davali isveren 60 isçinin is sözlesmesini, derhal, ../../…. günü feshetmistir.

Bunun üzerine, isçiler tarafindan, fabrika önünde ise geri alinabilmek için tüm soguk havaya ve yagan kara ragmen uzun süren bir bekleyis baslamistir. Baska bir ifade ile davali isverenin deyimi ile; “isçiler islerinin degerini ve haklarinda israr etmemeleri gerektigini anlamislardir.”  Ya da bizim deyimimizle; “ciddi issizlik sorunu ve istihdam krizi yasanmakta olan ülkemizde çalisma yasaminda her zaman oldugu gibi issiz kalma ve isten çikartilip, geçimini saglayamayacak bir duruma düsürülme gücü ve silahi, davali isveren tarafindan kullanilmis; etkin olmayan bir issizlik sigortasi sistemi ve bir türlü yasalasamayan is güvencesi ile birlikte bu güç yine ise yaramistir.”

Issiz ve kis döneminde çok zor durumda kalan isçiler, isveren tarafindan yapilacak bütün teklifleri kabul edecek duruma gelmislerdir. Davali isveren ise en kalifiye elemanlarini sirf istemlerini kabul ettirebilmek adina çikarttigi için ve isyerinde iddia olunanin aksine bir ekonomik sikinti da yasanmadigi ve üretime ayni sekilde ve hatta artan kapasitede devam olundugu için çok zor durumda kaldigini anlamistir. (Hatta yargilama asamasinda delilleriyle ortaya kondugunda görülecektir ki, bu fesihlerden hemen önce davali isveren ……… A.S tarihinde hiç alinmadigi oranlarda hammadde alimi yapmis ve tüm depolari dolu hale gelmistir.)

Bunun üzerine davali isveren ile isçi sendikasi arasinda ../../…. tarihli protokol imzalanmistir. Bu protokol ile T.I.S ‘nin ücret artislarina iliskin (D.I.E.TÜFE Genel endeksi artis oraninda artis yapilir) hükmü isçiler aleyhine degistirilmistir. Baska bir ifade ile isveren isteklerini isçi tarafina kabul ettirmeyi basarmistir. Ancak bu kabul ettirme tam da davali isverenin istemi gibi olmamistir. Isveren zor durumda kaldigi için isçilerin aylik ücretlerine 50.000.000-TL zam yapmayi kabul etmek zorunda kalmistir. Iste bu nedenledir ki; davali vekilinin cevap dilekçesinin 4. Maddesinde yer alan müvekkil sirket 60 isçinin sözlesmelerinin feshedilmesinden hemen sonra sendikanin maliyetlerin düsürülmesi yönünde teklifte bulunmasi sonucu bir kisim isçilerin geri alinmasi durumu söz konusu olabileceginden kidem ve ihbar tazminatlari sendikayla imzalanan protokol sonrasina birakilmistir” seklindeki beyanlarinin anlami sudur ki: “isveren istedigi sartlari kabul ettirme ihtimaline karsilik kidem ve ihbar tazminatlarini ödememis, bu sartlar kabul edilince zaten ihtiyaçlari olan isçileri geri alacagi için bu görüsmelerin sonucunu beklemistir”

Burada davali vekili tarafindan, sendikanin isçi ücretlerinin düsürülmesi yönünde teklifte bulundugu iddia olunmaktadir ki; bu beyanlar her seyden önce hayatin olagan akisina ve sendikanin ve sendikalasmanin amacina son derece aykiridir. Bu beyanlarin gerçegi yansitmayi son derece açiktir. Mahkemenize sunmus oldugumuz gazete kupüründen de anlasilacagi üzere, ki bu gazete is sözlesmelerin feshedildigi günün hemen ertesi günü olan ../../…. tarihlidir, bir yil boyunca ücret zammi yapilmamasi yönündeki teklifler isverenden gelmistir ve kabul görmedigi için 60 isçinin is sözlesmesi hemen feshedilmistir. Iste bu nedenledir ki, söz konusu fesihler ekonomik kriz nedeniyle degil, T.I.S. ‘ne uymamak amaciyla bilinçli olarak yapilmistir. Bu nedenle de sendikal tazminat veya S.K. m. 31 anlaminda bu talebimiz uygun görülmezse, kötü niyet açik oldugundan kötü niyet tazminati talebimiz son derece hakli bir taleptir. Isveren açik bir sekilde kanunen kendisine taninmis olan fesih hakkini; sözlesme uyarinca asil edimi olan ücret ödeme edimini kendi istekleri dogrultusunda ve T.I.S’ni hiçe sayarak belirleyebilmek ve bu konuda isçi tarafini zorlamak amaciyla kötüye kullanmistir. Iste bu nedenle söz konusu fesihlerin bir hakkin kötüye kullanilmasi teskil ettigi konusunda, dava konusu edilen uyusmazlik bakimindan süpheye yer yoktur.

