TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçunun Cezası Nedir?
MADDE 84.- (1) Başkasını intihara azmettiren, teşvik eden, başkasının intihar kararını kuvvetlendiren ya da başkasının intiharına herhangi bir şekilde yardım eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- İntiharın gerçekleşmesi durumunda, kişi dört yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Başkalarını intihara alenen teşvik eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (Mülga İkinci Cümle: 29.06.2005-5377/10.md.)
- İşlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan veya ortadan kaldırılan kişileri intihara sevk edenlerle cebir veya tehdit kullanmak suretiyle kişileri intihara mecbur edenler, kasten öldürme suçundan sorumlu tutulurlar.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Açıklama
ETCK.nun 454.maddesinde yer alan “intihara ikna ve yardım suçu”, YTCK.nun 84.maddesinde “intihara yönlendirme” başlığı altında farklı bir içerikle ve unsurlarında önemli değişiklikler yapılarak yeniden düzenlenmiştir.
Yapılan ilk değişiklik, intihara teşvik ile intiharın gerçekleşmesi durumunun birbirinden ayrılmasıdır. Diğer yandan, ETCK.nun 454.maddesinde intihara teşvik ve yardım etmenin bir arada bulunması aranmakta iken yeni düzenlemede, suçun maddi unsurunun oluşması bakımından azmettirme, teşvik, intihar kararını kuvvetlendirmek yada yardım etmek biçimindeki seçimlik hareketlerden birinin gerçekleştirilmesi zorunlu ve yeterli sayılmıştır. Ayrıca “başkalarını intihara alenen teşvik etmek” ayrı bir suç olarak düzenlenmiş ve işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan veya ortadan kaldırılan kişileri intihara sevk edenlerle, cebir veya tehdit kullanmak suretiyle kişileri intihara mecbur edenlerin kasten öldürme suçundan sorumlu tutulacağı hükme bağlanmıştır.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Suçla Korunan Hukuksal Yarar
İntihara yönlendirme suçlarıyla korunmak istenen hukuksal yarar, Anayasanın 17/1 ve AİHS’nin 2.maddeleriyle güvence altına alınan yaşama hakkıdır. Suçun maddi konusu ise yaşayan bir insandır.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Suçun Faili ve Mağduru
Suçun faili ve mağduru herhangi bir kimse olabilir. Ancak mağdurun işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin gelişmemiş veya ortadan kaldırılmış olması halinde fail dolayısıyla faillik yoluyla kasten öldürme (YTCK 81-82.md.) suçundan dolayı sorumlu tutulur (84/4.f.).
İntihara Yönlendirme Suçunun Maddi Unsuru (84/1.Fıkra)
Maddenin 1.fıkrasında tanımlanan suçun maddi unsurunu oluşturan hareket, bir başkasını intihara azmettirme, teşvik etme, başkasının intihar kararını kuvvetlendirme yada başkasının intiharına herhangi bir şekilde yardım etme şeklinde seçimlik hareketler olarak öngörülmüştür.
“İntihar”, kişinin herhangi bir şekilde kendini öldürmesi, hayatına son vermesidir. Ahlaken onaylanmayan bir eylem olan intihar veya intihara teşebbüs olgusu, bizatihi cezalandırılabilir bir davranış, suç niteliği taşımadığından, bir kimsenin kendisini öldürme eylemine doğrudan veya dolaylı fail olarak katılmak olanağı bulunmamaktadır. “İştirakte bağlılık kuralı” (YTCK 40/1.md.) uyarınca, intihar edenin eylemi suç olmadığına göre bu eyleme iştirak de suç oluşturmaz. Buna karşılık, bir başkasını intihara azmettiren, teşvik eden, başkasının intihar kararını kuvvetlendiren yada başkasının intiharına herhangi bir şekilde yardım eden kişinin bu fiilleri cezalandırılabilir niteliktedir. İntihara yönlendirme suçuna kasten öldürme suçundan daha hafif ceza öngörülmesinin nedeni, intihar edenin ölüme rızasının bulunmasıdır.
84/l.fıkrada tanımlanan suçun oluşması için failin yukarıda sayılan seçimlik hareketlerden birini gerçekleştirmesi, fakat buna karşılık intiharın bizzat mağdurun özgür iradesine dayalı olarak aldığı bir kararın sonucu olması gerekir. Eğer fail, ölümü doğuran icrai hareketini doğrudan kendisini gerçekleştirmiş yada cebir veya tehdit kullanmak suretiyle kişiyi intihara mecbur etmişse yada işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan veya ortadan kaldırılan kişileri intihara sevk etmiş ise bu durumlarda mağdurun özgür iradesine dayalı olarak aldığı bir karar sözkonusu olmadığından failin doğrudan veya dolaylı faillik yoluyla kasten öldürme suçundan (YTCK 81-82.md.) cezalandırılması gerekir. Bu husus, 84.maddenin 4.fıkrasında açıkça vurgulanmıştır.
