Avukatlık Mesleğine İlişkin Genel Kurallar Nelerdir?
Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanın gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliği’nce belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdür (Av. K. m.34 ). Türkiye Barolar Birliği tarafından konan bu kurallara uyulmaması avukat için başta disiplin cezası olmak üzere çeşitli yaptırımlarla karşılaşılmasına sebep olabilir.
Tüm meslek kurallarında olduğu gibi avukatlık meslek kurallarının konulmasında amaç daha çok mesleğe bir standart getirmek ve mesleğin öz disiplinini oluşturmaktır. Avukatlar meslek kuralları koyar iken bunu bir kanun yapmak yerine, meslek kuralı olarak somutlaştırmamalarındaki temel gerekçe öz disiplinin kanun koyucu değil fakat mesleğin muhatabı avukatlar tarafından sağlanma kaygısıdır. Bu konuda “Avukatlar haklarını kullanırlarken, her zaman hukuka ve hukuk mesleğinin kabul görmüş standartlarına ve mesleki ahlak kurallarına uygun davranırlar (Havana Kuralları m.23)”. Bu meslek kurallarının sürekli gelişimini sağlamak üzere barolar, Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulu’na, gündeme ilişkin hükümlere uyma şartı ile yeni teklifler getirebilir.
“Meslek kuralları” mesleğin düzen ve geleneklerini korumak ve yerleştirmek ve yasaların avukatlara yüklediği görevlerin onurlu bir şekilde yerine getirilmesini sağlamak amacıyla oluşturulmuştur (M.Lamih Çelik, TBBB Dergisi. Sayı 74,2008, s. 283).
Serbest bir irade sonucu kabul edilen meslek kuralları, bir toplum yaşamı için vazgeçilmez olarak kabul edilen avukatlık mesleğinin en iyi şekilde yapılmasını garanti altına alır. Stajyerler, avukatlık mesleğinin adayı olmaları sebebiyle meslek kurallarına ve yönetmeliklerde belirlenen esaslara uymak zorundadırlar (Av. K. 23)
Türk avukatları, baroların ve Türkiye Barolar Birliği’nin bağımsızlığı gereğine inanmışlar ve bu konuda kendilerine gerek kişi, gerek kuruluş olarak düşen görevleri başarma kararına varmışlardır. Bu nedenle de Barolar ve Barolar Birliği kurulları disiplin soruşturmalarında ve cezalarının verilmesinde; avukatlık onurunu, düzen ve gelenekleri ile meslek kurallarını ve itibarını korumak, mesleğin amaç ve gereklerine ve adelete uygun olarak yerine getirilmesini sağlamak ilkelerini göz önünde tutarlar (Av.K.m.158/2)
Mesleki çalışmasında avukat, bağımsızlığını korur; bu bağımsızlığı zedeleyecek iş kabulünden kaçınır.
Avukat, mesleki çalışmasını kamunun inancını ve mesleğe güvenini sağlayacak biçimde ve işine tam bir sadakatle yürütür. Avukatlık, diğer mesleklerden farklı olarak kolektif inancı gerektiren mesleklerdendir. Avukatın yaptığı tüm işlemlerde yasaya ve adalete uygun hareket ettiği, doğruluk ve dürüstlük ilkelerine sadık davrandığı kabul edilir. Bu nedenle, mesleki faaliyetin yürütülmesi sırasında bu güveni sağlamak ve meslek itibarını sarsabilecek her türlü davranıştan kaçınmak avukatın başlıca görevidir (Barolar Birliği 2001/325 E., 2002/136 K., 18.05.2002). Avukatın yaptığı işlem hukuka uygun olsa dahi hakkaniyete aykırı ise hukuka uygunluk eylemi disiplin suçu olmaktan çıkarmaz. TTB bir kararında “Eylem, şeklen hukuka uygun olsa bile, ilamda yazılı aynı mahiyetteki iki alacak için iki ayrı takip yapılarak iki ayrı icra vekâlet ücreti tahsili meslek kurallarının ruhu ve kabul ettiği ilkelerle bağdaşmamaktadır. Avukat, yargı kararlarına uygun ise de toplumun önem verdiği moral değerlere ters ve avukatların kamudaki itibarını doğrudan ilgilendiren hususlarda daha dikkatli ve özenli olmak “avukatlar paradan başka hiçbir şey düşünmez gibi olumsuz bir imajsın yaratılmasına” eylemleriyle katkıda bulunamaz. (Av. K. 2, 34, 134 ve TBB Mes. Kur. 3,4)” (TBB Disiplin Kurulu T:26.07.2013, E:2013/139, K:2013/565)
Avukat üstlendiği davayı zamanında açmalıdır, müvekkilinin gecikmeden dolayı zarara uğramasına engel olmalıdır.
