Hapis Cezası Nasıl Ertelenir? Şartları Nelerdir?
Türk Ceza Kanunu’nun 51. maddesinde düzenlenen bir husustur. Buna göre, işlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada on- sekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır.
ERTELEMENİN DE BİR ZORUNLULUK OLMADIĞINA, YASADA BU HUSUSTA “ERTELENEBİLİR” İFADESİNİN KULLANILMIŞ OLDUĞUNA DİKKAT EDİLMELİDİR! Ayrıca erteleme, Türk Ceza Kanunu’nun genel hükümler bahsinde düzenlenmiş olduğundan, Kanun’da suçlar bakımından herhangi bir sınırlama yapılmamış, yalnızca alınan ceza miktarına göre ertelemeye tabi olunup olunmayacağı düzenlenmiştir. Öte yandan, ertelemenin koşulları oluştuğunda yalnızca hapis cezaları için mümkün olduğu, adli para cezaları ile güvenlik tedbirlerinin ertelenemeyeceği hususu son derece önemlidir.
Hapis Cezasının Ertelenmesinin Şartları
Hapis cezası ertelenecek kişi daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmalı ve
Kişinin, suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşmalıdır.
Ayrıca cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda, koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi halinde, infaz hâkimi kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhal salıverilir.
Pek tabi mahkemenin, erteleme hususundaki takdir yetkisini keyfi olarak kullanmaması ve erteleme veya ertelememe kararını gerekçelendirmesi gerekir. Burada da değişiklik kararının infaz hâkimliğince verileceğine dikkat edilmelidir. Çünkü bu da 2020 yılında yapılan değişiklerden biridir. Değişiklik öncesi karar hükmü veren mahkeme tarafından verilmekteydi.
Erteleme ile İlgili Özel Durumlar
Cezanın erteleme kapsamında olup olmadığı belirlenirken, fiil için kanunda öngörülmüş soyut ceza miktarına değil, hâkimin suç sebebiyle fail hakkında tespit ettiği somut ceza miktarına bakılacaktır.
Birden fazla hapis cezasına hükmedilmiş olması hâlinde, 5237 sayılı Kanun’da cezaların içtimai kabul edilmediğinden, her bir cezanın miktarına ayrı ayrı bakmak ve kendi içinde değerlendirme yapmak gerekecektir. Dolayısıyla hükmedilmiş olan hapis cezalarının toplanarak bunların ertelemenin kapsamında olup olmadığının belirlenebilmesi mümkün değildir.
Failin işlediği birden fazla suçta, bu suçların hepsi erteleme kapsamında ise, bir kısmının cezalarının ertelenip, diğerlerinin infazına karar verilemez. Bu, ertelemenin bölünmezliği ilkesinin bir sonucudur.
Bütün özel ceza kanunları ile ceza normu içeren kanunlardaki erteleme hükümleri de TCK m. 5’in yollamasıyla, TCK m. 51 hükmüne tabidir. Hatta bu hususta 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nda istisnai bir düzenleme mevcutken, söz konusu istisna da 6352 sayılı Yasa ile yürürlükten kaldırılmıştır. Ancak yine de disiplin hapsi, tazyik hapsi gibi hâller ile 6222 sayılı Kanun’un 11/9. maddesinde olduğu gibi birtakım istisnalar mevcuttur.
Söz konusu istisnalardan biri de 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nda yer almaktadır. Kamu veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan sağlık personeli ile yardımcı sağlık personeline karşı görevleri sebebiyle işlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan kasten yaralama (madde 86), tehdit (madde 106), hakaret (madde 125) ve görevi yaptırmamak için direnme (madde 265) suçlarında hapis cezasının ertelenmesine karar verilemeyecektir. Ayrıca yeri gelmişken belirtmemiz gerekirse bu suçlarda tayin edilecek cezaların da yarı oranında arttırılması gerekir.
Hapis Cezasını Ertelemeye Engel Hâller
Hapis cezası ertelenecek kişinin daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmasını ertelemenin koşulları arasında belirtmiştik. Aşağıda ise bu kapsamda nelerin mahkûmiyet sayıldığını, nelerin ise sayılmadığını inceleyeceğiz. Buna göre:
Mahkûmiyet Sayılan Hâller
Koşullu salıverilme ertelemeye engeldir. Zira koşullu salıverilmede dışarıda geçirilen sürede suç işlenmemesi durumunda ceza çekilmiş sayılır. Dolayısıyla mahkûmiyet hükmü mevcut olmaya devam eder.
Daha önceki mahkûmiyet taksirli bir suçtan ise, bunun miktarı ne olursa olsun, ertelemeye engel değildir.
Önceki mahkûmiyetin ertelenmiş olması ertelemeye engeldir. Zira erteleme durumunda tıpkı koşullu salıverilmede olduğu gibi ceza çekilmiş sayılır.
Adliye mahkemeleri dışındaki mahkemelerin verdiği cezalar ile yabancı mahkemelerce verilen cezalarda ertelemeye engeldir. Zira aslolan mahkûmiyetin var olup olmadığıdır.
Ceza zamanaşımı ertelemeye engeldir. Çünkü ortada kesinleşmiş bir ceza mahkûmiyeti vardır.
Özel af durumunda ortada bir mahkûmiyet hükmü bulunmaya devam ettiğinden, özel af ertelemeye engeldir.
Mahkûmiyet Sayılmayan Hâller
Daha önceki mahkûmiyet taksirli bir suçtan ise, bunun miktarı ne olursa olsun, ertelemeye engel değildir.
Sırf askerî suçlara ilişkin mahkûmiyet hükümleri adli sicile kaydedilmediğinden ertelemeye engel değildir.