Bu protokolün imzalanmasi üzerine davali isveren zaten acil ihtiyaci olan isçileri geri ise almis; ancak Isteklerini tam olarak kabul ettirememis oldugu için ve sözde gücünü ve etkisini göstermek amaciyla verilen sözde durmayarak müvekkilimin de içinde bulundugu 20 isçiyi ise geri almamistir. Dava konusu edilen talepler açisindan önemli olan fesihlerin ne surette yapilmis oldugudur. 27.12.2001 günü müvekkilimin is sözlesmesi, kendisi ile birlikte 60 isçinin is sözlesmesinin yukarida açiklanan sekliyle feshedilmesi sonucu sona ermistir. Davali vekilinin de belirttigi gibi bu fesih Is K. m. 13 uyarinca yapilmis ancak söz konusu ihbar önelleri verilmeksizin yapilmis olan bir fesihtir. Bu durumda davali isverene yasada taninan hak; is sözlesmelerinin bu sürelere iliskin ücretin pesin ödenmesi suretiyle feshedilmesidir. Iste burada davali tarafindan, taraflar arasinda protokol imzalanmasi olasiligina ve davali isverenin isteklerinin isçi tarafinca kabul edilmesi olasiligina karsilik ihbar önellerine iliskin ücretin ödenmedigi beyan edilmektedir. Sirf bu beyanlar bile davali isverenin bu fesihlerdeki niyetini çok açik bir sekilde ortaya koymaktadir.

Nitekim burada davali isveren Is. Kan. M. 24/son ” Islerine son verilen isçilerin sayisi 10 ve daha fazla oldugu takdirde isveren, yeni bir ise yerlestirilebilmeleri için, bunlarin isimlerini ve niteliklerini çikarma tarihinden en az bir ay önce ilgili Is ve Isçi Bulma Kurumu örgütüne bildirmek zorundadir.” ve 2821 say. Sen. Kan. M. 62 ” Isveren, ise aldigi veya herhangi bir nedenle hizmet akti sona eren isçileri, izleyen ayin 15 ine kadar aylik bildirimlerle isyerinin bagli bulundugu bölge müdürlügüne ve Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakanligina bildirmek zorundadir.” seklindeki hükümlere bu nedenle uyamamistir. Gelecek müzekkere cevaplarindan bu hükümlere uyulmamis oldugu da açik bir sekilde ortaya çikacaktir.

 

B – DAVALI ISVERENIN EKONOMIK KRIZDEN ETKILENIP-ETKILENMEDIGI

 

Burada hemen belirtmek gerekir ki; bu Toplu Is Sözlesmesi ../../…. tarihli anlasma tutanagina istinaden imzalanmis olup, anlasmaya varildigi ve imzalandigi tarih itibariyle Türk Ekonomisi için geçerli olan o büyük kriz zaten olup, geçmis durumdadir. Baska bir ifade ile davali isveren için ortada öngörülemeyen bir durum yoktur. Tam aksine bu sözlesme, olup geçmis olan krizin etkileri altinda ve krizin hemen ardindan yapilmis olmakla en kötümser tablo göz önüne alinarak ve isçi tarafin istekleri asgaride tutularak imzalanmistir. O günden, is sözlesmelerinin feshedildigi ana kadar, Türk ekonomisinde öngörülemeyen kötüye gidis olmamis, tam aksine, kismi de olsa iyilesmeler saglanmistir. Dolayisiyla burada ülkedeki ekonomik krizi bahane etmek olanaksizdir.

