İnşai Davalar Nelerdir?
İnşaî dava yoluyla, mahkemeden, yeni bir hukuki durum yaratılması veya mevcut bir hukuki durumun içeriğinin değiştirilmesi yahut onun ortadan kaldırılması talep edilir. Bir inşaî hakkın, dava yoluyla kullanılmasının zorunlu olduğu hâllerde, inşaî dava açılır. Kanunlarda aksi belirtilmedikçe, inşaî hükümler, geçmişe etkili değildir. Bir hukuki durumun kurulması, kaldırılması veya değiştirilmesi için, davacının tek taraflı iradesinin yeterli olmadığı veya bu konuda tarafların anlaşmasının mümkün olmadığı, bunun ancak bir mahkeme kararıyla sağlanabileceği durumlarda açılan davalara inşai dava veya yenilik doğuran dava adı verilir.
İnşai davalar mutlaka inşai bir hakka dayanırlar. İnşai haklar kural olarak tek tarafın iradesi ile de kullanılabilen haklardır. Eğer taraf inşai hakkını bu şekilde kullanabiliyorsa (örneğin sözleşmenin feshi) inşai dava açılamaz. İnşai davanın reddi tespit hükmüdür. Kabulü ise bir inşai hükümdür. Aksine düzenleme yoksa inşai hükümler geriye yürümezler (örn: boşanma davası, tüzel kişiliğin feshi). Bazı durumlarda ise kanundan ötürü geçmişe yürür (örn: ölüme bağlı tasarrufların iptali, nesebin reddi, babalık davası). İnşai hükümlerin icrasına gerek yoktur. Kendiliğinden sonuç doğururlar. Ancak inşai hükümle birlikte eda hükmüne de yer verilmişse (örneğin boşanma davasında nafakaya hükmedilmesi), hüküm ilamlı icraya konulabilir. Ayrıca yargılama giderlerini içeren kısım da yine ilamlı icraya konu olabilir.