TTB “Şikâyetli avukatın yanında çalıştı avukatın, vekâletine istinaden yetki ile takip ettiği şikâyetliye ait işçi alacakları davasında yeterli özeni göstermeyerek, davanın iki kez müracaata kalmasına neden olması, duruşma esnasında mahkeme hâkiminin ıslah konusundaki sorusuna verdiği yanıtın zapta yanlış geçmesine rağmen bunu görüp düzelttirmemesi, bilirkişi raporuyla talep edilen alacağın çok üzerinde müvekkil alacağının doğmasına rağmen, ıslah için 180,00 TL’de masraf aldığı halde geciktirmesi” meslek kuralı ihlali olarak kabul edilmiştir1 (Av. K. 2, 34 ve TBB Meslek Kuralları 3,4).
Avukat duruşmalara mazeretsiz katılmamayı alışkanlık haline getirmemelidir. Aleyhe verilen karar temyiz edilmeyecek ise avukat bu konuda vekil edenden yazılı izin almalıdır. Kararın yazılı izin olmadan temyiz edilmemesi disiplin suçu oluşturur.
Karşı tarafın tebligat adresini bilirken başka adrese tebligat göndermek, eksik bilgi vererek mahkemeden usulsüz karar almak, borçluların muhtemel bilgisizliğinden yararlanarak olması gerekenden fazla faiz istemeyi alışkanlık haline getirmek vs bu kuralın ihlalidir.
Avukat, mesleğin itibarını zedeleyecek her türlü tutum ve davranıştan kaçınmak zorundadır. Avukat, sadece mesleki faaliyetleri sırasında değil özel yaşantısında da buna özen göstermekle yükümlüdür. Avukatlık, tutum ve davranışlarda, giyimde, konuşmada, özel yaşamda bile özen isteyen bir meslektir. Avukatın meslek itibarı, ticari itibar değildir (Serkan AĞAR,TBB Dergisi, Sayı 80, 2009, s. 383). Avukatın mesleğini ifa ederken vekillik görevini aşacak şekilde davranması ve eyleme dönüştürmesi bu kuralın ihlalidir. Avukat yasal olmayan mahkeme kararına karşı yasal olmayan tavır geliştiremez. Yasal olmayan mahkeme kararına karşı sadece yasal sınırlar içinde tepki verebilir. Avukat her ne olursa olsun kaba kuvvete-şiddete başvuramaz.
Avukatın yaptığı işlem ve hukuki faaliyetlerin hukuka uygun olması tek başına yeterli değildir. Şekle uygunluk yanında amacın da hukuka uygun olması gerekir.
Vekâletsiz duruşmaya giren ve verilen süreye rağmen vekaletnamesini süresinde ibraz etmeyen, duruşmaya ya da keşfe alkollü gelen avukat, hakkında icra takibi yapılmasına sebep olması, meslektaşına hakaret, tahsil ettiği parayı dosyaya
bildirmemesi, vekil edenine sahte mahkeme kararı vermesi, adi şirket ortağı olması avukatın davranışı özen ilkesine aykırıdır. Yine Ceza Muhakemesi Kanununa göre Baro tarafından atanan avukatın müdafilik ücreti dışında savundukları kişiden ücret talebi bu ilkeye aykırıdır.
- Avukat, yazarken de, konuşurken de düşüncelerini olgun ve objektif bir biçimde açıklamalıdır. Mesleki çalışmasında avukat, hukukla ve yasalarla ilgisiz açıklamalardan kaçınmalıdır.
- Avukat, iddia ve savunmanın hukuki yönü ile ilgilidir. Taraflar arasında anlaşmazlığın doğurduğu düşmanlıkların dışında kalmalıdır.