Kısa süreli hapis cezası TCK m. 50 gereğince adli para cezasına veya bir tedbire çevrildiği takdirde, bu mahkûmiyet tecile engel olmaz, zira TCK m. 50/5’te belirtildiği şekilde, “Uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adlî para cezası veya tedbirdir. ”
Dava zamanaşımı ertelemeye engel değildir. Çünkü ortada henüz kesinleşmiş bir mahkûmiyet yoktur.
Ön ödeme ertelemeye engel olmaz. Zira adliye mahkemelerince verilmiş bir mahkûmiyet söz konusu değildir.
Adliye mahkemelerince verilen karar henüz kesinleşmemişse ertelemeye engel olmaz. Karar kesinleşene kadar erteleme kararı verilebilir. Bilahare karar kesinleşip de mahkûmiyet hükmü söz konusu olsa dahi bunun ertelemeye bir etkisi olmaz.
Şikâyetten vazgeçmenin sanık tarafından kabul edilerek, düşme kararı verildiği hâllerde kesinleşmiş bir ceza mahkûmiyeti bulunmadığından erteleme mümkündür.
Yine hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı hâllerde ortada henüz bir mahkûmiyet bulunmadığından hapis cezası ertelenebilir.
Genel af, kamu davasını ve hükmolunan cezaları bütün sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldırdığı için genel af ertelemeye engel değildir.
Erteleme Kararı
Erteleme kararının verilebilmesi için sanığın veya savcının bu yönde bir talebinin olması gerekmez. Koşulları oluştuğunda mahkemece buna resen karar verilir. Ancak sanık veya savcı tarafından bu yönde bir talep bulunduğu takdirde, yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca, olumlu veya olumsuz bir karar verilmek zorundadır.
Erteleme kararını esas hakkında karar veren mahkeme hükümle birlikte verir.
Verilen hüküm temyiz edilir ve Yargıtay tarafından bozulursa, yeniden yapılacak ceza muhakemesi bakımından daha önce verilmiş olan erteleme kararı bir kazanılmış hak teşkil eder. Zira erteleme failin kişiliğiyle ilgili bir karardır.
Denetim Süresi
Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.
Buna göre, örneğin hakkında iki yıl hapis cezası verilen bir kişi için iki yıl onbir ay gibi bir denetim süresi belirlenebileceği gibi onbir ay hapis cezasına çarptırılan bir kişi hakkında belirlenecek denetim süresi asgari bir yıl olacaktır.
Ayrıca denetim süresi içinde; a) Bir meslek veya sanat sahibi olmayan hükümlünün, bu amaçla bir eğitim programına devam etmesine, b) Bir meslek veya sanat sahibi hükümlünün, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına, c)
Onsekiz yaşından küçük olan hükümlülerin, bir meslek veya sanat edinmelerini sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkânı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmesine, mahkemece karar verilebilir. Yine mahkeme, denetim süresi içinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişiyi görevlendirebilir.
Ancak mahkeme, hükümlünün kişiliğini ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine de karar verebilir. Dolayısıyla TCK m. 51’de yer alan bu hükümlerden de anlaşılacağı üzere; erteleme kapsamında mahkemece denetim süresinin belirlenmesi bir zorunluluk olmakla beraber, bu süre boyunca yükümlülük belirlenmesi veya uzman kişi görevlendirilmesi hususunda hâkimin takdir yetkisi mevcuttur. Ayrıca mahkemece cezası ertelenen kişiye yüklenebilecek yükümlülükler de maddede tahdidi bir şekilde sayılmış olup, bu yükümlülüklerin değiştirilmesi, ilave yükümlülüklerin belirlenmesi veya maddede sayılan yükümlülüklerin birden fazlasının kişiye yüklenebilmesi mümkün değildir.
Mahkeme tarafından denetim süresi içinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişi görevlendirilmiş olması durumunda bu kişi, kötü alışkanlıklardan kurtulmasını ve sorumluluk bilinciyle iyi bir hayat sürmesini temin hususunda hükümlüye öğütte bulunur; eğitim gördüğü kurum yetkilileri veya nezdinde çalıştığı kişilerle görüşerek, istişarelerde bulunur; hükümlünün davranışları, sosyal uyumu ve sorumluluk bilincindeki gelişme hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek infaz hâkimine verir.
BURADA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN NOKTA, DAHA ÖNCE RAPORUN HÂKİME VERİLECEĞİ DÜZENLEN! YORK EN 2020 YILINDA 7242 SAYILI KANUN İLE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLE BUNUN İNFÂZ HÂKİMİ OLACAĞI İFADE EDİLMİŞTİR.
Denetim süresi, hüküm (karar) tarihinden değil, hükmün kesinleşme tarihinden itibaren işlemeye başlar.
Ertelemenin Sonucu
Denetim süresi yükümlülüklere uygun veya iyi halli olarak geçirildiği takdirde, ceza infaz edilmiş savılır (TCK m. 51/8).
Bu sonucun ortaya çıkabilmesi için mahkeme tarafından ayrıca bir karar verilmesine gerek olmadığı, denetim süresinin iyi hâili geçirilmesi durumunda bu neticenin kendiliğinden ortaya çıkacağı unutulmamalıdır.
Erteleme kararı ile birlikte, eğer sanık tutuklu ise tutuklu sanığın derhal serbest bırakılması gerekir; erteleme kararının kesinleşmesi beklenmez.
Erteleme Kararının Düşmesi
Hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, İNFAZ HÂKİMİNİN uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi halinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine İNFAZ HÂKİMLİĞİNCE karar verilir. Dolayısıyla denetim süresi içinde taksirli bir suç işlenmesi ertelemenin düşmesi sonucunu doğurmaz.
Ertelemenin düşmesi kararını da son mahkûmiyet hükmünü veren mahkeme verir.