Duruşma yapılmadan karar verilebilecek Usule ilişkin haller var mıdır?
Aslolan duruşma yapılması olmakla birlikte, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinde gösterilen şartlarda verilmesi mümkün bir karar varsa, Bölge Adliye Mahkemesi duruşma açmaksızın, dosya üzerinden, bu düzenleme çerçevesinde gerekli kararı verecektir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesinde duruşma açılmaksızın verilebilecek kararlar, davanın usulüne ve esasına ilişkin olmak üzere iki başlıkta gösterilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a bendinde “Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa;
а) Aşağıdaki durumlarda Bölge Adliye Mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir:
- Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması.
- İleri sürülen haklı ret talebine rağmen reddedilen hâkimin davaya bakmış olması.
- Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması veyahut mahkemenin Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresi dışında kalması.
- Diğer dava şartlarına aykırılık bulunması.
- Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına, davaların birleştirilmesine veya ayrılmasına, merci tayinine karar verilmiş olması.
б) Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması.
(…) duruşma yapılmadan karar verilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Buna göre, usule ilişkin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün olan haller altı başlık halinde gösterilmiş olup, bu hallerde Bölge Adliye Mahkemesi işin esasını incelemeksizin istinaf başvurusunu kabul ederek ilk derece mahkemesi kararını kaldıracaktır. Bu halde, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kesin olup, bu karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulması mümkün değildir.