“İntihara azmettirme”, intihar konusunda henüz bir düşüncesi olmayan ve dolayısıyla bu konuda özgür iradesine dayalı olarak bir karar vermemiş bulunan kişiye (mağdura), fail tarafından bu kararın verdirilmesidir. Azmettirmede , intihara yönlendirilen kimse üzerinde etkili olmaya elverişli her türlü araç (örneğin telkin, uydurma mektup) kullanılabilir. Önemli olan, failin mağdura azmettirmek suretiyle intihar kararını aldırmış olmasıdır.
“İntihara teşvik etme”, intihar konusunda düşünce ve niyeti bulunan ve fakat henüz kararını vermemiş bulunan mağdurun intihara yöneltilmesidir. “İntihar kararını kuvvetlendirmek” ise intihar kararını veren mağdurun bu kararını güç- lendirmektir.
“İntihara yardım”, mağdurun intiharını kolaylaştırmaya yarayan her türlü hareketlerdir. Örneğin, intihar kararını vermiş olan mağdura intihardan önce veya intihar sırasında intiharda kullanılacak araçları sağlamak, intiharı ne suretle gerçekleştireceğine ilişkin tavsiye yada önerilerde bulunmak bu bağlamda intihara yardım sayılır.
İntihara yardım esas itibariyle icrai davranışla gerçekleştirilebilir. Ancak, 84/lfıkrada “intihara herhangi bir şekilde yardım eden” ifadesi kullanıldığından intihara yönlendirme suçuna yardım etmenin ihmal suretiyle de gerçekleştirilmesi mümkündür. Bu durumda cezai sorumluluk için intiharı engellemeyen kimsenin neticeyi önlemek hususunda bir hukuksal yükümlülüğünün bulunması, yani garantör olması gerekir. Bu itibarla, intihan önleme konusunda kanundan (TMK 322- 324.md.; ebeveyn-çocuk ilişkisi, TMK 185/111.md.eşler arasında garantörlük veya sözleşmeden (çocuk bakıcısının, hekimlerin, havuz cankurtaranının, hemşirelerin gönüllü üstelenmeye (sözleşmeye) dayalı garantörlükleri gibi) kaynaklanan hukuki yükümlülük altında bulunan kişinin, bir intihar olgusuyla karşı karşıya olmasına rağmen, bu intihar girişimini engellememesi, bu girişim karşısında kayıtsız davranması, intihara ihmali davranışla yardım olarak nitelendirilmek gerekir. İntiharı engellemeyen kimsenin garantör olmaması durumunda, intihar olayı YTCK 98.madde anlamında “kendini idare edemeyecek durum”, yani bir başkasının yardımı olmadığı takdirde, hayatına, sağlığına veya vücut bütünlüğüne yönelik ağır bir tehlikenin bulunduğu bir hal sözkonusu olduğundan, intihar teşebbüsünde bulunan kimseye yardım etmeyen kişi garantör değilse “yardımın ihmali” suçunu işlemiş sayılmalı ve YTCK 98.madde uyarınca cezalandırılmalıdır. İntihar eden kimsenin yardımı istememesi ve reddetmesinin bu suç açısından önemi yoktur. Kişinin kendisinin bu duruma sebebiyet vermesi halinde de madde hükmünün uygulanması mümkündür.
Karşılıklı intiharlarda, aralarındaki anlaşma gereği sevdiği kadını öldürdükten sonra kendisini öldürmeye teşebbüs ettiği sırada kurtarılan kimse intihara yardımdan değil, kasten öldürme suçundan cezalandırılır.
84/1.fıkradaki seçimlik hareketlerden birinin işlenmesiyle suç tamamlanır. Mağdurun kendisini öldürmeye yönelik teşebbüste bulunması suçun oluşması için ye- terlidir. Failin yönlendirmesi sonucu mağdurun intiharı gerçekleştirmesi (ölmesi) 84.maddenin 2.fıkrasında bu suçun neticesi sebebiyle ağırlaşmış (nitelikli) hali olarak düzenlenmiştir.
Başkalarını İntihara Alenen Teşvik Etme Suçunun Maddi Unsuru (84/3.Fıkra)
Maddenin 3.fıkrasında, başkalarının intihara alenen teşvik edilmesi, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır.maddenin 1.fıkrasındaki suçun seçimlik hareketini oluşturan “intihara teşvik” bakımından, intihar konusunda düşünce ve niyeti bulunan ve fakat henüz kararını vermemiş bulunan belli bir kişinin muhatap alınması yani mağdurun belirli bir kişi olması gerekirken, 3.fıkrada tanımlanan suçun oluşabilmesi için belli bir kişinin muhatap alınması gerekmemektedir. Aleniyet için aranan temel ölçüt, fiilin, gerçekleştiği koşullar itibarıyla belirli olmayan ve birden fazla kişiler tarafından algılanabilir olmasıdır.