Isletmenin kendi ekonomik durumunun sebep olarak gösterilmesi ise; asagida ayrintili olarak açiklanacagi ve yargilama esnasinda toplanacak delillerle ve müzekkere cevaplariyla ortaya çikacagi üzere mümkün degildir. Davali isverenin, T.I.S uyarinca yapilacak ücret ve sosyal haklardaki artislarin yürürlüge girmesinden hemen öncesinde 60 isçinin is sözlesmesini ( kapsam disi personel hariç toplam 110 isçinin yarisindan fazlasinin ) feshetmek zorunda kalacagi kadar agir bir ekonomik krize düsmüs olmasi ; sonrasinda ise talep ettigi ve istegi sartlari zorla kabul ettirmesi sonrasinda birdenbire 40 isçiyi geri alabilecek kadar krizden kurtulmasi son derece dikkat çekicidir. Davali isverenin ekonomik durumu iyilesme süreci içerisinde iken bu fesihlerin yapilmis olmasi ise; isverenin asil amacini (T.I.S’ ni uygulatmamak ve 60 isçinin is sözlesmesini feshederek ve issiz kalma tehdidini kullanarak isçi sendikasini bir protokol’ e zorlamak) açik bir sekilde ortaya koymaktadir. Isletmenin ekonomik kriz içerisine düsmüs olmasi davali isveren tarafindan, söz konusu fesihlerin tek hakli nedeni olarak gösterilmekte ve iddia olunmaktadir. Bu durumda davalinin ekonomik kriz içerisine düsmüs oldugunu ispatlamasi gerekmektedir. Ancak her ne kadar bu hususun davali tarafindan ispatlanmasi gerekmekte ise de; mevcut ve yerlesmis içtihatlar göz önünde bulundurularak, davali sirketin ekonomik kriz içerisine düsüp, düsmediginin anlasilabilmesi ve gerçegin ortaya çikmasi amaciyla;

 

a-) Gümrükler Bas Müdürlügünden, ….. ve …… Limanlarindan ve …… Demir Çelik Fabrikasindan gelecek müzekkere cevaplariyla karsilastirmak üzere; Davali sirketin fesihlerden önceki son iki yillik (2000 ve 2001 yillari) hammadde girisi, mamul çikisi ve stok durumunu gösterir bilanço, bütçe ve diger kayitlarinin incelenmesi, isyerine girip çikmakta olan hammadde ve mamulleri tasimakta olan araçlarin giris ve çikis irsaliyelerinin getirtilerek incelenmesi;

 

b-) Davalinin hammadde almakta oldugu, ….. Demir Çelik Fabrikalarina müzekkere yazilarak fesihlerden önceki son iki yillik (2000 ve 2001 yillari) hammadde alim miktarlarinin ayrintili olarak gönderilmesinin istenmesi ve …… Demir Çelik Fabrikalarinin galvaniz üretimine deneme üretimi süresi belirlenmek sartiyla ne zaman geçmis oldugunun bildirilmesinin istenmesi)

c-) Ankara Gümrükler Bas Müdürlügü’ne müzekkere yazilarak ….. ve ………’ de yer alan Davali ……. Fabrikalarindan fesihlerden önceki son iki yil içinde (2000 – 2001 yillari tamami) yapilan tüm ithalat ve ihracat kayitlarinin istenmesi ve yine ayni konuda …… ve …….. Liman Müdürlüklerine müzekkere yazilmasi

 

d-) Bölge Çalisma Müdürlügüne müzekkere yazilarak ../../….. tarihinde gerçeklesmis olan fesihlerin müdürlüge bildirilip-bildirilmediginin; bildirildi ise bu bildirimlerin ne zaman yapilmis oldugu konusunun sorulmasi

 

e-) Is ve Isçi Bulma Kurumuna müzekkere yazilarak, davacilarin is sözlesmelerinin feshedildiginin Kuruma bildirilip bildirilmedigi; bildirildi ise bu bildirimin ne zaman yapildiginin sorulmasi gerekecektir.