- Avukat, salt ün kazandırmaya yönelen her türlü gereksiz davranıştan titizlikle kaçınmalıdır. Avukatın hangi gerekçe ile olursa olsun televizyon dergi, gazete önüne çıkması, beyanlarda bulunması bu maddenin ihlali anlamına gelir.
Bir avukatın kamuya sunduğu beyanlarının bilgi verme hakkı kabul edilmesi için doğru ve gerçek bir bilgi sunulmalı, verilen bilgi, bilgilendirme maksadını aşmamalı, objektif sınırlar içinde olmalıdır.
- Avukat, yalnız adres değişikliğini, reklam niteliğini taşımayacak biçimde, ilan yoluyla duyurabilir.
- Avukatın başlıklı kağıtları, kartvizitleri, büro levhaları reklam niteliği taşıyabilecek aşırılıkta olamaz.
- Avukat, telefon rehberinde meslekler kısmında adres yazdırabilir. Bunun dışında farklı büyüklükte harflere ya da ilan niteliğinde yazılara yer verdiremez.
- Ortak büro kuran avukatlar, büronun reklam aracı olmamasına, hukuk bürosu olma niteliğini yitirmemesine dikkat ederler.
Avukat kendine iş sağlama niteliğindeki her türlü davranıştan çekinir. Avukatın kendisine iş sağlamak amacıyla iş verebilecek kişilere mektup yazıp görüşmeye çağırması, kamulaştırma davasında kamulaştırma yapılacak köye yapılan gezi, tek çalışan avukatın hukuk bürosu olarak tabela asması, yabancı dil bilmeyen avukatın yabancı dilde kartvizit basması meslek kuralını ihlaldir.
Avukat, kanunen bulunduğu başkaca mevki ve olanaklarının mesleki çalışmalarına etkili olmamasına dikkat eder.
- Avukat, mesleki çalışması dışında kişisel anlaşmazlıklarda, avukatlık sıfatının özelliklerinden yararlanamaz. Örneğin, henüz seçim süreci başlamadan, aday olduğu kesinleşmeyen, seçimde olduğu iddiasıyla kartvizit bastırıp burada avukatlık unvanını kullanmak meslek kuralını ihlaldir. Ancak her durum kendi özgün koşulları içinde değerlendirileceğinden ülkede seçim havasına girildiğinde ve adaylık ve aday adaylığı süreci başladığında herhangi bir mevkiye aday olan kişinin avukat unvanını kullanması meslek kuralını ihlal sayılmaz.
- Avukat, bürosunun görevin vakarına uygun biçimde tutulmasına çaba gösterir. Avukatlık faaliyeti yürütenin mesleğinin önemini haiz,yapılan iş ile özdeşlemiş olan bürosunu mesleğine uygun yerde ve mesleğine uygun şekilde tefriş etmeli ve tutmalıdır. Çok abartılı dekor, iş sahiplerini etkileyecek şekilde asılmış fotoğraflar (askeri personelle, ünlülerle ya da siyasilerle), büronun çok dağınık ya da kirli olması, ya da büronun dinsel ya da eğlence mekanlarının ortasında yer alması meslek kuralını ihlaldir.
- zunca bir süre bürosundan uzak kalmak zorunda bulunan avukat, işlerine bakacak, müvekkillerini kabul edecek meslektaşının adını barosuna bildirir. Avukatın bilgi verme yükümlülüğü, Avukat ile Baro ilişkisini düzenleyen bir meslek kuralıdır.
- Avukat meslek kuruluşlarınca verilen görevleri, haklı sebepler dışında, kabul etmek zorundadır.
- Mesleki çalışmasından ötürü aleyhine açılan dava layihasının bir örneğini, avukat barosuna verir. Baronun hukuki anlaşmazlıklardaki arabuluculuk teklifini kabul etmek zorundadır. Avukatın bilgi verme yükümlülüğü, Avukat ile Baro ilişkisini düzenleyen bir meslek kuralıdır. Burada amaç Avukatın eyleminin bağlı bulunduğu Baro tarafından değerlendirilmesini, gerekmesi halinde Baro tarafından resen soruşturması açılmasını sağlamaktır.
- Avukat, kendisiyle ilgili her türlü belgeleri baroda görmek hakkını haizdir.