Aleniyetin basın ve yayın yoluyla da gerçekleşmesi mümkündür. 5187 sayılı Basın Kanunu’nun “cinsel saldırı, cinayet ve intihara özendirme” başlıklı 2O.maddesi;
“Cinsel saldırı, cinayet ve intihar olayları hakkında, haber vermenin sınırlarını aşan ve okuyucuyu bu tür fiillere özendirebilecek nitelikte olan yazı ve resim yayımlayanlar bir milyar liradan yirmi milyar liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır. Bu ceza bölgesel süreli yayınlarda iki milyar liradan, yaygın süreli yayınlarda on milyar liradan az olamaz.” hükmünü ihtiva etmektedir.
Başkalarını intihara alenen teşvik etme fiilinin basın yoluyla işlenmesi durumunda YTCK.nun 84/3.fıkrası ile 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 20.maddesinden hangisinin uygulanacağı sorunu ortaya çıkmaktadır. Kanaatimizce, burada genel- özel hüküm ilişkisi söz konusu olduğundan, diğer bir anlatımla, konuda özdeşlik (ayniyet) bulunmasının yanısıra özel hüküm niteliğinde bulunan Basın Kanunu’nun 20.madde hükmünde konuyu özelleştiren bir unsura (intihar olayları hakkında haber verme sınırlarının aşılması unsuruna) yer verildiğinden önce-sonra olmaklığa bakılmadan, genel hükmün (YTCK 84/3.f.) geri çekilerek; özel hükmün (5187 s.K. 20.md.) uygulanması gerekir.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Suçun Manevi Unsuru
İntihara yönlendirme suçunun manevi unsuru, failin mağduru intihara yönlendirme bilinç ve iradesi ile yani doğrudan kast ile oluşur. Suçun olası kastla veya taksirle işlenmesi mümkün değildir. Başkalarını alenen intihara teşvik suçu bakımından da genel kast yeterlidir. Bu hareketlerin mağdurun intiharı gerçekleştirmesine yönelik olması gerekir. İntihar eyleminin (ölümün) gerçekleştirilmiş olması aranmaz.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Suçun Nitelikli Hali (84/2.Fıkra)
Maddenin 2.fıkrasında intihara yönlendirme suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış (nitelikli hali öngörülmüştür. Fail tarafından gerçekleştirilen bu seçimlik hareketler sonucunda mağdurun intihar etmesi (ölmesi) durumunda faile dört yıldan on yıla kadar hapis cezası verilecektir.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Teşebbüs
84.maddede tanımlanan intihara yönlendirme suçunun tamamlanabilmesi için mağdurun ölmüş olması zorunluluğu bulunmadığından ve ayrıca suçun maddi unsurunun gerçekleşmiş sayılabilmesi için failin seçimlik hareketlerden birini işlemesinin yanısıra bu hareketlerden etkilenen mağdurun en azından kendisini öldürmeye yönelik girişimde bulunması da gerektiğinden bu suça teşebbüs mümkündür. İntiharın gerçekleşmesi suçun nitelikli halini (84/2.f.) oluşturmaktadır. Başkalarını alenen intihara teşvik etme (84/3.f.) suçuna da teşebbüs mümkündür.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu İştirak
Bu suça iştirakin her hali mümkündür (YTCK 37-39.md.).
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu İçtima
İçtima konusunda özel bir hüküm bulunmadığından, bu konuda genel hükümler (YTCK 42-44.md.) uygulanır.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Kovuşturma
Suçun soruşturulması ve kovuşturulması re’sen yapılır.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Görevli Mahkeme
Maddenin 1., 2., ve 3.fıkralarında tanımlanan suçlarda asliye ceza, 4.fıkradaki durumda ise kasten öldürme suçu sözkonusu olduğundan ağır ceza mahkemesi görevlidir (5235 s.K. 11 ve 12.md.). 84.maddenin 3.fıkrasın-daki suçun basılmış eserler yoluyla işlenmesi halinde görevli mahkeme 5187 sayılı Basın Kanununun 27.maddesi uyarınca yine asliye ceza mahkemesidir. Birden fazla asliye ceza mahkemesi varsa bu davalar iki numaralı mahkemede görülüp ve bu davalar acele işlerden sayılır. Basılmış eserler yoluyla işlenen suçlarda yetkili mahkeme 5271 sayılı CMK’nun 12/3.madde ve fıkrası hükmüne göre belirlenir.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Suçun Yaptırımı
Maddenin 1.fıkrasında öngörülen suçu işleyen kişi, iki yıldan beş yıla kadar, 2.fıkradaki nitelikli halde ise dört yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 3.fıkrada tanımlanan suçun yapurımı üç yıldan sekiz yıla kadar hapistir. Hakim, bu sınırlar arasında temel cezayı 61.maddede belirtilen hususları da gözeterek belirleyecektir.
TCK m 84 İntihara Yönlendirme Suçu Dava Zamanaşımı
1.fıkradaki suç 8 yıllık, 2. ve 3.fıkralardaki suçlar ise 15 yıllık dava zamanaşımı sürelerine tabidir (YTCK 66.md.).