TCK m 44 Fikri İçtima Ne Anlama Gelmektedir?
MADDE 44.- (1) İşlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılır.
44.maddede, farklı neviden fikri içtima konusuna yer verilmiştir. Buna göre, işlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılacaktır. Zira, evrensel nitelikteki “non bis in idem” kuralı gereğince kişi işlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşumuna neden olsa dahi ancak bir defa cezalandırılabilir. Farklı neviden fikri içtima halinde, failin bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılmasının nedeni, failin hukuk düzenine karşı gelmek, toplumsal barışı bozmak hususunda iradesindeki birlik dolayısıyla, esasen bir tek cezadan fazla ceza verilmesinin cezanın gayelerine aykırı düşmesinden ibarettir.
Bir suçun temel ve nitelikli şekillerinin dışındaki suçlar fikri içtima uygulamasında farklı suç olarak kabul edilirler.
Fikri İçtimain Şartları
44.maddede öngörülen farklı neviden fikri içtimain şartları şunlardır:
- İşlenilen fiilin tek ve aynı olması,
- Birden fazla farklı suçun oluşması,
TCK.nun 44.maddesinde kullanılan “bir fiil” kavramı, eylemin tekliği anlamında olup, hukukun terminolojisi bakımından hareket ve netice kavramlarını kapsayan fiil, suçun maddi unsurunu oluşturmaktadır. Yeni TCK.nun benimsediği yeni suç teorisine göre, suç, bir haksızlık ve bir hukuki değer ihlalini ifade etmekte ve suçun maddi-manevi ve hukuka aykırılık unsurları bulunmaktadır. Suçun maddi unsurları ise fiil, netice, nedensellik bağı, fail, konu ve mağdurdan oluşmaktadır. Görüldüğü üzere bu yeni anlayışa göre klasik suç teorisinden farklı olarak netice, fiilin bir alt unsurunu değil, fiilden ayrı olarak, suçun maddi unsurlarından birini oluşturmaktadır. Neticeden maksat suçun kanuni tanımında belirtilen neticedir. Fiil, icrai ve ihmali davranışla ancak bir insan tarafından gerçekleştirilebilen bir davranıştır. Ancak her insan davranışı, fiil niteliği taşımamaktadır. Fikri içtima halinde fiilin hukuki anlamında tekliği sözkonusudur.
Dış alemdeki değişiklik olarak da tanımlanan fiilin tek olmasıyla birlikte fikri içtimailin uygulanması için dış alemdeki değişikliğin ve neticenin de tek olması, birden fazla farklı suçun oluşmasına neden olması gerekir. Aynı fiille aynı neviden birden fazla suçun oluşması halinde, örneğin, bir kurşunla iki kişinin öldürülmesinde, av tüfeği ile ateş edilip saçmaların dağılmasıyla birkaç kişinin yaralanmasında, bir bomba ile on kişinin öldürülmesinde dış alemdeki değişiklik sayısınca fiil bulunduğu için fikri içtima hükmü uygulanmaz.
Fikri içtima hükmünün uygulanabilmesi için, failin işlemiş olduğu tek bir fiille birden fazla suç tipini ihlal etmesi gerekir. Bu durumda faile en ağır cezayı gerektiren suçun cezası verilecektir. Örneğin, bir kişinin diğerini öldürmek için ateş etmesi sonucu, mağdurun yaralanmasıyla birlikte seken kurşunla orada park halinde bulunan bir otomobilin camının kırılması halinde, ortada hem adam öldürmeye teşebbüs ve hem de zarar verme suçu vardır fakat faile fikri içtima kuralı uyarınca sadece adam öldürmeye teşebbüs suçundan ceza verilmekle yet in ilecektir. Buna karşılık, örneğin, bir kişi diğerinin işyerine izinsiz olarak girip, işyerindeki eşyaları dağıtıp zarar verip işyeri sahibini yaralamış ve olay yerine geen polislere de saldırmışsa, burada tek bir fiil değil, birden çok fiil ve birden çok ihlal ve birbirinden bağımsız biden çok suç söz konusudur. Bu örnekte faile, kasten yaralama (86.-88.md.), işyeri dokunulmazlığının ihlali (116/3.md.), mala zarar verme (151md.), görevi yaptırmamak için direnme (265/1.md.) suçlarından ceza verilmesi gerekecektir.
Fiil tekliği-fiil çokluğu suçun maddi unsurunu oluşturan maddi netice gözönünde bulundurularak belirlenmelidir. Ancak, fikri içtima halinin soyut olarak suçun yapısı ve maddi öğeleriyle çözümlenmesi olanaklı olmadığından, somut olayda hareket ve netice ile fail arasındaki ruhi bağı oluşturan “sanığın kastının” tespiti ve araştırılması da gerekir. İki ayrı suçtan söz edebilmek için ortada hukuki konuları ayrı iki eylem ve iki sonuç veya ihlal olması gerekir. Değişik hukuki konulara dayandıkları halde failin tek olan fiiliyle işlediği farklı neviden suçlardan biri, zorunlu olarak diğerini de kapsıyorsa “ihtiva eden kanun, ihtiva olunan kanunu kayıtlar ve faile tek bir ceza verilir.” kuralı gereği daha hafif cezayı gerektiren suçu da kapsayan ve daha ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı faile tek ceza verilecektir.
Hedefte Sapma Hali
Yeni düzenlemede, hedefte sapmanın şahısta yanılma ile birlikte değerlendirilmesinden vazgeçilmiştir. Bu durum farklı neviden fikri içtima kuralı çerçevesinde somut olayın özelliğine göre değerlendirilecektir.
Örneğin, bir şahsı yaralamak amacıyla atılan cisim o şahsa isabet etmeyip vitrin camına veya otomobile isabet ederek mala zarar verir yada failin hasmına yönelik olarak silahını ateşlediğinde mermi hasmına isabet etmeyip bir taşa isabet eder ve seken mermi hasmının sağ veya sol tarafında bulunan başka bir kişiye isabet ederek onun ölümüne veya yaralanmasına neden olur. Bu durumlarda hedefte sapma sonucu,birden fazla suçun bir fiille işlenmesi sözkonusudur. Bu nedenle fikri içtima (44.md.) hükmü uyarınca bu suçlardan en ağır cezayı gerektiren hangisi ise o suçtan dolayı failin cezalandırılması yoluna gidilecektir.