Ancak tüm bu incelemeler yapildiginda, davalinin tek neden olarak gösterdigi ekonomik kriz içerisine düsme olgusunun dogru olup, olmadigi ve gerçek nedenin ne oldugu anlasilacaktir.  Tek neden olarak gösterilen ekonomik nedenin dogru olmadiginin ortaya çikmasi olgusu, fesihlerin T.I.S. uyarinca yapilacak olan artislardan hemen önce yapilmis olmasi ile birlikte degerlendirildiginde; sendikal tazminat veya kötü niyet tazminati talebimizin ne kadar hakli bir talep oldugu açikça ortaya çikacaktir.

Buradan davalinin cevap dilekçesinde belirtmis oldugu diger hususlarin cevaplandirilmasina geçiyoruz.

Her seyden önce, ücretlerde %27.4 oraninda artis yapilmasi gerektigi konusu bizim iddiamiz olmayip; davaci isçinin üyesi oldugu yetkili …….. Sendikasi Ile davali isveren …… A.S. arasindaki imzalanmis olan Isletme T.I.S’ nin bir hükmüdür.  Toplu Is Sözlesmesi ise; hizmet akdinin yapilmasi, muhtevasi ve sona ermesi ile ilgili hükümleri ve isyerindeki diger çalisma sartlarini düzenleyen, yine taraflarca yapilan, taraflar açisindan baglayici olan ve hatta normatif hükümleri açisindan yasa gibi objektif hukuk kurali niteligi tasiyan; is hukukuna özgü ve en önemli hukuk kaynaklarindandir

Taraflarin karsilikli anlasmayla T.I.S’ nin bazi hükümlerini degistirebilecekleri, artik hukukumuzda da kabul edilmekte olan bir olgudur. Ancak yetkili isçi sendikasi ile isveren tarafi arasinda yapilan bu sekildeki protokoller ancak ve ancak geçmise etkili olmamak ve kazanilmis haklara halel getirmemek kosuluyla geçerli kabul edilebilirler.  Müvekkilimizin is sözlesmesi ise ../../…. tarihinde feshedilmis olup; tazminat alacaklari asil olarak bu tarih itibariyle tahakkuk etmis olan alacaklardir. Is bu nedenle ../../…. tarihinde yapilmis olan protokol hükümlerinin müvekkilimiz davaci isçiyi, olumsuz etkilemesi hukuken mümkün degildir. Aksi halde ise; söz konusu protokol imza tarihinden öncesi için de etkili olabilecek sekilde yapilmis ise; o zaman tüm protokolün hükümsüzlügünden söz etmek gerekecektir.

Kidem tazminatina ne zamandan itibaren faiz isletilecegi ve faiz oranin ne seklide olacagi  Is yasasi m. 14 ve 29/07/1983 tarihli  2869 sayili yasanin 3. maddesi ile emredici bir sekilde düzenlenmis bulunmaktadir. Bu sekilde yasa hükmü ile düzenlenmis ve vadesi belli borçlarda davali tarafin ayrica temerrüde düsürülmesi gerektigi yönündeki iddialarini kabul etmek mümkün degildir.

ISTEM SONUCU          :

Yukarida arz ve izah edilen nedenlerle, öncelikle davalinin ekonomik kriz içerisine düsüp düsmedigi hususunun yukarida belirtilen deliller ile incelenmesine ve açikliga kavusturulmasina, fazlaya iliskin talep ve dava haklarimiz  sakli  kalmak kaydiyla, fark Sendikal Tazminat, veya Kötüniyet Tazminati veya mahkemece uygun görülmezse Ihbar Tazminatinin ve fark kidem tazminatinin (is sözlesmesinin feshi anindan itibaren en yüksek mevduat faizi ile birlikte) tüm fer’ileri ile birlikte ödettirilmesine; yargilama giderlerinin davaliya yükletilmesine, 1136 Sayili Avukatlik Kanununun 4667 Sayili Kanunla degisik 164/son fikrasi uyarinca karsi taraf vekalet ücretinin Avukat olarak adimiza hükmedilmesine karar verilmesini saygilarimizla arz ve talep ederiz.

DAVACI VEKILI