Sırların açıklanması
Madde 159 – Bu Kanunun 73 üncü maddesinin birinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen yükümlülüğe uymayanlar için bir yıldan üç yıla kadar hapis ve bin günden ikibin güne kadar adlî para cezası hükmolunur. Banka ve müşterilere ait sırları açıklayan üçüncü kişiler hakkında da aynı cezalar uygulanır.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen kimseler sırları kendileri ya da başkaları için yarar sağlamak amacıyla açıklamış olursa verilecek cezalar altıda bir oranında artırılır. Ayrıca, fiilin önemine göre sorumluların bu Kanun kapsamına giren kuruluşlarda görev yapmaları, iki yıldan aşağı olmamak üzere geçici veya sürekli olarak yasaklanır.
AÇIKLAMALAR
5411 sayılı Yasamn 159. maddesi ile Bankacılığa ilişkin sırların açıklanması eylemi suç olarak düzenlenmiştir.
Bu suçun faili, 159. madde yollamasıyla, 73/1. maddeye göre, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu başkan ve üyeleri ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu personeli, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kurulu başkan ve üyeleri ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu personeli, kurumun dışarıdan destek hizmeti aldığı kişiler ve kuruluşların görevlileri; 73/3. maddesine göre ise, Bankaların ortaklan, yönetim kurulu üyeleri, mensuplan, bunlar adına hareket eden kişiler ile görevlileri, Bankalann destek hizmeti aldığı kuruluş ve çalı- şanlan, olabilirler. Maddenin 1. fıkrasının son cümlesine göre “üçüncü kişiler” de bu suçun faili olabileceğinden, bu suçun failinin, özellikle son cümle açısından herkesin olabileceğini söylemek yanlış olmayacaktır. Bir kimsenin bu suçu işleyebilmesi için fiilen görevinin devam ediyor olmasına gerek yoktur, görevi bitmiş olsa bile, fail, sırrın açıklanması suçunu işleyebilir.
Bu suçun konusu, failin görevi sebebiyle öğrenmiş olduğubankalara ve bunların bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıkları ve müşterilerine ait sırlardır. O halde görev sebebiyle öğrenilmiş olmayan sırlar, bu suçun konusunu oluşturmayacaktır.
Suçun hareket unsuru ise madde metninde “73 üncü maddesinin birinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen yükümlülüğe uymamak” biçiminde gösterilmiştir. 5411 sayılı Yasanın 73. maddesinin 1. fıkrasına göre “Kurul başkan ve üyeleri ile Kurum personeli, Fon Kurulu başkan ve üyeleri ile Fon personeli görevleri sırasında öğrendikleri bankalara ve bunların bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıkları ve müşterilerine ait sırları bu Kanuna ve özel kanunlarına göre yetkili olanlardan başkasına açıklayamaz ve kendilerinin veya başkalarının yararlarına kullanamazlar. Kurumun dışarıdan destek hizmeti aldığı kişi ve kuruluşlar ile bunların çalışanları da bu hükme tâbidir. Bu yükümlülük görevden ayrıldıktan sonra da devam eder.” Aynı maddenin 3. fıkrasına göre ise, “Bankaların ortakları, yönetim kurulu üyeleri, mensupları, bunlar adına hareket eden kişiler ile görevlileri, sıfat ve görevleri dolayısıyla öğrendikleri bankalara veya müşterilerine ait sırları, bu konuda kanunen açıkça yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamazlar. Bankaların destek hizmeti aldığı kuruluş ve çalışanları hakkında da bu hüküm uygulanır. Bu yükümlülük görevden ayrıldıktan sonra da devam eder.(Ek cümle: 17/04/2008-5754 S.K./86.mad.) 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanunu, 13/6/1952 tarihli ve 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, 20/4/1967 tarihli ve 854 sayılı Deniz İş Kanunu ile 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında çalıştırılan işçi, gemiadamı ve gazetecinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikte her çeşit istihkak ödemelerinin özel olarak açılan banka hesabına yapılması halinde, bu hesaplara ilişkin bilgi ve belgelerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı ile bunlara bağlı kurum ve kuruluşlara verilmesi sırrın ifşaı sayılmaz. Bu bilgi ve belgelerin verilmesine ilişkin usûl ve esaslar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığından sorumlu Devlet Bakanlığı ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunca belirlenir.” Bu hükümler, 5411 sayılı Yasamn 159. maddesi ile birlikte değerlendirildiğinde suçun hareket unsurunu;
-bankalara ve bunların bağlı ortaklık, iştirak, birlikte kontrol edilen ortaklıkları ve müşterilerine ait sırları Bankacılık Kanunu ve özel kanunlarına göre yetkili olanlardan başkasına açıklamaları
-kendilerinin veya başkalarının yararlarına kullanmaları,
eylemleri olarak gösterilebilir. Burada önemli olan bu sırların herhangi bir şekilde 3. kişilere bildirilmesidir, açıklamanın basın veya diğer kitle iletişi araçları ile yapılması zorunlu değildir. Kurumun dışarıdan destek hizmeti aldığı kişi ve kuruluşlar ile bunların çalışanları da bu hükme tâbidir. Bu yükümlülük görevden ayrıldıktan sonra da devam eder.
5411 sayılı Yasanın 73/3. maddesinin ikinci cümlesine göre, Borçlar Kanunu, 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun, Deniz İş Kanunu ile İş Kanunu kapsamında çalıştırılan işçi, gemiadamı ve gazetecinin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikte her çeşit istihkak ödemelerinin özel olarak açılan banka hesabına yapılması halinde, bu hesaplara ilişkin bilgi ve belgelerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı ile bunlara bağlı kurum ve kuruluşlara verilmesi sırrın ifşaı sayılmaz.
Bu suç kasıtla işlenebilen bir suçtur, taksirle işlenmesi olanağı bulunmamaktadır. Ancak fail, sırrın açıklanması veya kullanılması suçunu, kendileri ya da başkaları için yarar sağlamak amacıyla işlerse, bu durumda artık, birinci fıkrada düzenlenen suçla birlikte, ikinci fıkra da uygulanır. O halde salt birinci fıkranın uygulanabilmesi için, failin bu suçu kendisi veya başkasına bir yarar sağlamak amacıyla işlememiş olması gerekir.
Birinci fıkrada düzenlenen suçu işleyen kimse 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 1000 günden 2000 güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır. Burada hapis cezasıyla para cezası alternatif cezalar değildir, birlikte verilmesi gerekir. Adli para cezasımn alt sının 1000 gün, üst sının ise 2000 gündür.Bu suçun, ikinci fıkrada düzenlenen amaçla işlenmesi durumunda, faile verilecek ceza 1/6 oranında artınlır. İkinci fıkradaki amaçla hareket eden fail hakkında, ayrıca, fiilin önemine göre sorumlulann bu Kanun kapsamına giren kuruluşlarda görev yapmaları, iki yıldan aşağı olmamak üzere geçici veya sürekli olarak yasakla- nır.Kanaatimizce burada üst sınır, hapis cezasının üst sınırı olan 3 yıldır. Burada Kanun koyucu, YTCK’nın 53. maddesine benzer, ancak ona ek olarak bir hak yoksunluğu öngörmüştür.
Bu suçu yargılamakla görevli mahkeme 5411 sayılı Yasanın 164.maddesi uyarınca İldeki 1. Ağır ceza mahkemesidir.
Bu suçun takibi şikayete tabi değildir, re’sen takibi gerekir.