Sanığın Kendisine Görevi Gereği Verilen Kullanıcı Kodu Ve Şifre İle Sorgulama Yapması Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme Veya Ele Geçirme Suçunu Oluşturmaz

Medenî Kanunun Düzenlemelerine Göre Yoksulluk Nafakası

Medenî Kanunun Düzenlemelerine Göre Yoksulluk Nafakası

Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olma­mak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.

Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz (TMK. Md. 175).

Bu madde önceki yasanın 144.maddesini karşılamaktadır. Maddede en önemli değişiklik kadın, erkek eşitliğinden kaynaklanan yürürlükteki maddenin birinci fıkrasının ikinci cümlesindeki “ancak, erkeğin kadından yoksulluk nafakası isteyebilmesi için, kadının hali refahta bulunması gerekir” hükmünün kaldırılmasıdır.

Maddenin ikinci fıkrası aynen korunmuştur.

Görüldüğü gibi yoksulluk nafakasına hükmolunabilmesi için ilk ve en önemli koşul boşanma hükmünün kesinleşmesi ve nafaka talep eden eşin boşan­maya neden olan olaylarda da yükümlü olan eşe nazaran daha ağır kusurlu bulunmaması gerekir. O halde eşit kusur halinde de yoksulluk nafakasının diğer koşullan oluşmuş ise eşler yoksulluk nafakası talep edebileceklerdir. Yoksulluk nafakası boşanma davası içinde ve onun devamı sırasında boşanma ile ilgili hü­küm kesinleşinceye kadar istenebileceği gibi boşanma davası sonuçlandıktan sonra harcı verilerek açılmış ayrı bir dava ile de istenebilir. Ancak, sonradan açılan yoksulluk nafakası davalannda yoksulluk nafakasının koşullannın oluşup oluşmadığı boşanma hükmünün kesinleştiği ana göre belirlenir ve koşulları varsa bu halde yoksulluk nafakasına boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten değil sonradan açılan yoksulluk nafakası dava tarihinden itibaren hükmolunur. Yine yoksulluk nafakası ile ilgili bağımsız açılan dava zamanaşımı itirazı ile karşılaşılmaması için mutlaka boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmeden açılmalıdır (TMK. md.178).

Yoksulluk nafakası dava ve istemlerinde yükümlü olan eş kusursuzda olsa koşulları oluşmuş ise, yoksulluk nafakası ödemek zorundadır.

Yoksulluk nafakası 3444 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 12.05.1988 tarihinden önce ancak bir yıl süreli olarak verilebiliyordu. Bu tarihten sonra 3444 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle, yoksulluk nafakasına süresiz olarak ve Me­denî Kanunumuzun 176.maddesindeki olumsuz koşullar gerçekleşinceye kadar hükmolunabilecek ve süresiz yoksulluk nafakası istenebilecektir.

Yine 3444 sayılı Yasanın yürürlüğünden önce boşanmış eşler ancak bir yıl süreli olarak nafaka talep edebileceklerinden 12.05.1988 tarihinden önce boşanan eşler artık yoksulluk nafakası talep edemeyeceklerdir.

Boşanma davası içinde, bu dava sonuçlanmadan ve boşanma hükmü kesinleşmeden önce istenen yoksulluk nafakası boşanma davasının fer’i niteliğinde bulunduğundan ayrıca harca tabi değildir (Y.2.HD. 08.03.2002 – 2044/3218).

Ancak, boşanma ile ilgili hüküm kesinleşmiş, hüküm başka bir neden örneğin velâyet kişisel ilişki, tazminat, tedbir nafakası vb. gibi nedenlerden bozulmuş ise, artık aynı davada boşanma hükmü kesinleştiğinden yoksulluk nafakasına hükmedilemez. Başka bir anlatımla, boşanma davası içinde yoksulluk nafakası ancak boşanma hükmü kesinleşinceye kadar istenebilir. Boşanma hükmü kesinleştikten sonra istenemez, istense bile talep boşanma hükmü kesinleştiği nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hü­küm tesis edilir. Bu durumda yoksulluk nafakası isteyen eşin harcını vererek bağımsız bir yoksulluk nafakası davası açması gerekir.

Bunun pratikte hukuki sonucu yargılama giderleriyle önem arzeder. Buna göre, boşanma hükmü kesinleşmezden önce boşanma davasının devamı sırasında istenen yoksulluk nafakası boşanma davasından ayrı olmayıp onun eki niteliğinde bulunduğundan ayrı harca tabi olmadığı gibi, ayrı vekâlet ücretine de tabi olmamasına karşın, boşanma hükmü kesinleştikten sonra istenen yoksulluk nafakası davası ayrı harca tabi olup, yine davanın kabulü halinde hükmolunan yoksulluk nafakası üzerinden ayrıca Avukatlık Ücret Tarifesine göre Avukatlık ücretine, yine yoksulluk nafakası talebinin tümden reddi halinde de ayrı Avukatlık ücretine tabidir.

Özetleyecek olursak;

Yoksulluk nafakasına hükmolunabilmesi için mutlaka ve mutlaka boşan­maya hükmolunması gerekir. Eğer, boşanma davası reddedilmişse yoksulluk nafakasına hükmolunamaz.

Başka bir deyişle taraflar boşanmadıkça yoksulluk nafakası gündeme gel­mez. Yoksulluk nafakasının ikinci koşulu miktarda belirtilerek açık yoksulluk nafakası istenmesidir. (Y.2.HD. 01.04.2002-3925/4518).

Yoksulluk nafakasının diğer üçüncü koşulu, boşanma sonucu, boşanma yüzünden yoksulluk nafakası talep eden eşin yoksul duruma düşmesidir. Kendi­sini yoksulluktan kurtaracak derecede mal varlığı veya geliri bulunan eş yoksul­luk nafakası talep edemeyecektir. (Y.2.HD. 08.03.2002 – 2413/3176).

Yoksulluk nafakasının dördüncü koşulu, yoksulluk nafakası talep eden eşin diğer eşe nazaran az kusurlu veya eşit kusurlu bulunması veya boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusursuz olmasıdır.

Boşanmaya neden olan olaylarda tamamen veya daha fazla kusurlu olan eş yoksulluk nafakası talep edemeyecektir (Y.2.HD. 08.03.2002 – 2266/3207).

Yoksulluk nafakası istemlerinde, nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaya­cak, başka bir anlatımla diğer eş yönünden yoksulluk nafakası koşullan oluşmuş ise nafaka borçlusu eş kusursuz da olsa yoksulluk nafakası ödemekle yükümlü olacaktır.( TMK.md.175).